Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2017/496 E. 2019/881 K. 23.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO : 2017/496
KARAR NO : 2019/881
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 10/02/2017
NUMARASI : 2016/54 E – 2017/81 K
DAVANIN KONUSU: Alacak
KARAR TARİHİ: 23/05/2019
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle, yapılan açık yargılama sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, davacının Fatih Mah.deki işyerini 01/04/2011 tarihinde market olarak kullanmak üzere kiraladığını, elektrik aboneliğini gerçekleştirmek için davalı tarafa başvurduğunu, önceki abonenin borçları nedeniyle yeni abonelik yapılamayacağının söylendiğini, gelen faturaları kaçak elektrik kullanıyormuş muamelesi görerek ödediğini, yine de elektriği sürekli kesilerek eski abone borçlarının ödetilmeye çalışıldığını, aylarca elektrik borcu ödemeyen, sayaç ile oynadığı tespit edilen eski kiracıya hiç bir yaptırım uygulamadığını, davalı tarafından eski kiracının talepleri yerine getirilerek aboneliğinin iptal edildiğini, aylarca müvekkiline eski kiracının ismi ile gelen faturaların, bu kez de “abonesiz kullanım” adı altında faturalandırmaya başladığını ileri sürerek, abonelik taleplerinin gerçekleştirilmesini, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere davacının fazla ödediği bedellerin (şimdilik 5.000,00 TL) davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde ;… no’lu tesisata ait mahalde 04.08.2014 tarihinde yapılan kontrolde sayacın eksik tüketim kaydettiği tespit edilip E/96104 seri no’lu sayaç değiştirme tutanağı ile sayacın sökülerek laboratuvar muayenesine sevk edildiğini, yapılan kontrolde “sayacın 28.09.200 tarihinde gövde kapağının açıldığının, sayaç içerisinden R,S,T fazlarına ait akım giriş çıkış uçlarının bakır tel vasıtasıyla şönt yapıldığının, sayacın R fazında % 57, S fazında -%73,4 oranlarında eksik kayıt yaptığının ” tesbit edildiğini,bu tesbite istinaden “… (…) adına F/701271 seri no’lu zabıt varakası tanzim edilerek,zabıt tarihinde yürürlükte bulunan Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliğine göre, sayacın eksik kayıt ettiği değer üzerinden 1.347,90 kaçak bedeli, 8.748,10 TL kaçak ek tahakkuk olmak üzere toplam 10.096,00 TL bedel tahakkuk ettirildığını, ilgili tesisatta davalı adına herhangi bir abonelik sözleşmesi bulunmadığını, tesisata ait mahalde dava dışı … adına olan abonelik sözleşmesinin 08.06.2015 tarihinde feshedildiğini, bu tarihten sonra ilgili mahalde abonelik sözleşmesi yapılmadan enerji kullanımı yapıldığını, müvekkili tarafından yapılan işlemlerin yerinde olduğunu beyanla, davanın reddini istemiştir.Dava, taraflar arasında elektrik aboneliği tesisi ile ilgili muarazanın önlenmesi, davacı tarafça fazladan yapıldığı iddia edilen ödemelerin istirdadı istemine ilişkindir.Davacı vekilince yargılama sırasında verilen 02/01/2017 tarihli ıslah dilekçesi ile talep 4.974,44 TL arttırılmış bu miktarın da ıslah tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesi istenmiştir.Mahkemece yapılan yargılama sonunda, davacının fazladan ödemiş olduğu bedellerin iadesine yönelik olarak açmış olduğu davanın kabulüne, 5.000,00′ TL nin dava tarihinden itibaren, 4.974,44 TL’nin ıslah tarihi olan 02/01/2017 tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, taraflar arasında yargılama sürecinde abonelik ilişkisi kurulmuş olduğundan, muarazanın önlenmesine yönelik talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. Söz konusu kararı davalı vekili istinaf etmiştir. İstinaf sebepleri olarak, kök bilirkişi raporunda yapılan hataları beyan etmelerine rağmen, mahkemece bu hususun dikkate alınmadığı, takibe itiraz edilmek suretiyle icra takibini durdurma imkanına sahip olan davacının haksız olduğunu bildiğinden takibe itiraz etmediği ve hatta dava sürecinde bile bu takipten hiç bahsetmediği, mahkemenin gerekçeli kararına dayanak teşkil eden bilirkişi raporunda, dava konusu edilmediği halde ,abonesiz kaçak kullanım olarak … adına düzenlenmiş 6.979,43 TL tutarındaki tahakkukun haksız olduğu hususundaki tespitinin yürürlükteki mevzuata aykırı olduğu, mahkeme kararına dayanak bilirkişi raporlarının ve mahkeme hükmünün taraf talepleri ile bir ilgisinin bulunmadığı ileri sürülmüş, kararın kaldırılması istenmiştir.Davalı tarafça ileri sürülen istinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda; dava konusu olayda, davalı tarafça davacı hakkında kaçak elektrik kullandığı iddiası ile 04.08.2014 tarihinde tutulan tutanak sebebiyle ,1.347,90 kaçak bedeli, 8.748,10 TL kaçak ek tahakkuk olmak üzere toplam 10.096,00 TL bedel tahakkuk ettirilmiştir.Sözkonusu bedellerin haksız alındığı ileri sürülerek, davacı tarafça ödenmiş olan bu bedellerin iadesi istenmektedir. Mahkemece yargılama sırasında bilirkişi kök ve ek raporu alınmış ise de, hükme esas alınan bilirkişi raporları hüküm kurmaya elverişli görülmediğinden,bu sebeple davalı tarafça yapılan kaçak ve ek kaçak tahakkuk miktarlarının, mevzuat hükümleri ve 6719 sayılı yasanın getirdiği düzenlemeler de dikkate alınarak, yasal dayanakları gösterilmek suretiyle denetlenmesi, hesaplamada esas alınması gerekli süreler ve başlangıç tarihlerinin saptanması, davacının yaptığı ödemeler varsa miktarlarının tespiti, taraflarca evvelce alınan raporlara itirazlar ve istinaf sebepleri de gözetilerek elektrik uzmanı bilirkişiden yeniden rapor alınması, bu işlemlerin yapılması için, HMK 356. maddesi uyarınca tahkikat duruşması açılması gerekmiştir.Dairemizce yapılan istinaf incelemesi sırasında alınan bilirkişi raporu ile dosyadaki bilgi ve belgelere göre; davacının dava konusu işyerinde 01/04/2011 tarihi itibari ile faaliyetine başlamış olduğu, kendi adına sözleşme yapmak için davalı kuruma abonelik başvurusunda bulunduğu ancak abonelik sözleşmesi yapılmadığı, laboratuvar tespit raporuna göre davacının sayaca müdahale etmediği açık ise de, işyerinde faaliyete başladığı tarihten, tutanak tarihine kadar davacının abonesiz elektrik kullandığı dönemde tüketmiş olduğu elektrik enerjisi miktarı, mühür altında düzenli olarak çalışan eksiksiz kayıt yapan sayaç tarafından ölçülmüştür. Bu sayacın tüketim endeksleri davalı tarafından belirli dönemler halinde okunarak kayıt altına alındığından, endekse dayalı tüketim bedeli hesabına göre yönetmelikte öngörülen süre kadar eksik tüketim miktarının 7.100,99 TL olduğu, bu tahakkuk tutarına davalının tüketiciden tahsil etmesi gereken kayıp kaçak, dağıtım, iletim bedeli ve PSH bedelleri olan 2.487,34 TL’nin eklenmesi ile davacının sorumlu olduğu (tüketim) tahakkuk miktarının 9.588,29 TL olduğu anlaşılmıştır. Anılan bilirkişi raporu, ilgili yönetmelik hükümlerine, dosyadaki delillere uygun ve denetime elverişli olduğundan itibar edilmiştir. Davalı ise, sayacın eksik kayıt ettiği oran üzerinden 1.347,90 TL kaçak bedeli, 8.748,10 TL kaçak ek tahakkuk olmak üzere davacı hakkında toplam 10.096,00 TL bedel tahakkuk ettirmiş olup, davacı dosyadaki ödeme belgelerine göre davalıya 12.783,33 TL ödemiştir. O halde; davacının borçlu olmadığı halde davalıya fazladan yaptığı ödeme miktarın 3.195,04 TL olduğu sonucuna varılmakla, davalının istinaf talebinin kısmen kabulü ile istinaf konusu ilk derece mahkeme kararının HMK 353/1-b-2 maddesi uyarınca düzeltilmesi ile yeniden esas hakkında aşağıda yazılı olduğu şekilde karar verilmesi gerekmiştir. Hükmün sair – feri kısımlarına ilişkin davacı istinafı bulunmadığından ve istinafa getirilmeyip kesinleştiğinden, hükümde muhafazası ve tekrarı ile yetinilmiştir.
K A R A R : Yukarıda açıklanan nedenlerle;Davalının istinaf talebinin kısmen kabulü ile istinaf konusu ilk derece mahkeme kararının HMK 353/1-b-2 maddesi uyarınca düzeltilmesi ile yeniden esas hakkında; 1-Davanın kısmen kabulü ile 3.195,04 TL davacı alacağının ödeme tarihi olan 21/01/2016 tarihinden itibaren işleyecek değişen oranlardaki avans faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,2-Taraflar arasında yargılama sürecinde abonelik ilişkisi kurulmuş olduğundan davacının abonelik ilişkisi kurulması suretiyle muarazanın önlenmesine yönelik talebi hususunda karar verilmesine yer olmadığına,3-Alınması gereken 218,25 TL harçtan, davacı tarafça peşin yatırılan 85,39 TL harç ve 100,00 TL ıslah harcının mahsubu ile bakiye 32,86 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına, 4-Davacı tarafından yatırılan 85,39 TL peşin harç ve 100,00 TL ıslah harcının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,5-Davacı vekille temsil edildiğinden, kabul edilen alacak talebi yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca tayin olunan 1.980,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,6-Davacının muarazanın önlenmesine yönelik talebi hususunda karar verilmesine yer olmadığına karar verildiğinden, bu talep yönünden AAÜT uyarınca takdir olunan 1.980,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine, 7-Davalı vekille temsil edildiğinden ,reddedilen alacak talebi yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca tayin olunan 1.980,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,8-Dosya Bakırköy 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 23/12/2015 tarih ve 2015/408 Esas ve 2015/557 K. sayılı görevsizlik kararı üzerine mahkemeye tevzi edildiğinden ve ön inceleme tutanağı imzalanmadan görevsizlik kararı verildiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunun Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 7/1 maddesi uyarınca tayin ve takdir olunan 990,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, 9-Davacı tarafça yapılan 703,70 TL yargılama giderinin kabul-red oranına göre takdiren 225,20 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,10-Davalı tarafından yapılan 50,00 TL yargılama giderinin kabul-red oranına göre takdiren 34,00 TL’nin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,11-Taraflarça yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde yatıran taraflara iadesine,Sair istinaf sebeplerinin reddine,İstinaf incelemesi ile ilgili olarak;Peşin alınan istinaf karar harcının, istinaf edene isteği halinde ilk derece mahkemesine iadesine, Davalının istinaf sebebiyle yapmış olduğu 1.826,90 TL istinaf yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,İstinaf incelemesi duruşmalı yapıldığından ve davalı kendini vekille temsil ettirdiğinden AAÜT uyarınca 2.725,00 TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa, karar kesin olmakla istinaf edene ilk derece mahkemesine iadesine,Dair, HMK 362/1-a maddesi gereğince kesin olarak oybirliği ile taraf vekillerinin yüzlerine karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 23/05/2019