Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2017/2377 E. 2019/656 K. 18.04.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO : 2017/2377
KARAR NO : 2019/656
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 20/09/2017
NUMARASI : 2017/594 E – 2017/779 K
DAVANIN KONUSU: Tazminat
KARAR TARİHİ: 18/04/2019
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle , dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili dava dilekçesinde; … nolu tesisatının kurulu bulunduğu “… Mahallesi, … Sokak, No:…, Güngören-İstanbul” adresindeki işyerinin davacı şirket tarafından 21/05/2009 tarihinde kiralandığını, ancak eski abone … borcundan dolayı iş yerinin elektrik sayacının sökülmüş olduğundan işyerinde elektrik bulunmadığını, davacı şirketin, elektrik sayacı bağlanması için Güngören İşletme Müdürlüğüne başvurduğunu, davacı şirketin faaliyetine 6 ay elektriksiz devam ettiğini davacı şirketin 29/01/2010 tarihinde davalı kuruma evraklarını tamamlayarak başvuruda bulunduğunu, daha sonra davacı şirket hakkında 4 adet Kaçak Elektrik Tespit Tutanağı düzenlendiğini, … hakkında Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı, davacı şirket hakkında Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün …. Esas ve Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün…Esas sayılı dosyaları ile yapılan takiplerde borçlu olmadığı halde ecbri icra tehdidi ile davalı kuruma 21.487,32 TL ödendiğinden bu bedelin ödeme tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalı taraftan tahsilini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili tarafından cevap dilekçesinde görevsizlik ve yetkisizlik itirazı ile davacının kaçak elektrik kullandığının net olarak tespit edildiğinden tahakkukların yasal olduğunu ve davanın reddini istemiştir.Bakırköy 4. Tüketici Mahkemesi tarafından verilen görevsizlik kararı ile dosyanın Bakırköy 7.Asliye Hukuk Mahkemesine gönderildiği, bu mahkemece sadece davacı şirket hakkında dosyanın gönderildiğinden bahisle davada Asliye Ticaret Mahkemesi’nin görevli olduğunu belirterek görevsizlik kararı vermiş, ancak diğer davacı … hakkında tefrik kararı verildiğine rastlanmamış ise de, tüketici mahkemesi görevsizlik kararında sadece davacı olarak davacı şirket gösterilmiştir. O halde bu dava, şirket tarafından açılan dava olarak değerlendirilmiştir.Görevli mahkeme tarafından, alınan ek raporda davacının ödemesi gereken bedelin toplam 7.540,03.-TL olduğu belirlenerek davacının 13.947,19 TL.fazla ödemede bulunduğu ve alacaklı olduğu gerekçesiyle ile “Davacının davasının kısmen kabul kısmen reddi ile, davacının davasının 13.947,19.-TL’lik kısmının kabulü ile bu miktar itibariyle ödeme tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine, davacının davasının 7.540,03 TL’lik kısmının reddine” karar vermiştir.Bu karara karşı davalı vekilinin istinaf talebinin incelenmesi sonrası dairemizin 2017/552 E.2017/552 K.sayılı ilamı ile istirdat davasına konu 21.487,32 TL üzerinden yatırması gereken nispi ve başvuru harçlarını yatırmamış olduğu halde, mahkemece harç eksikliği tamamlatılmaksızın yargılamaya devamla hüküm kurulmuş olması HMK 355. madde gereği kamu düzenine aykırılık teşkil ettiğinden, kararı kaldırılarak, gerekli işlemlerin yapılması için yeniden görülmek üzere mahkemesine iadesine karar verilmiştir.İstinaf sonrası yapılan yargılama sonunda eksik harçlar tamamlanarak davacının ödemesi gereken bedelin toplam 7.540,03.-TL olduğu, davacının 13.947,19 TL.fazla ödeme nedeniyle alacaklı olduğu gerekçesiyle ile “Davacının davasının kısmen kabul kısmen reddi ile, davacının davasının 13.947,19.-TL’lik kısmının kabulü ile bu miktar itibariyle ödeme tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine, davacının davasının 7.540,03.-TL’lik kısmının reddine” karar vermiştir.Karara yönelik davalı vekili istinaf talebinde bulunmakla, istinaf dilekçesinde, öncelikle davacının eksik harçları yatırmadığı, dava açılırken harçların yatırılması gerektiğini, bu nedenle davanın açılmamamış sayılmasına karar verilmesi gerekirken esas hakkında karar verildiğini, ayrıca bilirkişi raporuna itirazlarının değerlendirilmeden ve yeni bir bilirkişi incelmesi yapılmadan karar verildiğini, adil yargılanma haklarının ihlal edildiğini, kaçak elektrik tespit tutanaklarının aksinin ispat edilmediğini, hükme esas alınan tutanak hesaplamalarının hatalı yapıldığını, davacının itirazi kayıt ileri sürmeden ödeme yaptığını, bu konudaki yasal düzenlemelere uyulmadığını beyanla kararın kaldırılmasını istemiştir. Dosyanın incelenmesinde davacı şirketin davalıya yaptığı ödeme dekontlarında bazı ödemelerin … adına da olduğu, Şaban Kaya’nın davacı olmasına rağmen Ticaret Mahkemesi’nin görevsizlik kararında, bu kişinin davacı olarak belirtilmediği ve bu davacı hakkında Tüketici Mahkemesi’nde yargılama yapılıp karar verilmediği görülmüş, dosyanın ilk gönderildiği Asliye Hukuk Mahkemesi’nde de, sadece, davacı şirket yönünden yargılamaya devam edildiği anlaşılmış, o nedenle sadece şirkete yönelik yargılama olarak bu davada karar verilmiştir Dosya kapsamında,davacılar hakkında yapılan icra takiplerine yönelik Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün 2011/5615 sayılı dosyası,Bakırköy … İcra Müdürlüğünün … sayılı takip dosyası ve Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün … sayılı takip dosyalarının tamamında davalı alacaklı vekili tarafından alacağın haricen tahsil edildiği ve hacizlerin fekkinin talep edildiği anlaşılmıştır.Hükme dayanak ek bilirkişi raporunda , kaçak tutanaklarının ve endekslerin, ayrıca abonelik bilgilerinin eksik olduğu, tamamlanmasından sonra raporun hazırlanabileceği bildirildiğinden, eksik kayıtlar tamamlandığında alınan ek bilirkişi raporunda, davaya konu her 4 tutanak için ayrı inceleme ve hesaplama yapıldığı, buna göre 25/01/2010 tarihli tutanak yönünden yapılan değerlendirmede, davacının bu tesisatı işe başlama tarihi olan 21/05/2009 ile tutanak tarihi olan 25/01/2010 tarihleri arasında kullandığı yapılan endeks değerlendirmesinde davacının kayıtsız ve mühürsüz sayaçtan elektrik kullandığı, süre yönünden 250 gün için kaçak işlemi yapıldığı, sürenin uzunluğu dikkate alındığında bu tarihler arasında çok fazla tutanak tutulması gerektiği kanısıyla kaçak süresinin en fazla 90 gün olması gerektiği belirtilerek, 622 sayılı kurul kararlarına göre hesaplama sisteminde ilk okumanın 27/10/2009, son okumanın (zabıt tarihi) 25/01/2010 olduğu, fark 90 gün olmakla abonesiz kaçak hesabı toplam fatura bedelinin 1.260,95 TL olarak hesaplandığı;17/01/2011 tarihli tutanak için yapılan değerlendirmede ise bu kez önceki zabıt tarihi olan 25/01/2010 ile son okuma (zabıt tarihi)17/01/2011 arasında 358 gün açısından önceki tutanak günlük tüketimleri ile bu tutanak tüketimleri arasında uyum olması gözetilerek 25/01/2010-17/01/2011 tarihleri arasında kaçak elektrik kullanılmadığı, ayrıca sayacın doğru tüketim kaydettiği kabul edilerek normal tüketim faturasının tahakkuk ettirilmesi gerektiği, 25/01/2010 tarihi itibarıyla idarenin sayacı kayıt altına alıp davacıya abonelik verip tesisatı mevzuata uygun hale getirebilecekken kaçak işlemi yaptığının görüldüğü, bu açıdan ilk okuma 25/01/2010 – 17/01/2011 (zabıt tarihi) dikkate alınarak fatura bedelinin 1.371,87 TL olduğu;25/09/2012 tarihli tutanak için yapılan değerlendirmelerde, bu tesisattaki sayacın idareye kayıtlı ve mühürlü olduğu, ancak eski abone … 22/10/2010 tarihinde başlayan aboneliği nedeniyle 10/11/2011 tarihinde karşılıklı olarak aboneliğin sonlandırıldığı, 15/11/2011 tarihinde güvence bedelinin eski abone tarafından alındığı Maliye Bakanlığı’nın yoklama fişine göre dava konusu adreste davacı şirketin faaliyete başladığı yerin ofis olduğu İTO’nun 02/07/2013 tarihli faaliyet belgesine göre işe başlama tarihinin 21/05/2009 olduğu ayrıca 25/11/2011 tarihli Türkiye Ticaret Sicil Gazetesinde 15/11/2011 tarihinde … ve şirket ortakları tarafından alınan kararla işyerinin taşınmasına karar verildiği, kira başlangıcının da bu tarih olduğu, aynı yerde tüketimlerin 04/11/2011 tarihinden itibaren yükseldiği anlaşılmakla, bu tarihten itibaren tesisatı davacının kullandığı, davacı idarenin abonelik vermeyerek kaçak işlemi uyguladığının belirlendiği ilk okuma 04/11/2011 – son okuma zabıt tarihi 25/09/2012 olmakla fatura bedelinin normal tüketim faturası olarak 3.278,32 TL olduğu;Yine 26/07/2013 tarihli tutanak için yapılan değerlendirmelerde ,bir önceki tutanakla ilgili aynı tespitler yapılarak, fiili olarak kaçak kullanım olmadığı, 25/09/2012- 26/07/2013 (zabıt tarihi) tarihleri arasında normal tüketim faturasının 1.628,89 TL olduğu,buna göre sadece 25/01/2010 tarihli tutanak için sayaç endeksi normal kullanıma göre çok az kaldığından kaçak işlemi yapılabileceği, bunun süresinin 90 gün olabileceği, diğer tutanakları için ise sayaç endekslerine göre normal tüketim faturaları tahakkuk edilmesi gerektiğinden davacı tarafça dört tutanak için tahakkuk ettirilen toplam 15.727,14 TL ‘lik tahakkuktan davacının ödemesi gereken bedelin toplam 7.540,03 TL olduğu belirlenmiş, ek bilirkişi raporu hükme dayanak yapılarak davacının ileri sürdüğü gibi toplam ödeme miktarı ve davadaki dava değeri olarak belirtilen 21.487,32 TL ‘den 7.540,03 TL çıkartıldığında davacının 13.947,19 TL fazla ödediği belirtilerek bu tutarın, ödeme tarihinden itibaren ticari avans faizi ile birlikte davacıya iadesiyle, fazla talebin reddine karar verilmiştir.Davacının abonelik başvurusuna ve gerekli belgelerin davalıya verilmesine rağmen davalı tarafça davacının abonelik başvurusunun kabul edilmediği,kabul edilmeme gerekçesinin açıkca bildirilmediği ,davalının EPMHY 10.maddesine aykırı hareket ettiği,bu nedenle davalının davacının kayıtsız sayaçtan abonesiz elektrik kullanmasına sebebiyet verdiği belirlenmekle ,alınan ek bilirkişi raporu hükme dayanak yapılacak yeterlilikte bulunduğundan,mahkemenin kararı usul ve hukuka uygun bulunmuştur.Açıklanan nedenlerle davalının istinaf talebinin HMK 353/1-b-1 maddesi gereğince reddine karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R : Yukarıda açıklanan nedenlerle;Davalının istinaf talebinin HMK 353/1-b-1 maddesi gereğince reddine Alınması gereken 952,73 TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 238,10 TL harcın mahsubu ile bakiye 714,63 TL’nin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına, Peşin alınan istinaf karar harcının istinaf eden davalıya isteği halinde iadesine,İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine,Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 18/04/2019