Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO : 2017/2306
KARAR NO : 2018/1106
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İSTANBUL 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 04/07/2017
NUMARASI : 2015/20 E- 2017/581K
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali
KARAR TARİHİ : 18/09/2018
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle , dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacılar ile davalı arasında elektrik abone sözleşmesinin bulunduğunu, Nisan 2011-Ocak 2014 tarihleri arasında düzenlenen elektrik faturalarında 533.824,86 TL tutarında “Kayıp-Kaçak” bedeli tespit edildiğini, bu nedenle İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyasından icra takibi başlatıldığı, EPDK’ya sınırsız bir fiyatlandırma yapılması konusunda yetki ve görev verildiğinin subuta erdiğini ifade ederek İstanbul …. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyasındaki itirazın iptali ile takibin devamı ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının talepleri sebepsiz zenginleşmeye uygulanan zamanaşımına tabi olduğunu, davacının dava dilekçesinde belirttiği bedellerin tamamen EPDK mevzuatına göre tahakkuk ettirildiğini, muhatabın … olduğunu, bu nedenle davanın husumet yönünden reddi gerektiği, davanın idari yargıda görülmesi gerektiğini, belirsiz alacak ya da kısmi alacak olarak açılamayacağını belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece; davanın yargılaması sırasında 17/06/2016 tarihinde yürürlüğe giren 6719 sayılı yasa ile 6446 sayılı yasaya getirilen yeni düzenlemeler gerekçe gösterilerek, davanın konusu kalmadığından karar verilmesine yer olmadığına davacı lehine masraf ve vekalet ücreti taktirine karar verildiği görülmüştür.
Mahkemenin kararına karşı davacı vekili ile davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
Davacı vekili istinaf dilekçesinde; 6719 sayılı yasanın Anayasaya aykırı olduğunu, davanın kabul edilmesi gerektiğini, hak arama özgürlüğüne müdahale edildiğini, kanunların geriye yürümeyeceğini beyanla, davalının istinafının da reddedilmesini istemiştir.
Davalı vekili istinaf dilekçesinde; 6719 sayı yasa geçmişe etkili yürürlüğe girdiğini, davada red kararının verilmesi gerektiğini, mahkemenin Anayasaya aykırılık başvurularının sonucunu beklemek zorunda olmadığını, zira yasal sürenin geçtiğini ve iptal kararı verilmediği, ayrıca AAÜT 6. ve 7. maddelerine göre davalı lehine vekalet ücreti verilmesi gerektiğini, davacı lehine verilen masraf ve vekalet ücretine dair kararın kaldırılmasını istemiştir.
İstinaf sebepleriyle sınırlı olarak ilk derece mahkemesinin kararının incelemesiyle; 6719 sayılı Kanunun 26. maddesi ile 6446 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu’na eklenen; 6719 sayılı kanunun 26. maddesi ile 6446 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu’na eklenen; geçici madde 19; “Bu maddeyi ihdas eden Kanunla öngörülen düzenlemeler yürürlüğe konuluncaya kadar, kurul tarafından yürürlüğe konulan mevcut yönetmelik, tebliğ ve kurul kararlarının bu Kanuna aykırı olmayan hükümlerinin uygulanmasına devam olunur.” hükmünü, geçici madde 20; “Kurul kararlarına uygun şekilde tahakkuk ettirilmiş dağıtım, sayaç okuma, perakende satış hizmeti, iletim ve kayıp-kaçak bedelleri ile ilgili olarak açılmış olan her türlü ilamsız icra takibi, dava ve başvurular hakkında 17. madde hükümleri uygulanır,” hükmünü içermektedir. Hal böyle olunca, dava tarihinden sonra yürürlüğe girmiş bulunan bu yasa değişiklikleri, yürürlük tarihi öncesi dönemde geçerli olan EPDK kararlarına dayanılarak alınmış olan ve dava konusu yapılan kayıp-kaçak, dağıtım, sayaç okuma, perakende satış hizmeti ve iletim bedelleri ile ilgili olarak açılan ve halen devam eden davalarda da geçmişe etkili olacak şekilde (bu yasa değişikliği öncesinde açılan ve halen görülmekte olan davalarda) uygulanması gereken hükümler içerdiğinden 6446 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu’nun 17. geçici 19. ile 20. maddeleri, iptal edilmedikleri veya yürürlükten kaldırılmadıkları sürece uygulanacaktır. O halde, davalı dağıtıcı şirket, mevcut yasal düzenleme ile dava konusu bedellerin tahsilini talep edebilecektir.
Yargıtay 3. Hukuk Dairesinin benzer davalarda, eldeki davalara yönelik, yürürlüğe giren bu yasa nedeniyle davanın konusunun kalmadığına dair karar verilmesi gerektiği yolundaki emsal 2017/13140 E – 2017/16544 K sayılı ve 2017/13142 E – 2017/16545 K sayılı kararlarındaki gibi davanın konusunun kalmadığından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi usul ve hukuka uygun bulunmuştur.
Davacının, istinaf dilekçesinde Anayasa mahkemesi sonucunun beklenmesi yönünden istinaf talebinin olmadığı görülmüş olup, konusuz kalma kararına karşı da yapmış olduğu davacının istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi gereğince reddine karar verilmesi gerekmiştir.
Ayrıca Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 18/11/2009 gün, 2009/18-421 E., 2009/526 K. sayılı ilamında belirttiği üzere, “Dava tarihinde davasında haklı olan davacının sonradan yürürlüğe giren yasa nedeniyle haksız duruma düşmesi söz konusu olmadığından, davacı lehine masraf ve vekalet ücretine” hükmedilmesi gerekir. Somut davada; dava açıldığı tarihte davacının, dava açmakta haklı olduğu, yargılama harç ve giderlerinin haksız çıkan tarafa yükletileceği kuralı karşısında, davalı taraf lehine masraf ve vekalet ücreti taktir edilmemesine ilişkin karar usul ve yasaya uygun olup davalı lehine masraf ve vekalet ücretine hükmedilemeyeceğinden davalının bu konudaki istinaf talebinin de HMK 353/1-b-1 maddesi gereğince reddi gerekmiştir.
Buna göre davacı ve davalının istinaf başvurusunun ayrı ayrı HMK 353/1-b-1 maddesi gereğince reddine karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davacı ve davalının istinaf talebinin ayrı ayrı HMK 353/1-b-1 maddesi gereğince reddine
İstinaf eden davacıdan alınması gereken 35,90 TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 31.40 TL mahsup edilerek bakiye 4,50 TL’nin istinaf eden davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
İstinaf eden davalıdan alınması gereken 35,90 TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 31.40 TL mahsup edilerek bakiye 4,50 TL’nin istinaf eden davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
İstinaf yargılama giderlerinin istinaf edenler üzerinde bırakılmasına
İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa istinaf edenlere ilk derece mahkemesince iadesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 361.maddesi gereğince gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Yargıtay’da temyiz yolu açık olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 18/09/2018