Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2017/1944 E. 2018/1371 K. 17.10.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO : 2017/1944
KARAR NO : 2018/1371
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: …ANADOLU 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 14/06/2017
NUMARASI : 2013/847 E – 2017/566 K
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit
KARAR TARİHİ: 17/10/2018
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle , dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; davacının işyerinde kullandığı elektrik sayacının davalı şirket çalışanları tarafından arızalı olduğu belirtilerek söküldüğü ve davacı hakkında 8.200,00 TL tutarlı fatura tahakkuk ettirildiğini, sayacın arızalı olduğunu kabul etmediğini belirterek, tahakkuk edilen faturadan dolayı davalıya borçlu olmadığının tespitini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının sayacının 20.11.1012 tarihli periyodik değişim sırasında söküldüğü ve sayacın laboratuvar incelemesinde, sayacın mili alt yatağının aşınmış olduğu, tesisata ait endeks dökümlerinin incelendiğinde ise 22.02.2010 okuma döneminde sonra sayacın eksik kayıt yaptığının belirlendiğini, 21.11.2011-20.11.2012 tarihleri arası raporda belirtilen hata oranları baz alınarak yapılan hesaplamada,bu dönemlere dair 24758 kWh aktif tüketime karşılık 8.200,50 TL tutarın eksik tüketim faturası olarak düzenlendiğini, sayaç arızasının laboratuvar raporu ile sabit olduğunu, Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliğinin 20. maddesine yapılan hesaplama ve tespitlerin doğru olduğunu beyanla davanın reddine karar verilmesini talep istemiştir.
Mahkeme, alınan bilirkişi raporları kapsamına göre; davacıya ait sayaçların arızalı olduğundan bahisle 20.11.2012 tarihinde tutulan tutanakla değiştirildiği ve davacıya 13.03.2013 tarihli 8.200,50 TL tutarlı fatura tahakkuk ettirildiği, davacının aboneliğine ait aktif elektrik sayacının arızalı olduğuna dair bir tespit bulunmadığı,davacının tüm fatura tahakkuk dönemleri için aktif enerji miktarının doğru ve tam olarak ölçülmüş ve faturalandırılmış olduğunun bilirkişi raporu ile belirlendiği, arızalı olduğu bildirilen sayacın davalı tarafından Sayaç Ölçü Ayar ve Tamir İstasyonunda yaptırılan doğruluk muayene raporunda %100 yük altında hata oranının %-2,1 olarak tespit edildiği,bu oranın faturaya yansıyacak bir bedeli oluşturmayacağı bu hususun alınan Elektrik-Elektronik Mühendisi bilirkişi raporu ile de sabit olduğu, davalı tarafından tahakkuk ettirilen 8.200,50 TL’lik faturanın hatalı olduğu, davacı tarafından bu faturanın 24.04.2013 dava tarihinde ödendiği, davacının haksız yere ödediği bu miktarın davalıdan tahsili gerektiği gerekçesiyle, “davanın kabulü ile 8.200,50 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine” karar vermiştir.
Mahkemenin bu kararına karşı davalı vekili tarafından istinaf talebinde bulunulmuştur.
Davalı vekili istinaf dilekçesinde,davacıya ait sayaç değişiminin 20/11/2012 tarihinde periyodik kontrolde değiştirildiğini, sökülen sayaç labaratuar muayene raporunda, sayacın disk mili yatağının aşınmış olduğunun belirlendiğini, sayacın eksik kayıt yaptığı dönem için yönetmelik hükümlerine göre hesaplama yapıldığını, bu tesisatta 21/11/2011 ile 20/11/2012 tarihleri arasında 24758 kwh aktif tüketime karşılık 8.200,00 TL eksik tüketim faturası tanzim edildiğini, 2398 kwh reaktif tüketime karşılık 372,70 TL’nin tahakkuk miktarından tenzili gerektiğinin tutanakla belgelendiğini, bilirkişi raporunda yönetmelik hükümlerine göre sayaç doğru çalışır duruma getirildikten sonra müşterinin ödeme bildirimine esas ilk 2 tüketim dönemine ait tüketim ortalaması dikkate alınarak hesaplama yapılıp fark tahakkuk ettirilir kuralı karşısında, yapılan hesaplamada sayacın 20/11/2012 döneminde doğru kayıt yaptığı değerlendirildiğinde, bundan sonraki ilk 2 tüketim 9.936,00kwh ve 12.329 kwh ortaması olan aylık 11.132,5 kwh açısından süreye göre tam bir bulgu bulunmadığından, 3 ay (90) gün için yapılan tahakkukta 3×132,5 kwh=33.397,5 kwh eksik tüketim hesabı yapılması gerektiğinin belirlendiğini, bilirkişinin sayaçta reaktif (geri dönüş) bozukluğunu tespit ettiğini, ancak bnun eksik kayıt oluşturmayacağını bildirdiğini, hem aktif, hem de reaktif enerjinin ölçüldüğünün açıklanmadığını belirterek, kararın kaldırılmasını ve davanın reddini istemiştir.
Dosyada 3 ayrı bilirkişi incelemesi ve ayrıca ilk 2 bilirkişilerin ek raporlarının bulunduğu, birinci bilirkişi 3. ek raporu dışında eksik tahakkuk hesabı yapılması gerekmediği hususlarının diğer raporlarla da tespit edildiği görülmektedir.
Ayrı bilirkişilerden ayrı ayrı alınan 2 ve 3. bilirkişi raporları çerçevesinde, Sayaç Tamir İstasyonunda yapılan tespit ile reaktif sayacın hatalı çalıştığının tespit edildiği ancak davacının ilgili tüm fatura tahakkuk dönemleri için aktif enerji miktarının doğru ve tam olarak ölçülmüş ve faturalandırılmış olduğu sonucuna ulaşıldığı görülmüştür. Dava konusu edilen 8.200,50 TL tutarlı fatura için, davacının tüketmiş olduğu aktif enerji miktarının tespit edilemediği, tespit yapılan hatalı ölçüm yapan sayacın: reaktif enerii miktarını ölçen Esem marka 248415 numaralı sayaç olduğu, hatalı ölçüm yapan sayacın sadece ve sadece tüketilen reaktif enerji miktarını ölçeceği, tüketilen aktif enerji miktarını ölçemeyeceği, bu bakımdan hesaplanan aktif enerji bedelinin uygun olmadığı, bu sayacın davalı tarafın Sayaç Ölçü, Ayar ve Tamir istasyonunda yapılan doğruluk muayene oranları bakımdan %100 yük altında (Cos.fı:l) hata oranının %-2,1 olarak tespit edilmiş olduğu, bu oranında aktif tüketim miktarına göre %20 lik barajın çok altında kalmış olması bakımından faturaya yansıyacak bir bedel oluşmayacağı, davalı tarafından tahakkuk edilen 8.200,50 TL fatura hatalı hesaplanarak aktif enerji bedeli belirlendiği anlaşılmakla, 2. ve 3. bilirkişi raporlarının birbiriyle aynı tespitleri içerdiği, bu anlamda hükme dayanak yapılacak yeterlilikte olduğu kabul edilmiştir. Davalının, davacıdan sayaç değişimi sonrası eksik tüketim bedeli talep edemeyeceği, kaldı ki, sayaç ölçü, ayar ve tamir istasyonunda yapılan doğruluk muayene oranları bakımdan %100 yük altında (Cos.fı:l) hata oranının %-2,1 olarak tespit edilmiş olduğu, bu oranında aktif tüketim miktarına göre %20’lik sapma barajının çok altında kaldığı gözetilerek, eksik tüketime esas faturandırılması mümkün olmadığından, yine aktif sayaca göre değil reaktif sayaca göre hesaplama yapılması gerektiğinden, davalının aktif sayaç bazında hatalı hesaplama yaptığı açıklığa kavuştuğundan, mahkemenin bu fatura bedelinden davacının sorumlu olmadığına ilişkin kararı usul ve hukuka uygun bulunmuştur. Açıklanan nedenlere; davalının istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davalının istinaf talebinin HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine,
Alınması gereken 35,90 TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 141,00 TL harcın mahsubu ile fazla alınan 105.10 TL’nin karar kesinleştiğinde ilk derece mahkemesince davalıya iadesine
İstinaf yargılama giderlerinin istinaf eden davalı üzerinde bırakılmasına,
İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine,
Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 17/10/2018