Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 19. Hukuk Dairesi 2023/1403 E. 2023/1419 K. 22.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
19. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2023/1403
KARAR NO: 2023/1419
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 19. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 21/09/2022
NUMARASI: 2022/541 2022/560
DAVANIN KONUSU: Tahkim (Hakem)
KARAR TARİHİ: 22/06/2023
İSTANBUL 19. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ 21/09/2022 tarihli ve 2022/541 Esas, 2022/560 Karar sayılı dosyasında verilen karar istinaf incelemesi için dairemize tevzi edilmekle Dairemiz yukarıda belirtilen esas sırasına kaydı yapıldı. Dosya incelendi. Davacı vekili vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; Türkiye Barolar Birliği Tahkim Merkezinin … numaralı dosyasında davacı tarafın müvekkili aleyhine haksız azilden kaynaklı olarak dava açtığını ve söz konusu davanın müvekkili aleyhine neticelendiğini, söz konusu dosyada tebligatların müvekkiline usulsüz olarak tebliğ edildiğini, söz konusu tebligatlardan müvekkilinin haberi bulunmadığını, bu sebeple müvekkilinin adil yargılanma hakkının ihlal edildiğini belirterek davacı tarafın müvekkilinin geçirmiş olduğu trafik kazası sebebiyle bütün hak ve alacaklarını 5.000 TL karşılığında müvekkilinin bilgisizliğinden yararlanarak temlik almaya çalıştığını, Türkiye Barolar Birliği Tahkim Merkezi’ nin … numaralı dosyasında verilen kararın kaldırılarak müvekkilinin borçlu olmadığının tespitine ve vekalet ücreti ile yargılama giderlerinin tamamının davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili vermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle; davacıyla davalı müvekkili arasındaki haksız azilden doğan tazminat alacağına ilişkin uyuşmazlığın; avukatlık ücret sözleşmesinde geçerli tahkim şartı gereği TBB Tahkim Merkezinde görüldüğünü ve … tahkim esas sayılı dosya 17.03.2022 tarihinde davacı tarafından yapılan haksız azil olduğu yönünde hüküm kurulduğunu, TBB Tahkim Merkezi’nin vermiş olduğu kararların niteliğinde tahkim kararları verildiği tarihten itibaren kesin hüküm teşkil ettiğini, hakem kararlarına karşı kanunda gösterilen tek yargı yolunun kararının iptali olduğunu, olağanüstü yargı yolu olup yalnızca yargılamanın iptali için kararın tebliğinden 1 ay içerinde başvurulması gereken Bölge Adliye Mahkemeler’in usuli eksiklikleri incelemekle görevli olup davanın esasına giremeyeceğini, Türkiye Barolar Birliği Tahkim Merkezi’nin 2021/47 sayılı dosyasında vermiş olduğu kararın iptali ve davacının borçlu olmadığının tespitine ilişkin görevsizlik ve TBB kararlarına karşı yargı yolunun kapalı olması nedeniyle davanın reddine, yargılama giderinin davacı üzerine bırakılarak karşı vekalet ücretinin de davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir. İstanbul 19. Asliye Ticaret Mahkemesinin 21/09/2022 tarih, 2022/541 Esas, 2022/560 Karar sayılı ”Hakem heyeti kararının iptali talepli davada Bölge Adliye Mahkemesi’ nin ilk derece mahkemesi sıfatıyla davaya bakmakla görevli olduğundan, açılan davanın HMK m. 410 , 439, 114/1 -b ve 115/2 uyarınca reddine” ilişkin kararı davacı tarafından istinaf edilmiştir. Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle, mahkemece kanuna aykırı olarak davanın usulden reddine karar verildiğini, iptal davasının bölge adliye mahkemesi ilk derece mahkemesi sıfatıyla görmesi gerektiğini ancak ilk derece mahkemesinin HMK 20 maddesi uygulanarak görevsizlik kararıvermesi ve dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesine karar vermek yerine davanın usulden reddine karar verdiğini, gerekçenin yerinde olmadığını, bölge adliye mahkemesi ile ticaret mahkemesi arasında kanundan kaynaklı derece farkı bulunmadığının bölge adliye mahkemesinin ilk derece mahkemesi sıfatıyla bakacağının bu nedenle kararın kaldırılmasını ve davanın kabulüne karar verilmesini talep ederek kararı istinaf etmiştir.
GEREKÇE: Dava, Türkiye Barolar birliği tahkim merkezinin 2021/47 numaralı dosyasında verilen hakem heyeti kararının iptali talebine ilişkindir. Mahkemece yargılama sonucunda ”Yargı sistemimizde mahkemeler ilk derece mahkemesi ve yüksek yargı olmak üzere derecelendirmeye tabi tutulmuş olup, 6100 Sayılı HMK’nın 114/1-c bendi uyarınca görevsizlik kararı verilerek HMK 20. maddesi uygulanmak suretiyle görevli mahkemeye gönderme kararı verilebilmesi için, görevsiz mahkemede açılan davanın aynı derecede bulunan bir başka mahkemede görülebilmesi gerekir. HMK 114/1- b bendindeki görevsiz olma durumunda ise mevcut davanın aynı derecedeki mahkeme dışında bir başka yargı merciinde görülecek olması veya yargı yolunun hiç açık olmaması gerekir. 6100 Sayılı HMK’nın 114/1-c bendi uyarınca görevsizlik kararı verildiğinde 6100 Sayılı HMK’nın 331.maddesi uyarınca yargılama giderlerinin görevli mahkemece nazara alınmasına karar verilir iken, 6100 Sayılı HMK’nın 114/1- b bendindeki görevsiz olma durumunda ise mahkeme yargılama giderleri dahil hüküm kurulmak zorundadır. Her iki kararda teknik anlamda görevsizlik sebebiyle dava şartı eksikliği olmakla birlikte HMK 114/1- b bendindeki yargı yolu yönünden görevsiz olma durumunda görevli mahkeme aynı derecedeki mahkeme olmadığından, HMK 20. maddesi uygulanmak suretiyle görevli mahkemeye gönderme kararı verilemeyeceğinden, mahkememizce 6100 Sayılı HMK’nın 114/1- b bendindeki yargı yolu yönünden görevsiz olma sebebiyle dava reddedilmiştir…” gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verildiği görülmüştür. Dosya kapsamındaki yazı, belge ve bilgilere, yasaya uygun gerektirici nedenlere, İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesinde hukuki değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına; incelemenin istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılıp, kamu düzenine herhangi bir aykırılığın da bulunmamasına, tüm dosya kapsamıyla anlaşılmış olup, mahkemece verilen kararın yerinde bulunduğu anlaşılmakla davacının tüm istinaf itirazları yerinde görülmediğinden istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle: Dairemiz ilk derece mahkemesi kararını hem maddi olay hem de hukuka uygunluk bakımından incelemeye tabii tutarak yapmış olduğu istinaf incelemesinde; İstinafa konu kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından HMK 353/1-b maddesi gereğince davacının istinaf kanun yolu başvurusunun ESASTAN REDDİNE, İstinaf kanun yolu başvurusu için alınması gereken harç peşin olarak yatırıldığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, Davanın ve dosya üzerinde yapılan yargılamanın niteliği ve avukatlık asgari ücret tarifesi göz önünde bulundurularak aleyhine istinaf kanun yoluna başvurulan için vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına, İstinaf kanun yoluna başvuru için yapılan yargılama giderlerinin kanun yoluna başvuran davacı üzerinde bırakılmasına, artan kısmın talep halinde ilk derece mahkemesince yatırana iadesine, Dair; dosya üzerinde, tarafların ve vekillerin yokluğunda oy birliği ile KESİN olarak verilen karar, açıkça okundu.22/06/2023