Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 19. Hukuk Dairesi 2021/3266 E. 2021/2448 K. 24.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
19. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/3266
KARAR NO: 2021/2448
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ: 14/04/2021
NUMARASI: 2020/229 Esas – 2021/383 Karar
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 24/12/2021
Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesinin 14/04/2021 tarihli, 2020/229 Esas, 2021/383 Karar sayılı dosyasında verilen karar istinaf incelemesi için dairemize tevzi edilmekle Dairemiz yukarıda belirtilen esas sırasına kaydı yapıldı.Dosya incelendi. Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkilinin davalının taahhüt ettiği mallar karşılığından davalıya muhtelif zamanlarda kredi kartı ile ödemeler yaptığını, müvekkilinin ürünlerin bedelini ödemesine rağmen, faturalarda belirtilen malların müvekkiline teslim edilmediğini, faturalara konu malların müvekkiline teslim edildiğine dair icra dosyasına yapılan itirazda herhangi bir belge sunulmadığını, faturalara konu malların teslimi konusunda davalı tarafa yapılan çağrıların sonuçsuz kaldığını, alacağın tahsili için Büyükçekmece … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile icra takibinin başlatıldığını, davalının itirazı neticesinde takibin durduğunu, davanın kabulü ile davalının itirazının iptaline, takibin devamına, davalı aleyhine % 20 den az olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesi ile müvekkilinin gıda dağıtım ve pazarlama işi ile iştigal ettiğini, emtiayı alan davacının kredi kartı ile ödeme yaptığını, malları alan davacının kredi kartı ile ödemelerini yapması nedeniyle borç ve alacak kalmayacağını, satım yapılan malın bedelinin kredi kartı ile ödendiğinden bahisle bedelinin talep edilemeyeceğini, davacının müvekkilinin damadı … ile olan mevcut alacak ve borçlarının, müvekkili hasım gösterilerek tahsili yoluna gidildiğini, müvekkilinin bu alacak borç ilişkisinin tarafı olmaması nedeniyle hasım gösterilemeyeceğini, dava konusu olmamakla birlikte …’in ödeme makbuzlarının mevcut olduğunu, müvekkilinden mükerrer tahsilat amacıyla yapılan takibe itiraz ettiğini, davanın reddine, davacı aleyhine % 20’den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına karar verilmesini talep etmiştir. İstinafa konu karar, Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesinin 14/04/2021 tarihli 2020/229 Esas, 2021/383 Karar sayılı davanın görevsizlik nedeniyle reddine yönelik kararıdır. Davacı vekili, mahkemece verilen görevsizlik kararının yerinde olmadığını, uyuşmazlıkta ticaret mahkemelerini görevli olduğunu, taraflar arasındaki ilişkinin ticari nitelikte olduğunu beyan ederek istinaf talebinde bulunmuştur.
GEREKÇE: Taraflar arasında akdi ilişki kurulduğu hususunda uyuşmazlık yoktur. Uyuşmazlık, hangi mahkemenin görevli olacağı hususundadır. İlk derece mahkemesince ” …. taraflar arasındaki uyuşmazlık bedeli önceden ödenen ürünlerin teslim edilmemesi nedeni ile ödenen paranın iadesi talebi ile başlatılan icra takibine itiraza ilişkin olup, TTK’nun 4.maddesinde sayılan diğer anlatımla bu maddede 6098 sayılı TBK’na atıf yapan sözleşmelere ilişkin olmadığından mutlak ticari davalardan olmadığı, tarafların tacir araştırması yapılmış, davalının esnaf olduğu İstanbul Esnaf ve Sanatkarlar odasının 02.06.2021 tarihli yazı cevabından anlaşılmakta olup bu kapsamda her ne kadar davacı tacir ise de davalının tacir olmadığı anlaşılmakla açılan davanın nispi ticari dava niteliğinde de bulunmadığı, uyuşmazlığın genel hükümler çerçevesinde Asliye Hukuk Mahkemesi’nde görülüp sonuçlandırılması gerekmekte olduğu…” gerekçeleriyle Asliye Hukuk Mahkemesine görevsizlik kararı verildiği görülmüştür. Türk Ticaret Kanunun 4. maddesi ve 5/2. maddesi ile özel yasalarda hangi davaların ticari dava olduğu açıkça yazılmıştır. Mutlak ticari davalarda tarafların tacir olup olmadığına bakılmaksızın ticari nitelikte olduğunu kabul edilen davalardır. Nispi ticari davalar ise her iki taraf için ticari sayılan konulardan doğan davalardır. Nispi ticari davadan söz edebilmek için iki koşulun bir arada olması gerekir. Birinci koşul her iki tarafın da tacir olması, ikinci koşul ise dava konusu uyuşmazlığın tarafların ticari işletmesi ile ilgili olmasıdır. Dosya kapsamındaki yazı, belge ve bilgilere, yasaya uygun gerektirici nedenlere, İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddi olay ve hukuki değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına; incelemenin istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılıp, kamu düzenine herhangi bir aykırılığın da bulunmamasına, mahkemece verilen kararın yerinde bulunduğu anlaşılmakladavacının tüm istinaf itirazları yerinde görülmediğinden istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir. Açıklanan tüm bu nedenlerle aşağıdaki şekilde hüküm tesisi usul ve yasalara uygun görülmüştür.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle: Dairemiz ilk derece mahkemesi kararını hem maddi olay hem de hukuka uygunluk bakımından incelemeye tabii tutarak yapmış olduğu istinaf incelemesinde; İstinafa konu kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından HMK 353/1-b maddesi gereğince davacının istinaf kanun yolu başvurusunun ESASTAN REDDİNE, Harç peşin yatırıldığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına, Davanın ve dosya üzerinde yapılan yargılamanın niteliği ve avukatlık asgari ücret tarifesi göz önünde bulundurularak aleyhine istinaf kanun yoluna başvurulan için vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına, İstinaf kanun yoluna başvuru iç in yapılan yargılama giderlerinin kanun yoluna başvuran davacı üzerinde bırakılmasına, artan kısmın talep halinde ilk derece mahkemesince yatırana iadesine,Dair; dosya üzerinde, tarafların ve vekillerin yokluğunda oy birliği ile KESİN olarak verilen karar, açıkça okundu. 24/12/2021