Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 19. Hukuk Dairesi 2021/279 E. 2021/319 K. 18.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
19. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2021/279
KARAR NO : 2021/319
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İSTANBUL 21. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
NUMARASI : 2020/523 Esas –
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 18/02/2021
İstanbul 21. Asliye Ticaret Mahkemesinin, 2020/523 Esas sayılı dosyasında verilen karar istinaf incelemesi için dairemize tevzi edilmekle Dairemiz yukarıda belirtilen esas sırasına kaydı yapıldı.
Dosya incelendi.Davacı, verilen red kararının yerinde olmadığı gerekçeleriyle istinaf talebinde bulunmuştur. Davacı, davalının maliki bulunduğu araçla ücret ödemeksizin ihlalli geçiş yaptığını ,alacaklarının tahsili istemiyle davalı aleyhine başlatılan icra takibine davalının haksız itirazının iptali ile davalının menkul ve gayrimenkullerine, 3 kişilerdeki hak ve alacaklarına alacaklarını karşılayacak miktarına ihtiyati haciz kararı verilmesi istemiyle eldeki davayı açmıştır.Mahkemece, alacağın yargılamayı gerektirmesi gerekçeleriyle ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiştir. Davacının istinaf sebeplerinin incelenmesinde, ihtiyati haciz şartları İİK 257-268 Maddelerinde belirlenmiş olup, ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun olması gerektiği ya da vadesi gelmemiş olsa bile borçlunun muayyen yerleşim yerinin bulunmaması veya borçlunun borcunu ödememek için mal kaçırma ya da kendisinin kaçma hazırlığı içerisinde olması gerektiği kuralı getirilmiştir. Dosyada toplanan deliller, tarafların iddia ve savunmaları göz önünde bulundurulduğunda, dosya kapsamında ihtiyati haciz şartlarının oluşmadığı ve yaklaşık ispatın henüz sağlanamaması nedeniyle, ayrıca davalının mal kaçırmaya yönelik hareket ettiği de anlaşılamadığı görülmüştür. Davacının eldeki davadaki iddiası vadesi gelmiş bir borç değil, mahkemece yargılamaya muhtaç olduğu anlaşıldığından mahkemece verilen red kararı usul ve yasaya uygun bulunmuştur.Bir davada öncelikle mahkemenin davaya bakmakla görevli olup olmadığının incelenmesi gereklidir. Görev konusu kamu düzenine ilişkin olup, taraflar ileri sürmese dahi mahkemece resen dikkate alınmalıdır. Görevle ilgili hususlarda kazanılmış hak söz konusu olmaz. Her ne kadar eldeki dava Ticaret mahkemesince görülmüş ise de yargılama sırasında davalının sıfatı başka bir değimle tacir olup olmadığı araştırılarak sonucuna göre görev hususununda mahkemece karar verilmesi gerekir.İstinaf sebepleri ve dosya kapsamında yapılan incelemede verilen karar ve gerekçesi, göz önüne alındığında ilk derece mahkemesinin kararı usul ve yasaya uygun olduğundan davacının istinaf talepleri yerinde görülmemiş olup aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle:Davacının istinaf kanun yolu başvurusunun ESASTAN REDDİNE,İstinaf kanun yolu başvurusu için alınması gereken harcın mahsubu ile eksik yatırdığı anlaşılan 4,90 TL harcın ilk derece mahkemesince davacıdan tahsiline, İstinaf kanun yoluna başvuru için yapılan yargılama giderlerinin kanun yoluna başvuran davacı üzerinde bırakılmasına,İstinaf kanun yolu başvurusu nedeni ile yapılan yargılamanın niteliği ve A.A.Ü.T. Hükümleri göz önünde bulundurularak davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,Karar tebliği, harç takibi ve avans iadesi işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,Dair; dosya üzerinde, tarafların ve vekillerin yokluğunda oy birliği ile KESİN olarak verilen karar, açıkça okundu.18/02/2021