Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 19. Hukuk Dairesi 2020/2459 E. 2020/1953 K. 21.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
19. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/2459
KARAR NO : 2020/1953
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ: 17/09/2019
NUMARASI : 2017/1335 Esas – 2019/919 Karar
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 24/12/2020
İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesinin 17/09/2019 tarihli, 2017/1335 Esas, 2019/919 Karar sayılı dosyasında verilen karar istinaf incelemesi için dairemize tevzi edilmekle Dairemiz yukarıda belirtilen esas sırasına kaydı yapıldı.Dosya incelendi. Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, Davacı idare ile temlik veren … San. ve Tic. A.Ş. arasında,11/06/2014 tarihinde Laboratuvar Malzemesi alımı işi mal alımı için tarafların açıkça imzasını ve kabul beyanlarını içerir iş sözleşmesi gereğince tarafların 24 Kısım/202 kalem malzeme için sözleşmede belirtilen hususlarda anlaşıldığı ve bu amaçla idare ile belirtilen firmanın işlemlere başladığı, … San. Ve Tic. A.Ş.nin müvekkili İdareye belli tarihlerde fatura kestiği, Sözleşmenin tarafı … San. ve Tic. A.Ş. ile davalı arasında 25.03.2015 tarihinde temlikname düzenlendiği ve davacıya gönderildiğini, taraflar arasındaki Sözleşme uyarında dava dışı temlik veren şirketin alacaklarını davacının yazılı izni olmaksızın devredemeyeceğini, yine taraflar arasındaki sözleşme uyarınca faturaların saymanlık müdürlüğünden yevmiye numarası aldıktan sonra ödeme müddetinin başlayacağını, davalı ile dava dışı yüklenici şirket arasındaki temliknamenin incelenmesinde, faturaların yevmiye numarası almadığından temlik eden firmaya temlik izni verilmediğini, taraflarınca temliğe izin verilmediğinden davalı şirkete bir borçlarının bulunmadığını, ayrıca icra takibinde fatura tarihinden itibaren faiz işletildiğini, oysa yukarıda belirtildiği üzere faturaların yevmiyeye alındığı tarih itibariyle faiz işletilmesi gerektiğini, belirtilen sebeplerle haklı davanın kabulü ile 1.000,00-TL tutar üzerinden borçlusu olmadığının tespitine, dava konusu icra takibinin tahsili durumunda idarenin ileride telafisi imkansız maddi ve manevi zararla uğrayacağı muhtemel olduğundan dava konusu icra takibinin, teminatsız ve iş bu dosya kapsamıda yapılacak yargılama neticesi verilecek mahkeme kararının kesinleşmesine kadar davaya konusu icra takibini durduracak mahiyette ihtiyati tedbir kararı verilmesini, %20’den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine ve yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; İcra takibine konu alacağın …San. ve Tic. A.Ş. den temlik alındığını, temliknamenin davacıya tebliğ edildiğini, davacı tarafın temlik izni verilmemesini faturaların yevmiye defterine işlenmemesine dayandırdığını, bizzat davacı tarafından dosyaya sunulan muavin defterinden faturaların yevmiye numarası aldığının görüldüğünü, davacının takibe konu faturaları kabul ettiğini, defterlerine işlediğini, davacı İdarenin 10.06.2015 tarihli yazısı ile temliknamede belirtilen tutarların temlik alana ödenmesi yönünde hukuki bir engel bulunmadığının ifade edildiğini, davacı tarafın temlik izni alınmadı yönündeki savının bu nedenlerle yerinde olmadığını, Davacının temlik izni vermesine rağmen, temlik izni verilmedğinden bahisle menfi tespit davası açmasının borcun ödenmesine güçleştirme ve süreci uzatmaya yönelik bir girişim olduğunu, bu sebeplerle açılan davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesini talep etmiştir. İstinafa konu karar, İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesinin 17/09/2019 tarihli 2017/1335 Esas, 2019/919 Karar sayılı ” Konusuz kalan davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına” yönelik kararıdır.Davacı vekili, ilk derece mahkemesinin davanın konusunun kalmaması sebebiyle kurduğu hükümde karşı taraf lehine vekalet ücretine hükmedilmesi ve yargılama giderinin idarenin üzerinde bırakılmasının yerinde olmadığını, davalı tarafın temliğe ilişkin şartları yerinde getirmediğini bu nedenle yapılan takibin haksız olduğunu, dava açıldıktan sonra icra takibinden feragat edildiğini beyan ederek istinaf talebinde bulunmuştur.
GEREKÇE : Dava dışı temlik eden şirket ile davacı arasında laboratuvar malzemeleri alımı için akdi ilişki kurulduğu hususunda uyuşmazlık yoktur. Uyuşmazlık, davalı şirkete dava dışı şirket tarafından yapılan alacağın temliğinin usulüne uygun olarak yapılıp yapılmadığı, davanın konusuz kalması nedeniyle mahkemece davalı lehine hükmedilen vekalet ücretinin ve davacı aleyhine hükmedilen yargılama giderlerinin yerinde olup olmadığı hususundadır. Dava dışı şirketin davacı ile arasındaki laboratuvar malzemesi alım işi sözleşmesinden kaynaklı alacağını, davalı şirkete temlik etmesi sonucu, davalının alacağını tahsil amacıyla icra takibi yaptığı, açılan menfi tespit davasının da buna dayandığı anlaşılmıştır. Görev hususu kamu düzenine ilişkin olup taraflarca ileri sürülmese dahi yargılamanın her aşamasında resen nazara alınır. Dava, icra takibinden dolayı borçlu olmadığının tespiti amacıyla açılmış menfi tespit davasıdır. Türk Ticaret Kanunun 4. maddesi ve 5/2. maddesi ile özel yasalarda hangi davaların ticari dava olduğu açıkça yazılmıştır. Mutlak ticari davalarda tarafların tacir olup olmadığına bakılmaksızın ticari nitelikte olduğunu kabul edilen davalardır. Nispi ticari davalar ise her iki taraf için ticari sayılan konulardan doğan davalardır. Nispi ticari davadan söz edebilmek için iki koşulun bir arada olması gerekir. Birinci koşul her iki tarafın da tacir olması, ikinci koşul ise dava konusu uyuşmazlığın tarafların ticari işletmesi ile ilgili olmasıdır. İstinafa konu davada, dayanak sözleşmede bir tarafın kamu kurumu olması nazara alındığında, taraflar arasındaki uyuşmazlığın çözümünde genel mahkemelerin görevli olduğu açıktır. Bu nedenle davacının istinaf sebepleri incelenmeksizin ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar vermek gerekmiştir. Açıklanan tüm bu nedenlerle aşağıdaki şekilde hüküm tesisi usul ve yasalara uygun görülmüştür.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;Davacının istinaf sebepleri incelenmeksizin,İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2017/1335 Esas 2019/919 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,Dosyanın, gerekçede belirtilen hususlar çerçevesinde yeniden yargılama yapılmak üzere ilk derece mahkemesine İADESİNE,54,40 TL maktu karar ve ilam harcının davalıdan ilk derece mahkemesince hazine adına tahsiline, İstinaf kanun yoluna başvuru için yapılan yargılama giderlerinin esas karar ile birlikte ilk derece mahkemesince değerlendirilmesine,Davanın ve dosya üzerinde yapılan yargılamanın niteliği ve avukatlık asgari ücret tarifesi göz önünde bulundurularak istinaf kanun yoluna başvuran lehine vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,Dair; dosya üzerinde, tarafların ve vekillerin yokluğunda oy birliği ile KESİN olarak verilen karar, açıkça okundu. 24/12/2020