Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 19. Hukuk Dairesi 2020/2292 E. 2020/1871 K. 10.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
19. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/2292
KARAR NO: 2020/1871
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ: 10/09/2020
NUMARASI: 2020/371 Esas – 2020/355 Karar
DAVANIN KONUSU: Banka Teminat Mektubunun İadesi Ve Depo Edilmesi
KARAR TARİHİ: 10/12/2020
İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesinin 10/09/2020 tarihli, 2020/371 Esas, 2020/355 Karar sayılı dosyasında verilen karar istinaf incelemesi için dairemize tevzi edilmekle Dairemiz yukarıda belirtilen esas sırasına kaydı yapıldı. Dosya incelendi. Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkili şirket ile davalı idare arasında 2017/474810 ihale kayıt numaralı ihale neticesinde akdedilen Personel Çalıştırılmasına Yönelik Hizmet Alım sözleşmesi ile müvekkil şirket tarafından, davalı İdareye bağlı yerlerde 2018-2019 tarihleri arasında hizmet verildiğini, verilen hizmet işi, 31.12.2019 tarihinde eksiksiz ve kusursuz olarak tamamlanarak davalı idareye teslim edildiğini geçen süre zarfında, davalı idarenin müvekkil şirket aleyhinde tanzim ettiği bir tutanak olmadığı gibi yazılı ya da sözlü bir uyarı da bulunmadığını, bununla birlikte, ihale süreci sonucunda söz konusu ihalenin müvekkil şirket uhdesinde kaldığının kesinleşmesi üzerine, müvekkil şirket; … A.Ş. den aldığı 29.08.2016 tarih ve 900.000,00-TL bedelli teminat mektubunu idareye verdiğini, idareyle yapılan görüşmeler neticesinde, teminat mektubunun süresinin uzatılması, aksi takdirde ise teminatın nakte çevrileceği tarafımıza bildirildiğini, müvekkil şirket tarafından ise mektubun bozulması riskini gözetilerek … Bankası A.Ş.’ye ait 30.06.2020 tarihli … numaralı 110.000,00 TL’lik teminat mektubu daha sunulduğunu, teminat mektubu belirli bir süre için ve belli bir işi için verildiğini, işin sonunda idareye ve SGK Başkanlığı’na borcunun olmaması şartıyla iade edilmek üzere davalının idareye verdiğini, davalı İdare tarafından müvekkil şirkete verilen cevaplarda yüklenicinin iş kanunundan doğan yükümlülüklerden sorumlu olduğu belirtilerek teminat mektubunun iade edilmeyeceği idarece belirtildiğini, hem kamu ihale kanununda hem sözleşmede teminat mektubu iadesi iki şarta bağlandığını, kesin kabulü yapılan ihalede teminat mektubunun iadesi gerektiğini, müvekkil şirket nezdinde çalışan işçiler halihazırda davalıda çalışmaya devam ettiğini, iş kanunu ve işyeri devri hükümleri kapsamında hukuki sorumluluğu 2 yıl olan müvekkilin işçileri asıl işverene devrettiğinin açık olduğunu, müvekkil şirket ihaleye teklif verirken birim fiyat teklif cetvelinde sadece işçilerin maaşlarına ilişkin bir teklif verdiğini, kıdeme ilişkin herhangi bir teklifte bulunmadığını, teminat mektubunun iade edilmemesi nedeniyle müvekkil şirket bankaya komisyon ödediğini, teminat mektubunun bedelinin ödenmemesi için mektup bedelinin banka tarafından ödenmesinin tedbiren durdurulması gerektiğini talep etmiştir. İstinafa konu karar, İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesinin 10/09/2020 tarihli 2020/371 Esas, 2020/355Karar sayılı davanın görevsizlik nedeniyle reddine yönelik kararıdır. Davacı vekili, yerel mahkeme tarafından HMK.’nun 389.maddesinin hatalı yorumlandığını, tedbir talebiyle müvekkilinin mağduriyetinin engellenmesinin amaçlandığını, teminat mektubunun amacının işin sonunda davalı idareye ve SGK’ya borcunun olmayacağının teminat altına alınması olduğunu, müvekkilin işi eksiksiz olarak yerine getirdiğini, SGK’ya ve vergi dairesine borcu olmadığını kanıtladığını, buna rağmen teminat mektubunun bozdurulmasının dava sonuna kadar durdurulmasına ilişkin taleplerinin reddedildiğini, verilen karar nedeniyle müvekkilinin zarara uğrama ihtimalinin ortaya çıktığını ileri sürerek istinaf talebinde bulunmuştur.
GEREKÇE: İlk derece mahkemesi, yapılan tedbir istemine ilişkin olarak HMK.’nun 390/3 maddesi gereğince yaklaşık ispat şartının gerçekleşmediği, taraflar arasındaki sözleşme gereği tarafların edimlerini yerine getirip getirmediği ve teminat mektubunun iadesi koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediği hususlarının belirsiz olduğu gerekçesiyle tedbir talebini reddetmiştir. Yargıtay 23. Hukuk Dairesinin 11/03/2020 tarih 2017/661 Esas 2020/1691 Karar sayılı ilamında benzer nitelikteki uyuşmazlıkta asıl işveren işçi alacakları nedeniyle alt işverenle birlikte müteselsilen sorumlu olduğunu, alt işverenin sözleşmenin bitiminde kıdem tazminatı da dahil olmak üzere işçilerin tüm haklarını ödeyerek aldığı ibranameleri davalıya sunması gerektiği gerekçesiyle yerel mahkemece verilen ret kararını onamıştır. Davacı tarafından verilen teminat mektubunun iade koşullarının oluşup oluşmadığı yargılamayı gerektirmekle birlikte alt işveren işçilerin işçilik alacaklarından asıl işverenle birlikte müteselsilen sorumlu olduğundan bu hususa yönelik yaklaşık ispat şartını yerine getirmesi gerektiği, mahkemece bu hususlar göz önünde bulundurularak tedbir talebinin reddedilmesi hukuka uygun olduğu anlaşılmakla istinaf talebinin reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle: Dairemiz ilk derece mahkemesi kararını hem maddi olay hem de hukuka uygunluk bakımından incelemeye tabii tutarak yapmış olduğu istinaf incelemesinde; İstinafa konu kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından HMK 353/1-b maddesi gereğince davacının istinaf kanun yolu başvurusunun ESASTAN REDDİNE, Harç peşin yatırıldığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına, Davanın ve dosya üzerinde yapılan yargılamanın niteliği ve avukatlık asgari ücret tarifesi göz önünde bulundurularak aleyhine istinaf kanun yoluna başvurulan için vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına, İstinaf kanun yoluna başvuru için yapılan yargılama giderlerinin kanun yoluna başvuran davacı üzerinde bırakılmasına, artan kısmın talep halinde ilk derece mahkemesince yatırana iadesine, Dair; dosya üzerinde, tarafların ve vekillerin yokluğunda oy birliği ile KESİN olarak verilen karar, açıkça okundu. 10/12/2020