Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
19. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/2164
KARAR NO: 2022/1070
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 12/03/2019
NUMARASI: 2018/1273 2019/303
DAVANIN KONUSU: Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 12/05/2022
BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ 12/03/2019 tarihli ve 2018/1273 Esas, 2019/303 Karar sayılı dosyasında verilen karar istinaf incelemesi için dairemize tevzi edilmekle Dairemiz yukarıda belirtilen esas sırasına kaydı yapıldı. Dosya incelendi. Davacı vekili dava dilekçesinde; Kredili satış sözleşmesi başlıklı taraflar arasında imzalanan sözleşmenin aslen eser sözleşmesi olduğunu, davalının sözleşmede şartları belirlenen teknik şartlarda makine imal etmek borcu yüklendiğini anlaşma gereği 50.000,00-Tl avans ödemesi yapıldığını ancak kurda ki dalgalanma nedeni ile davalının davacıdan destek talebi üzerine kurda sabitlemeyi sağlamak amacıyla yapılan avans ödemesine rağmen ayrıca toplam tutarı 497.982,00-TL olan ve 100.000-TL olan toplam 26 adit müşteri çeki verildiğini davalının kurda ki dalgalanma artınca aralarında ki anlaşmayı Dolara çevirme amaçlı olarak sözleşmeyi feshettiği ihtaren bildirdiğini, ve alınan 50.000,00/TL avansı iade ettiğini davacının ihtarı üzerine ise müşteri çeklerinin iade edildiğini davalının daha sonra yeniş şartlarda sözleşme imzalama niyeti ile yeni bir ihtar keşide ettiğini , taraflara arasında bu uyuşmazlık sürereken davacının başka bir firma ile görüştüğünü, yer kiraladığını ve işyerini uygun hale getirmek üzere bir takım yatırımları yaptığını bu sebeple davacı şirket açısından dava tarihinden işleyecek ticari temmerrüt faizi ile birlikte fazlaya ilişkin hakları saklı kalarak 10.000,00-TL menfi, müspet zarar ile kar kaybının tazminini yine gerçek kişi müvekkili için ise dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz ile manevi zararının tazminini ayrıca HMK 329 madde gereği avukatlık ücreti ödenmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde; Davanın yetkili mahkemede açılmadığını yetkili mahkemenin Bursa Mahkemeleri olduğunu, Davacının sözleşme hükümlerini yerine getirmediğini, ödenmesi gereken ön ödemenin eksik yapıldığını verilmesi gerekli sıralı çeklerin verilmediğini bu çekler yerine anlaşılan bedelin altında müşteri çekleri verildiğini, fesih haklı sebebe dayandığını daha sonra yeni bir sözleşme yapılması hususunda ki ihtara dayalı beyanın iyi niyet ve üretimi istenen ürünün özel nitelikli olması sebebi ile gönderildiğini davanın reddini talep etmiştir. Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi Mahkemesinin 12/03/2019 tarih, 2018/1273 Esas, 2019/303 Karar sayılı yetkisizlik kararı davacılar tarafından istinaf edilmiştir. Davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle, mahkemece verilen kararın açıkça HMK’ya aykırı olduğunu, davalı tarafça cevap dilekçesinin süresinde verilmediğini, kararda belirtildiği halde yetki itirazının değerlendirildiğini ve yetkisizlik kararı verildiğini, yetki itirazının HMK 127. Maddesi gereğince cevap süresi içerisinde verilmesi gerektiğini, adil yargılanma hakkının ihlal edildiğini, kararın kaldırılmasını talep etmiş, kararı istinaf etmiştir.
GEREKÇE: Dava, taraflar arasındaki eser sözleşmesi gereğince davacının uğradığı maddi ve manevi zararların tazmini için açılan maddi ve manevi tazminat talebine ilişkindir. Mahkemece taraflar arasındaki yetki sözleşmesinin geçerli olduğu ve Bursa Asliye ticaret Mahkemesinin görevli ve yetkili olduğu belirtilerek yetkisizlik kararı verdiği görülmüştür. Davalı tarafa dava dilekçesi ve eklerinin değil, tensip zaptının tebliğe çıkartıldığı 08/01/2019 tarihinde tebliğ edildiği, süre uzatım talebinin 22/01/2019 tarihinde verildiği, taleple ilgili herhangi bir ara karar bulunmadığı, cevap dilekçesinin 23/01/2019 tarihinde verildiği ve yetki itirazında bulunduğu, taraflar arasındaki 27/01/2018 tarihli sözleşmede ihtilaflar halinde Bursa Mahkemelerinin yetkili kılındığı görülmüştür. Davacı şirket ile davalı şirket arasındaki yetki sözleşmesi HMK 17. Maddesi gereğince geçerli olup davalı tarafa dava dilekçesinin ve eklerinin tebliğ edilmemesi nedeniyle yetki itirazını içerir cevap dilekçesinin süresinde kabul edilmesi gerektiği açıktır. Dosya kapsamındaki yazı, belge ve bilgilere, yasaya uygun gerektirici nedenlere, İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddi olay ve hukuki değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına; incelemenin istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılıp, kamu düzenine herhangi bir aykırılığın da bulunmamasına, tüm dosya kapsamıyla anlaşılmış olup, mahkemece verilen kararın yerinde bulunduğu anlaşılmakla davacıların tüm istinaf itirazları yerinde görülmediğinden istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle: Dairemiz ilk derece mahkemesi kararını hem maddi olay hem de hukuka uygunluk bakımından incelemeye tabii tutarak yapmış olduğu istinaf incelemesinde; İstinafa konu kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından HMK 353/1-b maddesi gereğince davacıların istinaf kanun yolu başvurusunun ESASTAN REDDİNE, İstinaf kanun yolu başvurusu için alınması gereken harcın mahsubuyla eksik 36,30 TL’nin davacılardan ilk derece mahkemesince hazine adına tahsiline, Davanın ve dosya üzerinde yapılan yargılamanın niteliği ve avukatlık asgari ücret tarifesi göz önünde bulundurularak aleyhine istinaf kanun yoluna başvurulan için vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına, İstinaf kanun yoluna başvuru için yapılan yargılama giderlerinin kanun yoluna başvuran davacılar üzerinde bırakılmasına, artan kısmın talep halinde ilk derece mahkemesince yatırana iadesine, Dair; dosya üzerinde, tarafların ve vekillerin yokluğunda oy birliği ile KESİN olarak verilen karar, açıkça okundu.12/05/2022