Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 19. Hukuk Dairesi 2019/2072 E. 2022/1003 K. 27.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
19. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/2072
KARAR NO: 2022/1003
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 04/02/2019
NUMARASI: 2018/381 2019/145
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan)|İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 27/04/2022
Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018/381 Esas, 2019/145 karar sayılı kararı dosyasında verilen karar istinaf incelemesi için dairemize tevzi edilmekle Dairemiz yukarıda belirtilen esas sırasına kaydı yapıldı. Dosya incelendi. Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, Davalı … tarafından Küçükçekmece … İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı dosyasında, aslı icra müdürlüğünün kasasında emanette bulunan 35.000,00 TL teminat senedi ile, üzerinde boş olup sonradan doldurulan tarih ve alacaklı kısmı ile hakkında icra takibi başlatıldığını, noter satışı ile satın aldığı traktörün noter satış borcu 30.870,00 TL ve dahi teminat senedi üzerindeki 35.000,00 TL borcun, asılları tutanakla teslim edilen Küçükçekmece … İcra Müdürlüğünün emanet kasasında bulunan 3 adet banka dekontu ve 1 adet kaparo faturası ile …’nin sahiplerine ödendiğini, borç bittikten sonra 2 adet traktörüne, arsasına, kardeşi …’nin 2 aracına haksız ve kanunsuz olarak hileli olarak haciz konulduğunu, toplam 200.000,00 TL’den fazla mal varlığı ve banka hesaplarına haciz işlemi yapıldığını, …, …, …, tarafından nitelikli olarak dolandırıldığını, davalı vekili ve dahi sonrasında azlettiği kendi vekilleri marifetiyle 1136 Sayılı Avukatlık Kanununa muhalif olarak da kanunlar karşısında haklı olduğu halde haksız duruma düşürüldüğünü, bahse konu olan … plakalı traktörün 02/10/2014 tarihinde noterden satın almasıyla başlayan kanunsuz haciz işlerinin menkul ve gayrimenkulleri’nin üzerinden kaldırılmasını talep ettiğini, ayrıca senet üzerinde yapılan oynamalarla ilgili de şikayetçi olduğunu, ilgili kişiler hakkında Tokat CBS’ye e Av. … hakkında Tokat Barosu’na suç duyurusunda bulunduğunu, konu ile ilgili olarak davalının haksız icra takibi ile yapmış olması sebebi ile takip çıktısı 5.650,00 TL ana para ve borcu ve ferilerine %20 den az olmamak üzere icra inkar tazminatı ve %10 dan az olmamak üzere kötü niyet tazminatı talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, Davacının diğer iddialarını kabul etmediklerini, zira senedin boş olarak verildiğini ve sonradan müvekkili tarafından doldurulduğunu iddia eden davacının bunun yazılı delil ile ispatlaması gerektiğini, buna dair dosyaya sunulmuş hiçbir delil olmadığını, davacı tarafından ödeme iddiasını kabul etmediklerini, zira müvekkili tarafından davacılardan takip konusu meblağa istinaden ödeme alınmadığını, davacı tarafın da senede istinaden ödeme yaptığını ispata yarara yazılı delil dosyaya ibraz etmediğini, zira davacının elinde bu türden belgenin mevcut olmadığını, tüm bu sebeplerle açılan işbu davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 04/02/2019 tarih, 2018/381 Esas, 2019/145 Karar sayılı “kısmen kabul” kararı davalı tarafından istinaf edilmiştir. Davalı vekili, birleşen dava yönünden mahkeme kararının hatalı olduğunu, birleşen davada iki davacı bulunduğunu, davacılardan … yönünden davanın açılmamış sayılmasına karar verildiğini, diğer davalı yönünden derdestlik itirazlarının bulunduğunu, birleşen ve asıl davanın konusunun aynı olduğunu bu nedenle birleşen dosya yönünden derdestlik sebebiyle ret kararı verilerek lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğini, asıl dosya yönünden de mahkeme kararının hatalı olduğunu, takibe konu evrakın kambiyo evrakı olduğunu, ödeme iddiasının müvekkilinin elinden çıkmış belge ile veya ödeme makbuzu ile ispatlanması gerektiğini, ilk derece mahkemesinin davacı tarafın sunduğu ödeme tablosunu esas alarak karar verdiğini, … ile davacı … arasında araç satış sözleşmesinin bulunduğunu, davacıların yapmış olduğu ödemelerin bu sözleşmeye istinaden olduğunu, …’e yapılan ödemelerin …’e yapıldığının kabul edilmesinin hatalı olduğunu, dosyada bulunan 02/10/2014 tarihli 350,00 TL’lik ödemenin komisyon ödemesi olduğunu, müvekkilinin traktör satışı sebebiyle … adına komisyon faturası kestiğini ileri sürerek istinaf talebinde bulunmuştur. Davacı tarafından açılan dava menfi tespit istemine ilişkin, birleşen dosya ise istirdat istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesi yapılan yargılama sonucunda, birleşen dosyanın davacılarından … duruşmaları takip etmediği için bu davacı yönünden davanın açılmamış sayılmasına karar vermiş, … yönünden ise menfi tespit istemi ile açılan davanın birleşen dosya ile istirdat davasına dönüştüğünü, Turhal … Noterliğinin 02/10/2014 tarihli sözleşmesi ile …’a ait traktörün davacı …ye satıldığını, dava konusu bonoda “malen” kaydının bulunduğunu, bononun 15/10/2015 ödeme tarihli olduğunu, ödeme bedelinin 35.000,00 TL olduğunu,traktör devrinden sonra davacı … tarafından yapılan ödeme toplamının 35.000,00 TL olduğunu, taraflar arasında traktör alım satımı dışında herhangi bir alışverişin veya ilişkinin bulunmadığını, dava konusu bononun icra takibine konulduğunu ve 7.700,00 TL kapak hesabının 11/05/2017 tarihinde davacı … tarafından ödendiğini bu nedenle bu miktar yönünden istirdat talebinin haklı olduğunu gerekçe göstererek açılan davayı kısmen kabul etmiştir. Dosya kapsamında traktör alım satımına ilişkin 02/10/2014 tarihli sözleşme mevcuttur. Sözleşme incelendiğinde …’a ait traktörün vekil olarak hareket eden … tarafından …ye satıldığı, satış bedelinin 30.870,00 TL olarak kararlaştırıldığı görülmektedir. Dosya kapsamında 15/04/2015 düzenleme tarihli bono mevcuttur. Bono incelendiğinde ödeme tarihinin 15/10/2015 tarihi, bono bedelinin 35.000,00 TL olduğu, bononun “… veya emrü havalesine” olarak tanzim edildiği ve bonoda bedelin malen ahzolunduğu buna dair kaydının bulunduğu görülmektedir. Dosya kapsamında 02/10/2014 tarihli fatura incelendiğinde …’in … plakalı traktör nedeniyle 350,00 TL’lik fatura düzenlenmiş olduğu görülmektedir. Dosya kapsamındaki Küçükçekmece … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasında düzenlenen ödeme emri incelendiğinde dava konusu bononun kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takibe konulduğu, 11/05/2017 tarihli dekont incelendiğinde Küçükçekmece … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasına 7.700,00 TL ödeme yapıldığı görülmektedir.Davalı vekili her ne kadar birleşen dosya yönünden derdestlik nedeniyle ret kararı verilmesi gerektiğini ileri sürmüş ise de davacı … açmış olduğu ilk davada menfi tespit isteminde bulunmuş, 11/05/2017 tarihli Küçükçekmece … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasına 7.700,00 TL ödeme yaptıktan sonra istirdat istemini ayrı bir dava ile ileri sürmüş ve açılan bu dava asıl dosya ile birleştirilmiştir. Birleşen dosyanın istirdat istemine ilişkin olması nedeniyle davalı vekilinin buna yönelik istinaf talebi yerinde değildir. Davalı vekili ödeme iddiasını yazılı belgeler ile ispatlanması gerektiğini buna ilişkin olarak müvekkilinin elinden çıkmış herhangi bir belgenin bulunmadığını ileri sürmüş ise de dosya kapsamındaki satış sözleşmesinin tarihi davaya konu bononun tarihi ve düzenlenme şekli ve traktöre ilişkin olarak davalı tarafından 350,00 TL’lik fatura göz önüne alındığında icra takibine konu bononun traktör alım satımı nedeniyle düzenlenmiş olduğu davacı … tarafından yapılan ödemelerin de traktör alım satımına ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Sözleşme nedeniyle düzenlenen bono davalı tarafından kısmen icra takibine konu edilmiş ancak dosya kapsamındaki ödeme belgelerinden icra takibinden önce alım satıma konu traktör bedelinin ödenmiş olduğu bu haliyle davacı …’in yapılan icra takibi nedeniyle 7.700,00 TL fazla ödemede bulunduğu görülmektedir. Bu nedenler ile davacı …’in 7.700,00 TL’lik istirdat talebi haklı olup davalının buna yönelik istinaf talebi yerinde değildir. Dosya kapsamındaki yazı, belge ve bilgilere, yasaya uygun gerektirici nedenlere, İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddi olay ve hukuki değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına; incelemenin istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılıp, kamu düzenine herhangi bir aykırılığın da bulunmamasına, mahkemece verilen kararın yerinde bulunduğu anlaşılmakla davalının tüm istinaf itirazları yerinde görülmediğinden istinaf başvurusunun esastan reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesisi usul ve yasalara uygun görülmüştür.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle: Dairemiz ilk derece mahkemesi kararını hem maddi olay hem de hukuka uygunluk bakımından incelemeye tabii tutarak yapmış olduğu istinaf incelemesinde; İstinafa konu kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından HMK 353/1-b maddesi gereğince davalının istinaf kanun yolu başvurusunun ESASTAN REDDİNE, İstinaf başvurusu için yatırılan peşin harcın mahsubuyla bakiye 298,34 TL harcın hazine adına davalıdan tahsiline, Davanın ve dosya üzerinde yapılan yargılamanın niteliği ve avukatlık asgari ücret tarifesi göz önünde bulundurularak aleyhine istinaf kanun yoluna başvurulan için vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına, İstinaf kanun yoluna başvuru için yapılan yargılama giderlerinin kanun yoluna başvuran davalı üzerinde bırakılmasına, artan kısmın talep halinde ilk derece mahkemesince yatırana iadesine, Dair; dosya üzerinde, tarafların ve vekillerin yokluğunda oy birliği ile KESİN olarak verilen karar, açıkça okundu.27/04/2022