Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 19. Hukuk Dairesi 2018/787 E. 2018/690 K. 13.04.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
19. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/787
KARAR NO : 2018/690
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
NUMARASI : 2017/710
DAVANIN KONUSU : Menfi Tespit (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ : 13/04/2018
İSTANBUL 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ tarihli ve 2017/710 Esas, sayılı dosyasında verilen karar istinaf incelemesi için dairemize tevzi edilmekle Dairemiz yukarıda belirtilen esas sırasına kaydı yapıldı.
Dosya incelendi.
Davacı vekili talep dilekçesinde, müvekkili davacının telafisi güç ve hatta imkansız zararlara duçar olmamasının engellenilmesi bakımından, incelikle teminatsız olarak taleplerinin kabulünü, taraflarınca icra veznesine yatırılacak olan teminatın, alacaklı olduğunu iddia eden davalıya ödenmemesi için ihtiyati tedbir kararı ittihaz ederek, müvekkili aleyhine İstanbul … İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı dosyası tahtanda başlatılan icra takibinin durdurulmasını talep ettiği anlaşıldı. İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 29/12/2017 tarih, 2017/710 Esas sayılı ”İcra takibinden sonra açılan menfi tespit davasında, İİK 72/3 maddesi gereği takibin durdurulması yönünde ihtiyati tedbir kararı verilemeyeceğinden bu yöndeki kararın REDDİNE” kararı davacı tarafından istinaf edilmiştir. Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle, ilk derece mahkemesi kararının yerinde olmadığını, tedbir kararı verilmediği takdirde müvekkili yönünden onarılması güç zararların ortaya çıkacağını, müvekkili tarafından imzalanmış herhangi bir kredi kartı üyelik sözleşmesinin bulunmadığından bahisle İİK 72/3 e dayalı olarak tedbir kararı verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: Taraflar arasındaki uyuşmazlık, icra takibi sebebiyle davacının borcunun bulunup bulunmadığı ve İİK 72/3. Maddesine göre takibin durdurulması yönündeki talebin reddine yönelik verilen ara kararınn yerinde olup olmadığı hususlarındadır. İhtiyati haciz şartları İİK 257. Maddesinde belirlenmiş olup, ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun olması gerektiği ya da vadesi gelmemiş olsa bile borçlunun muayyen yerleşim yerinin bulunmaması veya borçlunun borcunu ödememek için mal kaçırma ya da kendisinin kaçma hazırlığı içerisinde olması gerektiği kuralı getirilmiştir. İstinafa konu dava icra takibinden sonra açılan menfi tespit davası olup İİK 72/3. Maddesinde ”icra takibinden sonra açılan menfi tespit davalarında ihtiyati tedbir yolu ile takibin durdurulmasına karar verilemez…” şeklindeki açık kanun hükmü gereği davacının takibin durdurulması yönündeki tedbir talebi kanun açık hükmüne aykırıdır. Bu nedenle ilk derece mahkemesinin tedbirin reddine yönelik vermiş olduğu karar yerindedir. İstinaf sebepleri ve dosya kapsamında yapılan incelemede verilen ilk derece mahkemesinin kararı usul ve yasaya uygun olduğundan davacının istinaf talepleri yerinde görülmemiş olup aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle:
İstinaf kanun yolu başvurusunun ESASTAN REDDİNE,
İstinaf başvurusu sebebiyle davacı tarafından yatırılan harcın mahsubu ile yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
İstinaf başvurusu sebebiyle davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kanun yoluna başvuran davacı üzerinde bırakılmasına,
İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
Karar tebliği, harç takibi ve avans iadesi işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dair; dosya üzerinde, tarafların ve vekillerin yokluğunda oy birliği ile KESİN olarak verilen karar, açıkça okundu.13/04/2018