Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 19. Hukuk Dairesi 2018/3160 E. 2021/97 K. 21.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
19. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/3160
KARAR NO : 2021/97
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ: 05/02/2018
NUMARASI : 2015/15 Esas – 2018/26 Karar
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 21/01/2021
İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesinin 05/02/2018 tarihli, 2015/15 Esas, 2018/26 Karar sayılı dosyasında verilen karar istinaf incelemesi için dairemize tevzi edilmekle Dairemiz yukarıda belirtilen esas sırasına kaydı yapıldı.Dosya incelendi. Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, Müvekkili banka ile davalı arasında kredi kartı üyelik sözleşmesi imzaladığını ve kredi kartı kullandırıldığını davalı sözleşmenin ilgili hükümleri uyarınca kendisine yüklenen edimleri yerine getirdiğinden Gebze …. Noterliğinin 23/11/2012 tarihli ve … yevmiye nolu hesap kat ihtarı ile bahsi geçen kredi kartı hesapları kat edilerek anılan sözleşme fesh edildiğini, alacağının tahsil edilmesi amacıyla İstanbul … İcra müdürlüğünün … Esas sayılı icra dosyası ile borçlu hakkında ilamsız icra yoluyla takibe geçildiğini, orçlunun 20/03/2013 tarihinde icra müdürlüğüne verdiği bir dilekçeyle borca, faize ve hesap ekstreleri ile sabit olduğunu bu itibarla söz konusu itirazın reddi gerektiğini bu nedenle haksız ve dayanaksız itirazın iptali ve takibin devamı, borçlunun %20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesi yargılama giderleriyle ücreti vekaletin karşı tarafa yükletilmesini dava ve talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Kredi kartı borcunu teşkil eden kayıtların bankadan alınmasından sonra bu borcun oluşmasına ilişkin olarak hangi işyerlerinden harcama yapıldığına ilişkin banka kayıtlarını araştırılması kredi kartı ile yapılan işlemlerin yapıldığı iş yerlerinin hangi şirketler olduğu ve .. ile bağlantısı için bu şirketlerin kayıtlı olduğu ticaret sicil memurluğu kayıtlarından araştırma yapılması kredi kartını kendi işyerlerinde ya da yakınlarına ait işyerlerinde kullanan … ilgili iş bu davaya konu kredi kartı borcunu yapılandırmak üzere davacı banka ile protokol imzalayıp imzalamadığının davacı bankadan sorulmasına … davacı banka ile yaptığı yapılandırma protokolüne göre teminat gösterip göstermediğinin ve ödeme yapıp yapmadığının davacı bankadan sorulması kredi kartı hesabına …tarafından bizzat veya onun adına hareket eden kişiler tarafından ya da … ait hesaplardan borç ödemesi yapılıp yapılmadığına ilişkin davacı banka kayıtlarının araştırılmasını savunmuştur. İstinafa konu karar, İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesinin 05/02/2018 tarihli 2015/15 Esas, 2018/26 Karar sayılı ” Davanın kısmen kabulü ile, taleple bağlılık ilkesi gözetilerek davalı yanın İstanbul …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptaline, takibin 54.383,76 TL ana alacak, 11.182,34 TL işlemiş temerrüt faizi, 559,12 TL %5 BSMV ve 74,55 TL ihtiyati haciz gideri olmak üzere toplam 66.200,19 TL üzerinden takipten itibaren ana alacağa takip talebindeki şartlarda (%34,08) akdi temerüt faizi ve faizin %5’i BSMV uygulanmak suretiyle takibin devamına, İİK 67/A-2 maddesi uyarınca; %20 nispetinde hesaplanan 13.240,03 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınıp, davacıya verilmesine, Fazlaya ilişkin istemin reddine,” yönelik kararıdır. Davalı vekili, ilk derece mahkemesinin kurmuş olduğu hükmün yerinde olmadığını, müvekkilinin kartları kendisinin kullanmadığını, … isimli şahıs tarafından bilgisi dışında kullanıldığını, bu kişinin Ankara’da bulunan akaryakıt istasyonlarından peş peşe yüklü miktarda harcama yaptığını, yapılan bu harcamalarda şifre kullanılıp kullanılmadığı hususunun araştırılmadığını, dolayısıyla bankanın sorumluluğunun bulunup bulunmadığının değerlendirilmediğini, bankanın vermiş olduğu cevabi yazıda dava dışı … ile mutabık olmaları nedeniyle TBK.’nun 196/3 maddesine göre alacaklının kabulü ile borcun naklinin söz konusu olduğunu, icra takibine konu bedelin bu nedenle müvekkilinden talep edilmeyeceğini, dava dilekçesinin müvekkiline tebliğ edilmediğini bu nedenle savunma hakkının kısıtlandığını beyan ederek istinaf talebinde bulunmuştur.
GEREKÇE : Taraflar arasında kredi kartı üyelik sözleşmesinin kurulduğu hususunda uyuşmazlık yoktur. Uyuşmazlık, davacının kredi sözleşmesinden kaynaklı alacağının tahsili amacıyla yaptığı takibe davalı tarafından yapılan itirazın yerinde olup olmadığı, kredi kartı harcamalarından dava dışı …’in sorumlu olup olmadığı, borcun naklinin söz konusu olup olmadığı, kredi kartı hamilinin rızası dışında yapılan harcamalar nedeniyle davacı bankanın sorumluluğunun bulunup bulunmadığı, mütefarik kusurunun bulunup bulunmadığı hususundadır. İlk derece mahkemesince, dayanak icra dosyası, banka kayıtları, ihtarname, 11/11/2015 tarihli bankanın cevabi yazısı dosya arasına alınarak hesap yönünden bilirkişi incelemesi yaptırıldığı ve rapor alındığı anlaşılmıştır. İlk derece mahkemesince, ” …Dava dışı … Tic. A.Ş. nin temlik eden davacı banka ile imzaladğı ticari kredi sözleşmesi kapsamında şirket kredi kartının davalı adına düzenlenip davalıya verildiği ve bu karttan yapılan harcamalardan kaynaklı bir alacak talebinin olduğu sözleşme ve eklerinden ve takip dayanağından anlaşılmaktadır.Davalı sözleşmede asıl borçlu durumundadır. Davalının şirketteki hissesini dava dışı kişiye devredip kredi kartını da o kişinin kullanımına bırakmış olması sorumluluğunu değiştirmeyecektir. Böyle bir durumda davalının şirketle bağlantısını kestiğini bankaya bildirmesi ve kartını iade edip kullanıma kapatması gerekirdi. Şirketin yeni hissadarına kartı teslim ederek davalı bu kullanımlardan sorumluluğu peşinen kabul etmiş durumdadır. Artık borçtan sorumlu tutulamayacağını iddia edemeyecektir. Bu iç ilişki durumu bankayı bağlamamakta ve kendisinin rücu hakkı da bu davada tartışılmayacaktır.Bu kabule göre yaptırılan bilirkişi incelemesinde davalı uhdesine bırakılan ve davalının kullanmasa da sözleşme gereği sorumlu olduğu kredi kartı harcamalarından kaynaklanan banka alacağının 63.066,78 TL olduğu bankacı bilirkişi marifeti ile hesaplanmıştır. İhtarneme masrafı belgelenmemiş olmakla hesaplanan alacaktan mahsup edilmiştir. Bankanın dava dışı kart kullanıcısı ile protokol imzalamak için görüşme yaptığı ancak yazılı bir borç protokolü imzalanmadığı ve borç ödemesi olmadığı da banka cevabi yazısı ve kayıtlardan anlaşıldığı…” gerekçeleriyle davanın kısmen kabulüne karar verildiği görülmüştür. Davalı vekili, her ne kadar dava dilekçesinin kendilerine tebliğ edilmediğini iddia etmiş ise de, ilk derece mahkemesince yapılan tebligatlar incelendiğinde, görevli mahkeme tarafından dava dilekçesinin tebliğe çıkarıldığı ve vekiline tebligatın yapıldığı anlaşılmıştır. Dosyadaki tarafların iddia ve savunmaları birlikte değerlendirildiğinde, davalının şirkette olduğu dönemde kullandığı kredi kartını ortaklıktan ayrılırken iptal ettirmek yerine şirkette bırakması kendi kusurundan kaynaklanmaktadır. Dolayısıyla hiç kimse kendi kusuruna dayanarak bundan bir hak elde edemez. Bu nedenle bankanın da sorumlu olduğu yönündeki istinaf başvurusu yerinde görülmemiştir. Dosya kapsamında alınan bilirkişi raporu ve bankanın cevabi yazısında borcun nakledildiğine ilişkin bir belge ve delil bulunmadığından bu yöndeki istinaf talebi de yerinde görülmemiştir. Tüm bu nedenlerle ilk derece mahkemesince toplanan deliller, alınan bilirkişi rapor içeriği ve delillerin gerekçede tartışılmasında bir usulsüzlük bulunmadığı anlaşılmakla davalının istinaf talebinin reddine karar vermek gerekmiştir. Açıklanan tüm bu nedenlerle aşağıdaki şekilde hüküm tesisi usul ve yasalara uygun görülmüştür.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle:Dairemiz ilk derece mahkemesi kararını hem maddi olay hem de hukuka uygunluk bakımından incelemeye tabii tutarak yapmış olduğu istinaf incelemesinde; İstinafa konu kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından HMK 353/1-b maddesi gereğince davalının istinaf kanun yolu başvurusunun ESASTAN REDDİNE,Davalının adli yardım talebinin kabul edilmesi nedeniyle istinaf başvurusu sırasında yatırmamış olduğu 162,10 TL İstinaf kanun yolu başvuru harcı ve 4.522,13 TL nispi karar ve ilam harcı olmak üzere toplam 4,684,23 TL’nin istinaf başvurusunun reddedilmesi nedeniyle ilk derece mahkemesince davalıdan alınarak hazineye irat kaydına, Davanın ve dosya üzerinde yapılan yargılamanın niteliği ve avukatlık asgari ücret tarifesi göz önünde bulundurularak aleyhine istinaf kanun yoluna başvurulan için vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,İstinaf kanun yoluna başvuru için yapılan yargılama giderlerinin kanun yoluna başvuran davalı üzerinde bırakılmasına, artan kısmın talep halinde ilk derece mahkemesince yatırana iadesine,Dair; dosya üzerinde, tarafların ve vekillerin yokluğunda oy birliği ile KESİN olarak verilen karar, açıkça okundu. 21/01/2021