Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 19. Hukuk Dairesi 2018/2651 E. 2018/2085 K. 23.11.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
19. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/2651
KARAR NO : 2018/2085
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 26/04/2018
NUMARASI : 2015/948 2018/425
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ : 23/11/2018
BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ 26/04/2018 tarihli ve 2015/948 Esas, 2018/425 Karar sayılı dosyasında verilen karar istinaf incelemesi için dairemize tevzi edilmekle Dairemiz yukarıda belirtilen esas sırasına kaydı yapıldı.
Dosya incelendi.
Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle; fazlaya ilişkin ve dava tarihinden teslim tarihine kadar geçecek sürede doğacak zararlar ile ilgili talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla, davanın kabulü ile davalının borcun tamamı için yapmış olduğu itirazın iptalini, ve icra takibinin devamını, Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyanın takip tarihinden itibaren işleyecek olan yasa faizini, davalı iddia konusu alacağın asgari %20’inden az olmamak üzere icra inkar tazminatı ödemeye mahkum edilmesini, yargılama masraf ve giderleri ile vekalet ücretinin karşı taraf üzerine yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; öncelikle davanın 11/04/2007 tarihli sözleşmede taraflar arasındaki uyuşmazlıkların tahkim yoluyla çözümleneceğine ilişkin şart gereğince davanın reddini, bu talebi kabul görmemesi halinde davacının usul ve yasaya ve içtihatlara aykırı açtığı davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 26/04/2018 tarih, 2015/948 Esas, 2018/425 Karar sayılı red kararı davacı tarafından istinaf edilmiştir.
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle, mahkemece verilen kararın hukuka aykırı olduğunu, tahkim şartının geçersiz olduğunu Yargıtay kararıyla açığa çıktığını, geçersiz bir tahkim şartı bulunması ve karşı tarafın açıkça ekonomik üstünlüğünü de kullanarak tahkim şartının sözleşmeye koymasının söz konusu olduğunu belirterek mahkeme kararının kaldırılmasını yerel mahkemenin yargılamaya bakmakta görevli ve yetkili olduğunun tespit edilmesi hususunu istinaf etmiştir.
Davalı vekili istinafa cevap dilekçesinde özetle, davacı tarafın istinaf dilekçesinin başka bir dosyadan kopyalandığını kararla bir bağlantısı olmadığını, istinaf dilekçesinde belirtilen hususların zaten kararda tartışıldığı, mahkeme kararının görevsizlik değil davanın reddine ilişkin olduğunu, HMK 351 maddesi gereğince kötü niyetli istinaf yoluna başvuru hükümlerinin uygulanmasını talep etmiştir.
GEREKÇE: Dava, davacı tarafından davalı şirketten satın alınan iş yeri niteliğindeki bağımsız bölümün vaddedilen sürede teslim edilmemesi nedeniyle kira kaybının tahsili için başlatılan icra takibine davalı borçlunun itirazı nedeniyle açılan itirazın iptali talebine ilişkindir. Davanın tüketici mahkemesine açıldığı Bakırköy 1. Tüketici mahkemesinin 2014/1487 Esas, 2014/1129 Karar sayılı kararıyla davaya konu gayrimenkul iş yeri olmakla ticari veya mesleki amaçla alınabileceğinden bahisle ticaret mahkemesinin görevli olduğu belirtilerek görevsizlik kararı verildiği, ticaret mahkemesince yapılan yargılama sonucunda sözleşme geçersiz olduğunda sözleşmede yer alan tahkim şartı da geçersiz olduğu tespit edilerek kira kaybı istenemeyeceğinden davanın reddine karar verildiği görülmüştür. Davacı istinaf tamamen sözleşmedeki tahkim şartının uygulanmamasına ilişkin olup mahkemece zaten tahkim şartının geçerli olmadığı ve esastan karar verildiği anlaşılmakla davacının bunun dışında esasa ilişkin bir istinaf talebinin bulunmadığı anlaşılmakta ise de dairemiz istinaf sebepleri dışında kamu düzeni ile ilgili hususları da değerlendirmek zorundadır. Davacı gerçek kişi olup tacir olduğuna ilişkin dosyada bir iddia ve bilgi bulunmamaktadır. Mahkemenin emsal aldığı dosyada davacı şirket olup ticaret mahkemesinde yargılamanın yapılması zorunludur ancak istinafa konu dosyada sadece satışa konu taşınmazın iş yeri olması tek başına ticari dava olduğunu göstermez. Her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan bir uyuşmazlığın olup olmadığı tespit edilmelidir. (Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2014/18760 Esas, 2015/8258 Karar sayılı kararı) Davacının iş yeri satın alması ticari amaçla değil yatırım amacıyla da mümkündür. Mahkemece öncelikle davacının tacir olup olmadığı araştırılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken davanın esasına ilişkin karar vermesi yerinde görülmemiştir. Görev kamu düzenine ilişkin olmakla kararın bu nedenle kaldırılması istinaf talebinin de esas incelenmeksizin kabulüne ilişkin aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle:
Davacının istinaf talebinin esas incelenmeksizin KABULÜNE,
İlk derece Mahkemesi KARARININ KALDIRILMASINA,
Dosyanın, gerekçede belirtilen hususlara göre incelenerek sonucuna göre bir karar verilmek üzere mahkemesine İADESİNE,
35,90 TL maktu karar ve ilam harcının davalıdan ilk derece mahkemesince hazine adına tahsiline,
İstinaf kanun yoluna başvuran davacı tarafından yatırılan istinaf kanun yolu harcının talep halinde ilk derece mahkemesince kendisine iadesine,
İstinaf kanun yoluna başvuru için yapılan yargılama giderlerinin esas karar ile birlikte ilk derece mahkemesince değerlendirilmesine,
Davanın ve dosya üzerinde yapılan yargılamanın niteliği ve avukatlık asgari ücret tarifesi göz önünde bulundurularak aleyhine istinaf kanun yoluna başvurulan için vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
Karar tebliği, harç takibi ve avans iadesi işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dair; dosya üzerinde, tarafların ve vekillerin yokluğunda oy birliği ile KESİN olarak verilen karar, açıkça okundu.
23/11/2018