Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 19. Hukuk Dairesi 2018/2128 E. 2018/1771 K. 15.10.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
19. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/2128
KARAR NO : 2018/1771
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 29/03/2018
NUMARASI : 2017/1141 Esas – 2018/301 Karar
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 15/10/2018
İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesinin 29/03/2018 tarihli, 2017/1141 Esas, 2018/301 Karar sayılı dosyasında verilen karar istinaf incelemesi için dairemize tevzi edilmekle Dairemiz yukarıda belirtilen esas sırasına kaydı yapıldı.
Dosya incelendi.
Davacı vekili İstanbul 24. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2016/395 esasına kaydedilen dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin Sur Yapı Eksen Projesi kapsamında hak sahibi olduğu gayrimenkulü 30/04/2015 tarihli protoköl ile her ay ödeme yapılmak koşuluyla davalıya devrettiğini, davalıya Üsküdar …. Noterliği aracılığıyla aylık ödemelerin aksatılmasından dolayı ve ödeme yapılmaması halinde sözleşmenin fesh edileceğinin bildirildiğini, davalının Kadıköy …Noterliğince davacıya cevap verdiği, iddiaların hukuki dayanaktan yoksun olduğunu belirttiğini, akabinde Üsküdar..Noterliğince ödenmemiş bedellerin iki gün içerisinde tamamlanmasının istendiği, buna rağmen davalının ödeme yapmadığını, bu nedenle davalı aleyhine İstanbul …İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile takip başlatıldığını, davalının takibe itiraz ettiğini, borçlunun yetki itirazında bulunduğunu, tüm bu nedenlerden doyalı İstanbul …İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasına yapılan yetki itirazının kaldırılmasına, takibin devamına, davalının %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Sur Yapı ile müvekkili arasında İstanbul, … nolu taşınmaz inşaa ettirilerek alıcıya satma vaat ve taahhüdünü içeren Gayrimenkul Satış Vaadi Sözleşmesi imzalandığını, müvekkilinin 960.000 TL ödeme yaparak taşınmazın mülkiyetini devraldığını, davacı yanın göstermiş olduğunu protokolün hukuken geçersiz olduğunu, protokolün 4721 sy MK’nun 706 maddesine göre resmi bir şekilde yapılmadığını, davacının sebepsiz zenginleşme gayesi ile İstanbul …İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile takip başlattığını, takibi itiraz ettiklerini ve mahkeme nezdinde görülmekte olan davanın açıldığını, her iki tarafın tacir olduğunu tüm bu sebeplerden dolayı haksız ve hukuka aykırı olarak açılan davanın usulden reddine, taleplerinin kabul görmemesi halinde davanın esastan reddine, davacının %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi 29/03/2018 tarih, 2017/1141 Esas, 2018/301 Karar sayılı ” mahkemenin görevsizliği nedeniyle usulden reddine yönelik kararıdır.
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle, ilk derece mahkemesinin vermiş olduğu görevsizlik kararının yerinde olmadığını, TTK.’nun 19/2. Maddesi gereğince taraflardan biri için ticari iş olan bir hususun diğeri için de ticari sayılması gerektiğini, akdedilen sözleşmenin davacı … için de ticari sayılacağını, gerçek kişi tacir ile şirket arasındaki ilişkinin ticari iş mahiyetinde olduğunu ve ticaret mahkemesinin vermiş olduğu görevsizlik kararının yerinde olmadığını beyan ederek istinaf talebinde bulunmuştur.
GEREKÇE : Dava, İİK.’nun 67. Maddesine dayalı olarak açılan itirazın iptali davasıdır. Asliye Hukuk Mahkemesinde açılan davaya tarafların tacir ve uyuşmazlığın ticari işten kaynaklı olması sebebiyle Asliye Ticaret Mahkemesine görevsizlik kararı verildiği, Asliye Ticaret Mahkemesince karşı görevsizlik kararı verildiği ve dosyanın istinafa geldiği görülmüştür. Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davalı şirketten harici satış vaadi sözleşmesiyle satın alınan konut vasfındaki gayrimenkul için ödenen paranın sözleşmenin feshedildiğinden bahisle iadesinin gerekip gerekmediği, uyuşmazlığın çözümünde hangi mahkemelerinin görevli olduğu hususlarındadır.
Dava konusu gayrimenkulün mesken vasfında olması, davacının şirket ortağı olması taraflar arasındaki uyuşmazlıkta tacir sıfatının olduğunun kabulü için yeterli değildir. Şirket ortağının bireysel ihtiyacı için konut satın almasının mümkün olduğu ayrıca gerçek şahıs yönünden işin ticari olduğunun kabul edilebilmesi için bunun açıkça belirtilmesi gerekir. Mutlak ticari davalar Ticaret Kanununda sayıldığı gibi taraflar arasındaki uyuşmazlığın nispi ticari dava sayılabilmesi için de aranan şartlar kanunda açıkça belirtilmiştir. İlk derece mahkemesinin bu hususları tespit ederek vermiş olduğu karşı görevsizlik kararı yerinde olup taraflar arasındaki uyuşmazlığın çözümünde Asliye Hukuk Mahkemeleri görevlidir. Açıklanan tüm bu nedenlerle aşağıdaki şekilde hüküm tesisi usul ve yasalara uygun görülmüştür.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle:
Dairemiz ilk derece mahkemesi kararını hem maddi olay hem de hukuka uygunluk bakımından incelemeye tabii tutarak yapmış olduğu istinaf incelemesinde; İstinafa konu kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından HMK 353/1-b maddesi gereğince istinaf kanun yolu başvurusunun ESASTAN REDDİNE,
Harç peşin yatırıldığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
Davanın ve dosya üzerinde yapılan yargılamanın niteliği ve avukatlık asgari ücret tarifesi göz önünde bulundurularak aleyhine istinaf kanun yoluna başvurulan için vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
İstinaf kanun yoluna başvuru için yapılan yargılama giderlerinin kanun yoluna başvuran davalı üzerinde bırakılmasına, artan kısmın talep halinde ilk derece mahkemesince yatırana iadesine,
Dair; dosya üzerinde, tarafların ve vekillerin yokluğunda oy birliği ile KESİN olarak verilen karar, açıkça okundu. 15/10/2018