Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 19. Hukuk Dairesi 2017/2787 E. 2018/542 K. 26.03.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
19. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2017/2787
KARAR NO : 2018/542
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 26/10/2016
NUMARASI : 2015/731 Esas – 2016/749 Karar
İLİŞKİLİ KİŞİ : … – Namık Kemal Mah. Atatürk Cad. Anka Kuşu Sk. No:4 Kıraç …
DAVANIN KONUSU : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ : 26/03/2018
Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesinin 26/10/2016 tarihli, 2015/731 Esas, 2016/749 Karar sayılı dosyasında verilen karar istinaf incelemesi için dairemize tevzi edilmekle Dairemiz yukarıda belirtilen esas sırasına kaydı yapıldı.
Dosya incelendi.
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, davalı ile dava dışı … San ve Tic. Ltd. Şti. arasında 2007 yılında ticari ilişki gerçekleştiğini, dava dışı şirketin kendisinin elektrik işlerini yapan davalıya ..ada, … no’lu parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunan.. no’lu bağımsız bölümü sattığını, davalıya fatura kestiğini, davalının daire bedelinden 48.050,00 TL’yi ödemediğini, alacağı müvekkilinin temlik aldığını belirterek ödenmeyen daire bedelini taşınmazın devrediğildiği 31/12/2008 tarihinden itibaren işleyecek faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı cevap dilekçesinde özetle; satışın gerçek bir satış olduğunu, bedelin ödendiğini belirterek davanın reddini istemiştir.
İstinafa konu karar, Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesinin 26/10/2016 tarihli 2015/731 Esas, 2016/749 Karar sayılı davanın reddine yönelik kararıdır.
Davacı vekili, dava dışı . …. Ltd. Şti. Arasında davalı arasında 2007 yılında başlamış ticari ilişkinin mevcut olduğunu, şirketin kestiği faturaların ve ödemelerin bulunduğunu, dava dışı şirketin inşa ettiği binanın elektrik işlerinin davalı tarafından yapıldığının cevap dilekçesinde bildirildiğini, dava dışı şirketin .. ada,.. parsel sayılı… numaralı bağımsız bölümü davalıya sattığını ve buna ilişkin fatura kestiğini, bu faturadan kaynaklı bakiye borcunun ödenmediğini, bakiye borcun müvekkili tarafından temlik alındığını, davacının ödeme iddiasında bulunduğunu, bu nedenle ispat yükünün davalıda olduğunu, tapuda satış bedelinin ödenmiş olduğu kaydına dayanılarak mahkemenin davayı reddetmesinin yerinde olmadığını, delillerin toplanmadığını, yemin delilinin hatırlatılmadığını beyan ederek istinaf talebinde bulunmuştur.
GEREKÇE :Dava, dava dışı şirketin davalıdan olan alacağını 10/11/2014 tarihli temlikname ile davacıya devretmesinden kaynaklı alacak davasıdır.
Taraflar arasında, davacının dava konusu ettiği alacağı dava dışı şirketten temlik aldığı hususunda uyuşmazlık yoktur. Uyuşmazlık, temlik alınan bakiye alacağın mevcut olup olmadığı, miktarı, ödenip ödenmediği ve davacıya yemin delilinin hatırlatılmamasının eksiklik olup olmadığı hususlarındadır.
İlk derece mahkemesince, temlikname, tapu kaydı, tahsilat makbuzları cari hesaba ilişkin defter dökümü, 31/12/2008 tarihli 001516 numaralı 80.800,00 TL’lik fatura dosya arasına alınmış, tarafların iddia ve savunmaları kapsamında mali bilirkişiden rapor alınmıştır. Dosyadaki taraf iddiaları nazara alındığında 31/12/2008 tarihli taşınmaz satımından kaynaklı faturadan dolayı bakiye alacağın bulunup bulunmadığının tespiti önem arz etmektedir. Faturaya konu taşınmaza ilişkin tapu kayıtları celp edilmiş, incelenen tapu kaydında 09/01/2008 tarihinde yapılan satışta taşınmazın değeri 80.000,00 TL olarak belirlenmiş ve bedelin nakden ve tamamen alındığına ilişkin de resmi senet söz konusudur. Karşılıklı borç yükleyen sözleşmelerde tarafların edimlerini aynı zamanda ifa ettikleri yönünde karine mevcuttur. Bu karinenin aksini iddia eden yani faturadan kaynaklı bakiye alacağının bulunduğunu iddia eden davacının bunu ispat etmesi gerekir. Bu nedenle de ispat yükü davacıdadır. Sunulan delillere göre de bakiye alacağa yönelik iddialarını da ispatlayamamıştır. Her ne kadar mahkemece yemin delilinin hatırlatılmadığı iddia edilmiş ise de, HMK hükümlerine göre açıkça yemin deliline dayanmayan tarafa mahkemenin yemin hatırlatması yapması mümkün değildir.
Davacının istinaf taleplerinin incelenmesi sonucunda, mahkemece alınan bilirkişi raporu, toplanan deliller, verilen gerekçeli kararın, davacının tüm istinaf sebeplerini ayrıntılı olarak cevapladığı anlaşılığından yukarıdaki gerekçelerde göz önünde bulundurularak davacının istinaf taleplerinin reddi gerektiği kanaatine varılmıştır. Açıklanan tüm bu nedenlerle aşağıdaki şekilde hüküm tesisi usul ve yasalara uygun görülmüştür.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle:
Dairemiz ilk derece mahkemesi kararını hem maddi olay hem de hukuka uygunluk bakımından incelemeye tabii tutarak yapmış olduğu istinaf incelemesinde; İstinafa konu kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından HMK 353/1-b maddesi gereğince istinaf kanun yolu başvurusunun ESASTAN REDDİNE,
İstinaf başvurusu için yatırılan peşin harcın mahsubuyla bakiye 4,50 TL harcın hazine adına davacıdan tahsiline,
Davanın ve dosya üzerinde yapılan yargılamanın niteliği ve avukatlık asgari ücret tarifesi göz önünde bulundurularak aleyhine istinaf kanun yoluna başvurulan için vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
İstinaf kanun yoluna başvuru için yapılan yargılama giderlerinin kanun yoluna başvuran davacı üzerinde bırakılmasına, artan kısmın talep halinde ilk derece mahkemesince yatırana iadesine,
Dair; dosya üzerinde, tarafların ve vekillerin yokluğunda HMK 361/1 maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde yargıtay nezdinde temyiz yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okundu. 26/03/2018