Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
18. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2023/1318
KARAR NO: 2023/1098
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 13/12/2022
NUMARASI: 2022/782 Esas 2022/1210 Karar
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ: 11/05/2023
Taraflar arasındaki davasında; kararda yazılı nedenlerden dolayı mahkemenin görevsizliğine yönelik verilen karara karşı davalı vekili tarafından süresinde istinaf yoluna başvurulduğundan, dosyanın tevdi edildiği Dairemiz Başkanı … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra, yapılan müzakerede de ön inceleme ve usule ilişkin eksikliğin bulunmadığının anlaşılması üzerine, işin esasına geçilmek suretiyle dosya üzerinden heyetçe yapılan inceleme ve değerlendirme sonunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkil şirket ile davalı/borçlu Belediye arasında ticari ilişkiden kaynaklı cari hesap ilişkisi bulunmadığını, davalı belediyenin bu cari hesap ilişkisi nedeniyle müvekkil şirkete 64.997,35 TL borcu bulunmadığını, müvekkilin alacağının tahsili adına Bakırköy … İcra Müdürlüğü … E. sayılı dosya ile icra takibi başlatıldığını, ödeme emri davalı Belediyeye 07.12.2021 tarihinde tebliğ edildiğini, davalı vekilinin sunmuş olduğu 14.12.2021 tarihli itiraz dilekçesi ile aynı tarihte icra takibinin durdurulmasına karar verildiğini, borca itiraz dilekçesi ve icra takibinin durma kararı taraflarına tebliğ edildiğini, davalı … müvekkil şirketten ürün ve hizmet satın aldığını, dava dilekçesi ekinde sunalan faturalardan da görüleceği üzere davalı … tarafından müvekkil şirketten; Bir adet yangın römorku, bir adet 11 HP dizel motor, bir adet 120 lt çelik köpük tankı, 40 adet yangın hortumu, 120 lt yangın köpüğü, bir adet 200 lt köpük melanjörü, bir adet kollu kumanda, bir adet malzeme dolabı ile montaj hizmeti satın aldığı, davalının almış olduğu bu ürün ve hizmetlere ilişkin olarak 07.11.2020 tarihli … Numaralı 32.497,20 TL bedelli fatura, 07.11.2020 tarihli … Numaralı 32.500,15 TL bedelli iki adet fatura düzenlendiğini, faturalar müvekkil şirket ticari kayıtlarına işlenmiş ve davalı belediyeye gönderildiğini, davalı tarafından bugüne kadar herhangi bir ödememe yapılmaması sebebiyle huzurdaki davayı açma zorunluluğu hasıl olduğu, müvekkil şirket ve davalı taraf üzerinde yaptırılacak bilirkişi incelemesi ile müvekkil şirketin davalı/borçlu belediyeden alacaklı olduğu ve icra takibinde haklı olduğumuz ispatlanacağı, Bakırköy … İcra Müdürlüğü … E. sayılı dosyaya yapılan itirazın iptali adına davalı … ile zorunlu arabuluculuk görüşmesi yapıldığı, arabuluculuk görüşmeleri 15.08.2022 tarihinde sonlanmış olup arabuluculuk son tutanağını dava dilekçesi ekinde sunduklarını, Bakırköy … İcra Müdürlüğü … E. sayılı dosyaya yapılan itirazın iptaline ve takibin devamına, davalı … aleyhine takip konusu alacak yönünden %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı yana tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde; müvekkil belediyenin dava konusu alacağı olmadığını, açılan bu dava hukuki dayanaktan yoksun olduğunu reddi gerektiğini, müvekkil ile davacı şirket arasında her ne kadar ticari iş açısından anlaşmalar olsa da davacının müvekkil belediyeden böyle bir alacağı olmadığını, hesap dökümleri, muhasebe kayıtları ve ticari defterler incelendiğinde müvekkil şirketin böyle bir borcu olmadığının da görüleceğini, iş bu davada yetkili mahkemenin Elazığ mahkemeleri olduğundan yetki itirazının kabulü ile haksız davanın reddi gerektiğini, haksız ve hukuka aykırı açılan bu davada yetkili mahkemenin Elazığ Mahkemeleri olduğundan yetki itirazının kabulü ve haksız bu davanın reddi gerektiğini, yetki itirazının kabulüne ve davanın usulden reddine, haksız ve hukuka aykırı davanın esastan reddine, karar verilmesini, takibinde haksız ve kötü niyetli olan alacaklı hakkında takip konusu alacağın %20 sinden az olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. İlk derece mahkemesince; “Davacının açtığı davada,mahkememizin görevli olmadığı anlaşılmakla; açılan davanın, HMK’nun 115/2.maddesi uyarınca aynı kanunun 114/1-(c) maddesinde belirtilen dava şartı noksanlığı nedeniyle usulden REDDİNE,mahkememizin görevsizliğine, Görevli Mahkemenin Bakırköy Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesi olduğuna,” karar verilmiş davalı vekili tarafından süresi içerisinde istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesindeki savunmalarını tekrarla, faturaya dayalı alacak davasında görevli mahkemenin Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğunu, yetki belirlenmesi yapılırken, borçlunun yerleşim yerinin dikkate alınması gerektiğini, Elazığ Mahkemelerinin yetkili olduğunu, ayrıca icra takibinin de yetkisiz icra müdürlüğünde yapıldığını, icra takibinde Bakırköy icra dairesinin değil Elazığ İcra Dairelerinin icra takibinde yetkili olduğunu belirterek, haklarının saklı kalması koşulu ile, Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin verdiği davanın usule ilişkin görevsizlik ve yetkililik kararının kaldırılmasına, yeniden yargılama yapılıp istinaf talepleri doğrultusunda hüküm kurulmasına karar verilmesini talep etmiştir. Dava;davacı şirket ile davalı … arasında ticari ilişkiden kaynaklı alacağının tahsili talebiyle Bakırköy … İcra Müdürlüğü… E. sayılı dosyana yapılan itirazın iptali talebine ilişkindir. Görev, kamu düzenine ilişkin olup, davanın her safhasında re’sen gözetilir. 6102 sayılı TTK’nun 6335 sayılı Kanunla değişik 5. maddesi uyarınca Asliye Hukuk Mahkemeleri ile Ticaret Mahkemeleri arasındaki ilişki iş bölümü ilişkisi olmaktan çıkarılıp görev ilişkisine dönüştürülmüştür. Dava tarihinde yürürlükte bulunan 6102 Sayılı TTK 4/1-a maddesine göre “Tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın bu kanunda öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ticari dava sayılır”. 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6102 s.TTK’nın 5. maddesinde “Aksine hüküm bulunmadıkça, dava olunan şeyin değerine veya tutarına bakılmaksızın asliye ticaret mahkemesi tüm ticari davalar ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işlerine bakmakla görevlidir.” hükmü yer almaktadır. 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanununun 5/3. Maddesine göre de; Asliye Ticaret Mahkemesi ile Asliye Hukuk Mahkemesi ve diğer hukuk mahkemeleri arasındaki ilişki görev ilişkisi olup, bu durumda göreve ilişkin usul hükümleri uygulanır. TTK’nın 4. maddesinde nelerin ticari dava olduğu açıklanmıştır. Buna göre hükümde sayılan dava ve işlerin yanı sıra her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan davalar da ticari davadır. Anılan yasa hükümleri gereği, davalı tarafın ticari işletmesi bulunmadığından ve dava konusu da maddede sayılan mutlak ticari davalardan olmadığından davaya bakmaya görevli mahkeme genel mahkemelerdir. Görev kamu düzeni ile ilgili olup, yargılamanın her safhasında ve re’sen nazara alınmalıdır.(Yargıtay 13. Hukuk Dairesi’nin 2016/19310 Esas, 2019/7331 Karar sayılı ilamı) Asliye hukuk mahkemelerinin görevi ise 6100 s.HMK.nun 2.m.sinde ” (1) Dava konusunun değer ve miktarına bakılmaksızın malvarlığı haklarına ilişkin davalarla, şahıs varlığına ilişkin davalarda görevli mahkeme, aksine bir düzenleme bulunmadıkça asliye hukuk mahkemesidir. (2) Bu Kanunda ve diğer kanunlarda aksine düzenleme bulunmadıkça, asliye hukuk mahkemesi diğer dava ve işler bakımından da görevlidir. ” şeklinde düzenlenmiştir. Davalı … tacir vasfında olmadığından görevli mahkeme asliye hukuk mahkemesidir,ilk derece mahkemesi kararı usul ve yasaya uygundur. Bu değerlendirmeler ile dava konusu uyuşmazlığa ilişkin yasal düzenlemeler doğrultusunda; davalının istinaf başvurusunun HMK m.353/1-b-1 uyarınca oybirliğiyle esastan reddine karar verilmesi sonuç ve kanaatine varılmakla aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere ;1.HMK m.353/1-b-1 gereğince davalının istinaf başvurusunun esastan REDDİNE, 2.İstinaf incelemesinin duruşmasız yapılması nedeni ile AAÜT m. 2/2 hükmü uyarınca kendisini vekil ile temsil ettiren davacı lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, 3.Alınması gerekli harç peşin olarak yatırıldığından, yeniden alınmasına yer olmadığına, 4.İstinaf başvurusu için yapılan yargılama giderlerinin HMK’nın 360 ıncı maddesi yollamasıyla, madde 323 uyarınca istinafı talep eden üzerinde bırakılmasına, 5.Dosyanın ilk derece mahkemesine iadesine, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, 11/05/2023 tarihinde, oy birliğiyle ve kesin olarak karar verildi.