Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 18. Hukuk Dairesi 2022/971 E. 2022/3237 K. 29.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
18. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/971
KARAR NO: 2022/3237
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 13/12/2021
NUMARASI: 2021/428 Esas, 2021/972 Karar
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit
KARAR TARİHİ: 29/12/2022
Taraflar arasındaki davada; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik verilen karara karşı davacı vekili tarafından süresinde istinaf yoluna başvurulduğundan, dosya içeriğine göre incelemenin duruşmalı yapılmasına gerek görülmediğinden, dosyanın tevdi edildiği Dairemiz Başkanı … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra, yapılan müzakerede de ön inceleme ve usule ilişkin eksikliğin bulunmadığının anlaşılması üzerine, işin esasına geçilmek suretiyle dosya üzerinden heyetçe yapılan inceleme ve değerlendirme sonunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili; müvekkilinin 2009 yılı Haziran ayında davalının … Mağazasından 1.600,00-TL’ye 100,00-TL peşin, aylık 150,00-TL taksitle 10 ay vadeli 82 ekran LCD televizyon satın aldığını, davalı firma sahibinin müvekkilinin malın satışı esnasında açık senet aldığını ve borcun kapatılması halinde senedin iade edileceğini beyan ettiğini, müvekkilinin peşinat ve 6 taksidini mağazaya elden ödemesini yaptığını, 2010 yılı başlarında maddi anlamda zor duruma düştüğünü ve davalı firma sahibinin tefecilik yaptığını öğrendiğini, mağaza sahibinden 3.000,00-TL borç istediğini, davalının ise borcunun kapatılacağı güne kadar müvekkilinden aylık 300,00-TL faiz alacağını söylediğini, müvekkilinin maddi olarak zor durumda olduğundan bu teklifi kabul ettiğini, davalı firmanın müvekkilinden yeni bir senet almadığını, müvekkilinin televizyon taksiti ve aldığı paranın faizinin toplamı olan 450,00-TL ‘yi iki ay elden ödeme yaptığını ancak daha sonra ödeme yapamadığını, davalının müvekkilinden almış olduğu açık senedi 18.000,00-TL olarak 22.06.2011 tarihinde İstanbul Küçükçekmece … İcra Dairesi’nin … esas sayılı dosyası ile takip başlattığını, bugüne kadar müvekkilinin maaşlarından toplam 12.726,31-TL tahsilat yapıldığını, ancak dava tarihi itibariyle kalan borcunun halen 83.331,86-TL olduğunu, ayrıca davalının TBK 88 ve 120 maddesine aykırı yıllık %48 faiz oranı ile takip başlattığını, müvekkilinin ilgili tarihlerde maddi ve manevi olarak zor durumda olduğundan herhangi bir adli işlem başlatamadığını beyanla konusunda uzman bir bilirkişiden rapor alınarak müvekkilinin dava tarihi itibariyle borçlu olup olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili; müvekkili ile davacı arasındaki ilişkinin tüketici ilişkisi değil alacak borç ilişkisi olduğunu, davacının dava dilekçesinde TV taksiti borcu 600,00-TL kalmışken ödemede güçlük çektiğini ve bu nedenle müvekkilinden 3.000,00-TL borç aldığını söylediğini, davacının bu beyanı dahi borcun kaynağının tüketici işlemi olmadığını gösterdiğini, zira 600,00-TL borcu varken bir daha aynı kişiden bu kez 3.000,00-TL borç alınmasının hayatın olağan akışına aykırı ve aynı zamanda mantıksız olduğunu, davacı ile müvekkili arasındaki ilişkinin kambiyo senedinden kaynaklanan alacak-borç ilişkisi olduğunu, davacının aradan geçen bu süreçte müvekkili hakkında hiçbir suç duyurusunda bulunmadığını, hiçbir hukuki işlem yapmamış olmasına rağmen dava dilekçesinde mesnetsiz olarak bu iddiaları yazdığını beyanla davacı ile müvekkili arasındaki borç ilişkisinin kambiyo senedinden kaynaklanması ve tüketici işlemi olduğuna dair hiçbir delil olmaması sebebiyle davanın görev yönünden reddini, davanın müvekkilinin yerleşim yeri yahut icra takibinin yapıldığı yer mahkemelerinin yetki alanında açılması gerektiğinden ve bu mahkemeler Küçükçekmece ve İstanbul Mahkemeleri olduğundan yetkisizlik nedeniyle davanın reddini ve yetkili mahkemelerin İstanbul ve Küçükçekmece mahkemeleri olduğunun tespitini, dava konusu talepler bakımından genel zamanaşımı ve hak düşürücü süreler geçmiş olduğundan davanın zamanaşımı sebebiyle reddini, davacı tarafından ispatlanamayan davanın esastan reddini, davacı aleyhine %20’den az olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.İlk derece mahkemesince; davanın reddine karar verilmiş, karara karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Dosya Dairemiz inceleme sırasında iken davacı vekili 23/12/2022 tarihli dilekçesi ile; davadan feragat ettiğini belirtmiş, davacı vekilinin vekaletnamesinde feragat yetkisinin bulunduğu anlaşılmıştır. Bu itibarla; HMK m.24 de düzenlenen tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebilecekleri ilkesi uyarınca ve feragatin düzenlendiği HMK m.307 ve devamı hükümleri uyarınca yargılamanın her aşamasında davadan feragat mümkün olduğundan, istinaf incelemesi yönünden henüz bir karar verilmeden önce davacının davadan feragati nedeniyle usul ekonomisi de dikkate alınarak, esas incelenmeden mahkeme kararının kaldırılmasına, HMK m.307 ve devamı gereği feragat nedeniyle nedeniyle davanın reddine karar vermek gerektiği sonuç ve kanaatine oybirliğiyle varılmakla aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; A.İstinaf Başvurusu Yönünden; 1.Davadan feragat nedeniyle, esas incelenmeden HMK m.353/1-b-2 gereğince BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’nin 13/12/2021 tarih, 2021/428 Esas, 2021/972 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA, 2.İstinaf incelemesinin duruşmasız olarak incelenmesi nedeniyle AAÜT uyarınca ücreti vekalet taktirine yer olmadığına, 3.Davacının yatırmış olduğu istinaf karar harcının talep halinde davacıya iadesine, gereğinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
B.Dava Yönünden; 1.HMK m. 307 ve devamı hükümleri uyarınca DAVANIN FERAGAT NEDENİYLE REDDİNE, 2.Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesap edilen 1.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, 3.Alınması gereken 80,70 TL karar ve ilam harcının davacıdan tahsili ile Hazineye irad kaydına, 4.Davacının yapmış olduğu yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, 5.Bakiye gider avansının karar kesinleşince yatıran taraflara iadesine, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda 29/12/2022 tarihinde, oy birliğiyle ve kesin olarak karar verildi.