Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 18. Hukuk Dairesi 2021/2220 E. 2021/1813 K. 06.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
18. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/2220
KARAR NO: 2021/1813
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 21. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 22/03/2021
NUMARASI: 2020/347 Esas, 2021/256 Karar
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali
KARAR TARİHİ: 06/10/2021
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasında; kararda yazılı nedenlerden dolayı mahkemenin görevsizliğine yönelik verilen karara karşı davacı vekili tarafından süresinde istinaf yoluna başvurulduğundan, dosya içeriğine göre incelemenin duruşmalı yapılmasına gerek görülmediğinden, dosyanın tevdi edildiği Dairemiz Üye Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra, yapılan müzakerede de ön inceleme ve usule ilişkin eksikliğin bulunmadığının anlaşılması üzerine, dosya üzerinden heyetçe yapılan inceleme ve değerlendirme sonunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkil şirketinin Yavuz Sultan Selim Köprüsü ve Kuzey Çevre Otoyolu’nun işletme hakkı sahibi olduğunu, davalının da işletme hakkı müvekkilinde olan köp… plakalı araçları ile 02/10/2016-17/10/2017 tarihleri arasında ücret ödemeksizin köprü ve otoyoldan ihlali geçişler gerçekleştirildiğini, 15 gün içinde geçiş ücretleri ödenmediği için İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasıyla başlatılan takibe davalı tarafın itiraz ettiğini ve takibin durdurulduğunu, belirterek davalının icra takibine vaki itirazın iptalini ve takibin devamını, icra takibinin geçiş ücreti ve gecikme cezası olmak üzere toplam 2.742,45 TL asıl alacak ile bu alacağa takip tarihinde önce işlemiş faiz 46,92 TL ve KDV 8,45 TL yönünden takip talebinde gösterilen şartlarla devamını, icra takibine konu alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere belirlenecek icra inkar tazminatının davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı cevap dilekçesinde özetle; adına trafikte kayıtlı bulunan … plakalı araç ile 02/10/2016 tarihi ile 17/10/2017 tarihleri arasında ücret ödemeksizin geçiş yaptığı iddiası ile aleyhine icra takibi başlatıldığını, başlatılan icra takibine itiraz ettiğini, itirazı sonucunda uzlaşma görüşmeleri yapıldığını ve uzlaşma sırasında otoyoldan geçiş yaptığına ilişkin görüntü kayıtlarının tarafına gösterilmesini talep ettiğini, şayet geçiş yapıldı ise borcunu ödeyeceğine dair beyan da bulunduğunu, ancak herhangi bir görüntünün gösterilmediğini belirterek; davacı işletmeden belirtilen tarihlerle ilgili olarak görüntü kayıtlarının getirtilmesini, kayıtlar üzerinde inceleme yapılmasını ve açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesince “…Mahkemenin görevine ilişkin dava şartı noksanlığı bulunduğundan Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE, davanın HMK 114/1-c ve 115/2.maddeleri uyarınca görev yönünden USULDEN REDDİNE…” yönelik karar tesis edilmiştir. Karar süresinde davacı vekilince istinaf edilmiştir. Dava, esas itibariyle hizmet sözleşmesinden kaynaklı alacağın tahsili için başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, davalının tacir olmadığı, esnaf olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Somut olayda … plakalı aracın davalıya ait olduğu çekişmesizdir. Ayrıca, ihlalli geçiş yaptığı ileri sürülen bu aracın plakasını da içerir şekilde geçişi gösteren fotoğrafı da dosyaya ibraz edilmiştir. İbraz edilen fotoğraflardan, davacının istinaf dilekçesindeki beyanlardan ve dosya kapsamındaki belgelerden, ihlalli geçişe neden olan aracın KAMYON vasfında olduğu kullanım amacının da ticari olduğu hususi olmadığı anlaşılmıştır. TTK’nın 12. maddesinde bir ticari işletmeyi kısmen de olsa, kendi adına işleten kişiye tacir denir. Esnaf ile tacir ayrımı mevzuatımızda keskin çizgilerle tam olarak yapılmamış, bir takım kriterler ve ayrımlar esas alınarak ve de karinelerden hareket edilerek bir kişinin esnaf veya tacir olacağı belirlenecektir. Emek ve sermaye yoğunluğu, gelir kriteri, ticari işletmeye sahip olma, Bakanlar Kurulu’nca çıkarılacak kararname, ticaret veya esnaf siciline kayıt v.s unsurlar dikkate alınacaktır. Yapılan yargılamada toplanan bilgi ve belgelere göre davalının işletme esası defterine göre defter tutan esnaf niteliğinde olduğu tacir olmadığı anlaşılmış olmakla, bu nedenle taraflar arasındaki uyuşmazlığın TTK 4.ve5.maddelerine göre ticari iş ve mutlak ticari dava sayılamayacağı, hizmet alan aracı niteliği de dikkate alındığında tüketici işlemi de olmadığı ve davanın genel mahkemeler olan asliye hukuk mahkemelerinde görülmesi gerektiği, mahkemece bu yönde verilen kararın yerinde olduğu anlaşılmıştır. Bu değerlendirmeler ile dava konusu uyuşmazlığa ilişkin yasal düzenlemeler doğrultusunda, tüm dosya kapsamında toplanan delillere göre; davacının istinaf başvurusunun HMK m.353/1-b-1 uyarınca oybirliğiyle esastan reddine karar verilmesi sonuç ve kanaatine varılmakla aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1.HMK m.353/1-b-1 gereğince davacının istinaf başvurusunun esastan REDDİNE, 2.Alınması gereken istinaf harçları peşin olarak yatırıldığından yeniden alınmasına yer olmadığına, 3.İstinaf başvurusu için yapılan yargılama giderlerinin HMK’nın 360 ıncı maddesi yollamasıyla, madde 323 uyarınca istinafı talep eden üzerinde bırakılmasına, 4.Dosyanın ilk derece mahkemesine iadesine, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda 06/10/2021 tarihinde, oy birliğiyle ve kesin olarak karar verildi.