Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 18. Hukuk Dairesi 2020/818 E. 2020/1005 K. 08.07.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
18. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/818
KARAR NO : 2020/1005
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 17/12/2019
NUMARASI : 2019/679 Esas, 2019/1350 Karar
DAVANIN KONUSU: Alacak
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ: 08/07/2020
Taraflar arasındaki alacak davasında; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın görev yönünden reddine yönelik verilen karara karşı davalı vekili tarafından süresinde istinaf yoluna başvurulduğundan, dosya içeriğine göre incelemenin duruşmalı yapılmasına gerek görülmediğinden, dosyanın tevdi edildiği mahkememiz üye hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra, yapılan müzakerede de ön inceleme ve usule ilişkin eksikliğin bulunmadığının anlaşılması üzerine, işin esasına geçilmek suretiyle dosya üzerinden heyetçe yapılan inceleme ve değerlendirme sonunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı dava dilekçesinde özetle; davalının vekalet görevi nedeniyle müvekkiline verdiği zararların tazminine ilişkin haklarının saklı kalmak kaydıyla davalının avukatlık kanunun ve meslek kurallarını yerine getirmediği ve gider avansından bakiye kalan para hakkında bilgi ve bakiyenin iade istemli noter ihtarnamesine rağmen bilgi vermediği ve gider avansından bakiye kalan parayı iade etmediğini, müvekkilinin adi ortaklık oluşturularak yapmış olduğu inşaatlarla ilgili olarak kat irtifakı ve yönetim planının tesisi için davalıya vekalet verdiğini, davalı tarafından yanlış bilgilendirilip kazanılmayacak davaların açıldığını, bu kapsamda avukatlık kanunu ve avukatlık meslek kurallarını ihlal ederek gider avansının bakiye kısmı ile ilgili bilgi vermediği gibi bakiyeyi de iade etmediğini, ileri sürerek 52.505,44TL alacağın tahsilini talep ve dava etmiştir. İlk derece mahkemesince; davanın vekalet görevini kullanmasından kaynaklı alacak talebine ilişkin olduğu, tarafların tacir olmayıp her iki tarafın ticari işletmesinden kaynaklı uyuşmazlık olarak kabul edilemeyeceği gerekçesiyle mahkemenin görevsizliğine dosyanın Bakırköy asliye hukuk mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş karar süresinde davalı tarafından istinaf edilmiştir.Davalı vekili istinaf dilekçesiyle; usul ve yasaya uygun olmayan iş bu karar aleyhinde istinaf yoluna müracaat edildiği belirtilmiş ancak istinaf gerekçesinin belirtilmediği anlaşılmıştır.İstinaf talebine karşı davacı vekili yazılı beyanında; davalının dilekçesinde mahkeme kararına hiçbir dayanak gösterilmediğini davayı uzatmaya yönelik olduğunu belirterek istinaf başvurusunun reddini talep etmiştir.Dava, vekalet sözleşmesi nedeniyle uğranılan zararın tahsili talebine ilişkindir.Mahkemesince davanın ticari dava olmadığı gerekçesiyle mahkemenin görevsizliğine, asliye hukuk mahkemesinin görevli olduğuna karar verilmiş, iş bu karar davalı tarafından istinaf edilmiş ise de istinaf dilekçesinde hiçbir gerekçe gösterilmeyerek “usul ve yasaya uygun olmayan karar nedeniyle” istinaf yoluna müracaat edildiği belirtilmiş olduğundan HMK m.355 gereğince istinaf dilekçesindeki sebeplerle sınırlı olarak inceleme yapılacağı kamu düzenine aykırılık halinde bunun resen gözetileceği amir hüküm olarak düzenlenmiş olup görev kamu düzenine ilişkin olup resen her aşamada göz önünde bulundurulması gerekmektedir.Hal böyle olunca; davacının dava dışı … ile aralarında adi ortaklık nedeniyle kentsel dönüşüm sonucu riskli yapılarak yıkılarak yeni bina inşa etmeleri için arsa sahipleri ile kat kaşılığı inşaat sözleşmesi imzaladıkları ve iş bu sözleşme nedeniyle açılacak davalarda davalının kendisini vekil sıfatı ile aralarında vekalet ilişkisi kurulduğu anlaşıldığından davacı 6502 sayılı yasa 3/1-k bendi gereği tüketici olmadığı gibi davanın ticari dava niteliğinde olmadığından ihtilafa bakmakla görevli mahkeme asliye hukuk mahkemesidir. Mahkemesince asliye hukuk mahkemesine görevsizlik kararı verilmesinde hukuka aykırı bir yön bulunmamaktadır. Davalı istinaf talebinde haklı değildir.Bu değerlendirmeler ile dava konusu uyuşmazlığa ilişkin yasal düzenlemeler doğrultusunda, tüm dosya kapsamında toplanan delillere göre; davalının istinaf başvurusunun HMK m.353/1-b-1 uyarınca oybirliğiyle esastan reddine karar verilmesi sonuç ve kanaatine varılmakla aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere ;1.HMK m.353/1-b-1 gereğince davalının istinaf başvurusunun esastan REDDİNE,2.İstinaf incelemesinin duruşmasız olarak yapılması nedeniyle AAÜT 2/2 hükmü uyarınca davacı lehine ücreti vekalet taktirine yer olmadığına, 3.Alınması gereken harçlar peşin olarak alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına, 4.İstinaf başvurusu için yapılan yargılama giderlerinin HMK’nın 360 ıncı maddesi yollamasıyla, madde 323 uyarınca istinafı talep eden üzerinde bırakılmasına, 5.Dosyanın ilk derece mahkemesine iadesine, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, 08/07/2020 tarihinde, oy birliğiyle ve kesin olarak karar verildi.