Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
18. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/1384
KARAR NO: 2020/1091
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 28/01/2020
NUMARASI: 2015/1133 Esas, 2020/58 Karar
DAVANIN KONUSU: Alacak
KARAR TARİHİ: 16/07/2020
Taraflar arasındaki alacak davasında; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik verilen karara karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulduğundan, Dairemiz Başkanı … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra, yapılan müzakerede dosya üzerinden heyetçe yapılan inceleme ve değerlendirme sonunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı şirketin … Mah. … Bulvarı, No:… Keçiören/Ankara adresindeki akaryakıt istasyonunu … Ltd. Şti.’den 20/12/2013 tarihli işletme devir sözleşmesi ile devir aldığını, bu devir sözleşmesi ile TBK 202 maddesine göre işletme aktif ve pasifleri ile birlikte devir alındığından işletmenin önceki sahibi …’un bu işletme için imzaladığı tüm sözleşmelere halef sıfatı ile taraf olduğunu, yeni TTK 11-3 maddesine göre içerdiği malvarlığı unsurlarının devri için zorunlu tasarruf işlemlerinin ayrı ayrı yapılmasına gerek olmaksızın bir bütün halinde devredilebildiğini veya hukuki işleme konu olabildiğini, bu devir sözleşmesi ile ticari bir işletmeyi bir bütün halinde konu alan diğer sözleşmelerin yazılı olarak yapıldığını, ticaret siciline tescil ve ilan edildiğini, davacı şirket ile ayrıca otogaz bayilik sözleşmesi ve istasyonlu bayilik sözleşmesi imzalanmış olmasına rağmen prim alacağı şartlarını düzenleyen ayrı bir sözleşme düzenlenmediğini, 6750 nolu protokole davacı şirket TTK ve TBK’ya göre halef sıfatı ile taraf olduğunu, bu protokol ile tesis edilen irtifak hakkının protokolde öngörüldüğü 18/09/2015 tarihine kadar sürdüğünü, protokolün 9. maddesine göre düzenlenmiş prim alacak faturalarının 15/09/2015-30/09/2015 tarihlerine e-fatura olarak düzenlenerek davalıya gönderildiğini, davalı tarafından bu faturalara süresi içinde itiraz edilmediğini, TTK 21-2 maddesine göre bir fatura alan kişi, aldığı tarihten itibaren 8 gün içinde faturanın içeriği hakkında bir itirazda bulunmazsa bu içeriği kabul etmiş sayılacağını, öte yandan davalıya borcunun ödenmesi için değişik tarihlerde birden fazla ihtarname gönderildiği halde borcunu ödemediğinden, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 250.000,00 TL’nin TTK 1530-4-D maddesine göre temerrüt tarihi olan 04/07/2014 tarihinden itibaren işleyecek avanas faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Dava, ticari şirketler arasındaki bayilik sözleşmesinden kaynaklanmakta olup, Hakimler ve Savcılar Kurulunun İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Daireleri İş Bölümü ile ilgili 21/06/2019 tarihli ve 678 sayılı Kararı ile 02.09.2019 tarihinden itibaren geçerli İş Bölümü Kararı uyarınca, 18.Hukuk Dairesinin görevine giren dava ve uyuşmazlıkların 6502 s. Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun ile 6098 s.TBK’nın 2.Kısmında düzenlenen ve diğer dairelerin görev alanında kalmayan dava ve işlere bakmakla görevli olması nedeniyle, dava konusu uyuşmazlıkta HSK’nın İş Bölümü Kararı hükümleri uyarınca, istinaf inceleme görevi İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12, 13, 14.Hukuk Dairelerine aittir. Bu itibarla, HMK m. 352 uyarınca Dairemizin görevsizliğine ve dosyanın İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12, 13 ve 14. Hukuk Dairelerinden birine gönderilmesine karar vermek gerektiği kanaatine oybirliğiyle varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur. H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1.Dairemizin GÖREVSİZLİĞİNE, 2.Dosyanın görevli olan İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13.Hukuk Dairesine gönderilmesine, Dair, HMK’nın 352 maddesi uyarınca dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, 16/07/2020 günü, kesin olarak, oy birliğiyle karar verildi.