Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 18. Hukuk Dairesi 2019/2386 E. 2019/1782 K. 17.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
18.HUKUK DAİRESİ BAŞKANLIĞI
ESAS NO : 2019/2386
KARAR NO : 2019/1782
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 17/05/2017
NUMARASI : 2014/1282 Esas, 2017/396 Karar
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ: 17/10/2019
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasında; kararda yazılı nedenlerden dolayı dava hakkında karar oluşturulmasına yer olmadığına yönelik verilen karara karşı davacı … A.Ş. vekili tarafından süresinde istinaf yoluna başvurulduğundan, dosya içeriğine göre incelemenin duruşmalı yapılmasına gerek görülmediğinden, dosyanın tevdi edildiği mahkememiz üye hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra, yapılan müzakerede de ön inceleme ve usule ilişkin eksikliğin bulunmadığının anlaşılması üzerine, işin esasına geçilmek suretiyle dosya üzerinden heyetçe yapılan inceleme ve değerlendirme sonunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili İstanbul 13. Asliye Hukuk Mahkemesine hitaben 25/03/2013 tarihli dava dilekçesinde; davalı borçlunun, müvekkili bankaya kredi kartı talebi ile başvurduğunu ve Kredi Kartı Üyelik Sözleşmesini imzaladığını, müvekkili banka tarafından … numaralı kredi kartının düzenlenerek davalı borçlunun kullanımına sunulduğunu, davalı borçlunun Kredi Kartı kullanımı nedeni ile oluşan borcunu ödemekte temerrüde düşmesi nedeniyle hesabının kat edilerek kendisine ihtarname ile bildirildiğini, davalı borçlunun söz konusu borcu ödememesi üzerine aleyhine icra takibine girişildiğini, davalı borçlunun icra takip dosyasına süresi içinde yazılı olarak itirazda bulunduğunu, davalı borçlunun icra dosyasına yapmış olduğu itirazın haksız ve kötü niyetli olduğunu belirterek, borçlu davalının icra dosyasına yapmış olduğu itirazının iptali ile takibin devamına, itirazın haksız ve kötü niyetli olması nedeniyle itiraz olunan kısım üzerinden %40 icra inkâr tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. İstanbul 13. Asliye Hukuk Mahkemesince 2013/160 Esas, 2014/66 Karar sayılı ilam ile 5464 sayılı Banka Kartları Kanunun ve Kredi Kartı Kanununa dayanarak kart çıkaran kuruluşlar tarafından kart hamilleri aleyhine açılacak davalara bakma görevi asliye ticaret mahkemelerine aittir düzenlemesi gözetilerek anılan mahkemeye görevsizlik kararı verilmiştir. Dosyanın, görevsizlik kararı üzerine tevzi edildiği İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2014/1282 Esas, 2017/396 Karar sayılı ilamı ile, ”takip konusu alacağa yönelik taraflar arasında yeniden yapılandırma süreci ile ödemelerin yapıldığı ve devam ettiği anlaşıldığından, dava hakkında karar oluşturulmasına yer olmadığına” şeklinde karar verilmiştir.Davacı vekilince, davalı borçlu tarafından icra dosya borcu ödenmediği, takibe yapılan itirazın geri alınmadığı, itirazın kötü niyetli olduğu bu sebeple usul ve yasaya aykırı kararın kaldırılması talebiyle istinaf yasa yoluna başvurulmuştur.Dosyanın tümü üzerinde yapılan inceleme neticesinde, İstanbul …. İcra Dairesinin … Esas sayılı takip dosyası, gerekse davacı delil listesinde yer alan alacağa dayanak ihtiyaç kredi sözleşmesi, Beşiktaş … Noterliğinin … yevmiye nolu ödeme ihtarnamesi ve aldırılan bilirkişi raporları ve taraflar arasında düzenlendiği iddiasıyla dosyaya sunulan protokol ve eki ödeme teklifi bilgilendirme not ve açıklamaları birlikte değerlendirildiğinde, takibin ve borcun dayanağının … nolu ihtiyaç kredisi olduğu anlaşılmıştır.Davacı ve alacaklı olan … A.Ş alacağının yargılama sürecinde temlik alan davacı … A.Ş ‘ye temlik edildiği ve temlik alan ile davalı arasında varılan protokol ile yapılandırma işlemi yapılarak borcun yeni bir ödeme planına bağlandığı, bir kısım ödemenin yapıldığı, kalan ödemelerin ve protokolün devam ettiği sabittir.Bu haliyle borcun 6098 sy BK 133.md anlamında yenilendiği ve takibe dayanak borç ilişkisinin sonlanarak taraflar arasında yeni bir borç ilişkisi doğduğu, o halde dayanaksız kalan takibe yapılan itiraz için karar verilmesine yer olmadığı anlaşılmıştır.Bu itibarla; davacının istinaf başvurusunun reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere ;1.HMK m.353/1-b-1 gereğince davacının istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,2.İşin duruşmasız olarak incelenmesi nedeniyle AAÜT 2/2 hükmü uyarınca ücreti vekalet taktirine yer olmadığına, 3.Alınması gereken harçlar peşin olarak yatırıldığından yeniden alınmasına yer olmadığına,4.İstinaf başvurusu için yapılan yargılama giderlerinin HMK’nın 360 ıncı maddesi yollamasıyla, madde 323 uyarınca istinafı talep eden üzerinde bırakılmasına, 5.Dosyanın ilk derece mahkemesine iadesine, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, 17/10/2019 tarihinde, oy birliğiyle ve kesin olarak karar verildi.