Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 18. Hukuk Dairesi 2019/1252 E. 2021/2430 K. 02.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
18. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/1252
KARAR NO: 2021/2430
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 25/12/2018
NUMARASI: 2016/804 Esas, 2018/1183 Karar
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali
KARAR TARİHİ: 02/12/2021
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasında; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik verilen karara karşı davalı vekili tarafından süresinde istinaf yoluna başvurulduğundan, dosya içeriğine göre incelemenin duruşmalı yapılmasına gerek görülmediğinden, dosyanın tevdi edildiği Dairemiz Üye Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra, yapılan müzakerede de ön inceleme ve usule ilişkin eksikliğin bulunmadığının anlaşılması üzerine, dosya üzerinden heyetçe yapılan inceleme ve değerlendirme sonunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili; müvekkili şirketin … plakalı aracın maliki iken, aracın satışı için davalıya vekaletname verdiğini, araç satışının 12/04/2012 tarihinde yapılmış olduğunu, davalının taşıtı eşine satmasına rağmen bedelini şirkete ödemediğini, davalı ve eşinin işlemlerin yapılmasında kötü niyetli olarak hareket ettiğini, İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasıyla başlattıkları icra takibine borçlular tarafından haksız olarak itiraz edildiğini belirterek itirazın iptaline karar verilmesini talep etmiştir.Davalı vekili; araç satış işleminin …’nın şirkette sahip olduğu hisseleri şirketin diğer ortağı …’ya devri nedeniyle yapıldığını, davacı şirketin yetkilisi görünen … müvekkilin eşi …’nın hissesini devrettiği …’nın annesi olduğunu, müvekkilin eşi …’nın sahip olduğu hisselerin şirketin diğer ortağı ve şirket yetkilisinin oğlu olan …’ya devredilmesi karşılığında şirket yetkilisi sıfatıyla …nın şirkete ait olan aracın …’ya devredilmesi için müvekkile vekaletname verdiğini, borcu kabul anlamına gelmemek kaydıyla borcun olduğu düşünülse dahi müvekkilinin temerrüde düşürülmediğini, işbu nedenle icra takip dosyasında işlemiş faiz talebini kabul etmediğini, itirazın iptali davasının 1 yıllık süresinde açılmadığını belirterek davanın reddi ile davacının %20 kötüniyet tazminatına hükmedilmesine ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesince; “…Davanın KABULÜ İLE; İstanbul … İcra Mürdürlüğü’nün … E. sayılı dosyasında davalı tarafın itirazının iptali ile takibin 50.000,00-TL asıl alacak üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına, Alacağın %20’si üzerinden hesap edilen 10.000,00-TL icra inkar tazmitanın davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine,…” karar verilmiş, bu karara karşı davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; uyuşmazlığın vekalet akdinden kaynaklandığını, müvekkilinin satıcının vekili olduğunu, ödenmemiş fatura bedelinin muhatabı ve sorumlusu olmadığını, mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, yemin deliline başvurma haklarının hatırlatılmadığını belirterek, kararın ortadan kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.Davacı vekili istinafa cevap dilekçesinde özetle; istinaf taleplerinin reddine karar verilmesini talep etmiştir. Dava, vekalet sözleşmesinden kaynaklı alacağın tahsili amacı ile açılan itirazın iptali davasıdır. Davacı vekili, müvekkili şirket adına kayıtlı olan aracın davalı tarafından vekaleten eşine satıldığını, ancak satış bedelinin müvekkiline ödenmediğini belirterek eldeki davayı açmıştır. Dava, İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi’nde açılmış ve bu mahkeme tarafından yargılama sonuçlandırılmıştır. İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasında özetle; 61.379,45-TL tutarındaki toplam alacağın icra gideri, vekalet ücreti ve takip tarihinden itibaren asıl alacağa işleyecek yıllık faizi ile beraber ödenmesini talep ettiği, davalı tarafça borca ve takibe itiraz ettiği anlaşılmıştır. Dosya kapsamı incelendiğinde; davacı şirkete ait … plakalı aracın satışı için davalı …’e vekaletname verildiği, bu vekaletnameye istinaden de davalı …’un vekaleten belirtilen aracı … adlı şahsa, Beşiktaş … Noterliğinin 12/04/2012 tarihli … numaralı yevmiye numaralı araç atış sözleşmesi ile satışını gerçekleştirdiği anlaşılmaktadır. Her ne kadar dava Asliye Ticaret Mahkemesinde açılmış ve sonuçlandırılmış ise de; uyuşmazlık vekalet sözleşmesinden kaynaklanmakta olup, taraflar arasında ticari ilişki bulunmadığından TTK’nın 4 ve 5 maddeleri uyarınca bu davanın ticari dava olduğunu kabul etmek mümkün değildir. Davaya bakmakla görevli mahkemeler genel görevli Asliye Hukuk Mahkemeleridir. Görev hususu kamu düzenine ilişkin olup, mahkemece her aşamada resen değerlendirilmelidir. O nedenle, ilk derece mahkemesince göreve ilişkin dava şartı yokluğu nedeni ile davanın usulden reddine ve talep halinde dosyanın görevli ve yetkili Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerekirken, görev hususu değerlendirilmeksizin davanın esası hakkında hüküm kurulmuş olması doğru olmamıştır. Bu itibarla; davalının istinaf isteminin kabulüne, HMK m.353/1-a-3 uyarınca ilk derece mahkemesi kararının başkaca istinaf nedenleri incelenmeksizin göreve ilişkin dava şartı yokluğu sebebi ile kararın ortadan kaldırılmasına ve davanın usulden reddine, dosyanın görevli Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmek üzere ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerektiği sonuç ve kanaatine oybirliğiyle varılmakla aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1.Davalının istinaf başvurusunun KABULÜNE, HMK m. 353/1-a-3 uyarınca İSTANBUL 16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’nin 25/12/2018 tarih, 2016/804 Esas, 2018/1183 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA, 2.Davaya bakan Asliye ticaret mahkemesi görevli olmadığından, Göreve ilişkin dava şartı yokluğu nedeniyle HMK.nın 114/1-c ve 115/2 maddeleri uyarınca davanın USULDEN REDDİNE, 3.Dairemiz kararının ilk derece mahkemesince taraflara usulüne uygun olarak tebliğinden itibaren, taraflarca 6100 s.HMK’nın 20.maddesine göre 2 haftalık kesin süre içinde ilk derece mahkemesine DOSYANIN GÖREVLİ MAHKEMEYE GÖNDERİLMESİ İÇİN müracaat edilmesi halinde, davanın esastan görülmesi için DOSYANIN görevli İSTANBUL (NÖBETÇİ) ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’ne gönderilmek üzere dosyanın ilk derece mahkemesine İADESİNE, Dairemiz kararının ilk derece mahkemesince taraflara usulüne uygun olarak tebliğinden itibaren 2 haftalık kesin süre içerisinde taraflarca DOSYANIN GÖREVLİ MAHKEMEYE gönderilmesinin talep edilmemesi halinde, ilk derece mahkemesince dosya esasa kaydedilerek 6100 s.HMK’nın 20.maddesi gereğince işlem yapılmasına ve karar verilmesine, 4.İstinaf incelemesinin duruşmasız olarak yapılması nedeniyle AAÜT 2/2 hükmü uyarınca davalı lehine ücreti vekalet taktirine yer olmadığına, 5.Davalının yatırmış olduğu 854,00 TL istinaf karar harcının talep halinde davalıya iadesine, 6.İstinaf başvurusu için yapılan yargılama giderlerinin yerel mahkemece verilecek kararda değerlendirilmesine, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, 02/12/2021 tarihinde, oy birliğiyle ve kesin olarak karar verildi.