Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 18. Hukuk Dairesi 2018/523 E. 2020/772 K. 17.06.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
18. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/523
KARAR NO : 2020/772
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 13/06/2017
NUMARASI : 2013/456 Esas, 2017/595 Karar
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ: 17/06/2020
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasında; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik verilen karara karşı davalı vekili tarafından süresinde istinaf yoluna başvurulduğundan, dosya içeriğine göre incelemenin duruşmalı yapılmasına gerek görülmediğinden, dosyanın tevdi edildiği mahkememiz üye hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra, yapılan müzakerede de ön inceleme ve usule ilişkin eksikliğin bulunmadığının anlaşılması üzerine, işin esasına geçilmek suretiyle dosya üzerinden heyetçe yapılan inceleme ve değerlendirme sonunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesiyle; Kocaeli 3. İş Mahkemesinin 28.06.2012 tarihli 2007/1194 Esas, 2012/266 Karar sayılı dosyası üzerinden davalı müvekkili aleyhinde müteselsilen tazminat borcu doğuran karar verildiğini, karar sonrası Ümraniye …. İcra müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile rücu belgelerine dayanarak icra takibi başlatıldığını davalının borca itiraz ettiğini ve takibin durduğunu, müvekkilinin icra müdürlüğüne ödeme yaptığını, bu ödeme ile BK 62/2’ye göre rücu hakkına sahip olduğunu belirterek itirazın iptali ile takibin devamına, davalının %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili cevap dilekçesiyle; Kocaeli 3. İş Mahkemesinin 2007/194 Esas sayılı dosyasının temyizde olduğunu ve bekletici mesele yapılması gerektiğini, rücu isteminin temelini oluşturan trafik kazasına … plakalı araç müvekkilinin mülkiyetinde bulunmakla birlikte fiilen ve hukuken davacının kullanımındaki araç olduğunu, müvekkili tarafından bu aracın 01.01.2007 tarihli sözleşme ile davacıya kiralandığını, kazaya karışan sürücülerden … bu şirketin emir ve talimatı altında olduğunu, müvekkilinin işleten sıfatı bulunmadığını, kaza esnasında aracın davacının talimatıyla hareket ettiği, ölen müteveffanın davacının işçisi olması ile sabit olduğunu, kaza nedeniyle müvekkilinin herhangi bir sorumluluğu bulunmadığını, Kocaeli 3. İş Mahkemesinin 2007/1194 esas sayılı dosyasında müvekkilinin herhangi bir kusurun bulunmadığının belirlendiğini, Kocaeli 2.ağır ceza mahkemesinin 2008/15 esas sayılı dosyasındaki raporlarla bu hususun teyit edildiğini, davacının kendine düşen meblağı ödediğini, %20 sorumluluğu bulunduğunu, %20 kusursuz sorumluluğu bulunduğunu, borcun %60’lık kısmının da dava dışı …’a ait olduğunu, bir an için müvekkilinin işleten olduğu düşünülse dahi kendisine belirlenen kusur oranının %20 olduğunu belirterek davalının reddini talep etmiştir.Davacı cevaba cevap dilekçesiyle; Kocaeli 3. İş Mahkemesinin 2007/1194 Esas sayılı dosyasında tazminattan müteselsilen sorumluluğuna göre karar verildiğini, yerel mahkeme kararında davalı sorumluluğununu bulunduğunu belirterek davanın kabulünü talep etmiştir. İlk derece mahkemesince; Kocaeli 3. İş Mahkemesinin 2007/1194 Esas, 2012/266 Karar sayılı dosyasında aralarında davalın ile davacının da bulunduğu bir kısım borçlular aleyhine müteselsilen tazminat borcu doğuran karar verildiği, 28.06.2012 tarihinde meydana gelen trafik kazasında davalının işçisi … olup %20 oranında sorumlu olduğunun belirtildiği, davacının ise icra müdürlüğüne toplam 19.050,50 TL ödeyerek borcu kapattığı, davalının %20’den sorumluluğu gereği takip tarihi itibarıyla 3.810,10 TL rücu alacağı, 87,86 TL işlemiş yasal faizi ile birlikte 3.897,96 TL alacağı olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüyle Ümraniye …. İcra müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile 3.810,10 TL asıl alacak, 87,86 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 3.897,96 TL üzerinden itirazın iptali ile takibin devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine, asıl alacak üzerinden %22 icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmiş, karar süresinde davalı tarafından istinaf edilmiştir.Davalı vekili istinaf dilekçesiyle; Kocaeli 3. İş Mahkemesinin 2007/1194 Esas sayılı dosyasında belirtilen bilirkişi raporu aynen kabul edilerek hüküm kurulduğunu ancak bunun usul ve yasaya aykırı olup mahkemenin davalıların hukuki durumunu belirlememekle dava dışı işçi bakımından değerlendirme yaptığını, kazaya karışan araç müvekkilinin mülkiyetinde bulunsa bile fiilen ve hukuken davacının kullanımında olduğunu, KTK m.3 ve 85 gereğince müvekkilinin işleten sıfatı bulunmadığını kaza esnasında aracın davacının talimatı ile hareket eden müteveffanın davacının işçisi olduğunu, ne araç ne de sürücü bakımından müvekkilinin sorumluluğu bulunmadığını, müvekkilinin herhangi bir kusurunun bulunmadığının Kocaeli 3. İş Mahkemesinden alınan 3 bilirkişi raporunda kusurun %60 …, %20 …, %20 davacıya ait olduğu yine Kocaeli 2. Ağır Ceza Mahkemesi dosyasında davacının %20 doğrudan sorumluluğu %20 de kusursuz sorumluluğu olduğunu dava dışı … atfedilen %20 kusur nedeniyle dava ettiğini, gerek taraflar arasındaki sözleşmede gerekse dava dışı işçinin davacının emir ve talimatı ile hareket etmesi nedeniyle müvekkiline atfedilecek bir kusur bulunmadığını belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.İstinaf talebine karşı davacı yazılı beyanında; Kocaeli 3. İş Mahkemesinin 2007/1194 Esas sayılı dosyasında davalı …. Ltd’nin de müteselsilen tazminat borcundan sorumlu olduğuna karar verildiğini bu karar sonrası borcun tamamını icra dairesine ödeyip dosya borcunun kapatıldığını bu sebeple davalının sorumluluğu mevcut olduğunu belirterek istinaf talebinin reddini talep etmiştir. Dava, 6098 s.TBK.nunu kapsamında kalan hizmet sözleşmesi nedeniyle rücuen alacak talebine ilişkindir.Taraflar arasında 01.01.2007 tarihli müteahhitlik sözleşmesine davacı şirket işveren davalı şirket müteahhit olarak isimlendirilmiş ve sözleşmenin konusu olarak davacı işverenin fabrikalarında yükleme, boşaltma, taşıma, istifleme işleri ile şehir içi ve dışı gönderilecek önemli evrak ve dokümanların zamanında istenilen yere teslim edilmesi, işverene ait ofislerin temizlik ve çay hizmetlerinin yapılması hususunu oluşturduğu anlaşılmıştır.Kocaeli 3. İş Mahkemesinin 2007/1194 Esas, 2012/266 Karar sayılı ilamında; dava dışı işçi … olay tarihinde kullandığı aracın o tarihte davalı şirkete ait olduğu ve davalının çalışanı olduğu belirtilerek hesaplanan tazminattan davalının müteselsilen sorumlu olduğu kabul edilmiş, davacı da bu sorumluluk esasına göre borcu icra dosyasına ödeyerek davalıdan işçisi dava dışı …’ün kusuru oranında rücu talebinde bulunduğu anlaşılmıştır. Davalı her ne kadar hukuki sorumluluğu olmadığı ileri sürmüş ise de kazaya karışan aracın mülkiyeti davalıda olup KTK m.85 gereğince işleten sıfatı ile davalının sorumluluğu mevcuttur. Kaldı ki, adı geçen mahkeme tarafından belirlenen tazminattan davalı şirketin de müteselsil sorumlu olduğu kabul edildiğinden davalı şirket sürücünün kusuru oranında tazminattan sorumludur. Dava dışı işçi….Kocaeli 3. İş Mahkemesi ve Kocaeli 2. Ağır Ceza Mahkemesinde %20 kusurlu olduğu kabul edildiğinden bu kusur oranına isabet eden tazminat bedelinden davalı sorumlu olup ödenen tazminatın %20’sine isabet eden 3.810,00 TL asıl alacak, işlemiş faiz üzerinden davanın kısmen kabulüne karar verilmesinde hukuka aykırı bir yön bulunmamaktadır. Davalı istinaf talebinde haklı değildir.Bu değerlendirmeler ile dava konusu uyuşmazlığa ilişkin yasal düzenlemeler doğrultusunda, tüm dosya kapsamında toplanan delillere göre; davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK m.353/1-b-1 uyarınca oybirliğiyle esastan reddine karar verilmesi sonuç ve kanaatine varılmakla aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere ;1.HMK m.353/1-b-1 gereğince davalının istinaf başvurusunun esastan REDDİNE,2.İstinaf incelemesinin duruşmasız olarak yapılması nedeniyle AAÜT 2/2 hükmü uyarınca ücreti vekalet taktirine yer olmadığına, 3.Alınması gereken 266,66 TL’den davalının peşin yatırdığı 66,57 TL’nin mahsubu ile bakiye 199,99 TL’nin davalıdan alınarak Hazineye irat kaydına 4.İstinaf başvurusu için yapılan yargılama giderlerinin HMK’nın 360 ıncı maddesi yollamasıyla, madde 323 uyarınca istinafı talep eden üzerinde bırakılmasına,5.Dosyanın ilk derece mahkemesine iadesine,Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, 17/06/2020 tarihinde, oy birliğiyle ve kesin olarak karar verildi.