Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 18. Hukuk Dairesi 2018/461 E. 2020/753 K. 11.06.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
18. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/461
KARAR NO : 2020/753
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 20/09/2017
NUMARASI : 2016/966 Esas, 2017/703 Karar
DAVANIN KONUSU: Alacak
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ: 11/06/2020
Taraflar arasındaki alacak davasında; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik verilen karara karşı davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulduğundan, dosya içeriğine göre incelemenin duruşmalı yapılmasına gerek görülmediğinden, dosyanın tevdi edildiği mahkememiz üye hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra, yapılan müzakerede de ön inceleme ve usule ilişkin eksikliğin bulunmadığının anlaşılması üzerine, işin esasına geçilmek suretiyle dosya üzerinden heyetçe yapılan inceleme ve değerlendirme sonunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili, Kültür ve Turizm Bakanlığı’na bağlı birimlere 226 kişi ile malzemeli bina ve bina dışı temizlik hizmet alım işinin 24/11/2010 tarihli ihale ile müvekkil şirket tarafından yürütüldüğünü, 6111 sayılı torba yasanın 38. maddesi ile 5510 sayılı yasanın 81. maddesinde yapılan değişiklik sonucunda teşvikin 01/03/2011 tarihinden itibaren uygulanmayacağından bahisle gerek sözleşmede taraf olunan işletme ve gerekse SGK mutabakatı sonucunda hazine yardımından yararlanamayacağı varsayımı ile hareket edilerek müvekkili şirket için hakediş tahakkukları düzenlendiği ancak 6111 sayılı yasanın 8. maddesinin bu Kanunun yayınlanma tarihine kadar ilan edilmiş veya yazılı olarak bulunulmuş ihaleler hakkında uygulanmayacağı hükmünü içerdiği, bu bağlamda %5 teşvikten yararlanma haklarının olduğunu ancak teşvikten yararlandırılmadığını belirterek şirketin 2011/3 ile 2011/12 dönemleri arasında 106.712,59 TL tutarında haksız zarara uğradığını belirterek tahsil olunan primlerin ödeme tarihlerinden itibaren ticari faiziyle birlikte iadesini talep ve dava etmiştir. İlk derece mahkemesince, davanın kabulü ile; 106.712,59 TL’nin ödeme tarihlerinden itibaren ayrı ayrı işleyecek ve hesaplanacak yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmiştir.Karara karşı, davalı vekili tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuştur.Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle, istirdat talepli davanın BK ‘da yer alan sebepsiz zenginleşme hükümlerine dayanılarak açıldığından zamanaşımına uğradığını, uyuşmazlığı çözmekle görevli mahkemenin İstanbul Asliye Hukuk Mahkemeleri olup, görevsiz mahkemece karar verildiği ve 5510 sayılı Yasanın 81/1 maddesi şartlarının oluşmadığı ve faiz başlangıç tarihlerinin hüküm fıkrasında açıkça yazılmadığından hükmün HMK m.297/1-c şartlarını ihtiva etmeyip, icra kabiliyeti bulunmadığını beyan ederek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.Uyuşmazlık 5510 sayılı Yasanın 81/1. maddesindende belirtilen primlerden kimin sorumlu olacağı, kesintinin haklı olup olmayacağından kaynaklanmaktadır.İşveren hissesine ait primlerin Hazinece karşılanabilmesi için, işverenlerin çalıştırdıkları sigortalılarla ilgili olarak 5510 sayılı Yasa uyarınca aylık prim ve hizmet belgelerini yasal süresi içerisinde Sosyal Güvenlik Kurumuna vermeleri, sigortalıların tamamına ait sigorta primlerinin sigortalı hissesine isabet eden tutarı ile Hazinece karşılanmayan işveren hissesine ait tutarı yasal süresinde ödemeleri, Sosyal Güvenlik Kurumuna prim, idari para cezası ve bunlara ilişkin gecikme cezası ve gecikme zammı borcu bulunmaması şarttır. Ayrıca teşviklerden yararlanabilmek için Kurumca denetlenecek işverene, işyerine ve sigortalıya ait ayrı ayrı şartlar mevcuttur. Bu şartları denetleyecek olan ve denetleme sonucuna göre işverenlerin beş puanlık indirimden yararlanıp yararlanmayacağına karar verecek olan Kurum, 5510 sayılı Yasa’nın 79. maddesine göre primleri tahsil etmekle yükümlü Sosyal Güvenlik Kurumudur. Sosyal Güvenlik Kurumu inceleme sonucu işverenin teşvikten yararlanamayacağına karar verdiğinde % 5 puanlık primi işverenden tahsil edecek aksi takdirde bu miktarı Hazineden yani genel bütçeden alacaktır. Prim borcunun doğup doğmadığı hususu prim ödeme durumunda olan işveren ile SGK arasındaki ihtilaftır. 5510 sy 101.md gereği bu kanunun uygulanmasıyla ilgili ortaya çıkan uyuşmazlıklar iş mahkemesinde görülür. Somut olayda, davacı işveren ile dava dışı Kültür ve Turizm Bakanlı’ğı arasında imzalanan hizmet alım sözleşmesi uyuşmazlık konusu değildir. Uyuşmazlık 5510 sy 81/1 md düzenlenmeden kaynaklanmadığından ve TBK sebepsiz zenginleşme hükümleri uygulanamayacağından genel görevli Asliye Hukuk Mahkemeleri görevli değildir. Davacı tacir ise de davalı hazine tacir sıfatında olmayıp eldeki dava mutlak ticari dava niteliğinde olmadığından TTK 4-5 md gereği Asliye Ticaret Mahkemeleri de görevli değildir. HMK’nın 114/1-c maddesi gereğince mahkemenin görevli bulunması dava şartı olup, HMK 115. Maddesiyle davanın her aşamasında gözetilebileceğinden, dava dilekçesinin grev yönünden reddine karar verilmesi gerekirken işinesasına girilerek hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır.Bu itibarla, davalı vekilinin istinaf isteminin kabulüne, HMK m.353/1-a-3 gereği ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesinin görevsizliğine, uyuşmazlığın 5510 sayılı Yasanın 81/1. Maddesinden kaynaklı olması sebebiyle Sosyal Güvenlik Hukuku kaynaklı davalara bakmakla yetkili iş mahkemesine gönderilmek üzere, dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine karar vermek gerektiği kanaatine oybirliğiyle varılarak aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere ;1.Davalının istinaf isteminin KABULÜNE, HMK m. 353/1-a-3 uyarınca İSTANBUL 14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’nin 20/09/2017 Tarih, 2016/966 Esas, 2017/703 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,2. İSTANBUL 14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’nin GÖREVSİZLİĞİ’ne3.Dosyanın görevli İSTANBUL Nöbetçi SOSYAL GÜVENLİK HUKUKU DAVALARINA BAKMAYA YETKİLİ İŞ MAHKEMESİ’ne gönderilmek üzere kararı veren İSTANBUL 14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’ne gönderilmesine, 4.İstinaf incelemesinin duruşmasız olarak yapılması nedeniyle AAÜT 2/2 hükmü uyarınca ücreti vekalet taktirine yer olmadığına, 5.Davalı kurum harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,6.İstinaf başvurusu için yapılan yargılama giderlerinin yerel mahkemece verilecek kararda değerlendirilmesine, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, 11/06/2020 tarihinde, oy birliğiyle ve kesin olarak karar verildi.