Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 18. Hukuk Dairesi 2017/710 E. 2018/59 K. 23.01.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
18.HUKUK DAİRESİ BAŞKANLIĞI
ESAS NO : 2017/710
KARAR NO : 2018/59
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : BURSA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 17/10/2016
NUMARASI : 2014/850 Esas, 2016/1017 Karar
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ : 23/01/2018
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasında; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik verilen karara karşı davacı vekili tarafından süresinde istinaf yoluna başvurulduğundan, dosyanın tevdi edildiği mahkememiz üye hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra, yapılan müzakerede ön inceleme ve usule ilişkin eksik bulunmadığının anlaşılması üzerine, işin esasına geçilmek suretiyle dosya üzerinden 14/06/2017 günü heyetçe yapılan incelemede, kararın usul ve yasaya aykırı olduğu ve aykırılığa sebep olan eksikliklerin duruşma açılmadan giderilmesininde mümkün olmadığı kanaatiyle, HMK m. 356 uyarınca açılan duruşmaya binaen Dairemizce yapılan açık yargılama sonunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili; taraflar arasında yapılan Kredi Kartı Üyelik Sözleşmesi gereğince müvekkili bankanın davalıya kredi kartı kullandırdığını, davalının kredi borçlarını ödememesi sebebiyle hesabın kat edildiğini ve yine ödenmeyince icra takibi başlattıklarını, davalının haksız olarak takibe itiraz ettiğini belirterek itirazın iptaline, takibin devamına ve davalının icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, taraflar arasında imzalanan Kredi Kartı Üyelik Sözleşmesi gereğince davalıya tahsis edilen kredi kartı borçlarının tahsili için başlatılan icra takibine karşı vaki itirazın iptaline ilişkin olup, mahkemece, iki ayrı bilirkişiden rapor ve ek rapor alındıktan sonra, son rapora istinaden davanın kısmen kabulüne, Bursa ..İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasında davalı itirazının iptaline ve takibin 4.734,91 TL asıl alacak ve ferileri yönünden devamına, temerrüt tarihinden itibaren yıllık %39 temerrüt faizi ve faizin %5 BSMV’si ile birlikte icra takibinin devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine, asıl alacağın %20 si oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmiş ve verilen karar süresinde davacı banka vekilince istinaf edilmiştir.
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; taraflar arasında imzalanan sözleşmenin 19. ve 23. maddeleri gereğince sözleşmenin feshedilmesi durumunda taksitli veya vade farklı işlemlere ilişkin tüm borçların diğer borçlarla birlikte muaccel olacağının kararlaştırıldığını, hesap kat ihtarnamesinin bu kapsamda usulüne uygun olduğunu, hem vadesi gelen hem de vadesi gelmeyen taksitlerin muaccel hale geldiğini, buna rağmen mahkemece vadesi gelmeyen taksitlerin hesaplamaya katılmayarak bu şekilde düzenlenen bilirkişi raporuna istinaden karar vermesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, ayrıca iki rapor arasında çelişki bulunduğunu ileri sürerek davanın reddedilen kısmı yönünden istinaf taleplerinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı istinafa cevap sunmamıştır.
Dava, taraflar arasında imzalanan Kredi Kartı Üyelik Sözleşmesi gereğince davalıya tahsis edilen kredi kartı borçlarının tahsili için başlatılan icra takibine karşı vaki itirazın iptali talebine ilişkindir.
Eldeki davada uyuşmazlığın, talep edilen miktardan davalının sorumlu olup olmadığı ve vadesi gelmeyen taksitli kredi kartı borçlarının muaccel hale gelip gelmediği yönünde toplanmıştır.
Bursa ..İcra Dairesi’nin … Esas sayılı dosyası ile alacaklı banka tarafından borçlu aleyhine 10.013,09 TL asıl alacak ve ferilerinin tahsili amacıyla icra takibi başlatıldığı ve borçlunun süresinde asıl borca ve faize itiraz ettiği, itirazın iptali davasının süresinde açıldığı görülmüştür.
Mahkemece, sözleşme ve ekleri getirtilerek iki ayrı bilirkişiden rapor ve ek rapor alınmıştır. Dosyaya sunulan hesap kat ihtarnamesinin 1/10/2013 tarihinde bizzat borçluya tebliğ edildiği ve buna dair noter başkatibi şerhinin ihtarname ekinde mevcut olduğu, taraflar arasındaki sözleşmenin 19.maddesinde “…kredi kartının iş bu sözleşmenin 22.maddesi gereğince veya diğer nedenlerle iptal edilmesi veya sözleşmenin feshedilmesi durumunda taksitli ve vade farklı işlemlerine ilişkin tüm borçların diğer borçlar ile muaccel olacağı”nın kararlaştırıldığı ve buna göre hesap kat ihtarnamesinin borçluya tebliğ ile birlikte vadesi gelmemiş olan taksitli alacakların da muaccel hale geldiği, buna rağmen son bilirkişi raporunda sadece vadesi gelmiş alacaklar için hesaplama yapıldığı ve buna göre de mahkemece karar verildiği görülmüştür.
Yine karara esas alınan son bilirkişi raporunda akti faiz oranı %25,44, temerrüt faiz oranı da %31,44 olarak sözleşmeyle göre esas alınmıştır. 5464 sayılı Yasanın 26/2. maddesinde kredi kartlarından doğan alacaklar için faiz hesaplamasının ne şekilde yapılacağı açıkça belirtilmiş olup, akti faiz ve gecikme faizi oranlarının Merkez Bankasınca tespit edilen oranları geçemeyeceği açıkça belirtilmiştir. Bu kapsamda hesabın kat edildiği 11/10/2013 tarihi itibariyle Merkez Bankasınca yayınlanan kredi kartı işlemlerinde uygulanacak azami faiz oranı TL için %2,02(yıllık %24,24) gecikme faiz oranı ise %2,52(yıllık %30,24) olarak belirlenmiş olup, hükme esas alınan faiz oranlarının bu miktarlardan yüksek olduğu anlaşılmıştır.
Yukarıda belirtilen sebeplerle; Dairemizce duruşma açılarak tahkikata yeniden devam edilmek suretiyle bilirkişiden yeniden rapor alınmıştır. Bilirkişi son raporunda; son dönem ekstre borcu ve hesap kat işlemi ile muaccel hale gelen taksit tutarlarının oluşturduğu asıl alacak tutarının 10.056,41 TL olduğu, takip tarihi itibariyle akti faiz 72.18 TL, temerrüt faizi 45.98 TL, BSMV 23.91 TL, ihtarname masrafı 65.22 TL olmak üzere toplam 10.623,70 TL tespit edildiğini, ihtarnamenin davalıya tebliği sonrası 14/10/2013 tarihinde temerrüde düşmesi sonucunda 20/02/2014 tarihine kadar tutarın 11.695,18 TL olduğu belirtilmiş, bilirkişi raporu taraf vekillerine usulüne uygun tebliğ edilmiş, davalı vekili bilirkişi raporuna karşı itirazda bulunarak aleyhe hususları kabul etmediklerini, raporda hukuken hatalı değerlendirme bulunulduğunu belirterek istinaf talebinin reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dairemizce tamamlanan tahkikat sonucunda bilirkişi tarafından verilen son rapor usul ve yasaya uygun bulunduğundan dava konusu alacak sabit olup, davalının borca itirazında haksız olduğu anlaşılmıştır. Davanın kabulüne karar verilmesi gerekecekken ilk derece mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya uygun olmadığından istinaf talebinin kabulüne karar verilerek HMK m.353/1-b-2 gereğince aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere ;
A.İstinaf başvurusu yönünden;
1.HMK m. 353/1-b-3 uyarınca istinaf başvurusunun esastan Kabulüne, Kararın kaldırılmasına,
2.İstinaf sırasında davacı tarafından yargılama gideri olan 500,00TL bilirkişi ücreti, 95,00TL tebligat ve müzekkere ve istinaf başvuru harcı 79,70TL ki toplam 674,70TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3.Davacının istinaf başvurusu için yatırmış olduğu 29,20TL maktu karar harcının davacıya iadesine,
4.İstinaf incelemesi duruşmalı yapıldığından ve duruşma sayısı da birden fazla olmasından dolayı, yürürlükteki AAÜT uyarınca 2.180,00TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
B.Davanın esası yönünden;
1.İspatlanan davanın kabulü ile; takibe yönelik itirazın iptaline ve dolayısıyla Bursa .. İcra Müdürlüğü’nün…. Esas sayılı dosyası ile başlatılan takibin devamına, alacak likit olduğundan alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
2.Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden yürürlükteki AAÜT uyarınca 2.180,00TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine;
3.Davacının yapmış olduğu yargılama gideri olan 210,45TL ilk dava gideri, 550,00TL bilirkişi ücreti ve 157,00TL tebligat, müzekkere giderleri ki toplam 917,45TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4.Davalının yapmış olduğu masrafların kendisi üzerinde bırakılmasına,
5.Alınması gerekli 725,70TL harçtan 181,45TL’nin mahsubu ile bakiye 544,25TL’nin davalıdan alınarak hazineye irad kaydına, bu hususun İlk Derece Mahkemesince yerine getirilmesine,
6.Bakiye gider avanslarının Yönetmelik m. 207 uyarınca taraflara iadesine,
7.Dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda 23/01/2018 tarihinde kesin ve oybirliğiyle karar verildi.