Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2023/97 E. 2023/223 K. 23.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2023/97 Esas
KARAR NO: 2023/223
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 29/09/2022
NUMARASI: 2022/577 Esas, 2022/818 Karar
DAVA: GENEL KURUL KARARININ İPTALİ (Kooperatif Genel Kurul Kararının İptali)
KARAR TARİHİ: 23/02/2023
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesi ile; müvekkilinin davalı kooperatifin üyesi olduğunu, kooperatifin 12/11/2016 tarihinde yapılan 2015 yılı Olağan Genel Kurulu toplantısında 6, 7, 8, 10 ve 11 maddelerine muhalif kalarak muhalefet şerhini tutanağa geçirdiğini, toplantıya üye olmayan kişilerin katılarak oy kullandığını, toplantı ve karar nisaplarına uyulmadığını; 6 nolu gündem maddesi ile yönetim kurulu yıllık raporu, denetim kurulu raporu ve bilanço ile gelir gider farkı hesaplarının görüşüldüğünü, ancak sözkonusu rapor ve belgelerin belirsiz olduğunu, ayrıca oylar sayılmadan maddenin kabul edildiğini; 7 nolu gündem maddesinin yönetim ve denetim kurullarının ibrasına ilişkin olduğunu, üyeler doğru şekilde bilgilendirilmeden ve oylar sayılmadan yönetim ve denetim kurulunun ibrasına karar verildiğini; yönetim ve denetim kurullarının seçimine dair 8 nolu gündem maddesinin toplantı ve karar nisaplarına uyulmadan alındığını, müvekkilinin tek olarak yönetim kurulu üyeliğine aday olduğunu, ancak liste halinde aday olan grupların liste halinde oylandığını ve tek olarak seçime katılan müvekkilinin seçilme hakkının ortadan kaldırıldığını; gündemin 10 nolu maddesi ile kooperatife ait arsanın kiralanması hususunda yönetim kuruluna yetki verildiğini, ancak kiralama miktarının belirsiz olduğunu, yine ayrıca oylar sayılmadan maddenin kabul edildiğini; gündemin 11 nolu maddesi ile teminat mektubu almak için rehin sözleşmeleri imzalamak üzere yönetim kuruluna yetki verildiğini, bu yetkinin de belirsiz olduğunu ve oylar sayılmadan karar verildiğini belirterek 6, 7, 8, 10 ve 11 maddelerin uygulanmasının tedbiren durdurulmasını ve anılan maddelerin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP Davalı vekili cevabında; üye olmayan kişilerin genel kurula katılmadığını, genel kurulun yasaya ve ana sözleşmeye uygun yapıldığını, davacının iddialarının soyut olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI Mahkemece; iptali talep edilen 6-7-10 ve 11 nolu kararların ayrı ayrı oylamalarında, red oyları sayıları belirtilmesine rağmen kabul oyları sayısının belirtilmediği, sadece oy çokluğu ile kabul edildiğinin tutanak altına alındığı, oy çokluğu şeklinde alınan kararlarda kabul-ret ve çekimser oyların ayrı ayrı belirtilmesi gerektiği, anılan kararlarda bu yöntem uygulanmadığından karar yeter sayısının tespiti mümkün olmadığı, bu nedenle söz konusu kararların toplantı ve karar nisabına aykırı olması nedeniyle mutlak butlan ile batıl olduğu; yönetim ve denetim kurulu seçimine ilişkin oylamaya 343 üyenin katıldığı, yönetim kurulunun 274 oyla, denetim kurulunun 258 oyla seçildiği, ana sözleşmenin 33. maddesi uyarınca ortakların 1/4’ü olan (3869/4) 974 üyenin hazır olmaması nedeniyle toplantı nisabının bulunmadığı, bu nedenle 8 nolu kararın da mutlak butlan ile batıl olduğu gerekçesiyle davanın kabulü ile davaya konu 6-7-8-10-11 nolu kararların mutlak butlan ile hükümsüz olduğunun tespitine karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ Karar yasal süresinde davalı kooperatif vekili tarafından istinaf edilmiştir.Davalı vekili istinaf nedenleri olarak; davacının kooperatifin yıpratılması için iyiniyetten uzak dava açtığını, muhalefet şerhinin önceden hazırlandığını ve toplantıya başlar başlamaz maddeler görüşülmeden topluca verildiğini, muhalefet gerekçelerinin de yazılmadığını, geçersiz muhalefet şerhi ile açılan davanın reddi gerektiğini; genel kurulun asaleten ve vekaleten 1073 üyenin katılımı ile açıldığını, bu toplantı yeter sayısını azaltan herhangi bir gelişme olmadığını, genel kurul tutanağında 6. ve 7. nolu kararlarda belirtilen red oyu sayısı çıkarıldığında kalan oyların kabul oyu olduğunun açık olduğunu; 1000 üyeyi aşan kooperatiflerde ortakların 9 ortağı temsilen oy kullanabileceğini, ancak organ seçimininde bir ortağın ancak bir ortağı temsil edebileceğini, organ seçimine ilişkin 8. nolu kararda toplantı ve karar nisabına aykırılık bulunmadığını; 10. ve 11. nolu kararların genel kurulun devredilemez yetkilerine ilişkin konulardan olmadığını belirterek kararın kaldırılmasını ve davanın reddini talep ve istinaf etmiştir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE Dava, kooperatif genel kurulu kararlarının iptali istemine ilişkindir.Mahkemece, toplantı ve karar nisabının bulunmaması nedeniyle davanın kabulü ile 6-7-8-10-11 nolu kararların mutlak butlan ile hükümsüz olduğunun tespitine karar verilmiş, davalı kooperatif vekili hükmü istinaf etmiştir.1-8. nolu karar yönünden yapılanı incelemede;Gündemin 8. maddesinin yönetim ve denetim kurulu üyelerinin seçimine ilişkin olduğu, yapılan oylamaya 343 üyenin asaleten ve vekaleten katıldığı, adaylardan … listesindeki yönetim kurulu asil ve yedek üyelerinin 274 oyla seçildikleri, diğer aday davacı …’ün 69 oy alarak seçilemediği, denetim kurulu listesinde … listesinin 258 oy olarak seçildiği diğer aday …’un listesinin ise 55 oy alarak seçilemediği görülmektedir. 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’nun 45/2. maddesi, “Genel kurul sözleşmede gösterilen şekil ve surette toplantıya çağrılır. Toplantı nisabı sözleşmede gösterilir. Ancak yapı kooperatiflerinin genel kurul toplantısında ortakların en az 1/4′ ünün şahsen veya temsilen hazır bulunmaları şarttır.” hükmünü; aynı Kanun’un 51/1. maddesi ise “Kanun veya ana sözleşmede aykırı hüküm bulunmadıkça, genel kurul kararlarında ve seçimlerde oyların yarıdan bir fazlasına itibar olunur” hükmünü ana sözleşmenin 33. maddesinin 1. fıkrası, “Genel kurulun toplanabilmesi ve gündemdeki konuları görüşebilmesi için, kooperatife kayıtlı ortakların en az 1/4’ünün şahsen veya temsilen toplantıda hazır bulunması şarttır. İlk ve müteakip toplantılarda aynı nisap aranır” hükmünü, 2. fıkra ise “Genel kurulda kararlar, ortakların en az 1/4′ ünün hazır olması şartıyla oylama sırasındaki mevcudun yarıdan fazlasının oyu ile alınır” hükmünü içermektedir. Anılan hükümler emredici nitelikte olup, bu hükümlere aykırılık teşkil eden genel kurul kararları, yok hükmündedir ve baştan beri hüküm ifade etmezler. Somut olayda davalı kooperatifin 3869 üyesi olup, ortakların 1/4’ü olan 974 üyenin hazır olmadığı ve organ seçimine ilişki kabul oylarının da en az 1/4 ortağın yarısından fazla olmaması nedeniyle, toplantı ve karar nisabının bulunmadığı anlaşıldığından mahkemece anılan kararın mutlak mutlak butlan ile batıl olduğuna karar verilmesi yerindedir. 2-Diğer kararlar yönünden yapılan incelemede; Davalı kooperatifin 2015 yılı Olağan Genel Kurulu toplantısının 6. Nolu maddesinde kooperatifin 2015 yılı yönetim kurulu çalışma raporu ve denetim kurulu raporu ile bilanço ve gelir-gider farkı hesaplarının 5 red oyuna karşılık oy çokluğu ile kabul edildiği, gündemin 7. Maddesinde yönetim kurulu ve denetim kurulunun ibralarının görüşüldüğü, yapılan oylamalarda yönetim kurulun 7 red oyuna karşılık oy çokluğu ile, denetim kurulunun 8 red oyuna karşılık oy çokluğu ile ibrasına karar verildiği; gündemin 10. Maddesinde 2134 ada 1 parsel sayılı arsanın kiralanması ve gerektiğinde tapuya kiralama şerhi verilmesi konusunda yönetim kuruluna yetki verilmesine 9 red oyuna karşılık oy çokluğu ile karar verildiği; gündemin 11. Maddesinde bankalardan teminat mektubu almak üzere rehin sözleşmelerini imzalamak için yönetim kuruluna yetki verilmesine 14 red oyuna karşılık oy çokluğu ile karar verildiği; ancak sözkonusu maddelerin oylamasında kaç kabul oyu ile karar alındığının tutanağa derç edilmemiş olduğu anlaşılmıştır. Yasa ve anasözleşmede belirlenen toplantı nisabını etkilememek kaydıyla toplantıya katılan ortakların bir bölümünün genel kuruldan ayrılması mümkün bulunduğundan, karar nisabının da her gündem maddesinin oylamasına katılan kişilerin sayısı esas alınarak belirlenmesi gerekmektedir. Bu durumda karar nisabının her madde için ayrı ayrı o madde oylamasına katılan ortak sayısına göre değerlendirilmesi gerekmektedir (Yargıtay 23. HD’nin 2016/6131 Esas, 2018/5820 Karar sayılı kararı). Somut olayda genel kurulda toplantı nisabı sağlanmışsa da, 1163 Sayılı Yasa’nın 51. maddesinde öngörülen emredici nitelikteki hüküm gereği karar nisabının her madde için ayrı ayrı o madde oylamasına katılan ortak sayısına göre oluşup oluşmadığı denetlenmemiştir. Gündemin 6, 7, 10 ve 11 maddeleri bakımından oylamaya katılanların toplam sayısının ve karar nisabının denetlenebilir şekilde açık ve seçik şekilde yazılmamıştır. Söz konusu maddelerin oylanmasına kaç üyenin katıldığı ile kabul oyları sayısının tutanağa yazılmaması, toplantı ve karar nisabının denetlenememesine neden olup, yukarıda belirtilen yasa ve ana sözleşme hükümlerine de aykırıdır. Bu nedenle mahkemece anılan kararların mutlak butlan ile batıl olduğun karar verilmesinde isabetsizlik görülmemiştir. Açıklanan nedenler ile ilk derece mahkemesi kararında hukuka aykırılık görülmediğinden, davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1.b.1 bendi gereğince esastan reddine karar verilmesine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2022/577 Esas, 2022/818 Karar ve 29/09/2022 tarihli kararı usul ve yasaya uygun bulunduğundan davalı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1.b-1 bendi gereğince esastan REDDİNE, 2-Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 492 sayılı Harçlar Kanununa bağlı tarife gereğince alınması gereken 179,90 TL harçtan davalı tarafından peşin olarak yatırılan 80,70 TL harcın mahsubu ile bakiye 99,20 TL harcın davalıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAT KAYDINA, 3-İstinaf incelemesi aşamasında duruşma yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, 4-Davalı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, Dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 361/1. fıkrası uyarınca kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde Yargıtay nezdinde Temyiz Kanun Yolu Açık olmak üzere oybirliği ile karar verildi.23/02/2023