Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2023/408 E. 2023/456 K. 19.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2023/408 Esas
KARAR NO: 2023/456
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 22/09/2022
NUMARASI: 2021/143 Esas, 2022/662 Karar
DAVA: TAZMİNAT
KARAR TARİHİ: 19/04/2023
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. Maddesi uyarınca dosya incelendi,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili ile davalı sigorta şirketi arasında 28/04/2010 tanzim tarihli, 4347000 poliçe numaralı İnşaat Bütün Riskler Sigorta Poliçesi yapıldığını, sigortanın 3. şahıs mali mesuliyetini de kapsadığını, sigorta bedelinin ise olay başına 100.000,00 TL, proje süresince toplam 300.000,00 TL olduğunu, 09/06/2011 tarihinde alt müteahhit işçisi …’ın geçirmiş olduğu iş kazası sonucu vefat ettiğini, SGK tarafından müteveffa sigortalının hak sahiplerine 88.790,99 TL’lik ilk peşin değerli sermaye geliri bağlandığını ve SGK tarafından rücuen tazminattan doğan kurum alacağı olan 44.850,32 TL’nin tazmini istemi ile dava açıldığını, Elazığ İş Mahkemesince verilen kararın Yargıtay tarafından düzeltilerek onandığını, müvekkili şirketin kurum zararının tamamından sorumlu olduğu kabul edilmiş ise de bu tutarın poliçe kapsamında sigortacı tarafından ödenmesi gerektiğini, SGK tarafından Elazığ … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile başlatılan ilamlı icra takibinde müvekkiline ait malların haczedildiğini, tüm bunlara rağmen sigorta şirketinin, sorumlu olduğu tutarı icra dosyasına ödemekten imtina ettiğini belirterek davalarının kabulüne, poliçe kapsamında limitle sınırlı olmak üzere davalının meydana gelen iş kazası sebebi ile ödemek zorunda olduğu miktarın tespiti ile müvekkili aleyhinde yapılan Elazığ … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasına ödenmesinin emredilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davacı vekili, dava dilekçesinin tam ıslahına ilişkin 23/09/2021 tarihli dilekçe ile, davanın kabulü ile, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 10.000,00 TL alacağın temerrüt tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan alınarak müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili dava dilekçesinin tam ıslahına karşı sunduğu cevap dilekçesinde; müteveffa işçi ile davacı arasında işçi işveren ilişkisi olduğundan dava konusu taleplerin “İnşaat Bütün Riskler Sigorta Poliçesi” kapsamında teminat dahilinde bulunmadığını, zira Üçüncü Şahıslara Karşı Mali Mesuliyet Sigortası Genel Şartlarının 3. maddesinde, sigortalıya bir hizmet münasebetiyle bağlı kimseler tarafından vaki olan taleplerin teminat dışı olduğunun belirtildiğini, zarar gören işçinin 3. kişi konumunda olmadığını, davacı yanın müvekkili şirket nezdinde düzenli sigorta poliçesinden talep hakkı mevcut olmadığını, zira ödemede bulunmayan sigortalının, poliçe kapsamında talep hakkı muaccel olmayacağından dolayı davanın reddinin gerektiğini, davacı sigortalının ödeme yapmamış olması sebebiyle ne icra dairesine ne de sigortalıya ödeme yapılmasının mümkün olmadığını, taleplerin teminat dışı olduğunu, müvekkilinin, konu kazadan arabuluculuk başvurusu ile haberdar olduğunu, müvekkili sigorta şirketi yönünden faiz ve fer’ilerinden sorumluluğun ilk kez usulüne uygun ihbar tarihi ile başlayacağını, sigortalı şirket tarafından ödenen miktarın tamamının müvekkilinden talep edilemeyeceğini, talebin niteliği gereği avans faiz talep edilemeyeceğini, mezkur poliçede üst limitin 100.000 TL olduğunu, her bir hasarda ise en az 1.000 USD olmak üzere %10 tutarında muafiyet uygulanacağını, taleplerin zamanaşımına uğradığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: İlk derece mahkemesince; SGK tarafından müteveffa işçi …’ın yakınlarına ödenen bedelin tahsili için davalıya karşı açılan davada verilen karar üzerine Elazığ İcra Dairesinin … esas (Kapatılan Elazığ … İcra Dairesi … esas) sayılı dosyası ile başlatılan icra takibinde, davacının, icra dosyasına 03/02/2017 tarihinde 701,53 TL ödeme yaptığını, TTK m.1420/1 maddesinde belirtilen 2 yıllık zamanaşımı süresinin, ödeme tarihinden itibaren 03/02/2019 tarihinde dolması sebebiyle davanın bu kısım bakımından zamanaşamından reddine; ayrıca davanın 9.298,47 TL’Lik kısım yönünden ise, davacının bu miktara ilişkin, dava dışı SGK’ya Elazığ İş Mahkemesinin 2016/930 esas 2017/858 karar sayılı dosyasında verilen karar kapsamında icra dosyası dahilinde ve haricen yapılmış herhangi bir ödemesinin bulunmaması nedeniyle erken açılan davanın reddine dair karar vermiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ: Karar yasal süresinde davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir. Davacı vekili istinaf dilekçesinde; müvekkili şirketin, herhangi bir ödeme yapmamış ve mal varlığında herhangi bir azalma gerçekleşmemiş olsa bile huzurdaki davayı ikame etme hakkı bulunduğunu, nitekim Türk Ticaret Kanununun 1473. maddesi uyarınca zararın doğma tarihinin önemli bulunmadığını, zararın öngörülebilir olması ya da zararın daha sonra doğmuş olması hususunun sigorta şirketinin sorumluluğunu ortaya çıkardığını, ortada öngörülen zarar olduğunu, önemli olan hususun, davacı ile davalı arasında ikame edilen sigorta sözleşmesi olduğunu, bu sözleşmeye göre meydana gelen zararın davalı sigorta şirketi tarafından karşılanması gerektiğini, bu nedenle müvekkili şirket tarafından 9.298,47 TL’lik kısma ilişkin bir ödeme yapılmaması nedeni ile davanın reddine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, aynı zamanda davalı tarafça ödenmesi gereken miktarın mahkemece tespit edilmesine ilişkin taleplerinin de bulunduğunu, ancak davalı sigorta şirketinin ödemesi gereken miktara ilişkin bir tespit yapılmadığın belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep ve istinaf etmiştir. Davalı vekili istinafa cevap dilekçesinde, davacının istinaf başvurusunu kabul etmediklerini, yerel mahkeme kararının bazı yönleri ile hukuk ve yasaya uygun olup bazı yönleri ile tamamen hatalı olduğunu belirterek hükmün kaldırılarak davanın esastan reddine, aksi halde istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE: Dava, İnşaat Bütün Riskler Sigorta Poliçesi kapsamında sigorta tazminatının tahsili istemine ilişkindir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 344. maddesine göre, istinaf dilekçesi verilirken, istinaf kanun yoluna başvuru harcı ve tebliğ giderleri de dahil olmak üzere tüm giderler ödenir, bunların hiç ödenmediği veya eksik ödenmiş olduğu sonradan anlaşılırsa, kararı veren mahkeme tarafından verilecek bir haftalık kesin süre içinde tamamlanması, aksi halde başvurudan vazgeçmiş sayılacağı hususu başvurana yazılı olarak bildirileceği, verilen kesin süre içinde harç ve giderler tamamlanmadığı takdirde, mahkemece başvurunun yapılmamış sayılmasına karar verilir. Ayrıca gerekli eksiklik tamanlandıktan sonra, davalı tarafın HMK 348. maddesi gereğince katılma yolu ile istinafa başvuru dilekçesinin asıl istinaf yoluna başvuran davacı tarafa tebliği ile iki haftalık cevap verme süreninin beklenmesi gerekir. Somut olayda, gerekçeli kararın tebliğ tarihi itibariyle istinaf hakkı bulunmayan davalı tarafın, davacının istinaf başvuru dilekçesine karşı süresinde sunduğu cevap dilekçesinde, mahkeme kararının bazı yönleri ile hukuk ve yasaya uygun olup bazı yönleri ile tamamen hatalı olduğunu belirterek hükmün kaldırılarak davanın esastan reddine, aksi halde istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesini talep etmiş ise de, hükmü katılma yoluyla istinaf edip etmediği belli olmadığı gibi bu bakımdan yatırılan istinaf harç ve giderinin de bulunmadığı anlaşılmaktadır. Bu durumda davalı vekilinden, hükmü katılma yoluyla istinaf edip etmediği sorularak hükmün katılma yoluyla istinaf edildiğinin belirtilmesi halinde, yukarıda belirtilen kanun hükümleri uyarınca işlem yapıldıktan sonra dosyanın istinaf incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmesi gerekir.Açıklanan sebeplerle, belirtilen eksikliklerin ikmali amacıyla dosyanın mahalline geri çevrilmesine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,1-Yukarıda açıklanan eksikliklerin ikmali amacıyla Dosyanın mahalline geri ÇEVRİLMESİNE,2- Eksiklikler tamamlandıktan ve dosyanın dairemize yeniden gelmesi ile birlikte istinaf başvurusunun İNCELENMESİNE,6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 352/1. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonucunda oybirliği ile karar verildi.19/04/2023