Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2023/1456 E. 2023/1296 K. 27.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2023/1456 Esas
KARAR NO: 2023/1296
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 17/04/2023
NUMARASI: 2022/68 Esas, 2023/257 Karar
DAVA: İTİRAZIN İPTALİ (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 27/11/2023
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi uyarınca dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesi ile, müvekkili şirketin 5957 sayılı yasada tanımlanan özel toptancı hali işletmesi olduğunu, davalının müvekkili şirkete ait hal kayıt sistemine bağlı olarak ticaret yaptığını, davalının bu hizmete ilişkin bir kısım dönemlerin bedelini ödemediğini, bu kapsamda davalı aleyhine İstanbul … İcra Müdürlüğünün … ve … Esas sayılı dosyalarında icra takibi başlatıldığını, davalının itirazı üzerine takiplerin durduğunu, itirazların haksız ve mesnetsiz olduğunu iddia ederek itirazın iptali ile takiplerin devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili; taraflar arasında faturaya konu ticari ilişki bulunmadığını, müvekkilinin davacı iddialarının aksine Ticaret Bakanlığının bünyesinde oluşturulan sisteme bağlı olarak ticaret yaptığını, davacıya ait özel hal kayıt sistemi bulunmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEME KARARI: Mahkemece; İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra dosyası yönünden yapılan incelemede, davacı ticari defterlerinde yer almayan davalıya ait iade faturalarının davalı tarafın borcundan düşüldüğü, takip tarihi itibariyle alacak bakiyesi bulunmadığı, İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra dosyası yönünden yapılan incelemede ise davacının ticari defterlerinde yer almayan davalı tarafa ait iade faturalarının mahsubu ile davalıdan takip tarihi itibariyle 1.000,00 TL alacaklı olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile davalının İstanbul … İcra Dairesinin … Esas sayılı icra dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile; takibin 1.000,00 TL asıl alacak üzerinden devamına ve davalının İstanbul … İcra Dairesinin … Esas sayılı icra dosyasına yapmış olduğu itirazın iptaline ilişkin davanın reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ: Karar, davacı vekili tarafından yasal süresi içerisinde istinaf edilmiştir. Davacı vekili istinaf nedenleri olarak; davalının müvekkili şirkete ait hal kayıt sistemini kullandığını ve daha önce bu bedelleri itirazsız olarak ödediğini, davalı tarafça faturaya konu hizmetin alındığını, itirazların haksız ve mesnetsiz olduğunu iddia ederek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep ve istinaf etmiştir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE: Dava; fatura alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine karşı itirazın iptali istemine ilişkindir. Dosya kapsamından; davacı tarafından davalı aleyhine İstanbul … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı icra dosyasından 8.950,00 TL, yine davacı tarafından aynı davalı aleyhine İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra dosyasından 5.000,00 TL alacağın tahsili amacıyla icra takipleri başlatıldığı, davalının itirazı üzerine takiplerin durduğu, yasal süresi içerisinde davacı tarafça iş bu itirazın iptali davasının açıldığı, yargılama neticesinde davanın kısmen kabulü ile davalının İstanbul … İcra Dairesinin … Esas sayılı icra dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile; takibin 1.000,00 TL asıl alacak üzerinden devamına ve davalının İstanbul … İcra Dairesinin … Esas sayılı icra dosyasına yapmış olduğu itirazın iptaline ilişkin davanın reddine karar verildiği anlaşılmıştır. Verilen karar, davacı vekili tarafından yasal süresi içerisinde istinaf edilmiştir. İtirazın iptali davası ilamsız icra takibine itiraz üzerine duran takibin devamını sağlamaya yönelik açılan bir davadır. Bu nedenle hangi takibe yönelik açılmış ise o takipte belirtilen alacakla ilgili yargılama yapılarak hüküm kurulması gerekir. Diğer bir ifade ile itirazın iptali davası takibe bağlı bir davadır. Takipte belirtilen miktardan fazlasına karar verilemez. Davacı tarafından, davalı aleyhine 8.950,00 TL ve 5.000,00 TL alacağın tahsili amacıyla ayrı ayrı icra takipleri başlatılmış, davalının itirazı üzerine icra takiplerinin durmasına karar verilmiş, akabinde davacı, harca esas değeri 13.950,00 TL göstermek suretiyle her iki icra dosyası yönünden iş bu itirazın iptali davasını açmıştır. Yargılama neticesinde davanın kısmen kabulü ile davalının İstanbul … İcra Dairesinin … Esas sayılı icra dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile; takibin 1.000,00 TL asıl alacak üzerinden devamına ve davalının İstanbul … İcra Dairesinin … Esas sayılı icra dosyasına yapmış olduğu itirazın iptaline ilişkin davanın reddine karar verilmiş, iş bu karar davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir. Davacı, her iki icra dosyasına yönelik yapılan itirazın iptali için tek dilekçe ile dava açmış ise de, davacının talebi yukarıda da belirtildiği gibi icra dosyaları yönünden ayrı ayrı değerlendirilmesi gerekir. Bu sebeple verilen kararın miktar yönünden kesin olup olmadığı değerlendirilirken icra dosyalarındaki talep göz önüne alınmalıdır. Bu doğrultuda kararın verildiği tarih olan 2023 tarihi itibariyle kesinlik sınırı nazara alındığında mahkemece verilen kararlar icra dosyaları bazında miktar yönünden ve davacı açısından kesin niteliktedir. HMK’nın 341/2 maddesi gereğince miktar veya değeri 3.000,00 TL’yi geçmeyen mal varlığı davalarına ilişkin kararlar kesindir. Bu miktar, yeniden değerleme oranı ile hüküm tarihi olan 2023 yılı itibariyle 17.830,00 TL’ye ulaşmıştır. HMK’nın 346. Maddesi gereğince kesin karara yönelik istinaf başvurusu ile ilgili ilk derece mahkemesince karar verilebileceği gibi bu konuda olumlu yada olumsuz bir karar oluşturulmadan, istinaf incelemesine gönderilen dava dosyaları ile ilgili olarak aynı yasanın 352/1. Maddesi gereğince istinaf mahkemesince de karar verilmesi mümkündür. Bu yasal düzenlemeler karşısında, kanun yoluna başvurusu konu edilen kararın, karar tarihi itibariyle kesin nitelikte olması nedeniyle istinafı kabil bir karar bulunmadığından davacı vekilinin istinaf başvurusunun reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere; 1-Davacı vekilinin istinaf kanun yoluna başvuru talebinin, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 341/2 ve 352/1-b bentleri gereğince miktar yönünden REDDİNE, 2-Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 492 sayılı Harçlar Kanuna bağlı tarife gereğince alınması gereken 269,85 TL istinaf harcı davacı tarafından peşin olarak yatırıldığından yeniden harç alınmasına YER OLMADIĞINA, 3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, Dosya üzerinden yapılan ön inceleme neticesinde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 352 ve 362/1a Maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi.27/11/2023