Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2023/1390 E. 2023/1233 K. 10.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2023/1390 Esas
KARAR NO: 2023/1233
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 24/05/2023
NUMARASI: 2021/710 Esas, 2023/426 Karar
DAVA: İTİRAZIN İPTALİ
KARAR TARİHİ: 10/11/2023
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi uyarınca dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesi ile, müvekkili ile davalı arasında düzenlenen sözleşme kapsamında müvekkili tarafından davalıya bilgisayar programlama, yazılım, bakım ve destek hizmeti verildiğini, davalı tarafça iş bu hizmete karşı ödeme yapılmadığını, bu sebeple davalı aleyhine 6.374,17 TL üzerinden icra takibi başlatıldığını, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu belirterek itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili; müvekkili şirketin işletmecisi olduğu otelin devredildiğini, fatura tebliğlerinin usulsüz olduğunu, faturanın tebliğ edilmesi, faturada belirtilen hizmetin alındığına delalet etmeyeceğini savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İSTANBUL 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİNİN 20/04/2018 TARİH, 2016/916 ESAS VE 2018/465 KARAR SAYILI KARARI İLE; Mahkemece; davanın, davacının davalı hakkında sözleşme ve faturaya dayalı olarak yapmış olduğu icra takibine, davalının itirazı üzerine açılan itirazın iptali ve icra inkar tazminat talepli dava olduğu, takip dosyası incelendiğinde, takip tarihinin 29/07/2015, ödeme emri tebliğ tarihinin 07/09/2015 olduğu, ödeme emrine itiraz süresinin kaçırıldığı, İstanbul 11 İHM’nin 02/10/2015 tarihli kararı ile ödeme emrini öğrenme tarihinin 08/09/2015 tarihi olduğuna dair karar verildiği, bu tarihe göre itiraz süresinin bitim tarihinin 14/09/2015 olduğu, UYAP üzerinden yapılan kontrolde bu kararın 02/06/2016 tarihinde onanmış bulunduğu, davalı tarafça talimat icra müdürlüğü dosyasına kapak hesabına göre 16/09/2015 tarihinde 8.266,00 TL ödeme yapıldığı ve bu ödemenin alacaklı vekilince talimat haczi sırasında kabul edilerek haciz işlemine son verildiği halde davacı ticari defterlerine bu hususun işlenmediği, dava tarihi itibariyle davalı tarafça dosya borcunun ödendiği, bu ödemenin de alacaklı vekilince kabul edildiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. İş bu karar davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir.
DAİREMİZ 21/10/2021 TARİH, 2018/2123 ESAS VE 2021/1166 KARAR SAYILI İLAMI İLE; Eksik inceleme ve dosya kapsamına uygun düşmeyen gerekçeyle davanın reddine karar verilmiş olması isabetli görülmediğinden davacı vekilinin istinaf başvurusunun esasa ilişkin hususlar incelenmeksizin kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına dair karar verilmiştir.
İLK DERECE MAHKEME KARARI: Mahkemece; davacı ticari kayıtlarına göre davacının davalıdan 6.374,17 TL alacaklı olduğu, davalı tarafça yapılan 2.110,08 TL ödemenin davacı defterlerinde yer almadığı, davalı ticari kayıtlarına göre 31/12/2015 tarihi itibariyle davacının davalıdan 2.307,64 TL alacaklı olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile takibin 2.307,64 TL üzerinden devamına karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ: Karar, davacı ve davalı vekili tarafından yasal süresi içerisinde istinaf edilmiştir. Davacı vekili istinaf nedenleri olarak; müvekkili şirketin sözleşme kapsamında edimini yerine getirdiğini, davalı ticari kayıtlarının hukuka aykırı veyahut eksik tutulmasının müvekkilinin sorumluluğunda olmadığını iddia ederek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep ve istinaf etmiştir. Davalı vekili istinaf nedenleri olarak; … isimli otelin işletmesinin devrinin yapıldığı hususu bilirkişi tarafından tespit edildiğini, müvekkili şirketin devredilen otel ile ilgili hizmet almasının mümkün olmadığını, sehven kaydı yapılan fatura içeriklerinin gerçeği yansıtmadığını iddia ederek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep ve istinaf etmiştir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE HUKUKİ GEREKÇE: Dava, sözleşme kapsamında sunulan hizmete ilişkin alacağın davalıdan tahsili amacıyla başlatılan icra takibine karşı yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. Dosya kapsamından; davacı tarafından davalı aleyhine 6.374,17 TL’nin tahsili amacıyla icra takibi başlatıldığı, davalının itirazı üzerine takibin durduğu ve yasal süresi içerisinde iş bu itirazın iptali davasının açıldığı, yapılan yargılama neticesinde davanın kısmen kabulü ile itirazın iptaline, takibin 2.307,64 TL üzerinden devamına karar verildiği anlaşılmıştır. Verilen karar, davacı ve davalı vekili tarafından yasal süresi içerisinde istinaf edilmiştir. İtirazın iptali davası ilamsız icra takibine itiraz üzerine duran takibin devamını sağlamaya yönelik açılan bir davadır. Bu nedenle hangi takibe yönelik açılmış ise o takipte belirtilen alacakla ilgili yargılama yapılarak hüküm kurulması gerekir. Diğer bir ifade ile itirazın iptali davası takibe bağlı bir davadır. Takipte belirtilen miktardan fazlasına karar verilemez. Davacı tarafından, 6.374,17 TL alacağın tahsili amacıyla davalı aleyhine icra takibi başlatılmış, davalının itirazı üzerine icra takibinin durmasına karar verilmiş, akabinde davacı, harca esas değeri 6.374,17 TL göstermek suretiyle iş bu itirazın iptali davasını açmıştır. Yargılama neticesinde davanın kısmen kabulü ile itirazın iptaline, takibin 2.307,64 TL üzerinden devamına karar verilmiş, iş bu karar davacı ve davalı vekili tarafından istinaf edilmiştir. Kararın verildiği tarih olan 2023 tarihi itibariyle kesinlik sınırı nazara alındığından ilk derece mahkemesi kararı, kararı istinaf eden davacı ve davalı yönünden kesin niteliktedir. HMK’nın 341/2 maddesi gereğince miktar veya değeri 3.000,00 TL’yi geçmeyen mal varlığı davalarına ilişkin kararlar kesindir. Bu miktar, yeniden değerleme oranı ile hüküm tarihi olan 2023 yılı itibariyle 17.830,00 TL’ye ulaşmıştır. HMK’nın 346. Maddesi gereğince kesin karara yönelik istinaf başvurusu ile ilgili ilk derece mahkemesince karar verilebileceği gibi bu konuda olumlu yada olumsuz bir karar oluşturulmadan, istinaf incelemesine gönderilen dava dosyaları ile ilgili olarak aynı yasanın 352/1. Maddesi gereğince istinaf mahkemesince de karar verilmesi mümkündür. Bu yasal düzenlemeler karşısında, kanun yoluna başvurusu konu edilen kararın, karar tarihi itibariyle kesin nitelikte olması nedeniyle istinafı kabil bir karar bulunmadığından davacı ve davalı vekilinin istinaf başvurularının ayrı ayrı reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere; 1-Davacı ve davalı vekilinin istinaf kanun yoluna başvuru taleplerinin, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 341/2 ve 352/1-b bentleri gereğince miktar yönünden ayrı ayrı REDDİNE, 2-Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 492 sayılı Harçlar Kanuna bağlı tarife gereğince ayrı ayrı alınması gereken 269,85 TL istinaf harcı davacı ve davalı tarafından ayrı ayrı peşin olarak yatırıldığından yeniden harç alınmasına YER OLMADIĞINA, 3-Davacı ve davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, Dosya üzerinden yapılan ön inceleme neticesinde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 352 ve 362/1a Maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi.10/11/2023