Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2023/1306 E. 2023/1261 K. 23.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2023/1306 Esas
KARAR NO: 2023/1261
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İstanbul Anadolu 10. Asliye Ticaret Mahkemesi
ARA KARAR TARİHİ: 28/07/2023
NUMARASI: 2023/332 Esas
DAVA: SÖZLEŞMENİN İPTALİ
KARAR TARİHİ: 23/11/2023
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili ihtiyati tedbir talepli dava dilekçesinde, müvekkilinin … üyesi olduğunu, … İli, … İlçesinde köyde yaşayan ve okuma yazma bilmeyen bir birey olduğunu, müvekkilinin tüm birikimi ile İstanbul’da bir taşınmaz sahibi olabilmek amacı ile kooperatif üyesi olarak ödemelerini düzenli olarak yaptığını, müvekkiline kooperatif tarafından vaad edilen taşınmazın … ili, … İlçesi, … pafta … parselde kayıtlı bir adet daire olduğunu, müvekkilinin söz konusu kooperatife 22 yıllık aidatını ödemiş olmasına rağmen ve 22 yıl geçmesine rağmen halen alması gereken dairesini alamadığını, davalının aynı zamanda yapı kooperatifinde yüklenici olduğunu, kooperatif yönetimi ile birlikte hareket ederek, tüm üyeleri adeta canından bezdirerek çok ufak bedellerle insanların haklarını ellerinden aldığını, davacı ile davalı arasında yapılmış bulunan 30.12.2021 tarihli geçici devir sözleşmesinin gabin nedeniyle iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiş ve kooperatife ait taşınmazın yakında tapularını çıkartılacağı ve bu tapular hak sahiplerine devredileceği, davalının ilgili hisse veyahut taşınmazı üçüncü şahıslara devretmesi durumunda müvekkilin hakkının elde etmesinin imkansız hale geleceği dikkate alınarak davaya konu kooperatif hissesine ihtiyati tedbir konulmasını talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk derece mahkemesince, davacının talebi taraflar arasında imzalanan 30/12/2021 tarihli Geçici Devir Sözleşmesine dayanmakta olup davalı yan aynı zamanda davacı yana tebliğ edilmiş ihtarnameyi de mahkememize sunmuştur. Durum ve koşullar gerektirdiğinden tüm dosya kapsamı dikkate alınarak bir miktar teminat mukabilinde davacının ihtiyati tedbir talebinin kabulüne karar verilmesi gedektiği gerekçesi ile davacı … davalı Şirkete devredilen hisselerle sınırlı olmak üzere … hissesinin dava sonuçlanıncaya kadar 3. kişilere devir ve temlikinin önlenmesi amacıyla ihtiyati tedbir konulmasına karar verilmiştir.
İHTİYATİ TEDBİRE İTİRAZ: davalı vekili ihtiyati tedbire itiraz dilekçesinde, davanın sözleşmede belirtilen devir bedelinin ödeneceği 31/12/2022 tarihinden önce açıldığını, yine müvekkilince 490.000 TL’nin vadesinde 05/12/2022 tarihinde ödendiğini, yine davacı yerine kooperatife yönelik borçlarına istinaden 21/11/2022 tarihinde 650.000 TL ödendiğini, davacının gabin iddialarının yerinde olmadığını, sözleşmenin Eylül 2021 tarihinde düzenlendiğini, davanın bir yıllık hak düşürücü süreden sonra 19/10/2022 tarihinde açıldığını, bu ayrıca, alınmasına karar verilen %10 teminatın yetersiz olduğunu, bu nedenler ile ihtiyati tedbirin kaldırılmasını, mahkemenin aksi kanaatte olması halinde uygun bir teminatın belirlenmesini talep etmiştir.
İHTİYATİ TEDBİRE İTİRAZIN REDDİ: mahkemece, tedbir talep edilen hususun dava konusu olduğu, HMK 389. ve devamı maddeleri gereğince dava konusu şey hakkında tedbir kararı verilebileceği, dava konusu hissenin devri durumunda davacının alacaklarını elde etme imkanının önemli ölçüde zorlaşacağı, HMK 389. Maddesi gereğince tedbir şartlarının oluştuğu anlaşılmakla davalı vekilinin ihtiyati tedbir talebine yönelik itirazların yerinde olmadığı vicdani kanaatiyle davacı vekilinin itirazlarının reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ: Karar yasal süresinde davalı vekili tarafından istinaf edilmiştir.Davalı vekili istinaf dilekçesinde, ihtiyati tedbire itirazın reddi kararının eksik ve hatalı incelemeye dayalı olduğunu, kararın vicdani ve hukuki dayanağının olmadığını, yaklaşık ispat şartının mevcut olmadığını, alınan %10 teminatın yetersiz olduğunu beyanla ilk derece mahkeme kararının hukuka aykırı olması sebebiyle ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasını, aksi kanaatte olunması halinde zararı karşılayacak yeterlikte teminat alınmasına karar verilmesini talep ve istinaf etmiştir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE: Taraflar arasında düzenleme tarihi içermeyen protokol ile davalının yapımını üstlendiği, davalının …. Kooperatifindeki hissenin davalıya devri karşılığında davalının 31/12/2022 tarihinde davacıya 490.000 TL ödemeyi ve üyeliğe ilişkin tahakkuk edecek borcu üstlenmeyi kabul ettiği, taraflardan birinin sözleşmeye uymaması halinde 300.00 TL ceza şart ödenmesinin kararlaştırıldığı, davacının gabin sebebiyle sözleşmenin iptaline karar verilmesine ilişkin bu davayı açtığı ve kooperatifteki hissenin devrinin önlenmesine ilişkin ihtiyati tedbir talep ettiği, mahkemenin 65.000 TL teminat karşılığı ihtiyati tedbir talebini kabul edip dava dışı kooperatife bu yönde yazı yazdığı, davalı tarafından ihtiyati tedbire yapılan itirazın reddine karar verildiği ve bu ret kararının davalı tarafından istinaf konusu yapıldığı görülmüştür. Geçici Hukuki Koruma tedbirlerinden olan “ihtiyati tedbir” HMK’nin 389-399. maddelerinde düzenlenmiştir. HMK’nin 389. maddesinde ihtiyati tedbirin şartları, 391. maddesinde ihtiyati tedbir kararının kapsam ve içeriği, 393. maddesinde ihtiyati tedbir kararının uygulanması, 394. maddesinde ihtiyati tedbir kararına itiraz ve uygulanacak usûle yer verilmiştir. HMK’nin 391/3. maddesi uyarınca ihtiyati tedbir talebinin reddi kararına karşı ve HMK’nin 394/5. Maddesi uyarınca ihtiyati tedbir kararına itiraz hakkında verilen karar karşı kanun yoluna başvurma olanağı getirilmiştir.HMK’nin “İhtiyati Tedbirin Şartları” kenar başlıklı 389. maddesinde “(1) Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hâle geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hâllerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir.(2) Birinci fıkra hükmü niteliğine uygun düştüğü ölçüde çekişmesiz yargı işlerinde de uygulanır.” hükmü yer almaktadır. Söz konusu maddede ihtiyati tedbirin şartları düzenlenmiş olup, meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağı ya da tamamen imkânsız hâle geleceği veya gecikmesinde sakınca bulunması yahut ciddi bir zararın ortaya çıkacağı endişesi bulunan hâller, ihtiyati tedbir sebebi ve şartı olarak kabul edilmiştir. Mahkemece, ihtiyati tedbir yargılamasının gerektirdiği inceleme ve ispat kuralları dikkate alınarak, yapılan incelemeden sonra, bu sakınca veya zararı ortadan kaldıracak tedbire karar verilmesi mümkün olacaktır. İhtiyati tedbirde asıl olan ihtiyati tedbire esas hakkın bulunması ve bir ihtiyati tedbir sebebinin ortaya çıkmasıdır. HMK’nin ihtiyati tedbirle ilgili 390. maddesinin gerekçesinde geçici hukuki korumalarda ispat hususu üzerinde durulmuş, “yaklaşık ispat” kavramından bahsedilerek kabul edilmiştir. Yaklaşık ispat durumunda hâkim, o iddianın ağırlıklı ihtimal olarak doğru olduğunu kabul etmekle birlikte, zayıf bir ihtimal de olsa, aksinin mümkün olduğunu göz ardı etmez. Yaklaşık ispatta tam ispat aranmamakla beraber basit bir iddia da yeterli kabul edilemez. Karşı tarafı riskle karşı karşıya bırakacak veya onun ticari hayatını ya da yaşantısını zora sokacak nitelikte verilecek tedbir kararının amacına uygun düşeceğinin kabulüne olanak bulunmamaktadır. Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hâle geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hâllerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir.HMK’nin 392. maddesine göre; ihtiyati tedbir talep eden, haksız çıktığı takdirde karşı tarafın ve üçüncü kişilerin bu yüzden uğrayacakları muhtemel zararlara karşılık teminat göstermek zorundadır.Tüm bu açıklamalar ışığında, Mahkemece verilen ihtiyati tedbir ara kararı, dosyaya kazandırılan belge ve bilgiler ile birlikte değerlendirildiğinde; HMK’nin 389.maddesinde düzenlendiği üzere, davacıya ait olan ve iptal davasına konu yapılan kooperatif hissesinin tedbir yoluyla devrinin önlenmemesi halinde davacı tarafça dava sonucunda haklı çıkması halinde, hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağı yada tamamen imkânsız hâle geleceği veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hâlinin söz konusu olduğundan hareketle ihtiyati tedbirin kabulüne ilişkin verilen kararın, dolayısıyla ihtiyati tedbire yapılan davalı itirazının reddine ilişkin mahkeme kararının ve 65.000 TL olarak belirlenen teminat tutarının yerinde olduğu anlaşılmakla yerinde görülmeyen davalı istinafının reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Yukarıda açıklanan nedenlerle;1-İstanbul Anadolu 10. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2023/332 Esas, sayılı derdest dava dosyasında verilen 28/07/2023 tarihli ara karar usul ve yasaya uygun bulunduğundan davalı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1b-1 bendi gereğince esastan REDDİNE,2-Hüküm tarihinde yürürlükte bulanan 492 sayılı Harçlar Kanununa bağlı tarife gereğince alınması gereken 269,85 TL istinaf karar harcı davalı tarafından peşin olarak yatırıldığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,3-İstinaf incelemesi aşamasında duruşma yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,4-İhtiyati tedbire itiraz eden tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,Dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1.b-1 ve 362/1-f maddeleri gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi.23/11/2023