Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2023/1222 E. 2023/1116 K. 26.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2023/1222 Esas
KARAR NO: 2023/1116
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi
ARA KARAR TARİHİ: 18/07/2023
NUMARASI: 2023/449 Esas
DAVANIN KONUSU: Tazminat (Sigorta Ödemesine Dayanan Rücuen)
KARAR TARİHİ: 26/10/2023
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket tarafından poliçe gereği ödenen toplam 63.036,00 USD sigorta tazminat bedelinin, TTK’nun 1472. Maddesi gereğince 11.500,00 USD ödeme tarihi olan 07/07/2021, 51.536,00 USD ödeme tarihi olan 01/10/2021 tarihinden itibaren işleyecek 3095 sayılı kanunun 4/a maddesi uyarınca Devlet Bankalarının USD ile açılmış bir yıl vadeli mevduat hesabına ödediği en yüksek faizi ile birlikte davalıdan rücuen tahsili ile davaya konu tutar göz önüne alındığını, işbu dava dilekçesinin tebliği ile davalı şirketin mallarını gizlemeye, kaçırmaya çalışması söz konusu olduğunu, davalı şirketin taşınmaz ve taşınır malları ile 3. kişilerdeki hak ve alacakları yönünden dava değeri tutarında ihtiyati haciz karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI Mahkemece; davalı adına kayıtlı tüm taşınır ve taşınmazları ile 3. kişilerdeki hak ve alacakları hakkında borca yeter miktarda ihtiyati haciz kararı verilmesini talep ettiğini, dava konusu alacağın yargılamayı gerektirdiği, dava konusu yapıda zarar olduğu tespit edilmiş olsa bile zararın miktarının belli olmaması sebebiyle İİK 257 maddesinde belirtilen şartların oluşmadığına kanaat getirilmekle yerinde görülmeyen haciz isteminin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ Karar yasal süresinde davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir. Davacı vekili istinaf nedenleri olarak; yerel mahkemece verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, 11.500,00 USD 07.07.2021, 51.536,00 USD 01.10.2021 tarihinde olmak üzere toplam 63.036,00 USD ödeme yapıldığını, dosyaya sunulmuş ödeme dekontları ve ekspertiz raporlarının mevcut olduğunu, İİK.nın 258/1 maddesine göre İhtiyati Haciz kararı verilebilmesi için mahkemenin alacağın varlığı hakkında kanaat edinmiş olması yeterli olduğunu, Yüksek Mahkeme içtihatları ile de sabit olduğu, davalı şirkete rücu alacağının ödenmesi talebiyle iadeli taahhütlü olarak ihtarname gönderildiğini, söz konusu ihtarname davalı şirkete 11.12.2021 tarihinde tebliğ edildiğini, herhangi bir cevap verilmediğini, dosyada alacağın varlığına kanaat getirebilecek yeterli delil sunulduğunu belirterek ilk derece mahkeme kararının kaldırılmasını belirterek ihtiyatı haciz talebinin kabulüne karar verilmesini talep ve istinaf etmiştir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE: Talep, icra ve İflas Kanunu’nun 257 vd maddesi gereğince ihtiyati haciz talebinin reddi kararının kaldırılması ve ihtiyati haciz kararı verilmesi istemlerine ilişkindir. Davacı taraf sigortalısına ödediği hasar bedelini rücuen davalıdan tahsilini talep etmektedir. 2004 Sayılı İİK’nın 257 ve devamında ihtiyati haciz düzenlenmiştir. İhtiyati haciz şartları 257. Maddede, 258. Maddede ise ihtiyati haciz kararına yer verilmiştir. 258. Maddenin ilk fıkrasında alacaklının alacağı ve icabında haciz sebepleri hakkında mahkemeye kanaat getirecek deliller göstermeye mecbur olduğu ifade edilmiştir. Bir alacak için ihtiyati haciz isteyen kişinin o alacağın alacaklı sıfatına sahip olması gerekir. Yani ancak alacağın alacaklısı ihtiyati haciz isteyebilir. Bu durum hâkimin maddi hukuku araştırması gerektiği sonucunu beraberinde getirmektedir. Hâkim, ibraz edilen delilerden ihtiyati haciz isteyen kişinin alacaklı sıfatına sahip olduğuna kanaat getirirse ihtiyati hacze ilişkin şart gerçekleşmiş demektir (İİK m.258/1). Alacaklı, alacağı ve icabında haciz sebepleri hakkında mahkemeye kanaat getirecek deliller göstermeye mecburdur. İbraz edilen ispat vasıtası, iddia edilen hakkın varlığını ispatlamaya elverişli olmalıdır. Diğer yandan, alacaklının, alacağının varlığını ve muaccel olduğunu tam ve kesin şekilde ispat etmesi aranmamaktadır. Öte yandan, ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için alacağın yargılamayı gerektirmemesi şeklinde bir koşulda kanunda öngörülmemiştir. Diğer hukuki himaye tedbirlerinde olduğu gibi ihtiyati hacizde de amaç, davaya ilişkin bir yargılamadan farklı olarak maddi hukuka dayanan hak bakımından nihai bir karar verip uyuşmazlığı sona erdirmek değildir. Bireylere etkin hukuki himaye sağlamaktır. Talep edilen alacağın ise vadesinin gelmiş olması gerekir ( İİK m.257/1). Alacağın muaccel olduğu an, ya tarafların anlaşması veya bir ihbar yada kanun hükmü veya hukuki ilişkinin mahiyeti ile belirlenir. Muacceliyet ile temerrüdü karıştırmamak gerekir. Muaccel bir borcun borçlusu alacaklının ihtarıyla mütemerrüt olur. Diğer yandan alacağın rehinle temin edilmemiş olması gerekir. Vadesi gelmemiş alacaklarda ihtiyati haciz kararı verilmesinin şartları İİK 257/2. fıkrada sınırlı şekilde sayılmıştır.İhtiyati hacizde teminat ise, İİK 259. maddede düzenlenmiştir. Maddede, ihtiyati haciz isteyen alacaklının hacizde haksız çıktığı takdirde borçlunun ve üçüncü şahsın bu yüzden uğrayacağı zarardan dolayı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunun 96’ncı (HMK 87.m) maddesinde yazılı teminat vermeye mecbur olduğu belirtilmiştir. Bu konuda hâkimin takdir yetkisi bulunmadığından ve ihtiyati haczin dayanağı ilam veya ilam niteliğinde bir belge olmadıkça teminat alınmadan ihtiyati haciz kararı verilemez. Somut uyuşmazlıkta açıklanan yasal düzenlemeler ve genel ilkeler çerçevesinde ihtiyati haciz talebi değerlendirildiğinde, mevcut delil durumuna göre, İİK 258/1.maddesi uyarınca yaklaşık ispat koşulunun gerçekleşmediği, alacağın varlığı ve miktarının yargılamayı gerektirdiği bu nedenle İİK. 257/1’deki ve 258/1. şartların oluşmadığı, borçlunun mal kaçırma hazırlığında olduğuna dair de dosyada delil bulunmadığı anlaşılmakla, davacı tarafın ihtiyati haciz talebinin reddine ilişkin mahkeme ara kararında bir isabetsizlik yoktur. Açıklanan nedenlerle, davacı tarafın ihtiyati haciz taleplerinin reddine ilişkin ara karara karşı istinaf başvurusunun reddine karar verilmesine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere; 1- İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2023/449 Esas sayılı derdest dava dosyasında verilen 18/07/2023 tarihli ara karar usul ve yasaya uygun bulunduğundan davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 353/1.b-1 bendi gereğince esastan REDDİNE, 2-İstinaf harçları peşin yatırıldığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına, 3-Davacı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, Dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1.b-1 ve 362/1-f maddeleri gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi.26/10/2023