Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2023/1174 E. 2023/1260 K. 23.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2023/1174 Esas
KARAR NO: 2023/1260
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ: 18/07/2023
NUMARASI: 2023/150 Esas, 2023/645 Karar
DAVA: ALACAK (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 23/11/2023
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesi ile, taraflar arasında akdedilen hazır ofis hizmet sözleşmenin davalı tarafından haksız şekilde feshedilmek suretiyle davacı şirketin kar kaybına sebebiyet verildiğini, işbu dava açılmadan önce zorunlu arabuluculuk yoluna başvurulduğunu ancak yapılan görüşmeler neticesinde arabuluculuk sürecinin anlaşamama tutanağı ile sonlandırıldığını ileri sürerek davanın kabulü ile fazlaya ilişkin haklarının saklı kalması kaydıyla şimdilik 30.000,00- TL alacağının avans faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde, taraflar arasında ticari nitelikli bir hizmet sözleşmesi olduğunu, davacının, sözleşmenin davalı tarafça haksız feshinden kaynaklı uğranılan kar kaybını talep ettiğini, taraflar arasındaki sözleşmenin, yan edim yükümlülüğü de içeren bir kira sözleşmesi olduğunu, müvekkilinin tacir olmadığını, müvekkilinin fiziki olarak … nolu ofis odası kiraladığını, kiraladığı ofis odasını kullanmak için gittiğinde klima sisteminin arızalı olduğunu gördüğünü ve durumu derhal kiralayan davalı şirkete bildirdiğini, müvekkilinin sözleşmeyi haklı nedenle fesih ettiğini, davacı tarafın taleplerinin hukuka aykırı olduğunu, davacı tarafın müvekkilinden alacağı olmadığı gibi tam tersi müvekkilinin davacı taraftan alacakları bulunduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk derece mahkemesince, davalının tacir olmaması, davanın hizmet sözleşmesine dayalı açılması hususları gözetilerek işbu davanın genel mahkemede görülmesi gerektiği, işbu davada mahkemenin görevli bulunmadığı kanaatiyle davanın görev yönünden usulden reddine, davaya bakmakla görevli mahkemenin İstanbul Anadolu Asliye Hukuk Mahkemesi olduğuna, karar kesinleştiğinde ve süresinde başvuru olması halinde dosyanın görevli İstanbul Anadolu Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ: Karar yasal süresinde davalı vekili tarafından istinaf edilmiştir. Davalı vekili istinaf dilekçesinde, taraflar arasındaki sözleşmenin hizmet sözleşmesi olmayıp, kira sözleşmesi olduğunu, dolayısıyla görevli mahkemenin Sulh Hukuk Mahkemesi olduğunu, mahkeme aksi kanaat ile, sözleşmeyi hizmet sözleşmesi olarak değerlendirmesi halinde dahi müvekkili tüketici konumunda olduğundan davaya tüketici mahkemelerinin bakması gerektiğini beyanla ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep ve istinaf etmiştir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE: Dava, hazır ofis hizmet sözleşmenin haksız feshine dayalı açılan alacak davasıdır. Dava öncelikle asliye ticaret mahkemesinde açılmış olup, Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından sözleşmenin kira sözleşmesi olarak nitelendirildiği, dolayısıyla mahkeme sulh hukuk mahkemelerince bakılması yönünde görevsizlik kararı verilmesi üzerine istinaf edilen kararın dairemizce incelendiği ve sözleşmenin kira sözleşmesi değil hizmet sözleşmesi olduğu, dolayısıyla davalının tacir olup olmadığı araştırılarak görevli mahkemenin belirlenmesi gerektiğinden bahisle ilk derece mahkemesi kararının kaldırılması sonrasında yapılan incelemede davalının vergi kaydının bulunmadığı gibi ticari sicil kaydının olmadığı, dolayısıyla tacir olmadığı, kabul edilerek davaya asliye hukuk mahkemesinin bakması gerektiği kabulü ile görevsizlik kararı verilmiş olup bu karar bu kez davalı tarafından sözleşmenin kira sözleşmesi olduğu, aksi kabulde ise müvekkilinin tacir olmaması sebebiyle davanın tüketici mahkemelerinde görülmesi gerektiği ileri sürülerek mahkeme kararı istinaf edilmiştir. Açıklandığı üzere, dairemizce önceki kararında taraflar arasındaki ilişkinin kira ilişkisi olmayıp, hizmet sözleşmesi ilişkisi olduğu belirlenmiştir. İstinaf üzerine verilen kaldırma kararı sonrasında, mahkemece yapılan araştırma ile davalının tacir olmadığı, dolayısıyla davalının iki tarafın ticari işletmesinden kaynaklanmadığı, ihtilafın ticaret kanununda düzenlenen hususlardan olmadığı gibi, yasalarla ticaret mahkemesinin görevlendirildiği hususlardan da kaynaklanmadığı, dolayısıyla davaya bakma görevinin ticaret mahkemesine ait olmadığı, bu yönü itibariyle mahkeme kararının yerinde bulunduğu anlaşılmıştır. Davalı vekili ayrıca müvekkilinin tüketici olduğu, davaya tüketici mahkemelerinde görülmesi gerektiğini, istinaf konusu yapmış ise de, Tüketici, ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişidir. 6502 sayılı kanun, hazır bir malı veya hizmeti satın alarak onu günlük yaşamında kullanan veya tüketen kişiyi korumaktadır. Davalı vekilinin dilekçelerinde de kabul edildiği üzere, dava konusu yer davalının çalışmalarını sürdürmek üzere temin ettiği hazır ofistir. Davalı vekili dilekçelerinde müvekkilinin beyaz yakalı işçi olduğunu, söz konusu ofis odasının mesleki faaliyetinde kullanmak üzere temin ettiğini ifade etmiş olup, dolayısıyla yapılan işlem mesleki amaçla yapıldığından, davalı tüketici olmadığı gibi işlem de tüketici işlem niteliğinde değildir. Dolayısıyla davaya bakma görevi tüketici mahkemelerine ait değil, dairemizin önceki kararında ifade edildiği üzere davalının tacir olmaması sebebiyle mahkemece karar verildiği üzere asliye hukuk mahkemeleridir. Açıklandığı şekilde mahkeme kararında hukuka aykırılık bulunmadığından davalı vekilinin yerinde bulunmayan istinaf talebinin reddine karar verilmesine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM; Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,1-İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2023/150 Esas, 2023/645 Karar ve 18/07/2023 tarihli kararı usul ve yasaya uygun bulunduğundan davalı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 353/1-/b/1. bendi gereğince esastan REDDİNE, 2-Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 492 sayılı Harçlar Kanununa bağlı tarife gereğince alınması gereken 269,85 TL istinaf karar harcı davalı tarafından peşin olarak yatırıldığından başkaca harç alınmasına YER OLMADIĞINA, 3-Davalı tarafından yapılan istinaf yargılama giderinin kendi üzerinde BIRAKILMASINA, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 362/1-c bendi gereğince kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.23/11/2023