Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2023/1154 E. 2023/1064 K. 19.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2023/1154 Esas
KARAR NO: 2023/1064
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ARA KARAR TARİHİ: 22/06/2023
DOSYA: 2023/424 Esas
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 19/10/2023
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesi ile; taraflar arasında 2022 yılı hesap dönemi için 31/01/2022 tarihli Yeminli Mali Müşavirlik Denetim ve Tasdik Sözleşmesi imzalandığını, müvekkili şirketin her ay düzenli olarak davalı şirketin vergi denetimini ve tasdik işlemini yaptığını, yapılan işler nedeniyle aylık faturalar düzenlendiğini, davalının faturalara itiraz etmediğini, yapılan ödemelerin alacak tutarından düşüldüğünü, bunun dışında ödeme yapılmaması üzerine alacağın tahsili için davalı aleyhine İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasında takip başlatıldığını, ancak davalının takibe haksız itiraz ettiğini, davalı, akdi ilişkiye ve sözleşmedeki imzaya itiraz etmişse de, müvekkilinin sözleşmeyi kurumlara bildirmesi ve sözleşmenin davalı şirket yetkilisi tarafından imzalanması nedeniyle itirazın haksız olduğunu, ayrıca takipten önce işlemiş faiz talebinin sözleşmeye dayalı olması, sözleşmede istenen faiz türünün belirtilmesi ve ticari işlerde reeskont avans faizi istenebilmesi karşısında davalının takipte faize yönelik itirazlarının da haksız olduğunu ileri sürerek davalının takibe itirazının iptali ile takibin devamına, alacağın % 20’sinden az olmamak üzere icra tazminatına hükmedilmesine, ayrıca alacağın tahsilinin imkansız hale gelmemesi için davalının araçları ve taşınmazları ile üçüncü kişilerdeki hak ve alacaklarına alacakları miktarından ihtiyati haciz konulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI Mahkemece; alacağın tespiti ve tayininin yargılamayı gerektirmesi ve ihtiyati haciz şartlarının oluşmaması nedeniyle davacının ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ Karar yasal süresinde davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir. Davacı vekili istinaf nedenleri olarak; alacağın muaccel olmadığı ve yaklaşık ispat koşulunun sağlanmadığı gerekçesiyle ihtiyati haciz talebinin reddedilmesinin hatalı olduğunu, takip dayanağı faturadan anlaşılacağı üzere alacağın muaccel olduğunu, ayrıca yaklaşık ispat koşulunun sağlandığını belirterek kararın kaldırılmasını talep ve istinaf etmiştir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE Dava, hizmet sözleşmesinden kaynaklanan fatura alacağının tahsili için yapılan takibe itirazın iptali istemine ilişkin olup, dava kapsamında ayrıca ihtiyati haciz talep edilmiştir. Mahkemece İİK 265. maddesi gereğince ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiş, davacı taraf karara karşı istinaf kanun yoluna başvurmuştur. 2004 sayılı İİK’nın 257 ve devamında ihtiyati haciz düzenlenmiştir. İhtiyati haciz şartları 257. Maddede, 258. Maddede ise ihtiyati haciz kararına yer verilmiştir. 258. Maddenin ilk fıkrasında alacaklının alacağı ve icabında haciz sebepleri hakkında mahkemeye kanaat getirecek deliller göstermeye mecbur olduğu ifade edilmiştir. İcra ve İflas Kanunun 258. maddesinin 2. cümlesinde “Alacaklı alacağı ve icabında İhtiyati haciz sebepleri (m.257) hakkında mahkemeye kanaat getirecek delilleri göstermeye mecburdur.” Denilmektedir. Kanun senetlerden değil, delillerden bahsetmektedir. İhtiyati haciz kararı verilebilmesi için bir kimsenin aleyhine delil olmak üzere vücuda getirdiği bir belgenin varlığı şart değildir. İhtiyati haciz kararı verilirken dikkat edilmesi gereken hususun alacağın yazılı delille ispatı değil, alacağın varlığı konusunda hakime kanaat verecek delillerin sunulmasıdır. Hakim, taraflar arasındaki ilişkiye, alacağı doğuran sebebin şekline ve niteliğine göre ibraz edilen delilleri değerlendirerek alacağın varlığı hakkında bir kanaata vardığı takdirde İİK‘daki diğer şartlar mevcutsa ihtiyati haciz talebini kabul edecektir. Alacağın varlığına kanaat getirilmesi yaklaşık ispattır. Bununla birlikte hukuki bir işlem söz konusu olduğunda, alacağın varlığının bir belgeye veya belgeler zincirine dayanması tercih edilmesi gereken bir seçenektir. Diğer hukuki himaye tedbirlerinde olduğu gibi İhtiyati hacizde de amaç, davaya ilişkin bir yargılamadan farklı olarak maddi hukuka dayanan hak bakımından nihai bir karar verip uyuşmazlığı sona erdirmek değildir. İhtiyati haciz kararı verilebilmesi için “alacağın yargılamayı gerektirmesi“ şeklinde bir koşul kanunda öngörülmemiştir. Somut olayda, ihtiyati haciz isteyen vekili alacağın dayanağı olarak faturaları ibraz etmiştir. Sunulan faturalar hizmetin verildiğinin ve alacağın varlığının yaklaşık olarak ispat edildiğini göstermez. İhtiyati haciz kararı verilebilmesi için “alacağın yargılamayı gerektirmesi“ şeklinde bir koşul öngörülmemekle birlikte, ilk derece mahkemesinin ihtiyati haciz kararı verilmesi şartların bulunmadığı yönündeki kanaat ve takdirinde bir isabetsizlik görülmediğinden davacı vekilinin istinaf talebi yerinde görülmemiştir. Açıklanan sebeplerle, ilk derece mahkemesince tesis edilen ara kararda usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla davacı vekilinin istinaf başvurusunun reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere, 1-İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2023/424 Esas 22/06/2023 ve tarihli kararı usul ve yasaya uygun bulunduğundan davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1.b-1 bendi gereğince esastan REDDİNE, 2-Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 492 sayılı Harçlar Kanununa bağlı tarife gereğince alınması gereken 269,85 TL harçtan davacı tarafından peşin olarak yatırılan 269,80 TL harcın mahsubu ile bakiye 0,5 TL harcın davacıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAT KAYDINA, 3-İstinaf incelemesi aşamasında duruşma yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, 4-Davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, Dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 362/1-f bendi gereğince kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 19/10/2023