Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2023/1074 E. 2023/919 K. 27.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2023/1074 Esas
KARAR NO: 2023/919
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 21/02/2023
NUMARASI: 2022/408 Esas, 2023/126 Karar
DAVA: TAZMİNAT (Rücuen Tazminat)
KARAR TARİHİ: 27/09/2023
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi uyarınca dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesi ile, taraflar arasında güvenlik hizmet alımına ilişki sözleşme bulunduğunu, hizmet alımında çalışan davalı pensoneli …’nün taraflar aleyhine işçilik alacağının tahsili için dava açtığını, dava sonucu hükmolunan alacağın tahsili için yapılan takipte 15.372,03 TL ödediklerini, işçi alacağından davalı yüklenicinin sorumlu olduğunu ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 15.372,03 TL’nin ödeme tarihinden işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir. İlk derece mahkemesi, davanın reddine karar vermiş, davacı vekili hükmü istinaf etmiştir. 02/12/2016 tarihinde yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun’un 41. maddesi ile HMK’nun 341. maddesinin 2. fıkrası değiştirilmek suretiyle 3.000,00 TL’yi geçmeyen mal varlığı davalarına ilişkin kararlar kesin hale getirilmiş ve aynı yasanın 44. maddesi ile HMK’ya eklenen ek madde ile de kesinlik sınırı olan 3.000,00 TL’nin her yıl yeniden değerleme oranında artışa tabi olduğu kabul edilmiştir. Yeniden değerleme sonucunda 2023 yılı için kesinlik sınırı 17.830,00 TL olmuştur. Davacı hernekadar fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak 15.372,03 TL alacağın tahsilini istemişse de, dava dışı işçinin başlattığı takipte ödenen miktarın talep konusu edildiği, belirsiz alacak davası veya kısmi davanın söz konusu olmadığı anlaşılmaktadır. Bu durumda, dava değeri kesinlik sınırı kapsamında olup, Yargıtay 3. HD’nin 2019/2809 Esas, 2020/2433 Karar sayılı kararı da bu doğrultudadır. HMK’nun 352. maddesinde; “Bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince dosya üzerinde yapılacak ön inceleme sonunda; incelemenin başka bir dairece yapılması gerektiği, kararın kesin olduğu, başvurunun süresi içinde yapılmadığı, başvuru şartlarının yerine getirilmediği, başvuru sebeplerinin veya gerekçesinin hiç gösterilmediği tespit edilen dosyalar hakkında öncelikle karar verilir. Eksiklik bulunmadığı anlaşılan dosya incelemeye alınır.” hükmü gereğince ön inceleme sonucu karar verilecek dosyalara ait şartlar belirtilmiştir. İstinaf kanun yoluna başvuru olanağı bulunmayan kesin nitelikteki kararlara ilişkin olarak HMK’nun 346/1 maddesi uyarınca mahkemesince bir karar verilebileceği gibi Bölge Adliye Mahkemeleri tarafından da istinaf isteminin reddine karar verilebileceği de belirtilmiştir. Bu yasal düzenlemelere göre, dava değerinin 15.372,03 TL olması nedeniyle davanın HMK’nun 341. maddesinde belirtilen kesinlik sınırının altında kaldığı, ortada istinafı kabil bir karar olmadığı anlaşılmakla davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nun 341. ve 352. maddeleri uyarınca usulden reddine karar verilmesine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;1-Davacı vekilinin istinaf kanun yoluna başvuru talebinin, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 341. ve 352. bentleri gereğince miktar yönünden REDDİNE,2-Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 492 sayılı Harçlar Kanununa bağlı tarife gereğince alınması gereken 269,85 TL istinaf karar harcı davacı tarafından peşin olarak yatırıldığından yeniden harç alınmasına YER OLMADIĞINA,3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, Dosya üzerinden yapılan ön inceleme neticesinde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341. ve 352. maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi.27/09/2023