Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/516 Esas
KARAR NO: 2022/446
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ: 02/02/2022
NUMARASI: 2021/852 Esas, 2022/76 Karar
DAVA: ALACAK (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 07/04/2022
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. Maddesi uyarınca dosya incelendi,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili banka ile davalı … Ticaret Limited Şirketi arasında muhtelif tarihlerde kredi sözleşmesi imzalandığını ve sözleşme kapsamında kredi kullandırıldığını, davalı hakkında İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2018/1211 Esas sayılı dava dosyasında devam eden konkordato sürecinde davalıya bir yıllık kesin süre verildiğini, alacak bildirim daveti üzerine 18/07/2019 tarihinde müvekkili banka alacağının 5.039.984,74 TL olarak bildirildiğini, 15/10/2019 tarihli konkordato komiser ihbarnamesi ile bildirilen banka alacağının 3.564.744,03 TL’sinin kabul edildiğini, bakiye 1.514.244,72 TL tutarlı alacağın ise kabul edilmeyerek reddedildiğini belirterek İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018/1211 Esas sayılı dosyasında verilen 06/12/2019 tarihli ara karar ile nisaba dahil edilmeyen 1.514.244,72 TL alacağın nisaba dahil edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEME KARARI: Mahkemece; davacı vekili 31/01/2022 tarihli dilekçesinde, davaya konu İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018/1211 Esas sayılı konkordatonun tasdikine dair dava dosyasında davanın feragat nedeniyle reddine karar verildiğini, iş bu davanın konusuz kaldığı ve yine davacı vekili 02/02/2022 tarihli dilekçesi ile yargılama gideri ve vekalet ücreti talebi bulunmadığını beyan ettiği, İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018/1211 Esas sayılı dosyanın celp edildiği, davanın feragat nedeniyle reddine karar verildiği ve kararın kesinleştiği anlaşıldığından iş bu davanın konusuz kaldığı gerekçesiyle konusuz kalan dava hakkında bir karar verilmesine yer olmadığına, davacı vekilinin yargılama gideri ve vekalet ücreti talebi olmadığından yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına, arabuluculuk ücreti olan 1.320,00 TL’nin 6325 sayılı yasanın 18/A maddesi gereğince davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ: Karar, davacı vekili tarafından yasal süresi içerisinde istinaf edilmiştir. Davacı vekili istinaf nedenleri olarak; dava dilekçesi ve yargılama sürecini tekrar ederek konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verildiğini, bu kararın usul ve yasaya uygun olduğunu, ancak davanın açılmasına müvekkili bankanın sebep olmadığını, bu kapsamda arabuluculuk ücretinin müvekkili üzerinde bırakılmasının hatalı olduğunu iddia ederek ilk derece mahkemesi kararının yargılama giderleri ve vekalet ücreti yönünden kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE: Davacının muhtelif tarihlerde davalıya kredi kullandırdığı, davalının konkordato sürecini girdiği, davacının kullandırdığı kredilerden kaynaklı alacakları için İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018/1211 Esas sayılı dosyasına müracaat ettiği, bir kısım alacaklarının kabul edilmediği ve oylamaya dahil edilmediği, akabinde davacı tarafından nisaba dahil edilmeyen alacağın nisaba dahil edilmesi için iş bu davanın açıldığı anlaşılmıştır. Yargılama aşamasında; davacı vekili 31/01/2022 tarihli dilekçesi ile yargılamaya konu İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018/1211 Esas sayılı dosyasında feragat nedeniyle davanın reddine karar verildiğini, davanın konusunun kalmadığını, bu sebeple konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesini talep ettiği, 02/02/2022 tarihli dilekçesinde ise, karşılıklı olarak vekalet ücreti ve yargılama giderleri taleplerinin bulunmadığını beyan etmiştir. İlk derece mahkemesinde ise yukarıda belirtildiği üzere karar verildiği ve davacı vekilinin yargılama gideri ve vekalet ücreti talebi bulunmadığından, yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına, lehine vekalet ücreti taktirine yer olmadığına ve arabuluculuk ücretinin de davacıdan tahsiline karar verilmiştir. Davacı istinaf dilekçesinde açıkça arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsili gerektiğini iddia ederek bu kısım yönünden kararın kaldırılmasına, ayrıca sonuç kısmında yargılama giderleri ve vekalet ücretininde karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir. 6325 sayılı hukuku uyuşmazlıklarında arabuluculuk kanununun 18/ A-14 nolu bendinde ” Bu madde uyarınca arabuluculuk bürosu tarafından yapılması gereken zaruri giderler; arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılması hâlinde anlaşma uyarınca taraflarca ödenmek, anlaşmaya varılamaması hâlinde ise ileride haksız çıkacak taraftan tahsil olunmak üzere Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanır.” düzenlenmiştir. 6325 sayılı Arabuluculuk Kanunun 18/A.maddesinin 13.bendinde; “Arabuluculuk faaliyeti sonunda taraflara ulaşılamaması, taraflar katılmadığı için görüşme yapılamaması veya iki saatten az süren görüşmeler sonunda tarafların anlaşamamaları hâllerinde, iki saatlik ücret tutarı Tarifenin Birinci Kısmına göre Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenir. İki saatten fazla süren görüşmeler sonunda tarafların anlaşamamaları hâlinde ise iki saati aşan kısma ilişkin ücret aksi kararlaştırılmadıkça taraflarca eşit şekilde uyuşmazlığın konusu dikkate alınarak Tarifenin Birinci Kısmına göre karşılanır. Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen ve taraflarca karşılanan arabuluculuk ücreti, yargılama giderlerinden sayılır.” düzenlemesine yer verilmiştir. Hukuku uyuşmazlıklarında arabuluculuk kanunu yönetmeliğinin 26/2. Maddesinde; ” Arabuluculuk faaliyeti sonunda tarafların anlaşamamaları hâlinde iki saatlik ücret tutarı Tarifenin Birinci Kısmına göre Bakanlık bütçesinden ödenir. İki saatten fazla süren görüşmeler sonunda tarafların anlaşamamaları hâlinde ise iki saati aşan kısma ilişkin ücret aksi kararlaştırılmadıkça taraflarca eşit şekilde, Tarifenin Birinci Kısmına göre karşılanır. Bakanlık bütçesinden ödenen ve taraflarca karşılanan arabuluculuk ücreti, yargılama giderlerinden sayılır. Dava açılması hâlinde mahkeme tarafından dava öncesi ödenen arabuluculuk ücretlerine ilişkin makbuz dosyaya eklenir. Yargılama giderleri olarak hükmedilen tutar 6183 sayılı Kanuna göre tahsil edilir.” düzenlenmiştir. 6325 sayılı yasanın 18/A-14. maddesine göre arabuluculuk bürosu tarafından yapılan zaruri giderler taraflarca anlaşmaya varılamaması halinde Adalet Bakanlığı bütçesinden tahsil olunur. 6325 sayılı yasanın 18/A-13 maddesinin son cümlesine göre, Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan veya taraflarca karşılanan arabuluculuk ücreti yargılama giderlerinden sayılır. Yine Hukuku uyuşmazlıklarında arabuluculuk kanunu yönetmeliğinin 26/2. maddesine göre de arabuluculuk faaliyeti için Adalet Bakanlığından ödenen miktar yargılama giderinden sayılır ve dava açılması halinde hükümle birlikte tahsil olunur. HMK’nun 326. maddesi gereğince, yargılama gideri, aleyhine hüküm verilen taraftan alınır. Somut davada, yargılama aşamasında davacı taraf 02/02/2022 tarihli dilekçesi ile davalıdan yargılama gideri ve vekalet ücreti talebinin bulunmadığını beyan etmiştir. Yukarıda yapılan açıklama ve yasal düzenlemelere göre arabuluculuk ücreti yargılama giderlerinden sayılır. Davacı, davalıdan yargılama gideri talebi bulunmadığını beyan ettiğinden davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasında ve yargılama giderlerinden sayılan ve bakanlıkça ödenen arabuluculuk ücretinin davacıdan tahsiline karar verilmesinde hukuka aykırılık bulunmamaktadır. Bunun dışında davacı aynı dilekçesinde açıkça vekalet ücreti talebi bulunmadığını beyan etmiştir. Dolayısıyla davacı lehine vekalet ücreti taktir edilmemesinde de usul ve yasaya aykırılık bulunmayıp ilk derece mahkemesince verilen karar dosya içeriğinde uygundur. Bu sebeple davacının istinaf başvurusunun esastan reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere, 1-İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2021/852 Esas, 2022/76 Karar ve 02/02/2022 tarihli kararı usul ve esas yönünden hukuka uygun bulunduğundan, 6100 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunun 353/1b-1 bendi gereğince davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan REDDİNE, 2- Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 80,70 TL maktu istinaf karar harcı davacı tarafından peşin olarak alındığından yeniden harç alınmasına YER OLMADIĞINA, 3- Davacının yapmış olduğu istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, 4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından istinaf vekalet ücreti taktirine yer olmadığına, Dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 361/1. fıkrası gereğince kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde Yargıtay nezdinde temyiz kanun yolu açık olmak üzere oybirliği ile karar verildi.07/04/2022