Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2022/278 E. 2022/267 K. 03.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/278 Esas
KARAR NO: 2022/267
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İstanbul Anadolu 10. Asliye Ticaret Mahkemesi
ARA KARAR TARİHİ: 29/12/2021
NUMARASI: 2021/829 Esas
DAVANIN KONUSU: İTİRAZIN İPTALİ (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 03/03/2022
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesi ile; taraflar arasında 02/02/2017 tarihli Kadıköy ilçesi, … mahallesi, … ada … parsel sayılı taşınmazda inşa edilecek olan … ve … blokların projelerinin incelenmesi, ruhsata ve eklerine uygun yapılmasının denetimi için ayrı ayrı yapı denetim hizmet sözleşmesi düzenlendiğini, 17/12/2018 tarihi itibarıyla … Blok inşaatın gerçekleşme oranının % 44,25, … Blok inşaatın gerçekleşme oranının ise % 14,30 olarak belirlendiğini, idarece onaylı seviye tespit tutanağı ve hak ediş raporuna göre … Blok için 244.765,57 TL, … Blok için 40.487,24 TL ödenmesi gerektiğini, ancak ihtarnameye rağmen ödenmemesi üzerine davalı hakkında İstanbul Anadolu … İcra Dairesi’nin … Esas sayılı dosyasında takip başlattıklarını, davalının aralarında herhangi bir ilişki olmadığı gerekçesiyle takibe itiraz ettiğini, ancak taraflar arasında düzenlenen yapı denetim sözleşmesi ve davalının imzasının da bulunduğu seviye tespit tutanakları ile hizmet bedeline ait hak ediş raporlarına rağmen takibe itirazın haksız olduğunu belirterek davalının takibe itirazının iptali ile icra tazminatına hükmedilmesine, ayrıca davalının borca yetecek kadar malları ile 3 kişilerdeki alacaklarına ihtiyati haciz kararı verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI Mahkemece yaklaşık ispat koşullarının sağlanmadığı gerekçesiyle talebin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ Karar yasal süresinde davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir. Davacı vekili istinaf nedenleri olarak; işin yapılarak karşılığının hak edildiğini gösteren seviye tespit tutanakları ve hak ediş raporlarını sunduklarını, bu belgelere göre müvekkilinin toplam 285.252,81 TL alacağı olduğunun açık olduğunu belirterek kararın kaldırılmasının ve ihtiyati haciz talebinin kabulünü talep ve istinaf etmiştir. Davalı vekili istinaf talebine cevabında; davacının dava dilekçesinde alacağının 435.210,00 TL olduğunu beyan etmesine rağmen istinaf dilekçesinde alacağının 285.252,81 TL olduğunu beyan ettiğini ve tutarlı olmadığını, müvekkili şirketin davacı … ile ticari ilişkisi bulunmadığını, ünvanı benzer olan … Denetim Şirketi ile 2018 yılında sona eren ticari ilişkisi olup, bu şirkete de borçlarının bulunmadığını, yapı denetim şirketine borcun bulunması halinde iskan ruhsatı alınması mümkün olmayıp müvekkilinin … Denetim şirketi ile yaptığı sözleşmelere konu inşaatlarda iskan ruhsatını aldığını, yapı denetim şirketinin işi eksik ve ayıplı ifa ettiğini ve sözleşmeyi haksız feshederek işi yarım bırakması nedeniyle zarara uğradıklarını belirterek istinaf talebinin reddini savunmuştur.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE Talep, ihtiyati haciz talebinin reddi kararının kaldırılması ve ihtiyati haciz istemine ilişkindir. İİK’nın 257/1 maddesi; “Rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklariyle diğer haklarını ihtiyaten haczettirebilir.” hükmünü düzenlemektedir. İİK’nın 257/2 fıkrası uyarınca vadesi gelmemiş borçtan dolayı ihtiyati haciz istenebilmesi için; borçlunun muayyen yerleşim yerinin olmaması, ya da borçlunun taahhütlerinden kurtulmak maksadiyle mallarını gizlemesi, kaçırması veya kendisinin kaçmağa hazırlanması yahut kaçması ya da bu maksatla alacaklının haklarını ihlâl eden hileli işlemlerde bulunması gerekmektedir. İcra ve İflâs Kanunu’nun 258’nci maddenin 1’nci fıkrası uyarınca, “…Alacaklı alacağı ve icabında haciz sebepleri hakkında mahkemeye kanaat getirecek deliller göstermeğe mecburdur….” Bu hükme göre, alacaklı alacağının varlığı ile birlikte alacağın vadesinin geldiği veya alacağının vadesi gelmemişse, İİK’nın 257,II hükmündeki sebeplerin varlığı hakkında mahkemeye kanaat verecek delilleri göstermek zorundadır. Daha açık bir anlatımla sadece alacağın varlığı, ihtiyati haciz kararı verilmesi için yeterli veya tek şart değildir. İhtiyati haciz kararı verilebilmesi için kesin bir ispat aranmamakta ise de özellikle hukukî bir işlem söz konusu olduğunda, alacağın varlığının ve muaccel olduğunun yazılı bir belgeye veya belgeler zincirine dayanması tercih edilmesi gereken bir seçenektir. İİK m. 257,II’deki hususlar, bir vakıaya veya üçüncü kişilerle yapılan işlemlere dayandığından, bu konuda mahkemeye kanaat verilmesi için gerekli her tür delilden yararlanmak mümkündür. Özellikle resmi makamlar tarafından düzenlenen ve bu konudaki tespitleri içeren resmi belgelerin dikkate alınması olanaklıdır. Somut olayda ihtiyati haciz isteyenin sunduğu sözleşme ve seviye tespit tutunakları ile, hak ediş raporlarının … Denetim şirketi ile ilgili olduğu, ihtiyati haciz isteyen … İnşaat şirketinin ünvan değişikliği ile ilgili bilgi ve belge sunmadığı, ihtiyati haciz isteyenin alacağının varlığı ve muaccel olduğu varlığı hakkında mahkemeye kanaat verecek delilleri sunmadığı anlaşıldığından mahkemece ihtiyati haciz isteminin reddine karar verilmesinde isabetsizlik görülmemiştir. Açıklanan nedenler ile ilk derece mahkeme kararında hukuka aykırılık görülmediğinden davalı vekilinin istinaf talebinin HMK’nın 353/1.b.1 bendi gereğince esastan reddine karar verilmesine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-İstanbul Anadolu 10. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2021/829 Esas ve 29/12/2021 tarihli derdest dava dosyasında verilen kararı usul ve esas yönünden hukuka uygun bulunduğundan davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 353/1-b/1 bendi gereğince esastan REDDİNE, 2-Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 492 sayılı Harçlar Kanununu gereğince alınması gereken 80,70 TL istinaf maktu karar harcı davacı tarafından peşin yatırıldığından başkaca harç alınmasına YER OLMADIĞINA, 3-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti hakkında karar verilmesine YER OLMADIĞINA, 4-Davacı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, Dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 362/1-a bendi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi.03/03/2022