Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2022/1443 E. 2022/1402 K. 17.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/1443 Esas
KARAR NO: 2022/1402
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 03/06/2022
NUMARASI: 2018/134 Esas, 2022/579 Karar
DAVA: KAYIT KABUL
KARAR TARİHİ: 17/11/2022
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesi ile; müvekkili ile müflis şirket arasında 06/03/2014 tarihli konut satış vaadi sözleşmesi düzenlendiğini, müvekkilinin peşinat ve ayrıca satış bedeli için düzenlenen 34 adet senet karşılığı 560.000,00 TL ödediğini, ancak 31/12/2015 tarihinde müvekkiline teslimi gereken konutun teslim edilmediğini, Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce 03/05/2017 tarihinde müflis şirketin iflasına karar verilmesi üzerine, 560.000,00 TL alacaklarının masaya kaydını talep ettiklerini, ancak iflas idaresinin, alacağın varlığı ve miktarını ispatlayacak tevsik edici belge sunulmadığı gerekçesiyle taleplerini reddettiğini, tüm ödemelere ilişkin dekontları ve sözleşmeyi sunmalarına rağmen masanın red kararının doğru olmadığını belirterek 560.000,00 TL alacaklarının iflas masasına kaydına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP Davalı müflis şirket iflas idaresi davaya süresinde cevap vermemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI Mahkemece; davacının 30/10/2017 tarihinde Bakırköy 3. Tüketici Mahkemesinin 2017/607 esas sayılı dosyasında açtığı davada da, aynı konutun tapusunun iptali ile adına tescili, mümkün değilse ödenen 560.000,00 TL’nin iadesini talep ettiği, anılan dosyada satış bedelinin iadesi talebinin kayıt kabul talebi olarak görülmesi gerektiği ve daha önce açılan bu dava nedeniyle aynı talebe ilişkin eldeki davanın derdest olduğu gerekçesiyle dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ Karar yasal süresinde davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir. Davacı vekili istinaf nedenleri olarak; iflas kararının kesinleşmemesi nedeniyle müflis şirket aleyhine tapu iptal ve tescil davası açtıklarını, Tüketici Mahkemesindeki davanın tapu iptal ve tescil davası olduğunu, eldeki davanın ise alacaklarının iflas masasına kayıt ve kabulüne ilişkin olup, iki davanın taleplerinin farklı olduğunu, her iki davanın davalıların da farklı olduğunu, bu nedenle derdestlik itirazının reddi gerektiğini belirterek kararın kaldırılmasını ve davanın kabulüne karar verilmesini talep ve istinaf etmiştir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE Dava, konut satış sözleşmesinden kaynaklı alacağın iflas masasına kaydı istemine ilişkindir. Mahkemece, derdestlik nedeniyle dava şartı yokluğu nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmiş, davacı vekili hükmü istinaf etmiştir. Dava şartları, bir davanın esası hakkında incelemeye geçilebilmesi için gerekli olan şartlar olup, mahkemece, dava şartlarının mevcut olup olmadığı, davanın her aşamasında resen nazara alınmalıdır. HMK’nın 114/1-ı bendi uyarınca aynı davanın, daha önceden açılmış ve halen görülmekte olmaması, dava şartları arasında sayılmıştır. Aynı konuda, aynı taraflar arasında, aynı dava sebebine dayanarak daha önce bir dava açılmış ve bu dava görülmekte (derdest) ise, aynı konunun yeni bir dava konusu yapılması mümkün değildir. Eldeki davada, davacı, konut satış sözleşmesi uyarınca satış bedeli müflis şirkete ödenmesine rağmen, konutun adına tescil edilmediğini belirterek ödenen satış bedelinin iflas masasına kaydını talep etmiştir. Daha önce açılan ve Bakırköy 3. Tüketici Mahkemesinin 2017/607 esas sayılı dosyasında görülen davada ise davacı yine aynı nedene dayanarak konutun adına tescilini, mümkün olmazsa satış bedelinin tahsilini talep etmiştir. Her iki davanın tarafları konusu ve sebebi aynıdır. Tüketici Mahkemesinde açılan davada, konutun bulunduğu projenin dava dışı … AŞ’ye devredildiği, bu nedenle anılan şirketin de müştereken sorumlu olduğu belirtilerek müflis şirket yanında … AŞ’nin de davalı olarak gösterilmesi, eldeki dosyanın tarafları açısından Tüketici Mahkemesi dosyasının derdest olması niteliğini de etkilemez. Açıklanan nedenler ile ilk derece mahkemesi kararında hukuka aykırılık görülmediğinden, HMK’nın 353/1.b.1 bendi gereğince davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018/134 Esas, 2022/579 Karar ve 03/06/2022 tarihli kararı usul ve esas yönünden hukuka uygun bulunduğundan davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 353/1-b/1. bendi gereğince esastan REDDİNE, 2-Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 492 sayılı Harçlar Kanununa bağlı tarife gereğince alınması gereken 80,70 TL istinaf karar harcı davacı tarafından peşin olarak yatırıldığından yeniden harç alınmasına YER OLMADIĞINA, 3-Davacı tarafından yapılmış olan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, 4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti hakkında karar verilmesine yer olmadığına, Dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 353 / 1-b/1 bendi ile aynı kanunun 361/1. maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde Yargıtay nezdinde temyiz kanun yolu açık olmak üzere oybirliği ile karar verildi.17/11/2022