Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2022/1359 E. 2022/1319 K. 03.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/1359 Esas
KARAR NO: 2022/1319
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 29/06/2022
NUMARASI: 2022/174 Esas, 2022/589 Karar
DAVANIN KONUSU: Konkordatonun Feshi
KARAR TARİHİ: 20/10/2022
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde, davalı borçlunun başvurusu üzerine Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2019/146 Esas sayılı dosyasından konkordato tasdik kararı verildiğini, tasdik kararı öncesinde borçlu ile protokol akdedildiğini, protokol uyarınca 02.11.2021 tarihinden itibaren 36 taksit halinde yapılması, tasdik kararı uyarınca ise 30.05.2021 tarihinden itibaren 36 taksit ile ödeme yapılmasına hükmedildiğini ve bağlayıcı hale geldiğini, ancak vadenin geçmesine rağmen müvekkili bankaya ödeme yapılmadığından bahisle konkordato tasdikinin müvekkili banka yönünden kısmen veya tamamen feshine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalılar cevap dilekçesi sunmamışlardır.
İLK DERECE MAHKEME KARARI: Mahkemece, davalı şirketin konkordato tasdik kararı ödeme projesine uygun olarak vadesinde davacı alacaklıya ifada bulunmadığı hususunun kayyım raporu ile sabit olduğu, konkordato tasdik kararı kesinleşmemiş ise de, İİK’nun 308/c maddesinde kabul edilen projede aksi öngörülmediği sürece tasdik edilen konkordatonun derhal bağlayıcılık kazanması karşısında kesinleşmesinin gerekmediği, konkordato projesi ile büyük bir özveriye katlanmak zorunda kalan alacaklıların, kendilerine karşı konkordato projesi uyarınca ifada bulunulmaması halinde tasdik kararının kesinleşmesini beklemenin ticari hayatın olağan akışına da uygun düşmeyeceği (İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi, 17 Hukuk Dairesi, 23/09/2021 tarih, 2021/917 Esas, 2021/1034 karar sayılı ilamı) bu haliyle konkordatonun kısmen feshi koşullarının oluştuğu anlaşılmakla açılan davanın kısmen kabulü ile davalı …’ye karşı açılan davanın husumet nedeniyle reddine, davalı … Limited Şirketi’ne karşı açlan davalının kabulü ile Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2019/146 Esas- 2020/674 Karar sayılı Konkordato Tasdik Kararının davacı yönünden feshine karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ: Karar, davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir.Davacı vekili istinaf nedenleri olarak, yerel mahkemece verilen kararda husumet yönünden davanın reddine karar verilmişse de davalı … yönünden mahkemeye sunmuş oldukları 10.03.2022 tarihli dilekçe ile davadan feragat edildiğini, yerel mahkemece işbu hususun değerlendirilmeyerek husumet yönünden davanın reddine karar verilmesinin hatalı olduğunu, davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmesi gerektiğini, işbu sebeple yerel mahkeme kararının kaldırılmasını talep ettiklerini, 20.04.2022 tarihli duruşma tutanağında görüleceği üzere davalı vekiline vekaletnamesini sunması için 1 haftalık kesin süre verilmişse de, davalı tarafın süresinde vekaletname sunmadığını, kesin süreye rağmen vekaletname sunulmayan dosyada davalı vekili lehine vekalet ücreti takdir edilmesinin hukuka aykırı olduğunu, nitekim davalı vekili tarafından vekaletnamenin dosyaya 29.06.2022 tarihinde sunulduğunu, taraflarınca … yönünden 10.03.2022 tarihinde sunulmuş feragatnameye rağmen davalı vekili tarafından dosyaya sunulan 29.06.2022 tarihli vekaletnameye göre davalı lehine vekalet ücreti takdir edilmesinin hukuka aykırı olduğundan bahisle mahkeme ilamının istinaf incelemesi neticesinde müvekkili banka lehine kaldırılmasına, “davalı …’ye karşı açılan davanın husumet nedeniyle reddine” ve ”davalı … kendini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT’ne göre takdir olunan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak adı geçen davalıya verilmesine ilişkin” kararların kaldırılmasına, talepleri kabul görmez ise eksikliklerin giderilmesi için dosyanın yerel mahkemeye iadesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalılar vekili istinafa cevap vermemiştir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE :Dava, İcra ve İflas Kanunun 308/e maddesi gereğince konkordatonun kısmen feshi istemine ilişkindir.Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2019/146 Esas sayılı dosyasından davalı şirket hakkında konkordato tasdik kararı verilmiştir. Davacı tarafça, … San. Ve Tic. Ltd. Şti. ve … aleyhine 18/02/2022 tarihinde dava açıldığı, 22/02/2022 tarihli kayyum raporu alındığı ve borçlu şirketin konkordato tasdik projesi kapsamında taksit ödemesi yapmadığının belirtildiği, davalı … hakkındaki davadan 10/03/2022 tarihinde feragat edildiği, 20/04/2022 tarihli 1 nci celse duruşmasında davalı vekiline vekaletname sunması için süre verildiği, davalı vekili tarafından 28/06/2022 tarihinde davalılar… San. Ve Tic. Ltd. Şti. ve …’ye ait vekaletname sunduğu, 29/06/2022 tarihli 2 nci celse duruşmasına davalı vekilinin mazeret sunduğu, mahkemece davanın kısmen kabulü ile davalı …’ye karşı açılan davanın husumet nedeniyle reddine, davalı … Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi’ne karşı açlan davalının kabulü ile Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2019/146 Esas- 2020/674 Karar sayılı Konkordato Tasdik Kararının davacı yönünden feshine karar verildiği, karar davacı vekili tarafından istinaf edilmiş ve kararın “davalı …’ye karşı açılan davanın husumet nedeniyle reddine” ve ”davalı … kendini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT’ne göre takdir olunan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak adı geçen davalıya verilmesine ilişkin” kısımlarının kaldırılması talep edilmiştir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davalı … yönünden kurulan hükmün hukuka uygun olup olmadığı ve davalı … lehine vekalet ücretine hükmedilip edilemeyeceği noktalarında toplanmaktadır. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun Davaya vekâlette özel yetki verilmesini gerektiren hâller başlıklı 74 ncü maddesinin “(1) Açıkça yetki verilmemiş ise vekil; sulh olamaz, hâkimi reddedemez, davanın tamamını ıslah edemez, yemin teklif edemez, yemini kabul, iade veya reddedemez, başkasını tevkil edemez, haczi kaldıramaz, müvekkilinin iflasını isteyemez, tahkim ve hakem sözleşmesi yapamaz, konkordato veya sermaye şirketleri ve kooperatiflerin uzlaşma yoluyla yeniden yapılandırılması teklifinde bulunamaz ve bunlara muvafakat veremez, alternatif uyuşmazlık çözüm yollarına başvuramaz, davadan veya kanun yollarından feragat edemez, karşı tarafı ibra ve davasını kabul edemez, yargılamanın iadesi yoluna gidemez, hâkimlerin fiilleri sebebiyle Devlet aleyhine tazminat davası açamaz, hangileri hakkında yetki verildiği açıklanmadıkça kişiye sıkı sıkıya bağlı haklarla ilgili davaları açamaz ve takip edemez.”, Davadan feragat başlıklı 307 nci maddesinin “(1) Feragat, davacının, talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesidir.” Feragat ve kabulün şekli başlıklı 309 ncu maddesinin “(1) Feragat ve kabul, dilekçeyle veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılır. (2) Feragat ve kabulün hüküm ifade etmesi, karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine bağlı değildir. (3) Kısmen feragat veya kabulde, feragat edilen veya kabul edilen kısmın, dilekçede yahut tutanakta açıkça gösterilmesi gerekir. (4) Feragat ve kabul, kayıtsız ve şartsız olmalıdır.”, Feragat ve kabulün sonuçları başlıklı 311 nci maddesinin “(1) Feragat ve kabul, kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur. İrade bozukluğu hâllerinde, feragat ve kabulün iptali istenebilir.” ve Feragat ve kabul hâlinde yargılama giderleri başlıklı 312 nci maddesinin birinci fıkrasının “(1) Feragat veya kabul beyanında bulunan taraf, davada aleyhine hüküm verilmiş gibi yargılama giderlerini ödemeye mahkûm edilir. Feragat ve kabul, talep sonucunun sadece bir kısmına ilişkin ise yargılama giderlerine mahkûmiyet, ona göre belirlenir.” hükmünü düzenlemiştir. 03/09/2022 tarih ve 31942 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin Görevsizlik, yetkisizlik, dava ön şartlarının yokluğu veya husumet nedeniyle davanın reddinde, davanın nakli ve açılmamış sayılmasında ücret başlıklı 7 nci maddesinin ikinci fıkrasının “(2) Davanın dinlenebilmesi için kanunlarda öngörülen ön şartın yerine getirilmemiş olması ve husumet nedeniyle davanın reddine karar verilmesinde, davanın görüldüğü mahkemeye göre bu Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde yazılı miktarları geçmemek üzere üçüncü kısımda yazılı avukatlık ücretine hükmolunur.” hükmünü düzenlemiştir. Dosya kapsamından, her ne kadar davacı tarafından, davalı … yönünden 10/03/2022 tarihli dilekçe ile davadan feragat edilmiş ise de davacı vekilinin vekaletnamesinde davadan feragat etmeye yönelik özel yetkisinin bulunmadığı bu suretle yapılan feragatın geçersiz olduğu anlaşıldığından davacı vekilinin davalı … yönünden davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmesine yönelik istinaf talebinin reddine, Karar duruşması öncesi davalı vekili tarafından dosyaya davalı …’ye ait vekaletname sunulduğu ve işbu davalı yönünden davanın husumet nedeniyle reddine karar verilmesi sebebi ile mahkemece, davalı … lehine vekalet ücreti verilmesinin Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 7 (2) maddesine uygun olduğu anlaşılmakla davacı vekilinin bu konudaki istinaf talebi de yerinde görülmedi anlaşıldığından HMK’nın 353/1.b.1 maddesi uyarınca başvurunun esastan reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;1-Dosya kapsamı ve delil durumuna göre İlk Derece Mahkemesi kararı usul ve yasaya uygun olduğundan HMK’nın 353/1.b.1 maddesi gereğince davacı tarafın istinaf başvurusunun esastan REDDİNE,2-Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 492 sayılı Harçlar Kanununa bağlı tarife gereğince alınması gereken 80,70 istinaf karar harcının, davacı tarafından peşin yatırılan 80,70 TL harçtan mahsubu ile bakiye harç alınmasına yer olmadığına, 3-Davacı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma yapılmadığından istinaf vekalet ücreti taktirine yer olmadığına, Dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunun 308/e maddesinin 2. fıkrası gereğince kararın tebliğ tarihinden itibaren on gün içinde Yargıtay nezdinde Temyiz Kanun Yolu Açık olmak üzere oybirliği ile karar verildi.03/11/2022