Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2021/793 E. 2021/1091 K. 07.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/793 Esas
KARAR NO: 2021/1091
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 18/03/2021
NUMARASI: 2020/622 Esas, 2021/188 Karar
DAVA: KONKORDATO TASDİKİ
KARAR TARİHİ: 07/10/2021
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Borçlular … A.Ş, …, … ve … vekili 06.11.2020 tarihli talep dilekçesinde, müvekkili şirketin 1988 yılından beri inşaat sektöründe faaliyet gösterdiğini, hem yurt içinde hemde yurt dışında pek çok projede sektörde ki yerini aldığını, yönetim kurulu başkanı davacı …’un 1988 yılından beri yönetimde bulunduğunu, dünyada ve ülkemizde 2018 yılından bu yana hissedilen ekonomik krizin ardından gelen ve tüm dünyada ağır etkisini gösteren Covid-19 pandemisi sebebiyle şirketin tamamen Türk iş gücü ile yaptığı yurt dışı projelerine eleman götüremediği için ve işi biten elemanları yurda getiremediği için işçileri ile sorunlar yaşadığını, firma tarihinde ilk defa çeklerin yazıldığını ve takiplere maruz kaldığını, bu nedenle şirketin bankalardan kredi kullanamadığını, ödeme için transfer yapamadığını, maaşların ödenemediğini, bunun üzerine yönetim kurulunun talimatı ile aktiflerin satış fiyatları üzerinden ara bilanço hazırlandığını, borca batıklık halinin mevcut olmadığını, ancak nakit dengesi bozulan şirket bakımından sonuç olarak İİK 285 maddede tanımlanan borçların vadesi geldiği halde ödeyememe ve ödeyememe tehlikesi altında bulunma şeklindeki konkordato sebebinin gerçekleştiğini, şirketin 30.09.2020 tarihli rayiç değerli bilançosundaki kısa ve uzun dönemde satılabilir aktif değerler dikkate alındığında nakte çevrilebilir rayiç değer toplamının 313.708.941,63 TL ve borç tutarının ise 299.498.876,07 TL buna göre şirketin öz varlığının (+)14.210.065,56 TL olduğunu, aktiflerin rayiç değerlerinin borçları fazlasıyla karşıladığını, aktifin pasiften fazla olduğunu, ön projenin vade konkordatosu teklifini içerdiğini, konkordatoya tabi ( imtiyazsız / rehinsiz) alacaklılarla anlaşarak, konkordatonun tasdiki tarihinden başlamak üzere 1 yıl ödemesiz olmak üzere 2 yıl vadede ödeneceğini, müvekkili …‘un şirketin hissedarı ve yönetim kurulu başkanı olduğunu, müvekkilinin pay sahibi olduğu şirketin bankalara faktoring firmalarına olan borçlarına ve çek senet borçlarına kefil olduğunu, kefil olunan toplam borç tutarının 211.552.772,13 TL olduğunu, şahsi taşınmazları üzerinde şirketinin borcu için bankalar lehine ipotekler tesis ettiğini, kefili olduğu borçları vadesinde ödeyememesi sebebiyle kefalet borçlarının muaccel hale geldiğini, müvekkili …’un şirketin hissedarı olduğunu, müvekkilinin pay sahibi olduğu şirketin nakit sıkıntısı yaşaması sonucu bir kısım vadesi gelen borçları ödeyememe bir kısmını ise ileride muaccel hale gelecek olan borçları ödeyememe tehlikesi altında bulunması sebebiyle konkordato talebinde bulunmaya karar verdiğini, müvekkilinin şahsına ait olan ve şirkete kefaletinden doğan borçlarını sahibi bulunduğu şirketlerin hisselerini satarak ödeyebileceğini, müvekkili …’un şirketin hissedarı olduğunu, müvekkilinin pay sahibi bulunduğu şirketin nakit sıkıntısı yaşaması nedeniyle bir kısım vadesi gelen borçları ödeyememe, bir kısmını ise ilerde muaccel hale gelecek olan borçları ödeyememe tehlikesi altında bulunmak sebebiyle konkordato talebinde bulunduğunu, müvekkilinin şirketlerin banka kredi borçlarına kefil olduğunu, şahsi taşınmazları üzerinde şirketin borcu için bankalar lehine ipotekler tesis ettiğini, müvekkilinin şahsına ait olan ve şirkete kefaletinden doğan borçlarını sahibi olduğu şirketin hisselerini satarak ödeyebileceğini, mevcut borçlarını konkordatonun tasdik tarihinden 1 yıl sonra tam olarak ödemeyi teklif ettiğini belirterek, müvekkili şirket ve gerçek kişiler lehine üç aylık geçici mühlet kararı verilmesini talep etmiştir. Alacaklılardan bir kısmı, yargılamaya katılarak yazılı ve /veya sözlü beyanda bulunmuşlardır.
İLK DERECE MAHKEME KARARI: Mahkemece, komiser heyeti tarafından sunulan 22.01.2021 tarihli ara rapor ve 08.03.2021 tarihli rapordan anlaşılacağı üzere davacılar tarafından sunulan ön projenin bu haliyle uygulama ihtimalinin mevcut olmadığı, projenin revize edilmesi gerektiğinin anlaşıldığı, davacılar tarafından 17/03/2021 tarihinde sunulan revize ön projede ise davacı şirketin 18 milyon tutarlı İş yapımı hususunda teklif sunulmasının istendiği ve bu kapsamda şirket tarafından keşif özetinin sunulduğu, projenin bu haliyle uygulanma ihtimalinin bulunduğu iddia edilmiş ise de teklif ettiği iddia edilen … A.Ş ile akdedilmiş sözleşme sunulmadığından davacı gerçek kişilerin ve davacı şirketin yasada tanımlanan şekilde ibraz edilen revize projesinin somut veriler, ihtilaflı yurt dışı alacaklarının kısa sürede tahsil kabiliyetinin zayıf olması karşısında başarıya ulaşma ihtimalinden söz edilemeyeceği, davacı gerçek kişilerin şirketin banka kredi borçlarına kefil olunmasından dolayı şirketin konkordato talebinin kabulü ve piyasa değerinin artması neticesinde sahip olunan şirket paylarının satılması suretiyle borçların da sona ereceğinin öngörüldüğü bu haliyle davacı gerçek kişilerin ön projesinin uygulanma ihtimalinin davacı şirketin revize projesinin uygulanma ihtimaline bağlandığı, revize proje ve dosya kapsamından davacılar tarafından sunulan projelerin uygulanma ihtimalinin bulunmadığı gerekçesiyle davacıların kesin mühlet talebinin reddine, geçici mühletin ve tüm tedbirlerin kaldırılmasına, komiserlerin görevlerine son verilmesine karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ: Karar, davacılar vekili ve 3. kişi … A.Ş vekili tarafından yasal süre içerisinde istinaf edilmiştir. Davacılar vekili istinaf nedenleri olarak, kararın usul ve esas yönünden yasal mevzuata aykırı olduğunu, eksik inceleme ile karar verildiğini, müvekkilleri hakkında konkordato kesin mühlet şartlarının oluşmasına, mali durum sebeplerinin de detaylı açıklanmasına rağmen red kararının kabul edilemeyeceğini, revize projede konkordato geçici komiser heyetinin 2. ve 3. raporlarında işaret edilen eksikliklerin giderildiğini, revize projesinin inceleme konusu yapılmadığını, komiser heyeti tarafından incelenmediğini, 28.01.2021 tarihli celsede davacılar yararına verilen geçici mühletin 2 ay uzatılmasına karar verildiğini, sürenin bitim tarihinin 28.03.2021 tarihi olduğunu, duruşmanın geçici mühletin bitiminden yaklaşık 10 gün öncesinde yapıldığını, revize projenin mahkemeye 16.03.2021 tarihinde sunulduğunu, mühletin bitimine 10 günlük süre var iken müvekkili tarafından sunulan revize proje hakkında komiser heyetinden rapor alınmaksızın karar verilmesinin açıkça kanunlara ve Yargıtay kararlarına aykırılık teşkil ettiğini, taraflarına bir yıllık kesin mehil verilmesi gerekirken talebin red kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, … şirketi ile müvekkili şirket arasında herhangi bir ihtilaf ya da dava bulunmadığını, … firmasının müvekkili şirketin hakedişini ödemek istediğini, bu talebini defalarca mahkemeye dilekçelerle bildirdiğini, ödemek istediğini, mahkeme ve komiser tarafından karar verilemediğini, hukuka aykırı ve yanlış kararlar verildiği için ödemenin gerçekleşemediğini, komiser raporlarında da görüldüğü üzere şayet idare tarafından müvekkili şirketin hakedişi olan meblağ müvekkili şirket hesaplarına yapılmış olsa idi tüm işçi ve kira borçlarının ödeneceğini, müvekkili şirketin konkordato projesinin başarı ile devam edeceğini, ara raporda belirtildiği üzere müvekkili şirketin Müflis … Bankası’ndan toplam 6.158.717,33 TL alacağının olduğunu, iflas masasına kayıt yaptırıldığını, müvekkili şirketin mali verilerinde son dönemde olumlu gelişmeler kaydettiğini, ön projenin başarıya ulaşması için tüm adımları attığını, ayrıca revize projede belirtildiği üzere şirketin nakit girişini artırmak için stokların yaklaşık 2.000.000,00 TL ‘lik kısmının pandemi dolayısıyla İnşaat sektöründeki durgunluk sebebiyle piyasa şartları göz önüne alınarak herhangi bir kar maksadı güdülmeden satılmasının planlandığını, projelerin ağırlıklı bölümünün yer aldığı Libya’da ki siyasal gelişmelerin olumlu seyretmesinin de projelerin tamamlanmasını hızlandıracağını iddia ederek, kararın kaldırılmasını,müvekkilleri lehine 1 yıllık kesin mühlet kararı verilmesini ve konkordato komiseri atanarak gerekli tüm tedbirlerin alınmasını talep etmiştir. 3. Kişi … A.Ş vekili istinaf nedenleri olarak, imtiyazlı olan işçi alacaklarına yönelik icra takiplerinin devam ettiğini, İcra dosyalarında müvekkili şirkete birinci haciz ihbarnamelerinin mütemadiyen tebliğ edildiğini, alacaklı işçilerin mağduriyetinin önlenmesi müvekkilinin bu tür haciz baskısından kurtulabilmesi için istinaf taleplerinin kabulü gerektiğini, taleplerinin ödeme yerinin gösterilmesine ilişkin olduğunu, müvekkili şirketin … şirketine birtakım yapım işleri yaptırdığını, yapım işi sözleşmesinde alacağın devrinin yasaklandığını buna rağmen …’nın … A.Ş ile alacağın devri isimli sözleşme imzalandığını, müdahale talepleri hakkında karar verilmediğini, bilirkişi raporunun taraflarına tebliğ edilmediğini, alacağın temlikinin sözleşmedeki yasak dikkate alınarak baştan itibaren geçersiz olması nedeniyle müvekkili şirketin ödeyeceği tutarın konkordato projesine dahil bir tutar olduğu gözetilerek imtiyazlı ve rehinli alacakların tespiti ile ödeme yerinin belirlenmesi ve tevdi yerinin gösterilmesi gerektiğini iddia ederek, kararın kaldırılmasını, ödeme yerinin tespit edilmesini ve tevdi yerinin gösterilmesini, bunun mümkün olmaması halinde kararın kaldırılarak dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesini istemiştir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE: Dava, İİK 285 vd maddelerinde düzenlenen konkordato talebidir. 2004 sayılı İİK ‘nun 285. maddesinde, yetkili ve görevli mahkeme düzenlenmiş, yasada, iflasa tabi olan borçlu için İİK ‘nun 154. maddesine atıf yapılarak ilgili maddenin birinci veya üçüncü fıkrasında yazılı yerlerdeki asliye ticaret mahkemesinin, iflasa tabi olmayan borçlu için ise yerleşim yerindeki asliye ticaret mahkemesinin yetkili ve görevli olduğu vurgulanmıştır. Somut yargılamada, davanın, dava tarihi itibariyle yetkili ve görevli asliye ticaret mahkemesinde açıldığı, yargılamanın yetkili mahkemece gerçekleştirildiği sabittir. Diğer yandan, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 74. maddesinde belirtilen şekilde, vekaletnamede konkordatoya ait özel yetkinin mevcut olduğuda anlaşılmıştır. Uyuşmazlık, davacıların, konkordato projesinin başarıya ulaşmasının mümkün olup olmadığı, kesin mühlet şartlarının oluşup oluşmadığı, diğer usulü işlemler ile mahkeme kararının usul ve yasaya uygun olup olmadığıdır. Mahkemenin 12.11.2020 tarihli ara kararı ile davacılar için 12.11.2020 tarihinden itibaren 3 ay geçici mühlet kararı verilmiştir.Geçici komiser heyeti atanarak, yapacakları işler belirtilip, gerekli muhafaza tedbirlerine yer verilmiştir. Davacılara ait malvarlıklarının rayiç değerinin tespiti için bilirkişi raporları alınarak dosyaya ibraz edilmiştir. Konkordato geçici komiser heyetinin 24.11.2020 tarihli ön raporunda, davacı şirket ve davacı gerçek kişiler yönünden ön projelerin ayrı ayrı değerlendirildiği, davacı şirketin konkordato kaynaklarının, faaliyetin devamı ile öngörülen kar, nakit ve nakit benzerleri olmak üzere toplam kaynakların 381.591.001,89 TL, borçlar toplamının toplam 299.498.876,07 TL kalan net fazlanın 82.092.125,82 TL olduğu, 30.09.2020 tarihli hazırlanan finansal tablolara göre oluşturulan ön projedeki borçlarının, tahmin edilen şekilde çalışılması ve öngörülen projeksiyonların gerçekleşmesi halinde şirketin finansal sıkıntılardan rahatlıkla kurtulabileceğini, ön projedeki borcun geri ödeme durumunun, %100’ünü 1 yıl ödemesiz dönemden sonra 2 yıl içinde 3’er aylık taksitler halinde geri ödemelerin somutlaştırılması ve belirgin bir şekilde ifade edilmesi ve de şarta bağlı olmaması gerektiği, bu yönüyle kesin mühlete geçilmesi halinde ön projenin revize edilmesi gerektiği, borçlu …’un 212.337.302,78 TL olan borçlarının 784.530,65 TL ‘lik kısmının kredi kartı borçlarından, 211.552.772,13 TL ‘sinin kefaletten kaynaklanan borçlardan oluştuğu, ön projede borçlarda bir indirim talep edilmediği, vade konkordatosunun söz konusu olduğu, borçların tasdik tarihinden itibaren 1 yıllık ödemesiz 6 ay içinde 6 eşit taksitle ödeneceği, …’un 83.643.136,61 TL olan borçlarının 303.643,01 TL ‘lik kısmının kredi kartı borçlarından, 83.339.493,60 TL ‘nin kefaletten kaynaklanan borçlardan oluştuğu, ön projede bir indirim talep edilmediği, vade konkordatosunun söz konusu olduğu, 1 yıllık süre sonunda 6 ay içinde 6 eşit taksitle ödeneceği, …’un 18.506.957,06TL +2.102.23 USD olan borçlarının 58.251,57 TL +2.102,23 USD ‘lik kısmının kredi kartı borçlarından, 22.036,08 TL ‘lik kısmının banka kredi borçlarından 18.426.669,41TL ‘sinin kefaletten kaynaklanan borçlardan oluştuğu, borçların tasdik tarihinden başlamak üzere 1 yıl ödemesiz, sonrasında 6 ay içinde 6 eşit taksitle ödeneceği belirtilmiştir. 22.01.2021 tarihli konkordato geçici komiser heyetinin 2. ara raporunda, yönetim kurulu başkanı olarak gözüken yabancı uyruklu …’ın henüz hiçbir toplantıya katılmadığı, sorulduğunda yurt dışındaki işleri takip ettiğinin ifade edildiği, yönetim kurulu başkanının Libya’da şirketin hangi faaliyetleri ile ilgili bulunduğunu heyete ayrıntılı raporlanması gerektiği, 3 aylık geçici mühletin 2 ay daha uzatılma kararı alınılabileceği, bunun olası olduğu, bu uzatmanın alınabilmesinin en önemli konularından birisinin imtiyazlı alacakların ödenmesi koşulu ve cari dönem borçlarının aksatılmadan ödenmesi olduğu bilgisinin ilgililere iletildiği, … alacakları güncellendiğinde şirket bilançosunda aktif- pasif dengesinin değişeceği, … kesintileri ile detaylı açıklamaları komiser heyetine yapılması gerektiği, yurt dışı alacaklı projelerle ilgili yurt dışı takiplerin yapılıp yapılmadığının sorulmasına, dava dosyasına sunulan konkordato ön projesinin var olan durumu ile revizyon ihtiyacı olduğu, bir çok alacağın sorunlu alacak niteliğinde görüldüğü, bu projelerle ilgili hem yurt içi hem de yurt dışı alacak / dava süreçleri ile ilgili bilgi / belgelerin heyete ivedilikle iletilmesi gerektiği, var olan finansal tabloların gerçeğe yaklaştırılması gerektiği, aktifte yer alan alacaklarla pasifte yer alan borçların gerçeğe yakın hale getirilmesi gerektiği, bilançodaki alacakların çoğunun tahsil kabiliyetinin zayıf olduğu, 30.12.2020 sonuna kadar işçi alacak problemleri konusunun çözülmesi konusunda şirket yöneticilerine gerekli uyarıların yapıldığı, davacı şirketin rayiç değer varlıklarının bilançoda yer alan borçlarını karşılamaya yetmediği, aktiflerinin satış esasına göre özvarlığının (+) 1.285.414,33 TL olduğu, …‘dan gelecek ödemelerin öncelikle işçi alacakları için kullanılacağı, kalan tutarın komiserin bilgi / onayları dahilinde şirketin cari dönem ödemelerinde kullanılması gerektiğinin bildirildiği belirtilmiştir.28.01.2021 tarihli celsede, geçici mühlet süresi 2 ay süre ile uzatılmıştır. 04.03.2021 tarihli bilirkişi heyet raporunda, bilirkişi görevlendirilmesine konu olan … A.Ş vekilinin dilekçesinde özetle, müvekkili ile davacı şirket arasında akdedilen iki adet yapım işi sözleşmesi bulunduğunu, her iki sözleşmeden kesin hak edişlerin 19/11/2020 tarihinde yapıldığını, hak edişlere İlişkin faturaların davacı şirket tarafından 22.12.2020 tarihinde düzenlendiğini, yapım işleri sözleşmelerine konu alacaklar hakkında davacı ile … A.Ş arasında 20.02.2020 tarihli alacağın temlik sözleşmesinin imzalandığı, müvekkili şirket ile davacı şirket arasında düzenlenen sözleşmede temliki ilişkin yasak bulunduğunu, … A.Ş tarafından davacı ile akdedilen alacağın temliki sözleşmesi gereğince Ankara 5. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2020/597 Esas sayılı dosyası üzerinde alacak davası açtığını, davacı alacaklılarının kimler olduğunun ve alacaklarının hangi nitelik taşıdığının bilinemediğini, ödeme yeri ve tevdi mahallinin gösterilmesine karar verilmesini talep ettiği, davacı şirket vekilinin … A.Ş ile akdedilen temlik sözleşmesinin geçersiz olduğunu, müvekkilinin …dan olan alacağının konkordato mühletinden sonra doğduğunu, temlik sözleşmesinin geçersizliği sebebiyle …’dan olan alacaklarının komiser heyeti gözetiminde kullanılması koşulu ile müvekkili şirkete ödenmesini talep ettiği, … A.Ş vekilinin, temlik konusu alacağın konkordato mühlet tarihinden önce doğduğunu alacağın müvekkili şirkete ödenmesini istediği, sonuç olarak, … İnşaat ile … A.Ş arasındaki temlik işlemine konu alacakların geçici mühlet tarihinden önce doğmuş alacak olarak nitelendirilmesi gerektiği, söz konusu temlikin İİK 294. maddesi gereğince hükümsüz olmadığı belirtilmiştir. Bilirkişi heyetinden, taşınmazlarla ilgili olarak rayiç bedellerinin tespitine dair rapor ve ek raporlar dosyaya ibraz edilmiştir. Geçici Konkordato Komiser Heyeti tarafından 08.03.2021 tarihli raporlarında, sonuç olarak, …’un 3.290,30 TL emekli maaşı ve 4.425,00 TL kira geliri elde ettiği, …’un 10.500,00 Kira geliri, 3.942,89 TL işsizlik fonundan gelir elde ettiği, …’un 15.400,00 TL tutarında kira geliri olduğu, şirketin 31.01.2021 tarihinde öz malvarlığının rayiç değerinin 8.476.458,66 TL olarak beyan edildiği, şirket genel merkez ofisinin son üç aylık işyeri kirasının ödenmediği hukuki ihtilafların doğduğu, toplantı kararlarına uydukları ancak imtiyazlı 2.021.551,32 TL işçi alacaklarının 28.02.2021 sonuna kadar ihtilaflı alacak davasından gelecek paralarla ödeneceği, rapor tarihi itibariyle hiçbir ödemenin olmadığı, borçlu şirketin yurt dışı projeler ve şirketin diğer alacaklıları incelendiğinde alacakların tahsilinin gerçekleşmesinin zayıf olduğu, şirketin faaliyetlerinin durduğu, kısa süre içinde nakit yaratacak bir plan / proje yapmaları gerektiği, şirketin mevcut haliyle borca batık olmamasının konkordatonun devamını garanti etmeyeceği, şirketin aktif hale gelmesi için konkordato süreciyle birlikte dondurulan projelerin faaliyete geçmesi veya katma değer yaratacak yeni projelere başlanılması için kaynak projeler hazırlanması ve imtiyazlı alacakların öncelikle ödenmesi gerektiği, mevcut duruma göre şirketin alacaklarının önemli kısmının ( yurt dışı) ihtilaflı olması ve kısa sürede tahsil kabiliyetinin zayıf olması nedeniyle borçlu şirketin borçlarını ödeyebilme kabiliyetinin azaldığı, bu nedenle ön projenin güncel durum ve tespitlere göre revize edilmesi gerektiği, dolayısıyla konkordatonun başarıya ulaşmasının mümkün olabilmesinin revize projeye bağlı olduğu belirtilmiştir. Borçlu vekilli tarafından, 15.03.2021 tarihli revize proje dosyaya 17.03.2021 tarihli üst yazı ile ibraz edilmiştir. 15.03.2021 tarihli revize projede özetle, ön projenin vade konkordatosu teklifini içerdiği, alacaklılarla anlaşılarak 1 yıl ödemesiz 2 yıl vadede ödeneceğini, mühlet kararı ile faiz işlemeyeceğinden bu dönem için finansman giderinin olmayacağını, bu durumun şirketin karlılığını artıracağını, İ.İ.K 287 maddesi gereğince 1 yıllık kesin mühlete karar verilmesi ile konkordato mühleti boyunca konkordatoya tabi alacaklılara ödeme yapmayacağını bu yolla işletme sermayesi birikimi yapılacağını, mühlet sayesinde şirketin tekrar hareket edebilir hale gelmesi ile birlikte şirketin 3 yıl içinde projelerini, nakit akışlarının tekrar düzene gireceğini, yapılamayan tahsilatların yapılabilmesi işlerinin devam edebilmesi için tekrar yılda ortalama 100 M Dolar civarında iş alabilen bir firma haline tekrar gelmesinin mümkün olduğunu, yeni banka kredisi ihtiyacı olduğunda ve bankalarca uygun görüldüğünde yeni kredi kullanılmasının söz konusu olabileceğini, ancak iş bu projenin mühlet sonrası yeni kredi kullanılmayacağı dikkate alınarak hazırlandığını, projede kararlaştırılan süre sonunda şirketin muhtemel gelir tablolarında ki temkinli öngörüler çerçevesinde toplam 413.971.234,77 TL net kar elde edeceği, şirketin mühlet öncesi doğmuş olan borçlarının tasdik kararından itibaren 1 yıl ödemesiz sonraki 2 yıl vadede ödenebileceği ve şirketin 2024 yılı sonu itibariyle sağlıklı borç ödemeye elverişli pozitif nakit akışını gerçekleştireceğini, revize projede, komiser raporunda işaret edilen eksikliklerin giderildiği, konkordatoya tabi borçların karşılanacağı kaynakların somutlaştırıldığı ve uygulanabilir bir proje haline dönüştürüldüğü, projelerin ağırlıklı bölümünün yer aldığı Libya’da ki siyasal gelişmelerin olumlu seyretmesininde projelerin tamamlanmasını hızlandıracağı ve nakit girişini hem kolaylaştıracağı ve hem de hızlandıracağı, revize proje ile konkordatoya tabi alacakların %100’ün konkordatonun tasdik tarihinden başlayarak 1 yıl ödemesiz sonraki 2 yıl içinde 3’er aylık taksitler halinde garameten ödenmesi esasına dayandığının iddia edildiği görülmektedir. Mahkemece, 08.03.2021 tarihli ara kararla, alacağın devri sözleşmesinin İİK 294. madde gereğince hükümsüz olmadığının tespitine, ödeme yerinin tespitine dair karar verilmesine yer olmadığına dair ara karar verilmiştir. 18.03.2021 tarihli duruşmada, davacılar vekili zapta geçen beyanında, komiser heyetinin nihai raporuna ve hakediş alacağına dair bilirkişi raporuna itirazlarını tekrar ettiğini, nihai rapor doğrultusunda, ..‘dan ve …’dan gelecek kaynaklarla daha somut bir proje sunulduğunu, …’dan gelecek ödeme ile işçi alacaklarının ve kira borçlarının ödeneceğini, Malta ve Libya’daki projelerin devam ettiğini, şirketin borca batık olmadığını, projenin uygulanabilir olduğunu düşündüklerini bu nedenle kesin mühlet kararı verilmesini talep etmiştir. Mahkemece, duruşmada hazır bulunan alacaklılara söz verdikten sonra yukarıda yer verilen gerekçelere binaen talebin reddine karar verilmiştir. 28.02.2018 tarihinde kabul edilip, 15 Mart 2018 tarihli Resmî Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren, “İcra Ve İflas Kanunu Ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun “un 13 vd maddelerinde, 2004 sayılı İİK ‘nun “ Konkordato İle Sermaye Şirketleri ve Kooperatiflerin Uzlaşma Yoluyla Yeniden Yapılandırılması “ üst başlığını taşıyan on ikinci babında değişiklikler yapılmış, iflasın ertelenmesi kaldırarak konkordato yeni bir içeriğe kavuşturulmuştur.Geçici mühlet başlığını taşıyan 287/1. fıkrada, mahkemenin konkordato talebi üzerine 286. maddede belirtilen belgelerin eksiksiz olarak mevcut olduğunu tespit ettiğinde derhal geçici mühlet kararı vereceği ve 297’ nci maddenin ikinci fıkrasındaki haller de dahil olmak üzere borçlunun malvarlığının muhafazası için gerekli gördüğü bütün tedbirleri alacağı düzenlenmiştir. Yasanın 288/1. fıkrasında, geçici mühletin, kesin mühletin sonuçlarını doğuracağına yer verilmiş, İİK 294. maddesinde, kesin mühletin alacaklılar bakımından sonuçları, 297. maddesinde ise, kesin mühletin borçlu bakımından sonuçlarına ilişkin düzenleme yer almıştır. Kanun koyucu, 7101 sayılı Kanunda, uygulama alanını genişleterek konkordatoyu, borçlarını vadesi geldiği halde ödeyemeyen veya vadesinde ödeyememe tehlikesi altında bulunan herhangi bir borçlunun, vade verilmek veya tenzilat yapılmak suretiyle borçlarını ödeyebilmek veya muhtemel bir iflastan kurtulabilmek için başvurabileceği bir hukuki çare olarak betimlemiştir. İİK285. maddesinde konkordato talebi düzenlenmiştir. Konkordato öncelikle borçlu tarafından talep edilmektedir. Borçlu ise, iflasa tabi olan veya olmayan bir gerçek veya tüzel kişi olabilmektedir. 15.03.2018 tarihli Resmî Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren 7101 sayılı Kanunun 65. maddesi ile, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunun 179/ a,179/ b, 179/c, 298/a ve 329/a maddeleri yürürlükten kaldırılmıştır. İİK 289. madde başlığı “ Kesin mühlet”’tir. 1. fıkrada, mahkemenin kesin mühlet kararını geçici mühlet içinde vereceği, 3. fıkrada ise konkordatonun başarıyı ulaşmasının mümkün olduğunun anlaşılması halinde borçluya bir yıllık kesin mühlet verileceğine yer verilmiştir. Konkordatonun başarıya ulaşmasının mümkün olabilmesi için hiç kuşkusuz konkordato talep eden borçluların taleplerine ekleyecekleri belgelerden olan ön proje büyük önem taşımaktadır. İİK 286/1.a bendinde, konkordato ön projesi bir anlamda tanımlanmış ve borçlunun borçlarını hangi oranda veya vadede ödeyeceğini, bu kapsamda, alacaklıların alacaklarından hangi oranda vazgeçmiş olacaklarını, ödemelerin yapılması için borçlunun mevcut mallarını satıp satmayacağını, borçlunun faaliyetine devam edebilmesi ve alacaklılara ödemelerini yapabilmesi için gerekli mali kaynağın sermaye artırımı veya kredi temini yoluyla yahut başka yöntem kullanılarak sağlanacağını gösteren ön proje olarak ifade edilmiştir. Yasanın devam eden bentlerinde ifade edilen, borçlunun malvarlığını gösterir belgeler, alacaklılar, alacak miktarları vb belgelerin, konkordato ön projesinin başarıya ulaşıp ulaşmayacağına dair tespitte en önemli unsurlar olduğunun kabulü kaçınılmazdır. Çünkü, geçici komiser, öncelikle bu belgelerle ön projenin başarıya ulaşıp ulaşmayacağını ve kayıtlarla uygun olup olmadığını değerlendirecektir. Diğer yandan, 286/1- a bendinde, borçlunun faaliyetine devam edebilmesi ve ödemelerini yapabilmesi ifadesi ile konkordatonun amacının da bir anlamda ifade bulduğunun kabülü doğru olacaktır. Somut yargılamada, davacılar tarafından dosyaya ibraz edilen, ön projede ve gerekse de revize projede öngörülen mali kaynaklar arasında sermaye artışı mevcut değildir. Şirket gelirleri, karları, şirkete yapılacağı düşünülen alacak kalemleri mali kaynak olarak gösterilmiştir. Yasada açıkça belirtildiği üzere, şirketin faaliyetine devam edebilmesi ve alacaklılara ödemelerin yapılması için sermaye artırımı veya kredi temini yoluyla veya başka bir yöntem kullanılarak mali kaynağın gösterilmesi gerekmektedir. Borçlular dosyaya ibraz ettikleri revize projede ve ön projede olduğu üzere mali kaynak olarak sermaye artışı veya kredi temini öngörmemiştir. Aksine, mühlet kararı ile birlikte konkordatoya tabi alacaklılara ödeme yapılmayarak işletme sermayesinin birikiminin sağlanacağı, mühlet kararıyla faiz işlemeyeceğinden finansman giderinin oluşmayacağı, şirketin karlılığının artacağı iddia edilmiştir. Bu şekilde varsayılan kaynakların yasal düzenleme anlamında mali kaynak olarak kabulü mümkün değildir. İşletme giderlerinin kısa süreli azalmış olması bu anlamda mali kaynak değildir. Yasa koyucu söz konusu mühletlerle, borçluların haciz vb baskılardan bir süreliğine de olsa uzak kalarak, mali kaynak yaratmasını ve alacaklıların alacaklarını ödeyecek anlaşmaları sağlamasını ve hiç kuşkusuz şirketin faaliyetini devam etmesini amaçlamıştır. Diğer yandan, konkordato geçici komiser heyeti tarafından dosyaya ibraz edilen son raporda, şirketin faaliyetinin durmuş olduğu belirtilmiştir. Davacı şirket tarafından, işçilik ücretlerinin ve şirket ofis kiralarının da ödenememiş olduğu sabittir. Bu anlamda, şirketin ve gerek kişilerin ön projede veya revize projede belirttiği kaynakların mali kaynak olarak kabulü mümkün olamayacağından ve şirketin faaliyetininde geçen süreç içerisinde durmuş olması nedeniyle konkordatonun başarıya ulaşmasından söz etmek mümkün görülmemiştir. Borçlu vekilleri tarafından, revize proje ile ilgili geçici konkordato komiser heyetinden rapor alınmadığı bunun usul ve yasaya aykırı olduğu iddia edilmiştir. Dosyaya ibraz edilen geçici konkordato komiser raporlarının tamamında, revize projeye ihtiyaç olduğu belirtilerek, eksik hususlar üzerinde durulmuş olduğu anlaşılmaktadır. Talep eden borçlular yararına, İİK 287. madde kapsamında 2 ay daha geçici mühletin uzatılmasına karar verilmiştir. Bu süre 28.03.2021 tarihinde bitecektir. Borçlu vekilleri revize projeyi dosyaya 17.03.2021 tarihinde ibraz etmiştir.Sürenin bitimine yaklaşık 10 gün bulunmaktadır. Bu süre içerisinde revize proje ile ilgili rapor hazırlanıp sunulması ve diğer usulü işlemlerinin sağlıklı şekilde yerine getirilmesi imkansızdır. Diğer yandan ve en önemlisi, mevcut hali ile revize projede ileri sürülen iddialar ve öngörüler komiserlerden yeni bir rapor alınmasını gerektirici nitelikte değildir. Çünkü önceki raporlarda yapılması gerekenler ayrıntılı şekilde açıklanmıştır. Bilindiği üzere, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 94/1. fıkrasında, kanunun belirlediği sürelerin kesin olduğu düzenlenmiştir. 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunun 289/1. fıkrasında ise mahkemenin kesin mühlet hakkındaki kararını geçici mühlet içinde vereceğine yer verilmiştir. Yasanın düzenlemesi emredici niteliktedir. Bu nedenlerle başarı imkanı bulunmayan konkordato ön projesi nedeniyle borçluların kesin mühlet talebinin red kararında bir isabetsizlik görülmemiştir. 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunun 293. maddesinde ise kanun yolları düzenlenmiştir. 293/2. fıkrada, kesin mühlet talebinin değerlendirilmesi sonucunda, hakkında iflas kararı verilmeyen borçlunun konkordato talebinin reddine karar verilirse, borçlu veya konkordato talep eden alacaklının bu kararın tebliğinden itibaren on gün içinde istinaf yoluna başvurabileceği belirtilmiştir. İstinaf eden … A.Ş konkordato talep eden borçlu şirket veya konkordato talep eden alacaklı değildir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 387. maddesinde, çekişmesiz yargı işlerinde verilen kararlara karşı hukuki yararı bulunan ilgililerin istinaf yoluna başvurabileceği belirtilmiş ise de adı geçen şirket aleyhine iş bu yargılamada bir hüküm kurulmadığı gibi talepleri bu yargılamanın konusu olmadığından … A.Ş vekilinin istinaf başvurusunun reddine karar verilmesi uygun görülmüştür. Açıklanan nedenlerle ve özellikle başarıya ulaşma imkanı bulunmayan konkordato ön projesi ile İcra ve İflas Kanunun ilgili hükümleri uyarınca, başarıya ulaşma imkanı mümkün görülmeyen konkordato talebinin reddi kararı verilmesinde usul ve yasaya aykırı bir husus görülmediğinden, davacılar vekilinin ve 3. kişi … A.Ş vekilinin istinaf başvurusunun yukarıda açıklanan nedenlerle reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere: 1- 3.Kişi … A.Ş vekilinin istinaf başvurusunun 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunun 293/2. fıkrası gereğince REDDİNE, 2- Borçlu davacıların istinaf başvurusunun, İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2020/622 Esas, 2021/188 Karar ve 18.03.2021 tarihli kararı usul ve esas yönünden hukuka uygun bulunduğundan 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 353/1-b/1. bendi gereğince esastan REDDİNE, 3- İstinaf harçları peşin olarak alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına, 4- İstinaf yargılama giderlerinin borçlu davacılar ve 3. kişi … A.Ş üzerinde bırakılmasına, 5-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından ve davanın niteliği nedeniyle vekalet ücreti hakkında karar verilmesine yer olmadığına, Dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunun 293/2. fıkrası gereğince kesin olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.07/10/2021