Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2021/671 E. 2021/1031 K. 23.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/671 Esas
KARAR NO: 2021/1031
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 09/12/2020
NUMARASI: 2020/513 Esas, 2020/757 Karar
DAVANIN KONUSU: Tazminat (Sigorta Ödemesine Dayanan Rücuen)
KARAR TARİHİ: 23/09/2021
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesi ile; müvekkili şirkete İşyerim Paket İşyeri Sigorta Poliçesi ile sigortalı işyerinin, elektrik tesisatının projeye uygun olarak gereği gibi imal edilmemesi ve tesisatın bakım ve onarımının düzgün yapılmamasından doğan yangın sonucu hasarlandığını, müvekkili tarafından sigortalı şirkete 199.108,66 TL ödeme yapıldığını, davalının sigortalı işyerinin maliki olduğunu, binadaki noksanlık ve bakımsızlıktan dolayı kusursuz sorumluluğu bulunduğunu, bu nedenle ödenen bedelin rücuan tahsili için davalı şirkete icra takibi yapıldığını, alacağın tam ve kesin miktarının tahkikat sonucu belirleneceğini belirterek şimdilik 10.000,00 TL’nin ödeme tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevabında; davacının sigortalısına ödediği miktar belli olduğundan belirsiz alacak davası açılmasında hukuki yarar olmadığını, müvekkilinin işyerini 2013 yılında iktisap ettiğinde işyerinin iç tesisatının bulunmadığını, işyerinin birçok kez kiralandığını ve her kiracının işyerinin iç elektrik tesisatını kendi ihtiyacına göre döşediğini, bu nedenle hasardan sigortalı kiracının sorumlu olduğunu, davacının sigortalısının yanıcı ve patlayıcı maddeler bulundurmasına rağmen gerekli önlemleri de almadığını, zararın fahiş olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI Mahkemece, dava dışı sigortalı ile davalı arasında kira ilişkisi bulunduğu, kira ilişkisinden kaynaklı uyuşmazlıklarda sulh hukuk mahkemelerinin görevli olduğu gerekçesiyle davanın görevsizlik nedeniyle usulden reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı vekili istinaf dilekçesinde; BK’nın 60 maddesinin; “Bir kişinin sorumluluğu birden çok sebebe dayanabiliyorsa hakim, zarar gören aksini istemiş olmadıkça veya kanunda aksi görülmedikçe, zarar görene en iyi giderim imkanı sağlayan sorumluluk sebebine göre karar verir” hükmünü düzenlediğini, dava dilekçesinde yapı malikinin kusursuz sorumluluğuna dayanıldığından, uyuşmazlığın çözümünde asliye ticaret mahkemesinin görevli olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını talep ve istinaf etmiştir. Davalı vekili istinaf talebinin reddini savunmuştur.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE: Dava, sigorta hasar bedelinin rucüen tahsili istemine ilişkindir. Dosya kapsamından, davacı sigorta şirketi ile dava dışı … Ltd. Şti arasında, sigortalının kiracı olarak bulunduğu işyeri için “İşyerim Paket Sigorta Poliçesi” düzenlendiği, sigortalı işyerinde 05/09/2019 tarihinde çıkan yangın nedeniyle davacı şirketin sigortalısına 199.108,66 TL hasar ödemesinde bulunduğu ve sigortalıya ödenen bedelin rücuen tahsili için eldeki davanın açıldığı anlaşılmaktadır. Tarafların sıfatı, poliçenin niteliği, halefiyet ilkesinin özellikleri de göz önünde bulundurularak, öncelikle mahkemenin görevi ile ilgili dava şartının incelenmesi gerekmiştir. Poliçe, hasar ve dava tarihinde yürürlükte bulunan 6102 sayılı TTK nun 1472. maddesinde halefiyet düzenlenmiştir. Maddede, sigortacının sigorta tazminatını ödediğinde hukuken sigortalının yerine geçeceği, sigortalının gerçekleşen zarardan dolayı sorumlulara karşı dava hakkı varsa bu hakkın tazmin ettiği bedel kadar sigortacıya geçeceği belirtilmiştir. Halefiyet ile açılan davanın sigorta şirketinin hukuken yerine geçtiği dava dışı sigortalı tarafından sorumlulara karşı hangi mahkemeye dava açması gerekiyorsa o mahkemeye dava açması ve mahkemenin görevinin zarar sorumlusu ile dava dışı sigortalı arasındaki hukuki ilişkiye göre belirlenmesi gerekir. Somut olayda davalı, sigortalı işyerinin maliki olup, davacı yapı malikinin hasardan kusursuz sorumlu olduğunu ileri sürerek eldeki davayı açmıştır. Yapı malikinin kusursuz sorumluluğuna dayanıldığına göre görevli mahkeme asliye hukuk mahkemesidir. Mahkemelerin görevi yasanın 1.maddesinde belirtildiği gibi, ancak kanunla düzenlenir ve kamu düzenindendir. Dava şartları arasında yer aldığı için, mahkemece taraflarca ileri sürülmese dahi yargılamanın her aşamasında re’sen dikkate alınması gerekir ve taraflar yönünden usulü kazanılmış hak oluşturmaz. Somut olayda, davaya bakmakla görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemesi olması nedeniyle, bu aşamada esasa ilişkin nedenler incelenmeksizin, davacı vekilinin istinaf başvurusunun sadece bu nedenle kabulü ile, ilk derece mahkemesi kararının HMK 353/1.a.3 ve 362/1.c maddeleri gereğince kaldırılmasına dair aşağıdaki karar verilmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere; 1-Davacı tarafın istinaf başvurusunun esasa ilişkin sebepler incelenmeksizin KABULÜNE, 2-Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2020/513 Esas, 2020/757 Karar, 09/12/2020 tarihli kararının HMK’nın 353/1.a.3 maddesi gereğince KALDIRILMASINA, 3-Açılan davanın göreve ilişkin dava şartı yokluğu nedeniyle HMK.114/1-c ve 115/2 maddeleri gereğince dava dilekçesinin usulden REDDİNE, a)6100 sayılı HMK.20 maddesi uyarınca kararın kesinleşmesinden sonra iki haftalık süre içerisinde talep edilmesi halinde dosyanın görevli BAKIRKÖY NÖBETÇİ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİNE GÖNDERİLMESİNE, b)İki haftalık süre içinde dosyanın gönderilmesi için talepte bulunulmaması halinde davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin İHTARINA, c) 6100 sayılı HMK 331. maddesi gereğince harç, vekalet ücreti ve yargılama giderlerin görevli mahkemece, davaya bir başka mahkemede devam edilmemesi ve davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi halinde ise yargılama giderlerinin davanın açıldığı mahkemenin dava dosyası üzerinden KARARA BAĞLANMASINA, d)Varsa artan gider avansının dosyasına AKTARILMASINA, e)Sair işlemlerin yapılması için dosyanın mahkemesine İADESİNE, 4-İstinaf yargılaması aşamasında duruşma açılmadığından istinaf vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA, 5-İstinaf harçları peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına, 6-Davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin İlk Derece Mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına, Dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-a-3 bendi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi.23/09/2021