Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2021/651 E. 2021/877 K. 08.07.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/651 Esas
KARAR NO: 2021/877
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 10/12/2020
NUMARASI: 2020/70 Esas, 2020/573 Karar
DAVANIN KONUSU: Sıra Cetveline İtiraz (İflas Tasfiyesinde Düzenlenen Sıra Cetveline Yönelik Kayıt Kabul Ve Terkin Talebi (İİK 235))
KARAR TARİHİ: 08/07/2021
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı müflis şirketten 7 adet araç satın aldığını, toplam 56.683,46 EURO ödendiğini, ancak araçların devredilmediğini, İstanbul … İflas Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasında satın alınan araçların müvekkili adına tescili, kabul edilmediği takdirde 419.400,00 TL’nin başvuru tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile masraf ve vekalet ücreti ile birlikten ödenmesinin talep edildiğini, talebin iflas idare memurları tarafından reddedildiğini belirterek, fazlaya ilişkin dava ve hakları saklı kalmak kaydı ile 78.057,34 EURO (araçların satış tarihi itibariyle karşılığı 419.400,00 TL) alacağın satış tarihi itibariyle işleyecek avans faizi ile birlikte sıra cetveline kaydına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; mahkemenin yetkisiz ve görevsiz olduğunu, harcın tamamlanmadığını, arabuluculuk şartı gerçekleşmeden açılan davanın usulden reddi gerektiğini, talebin, zamanaşımına uğradığını, iflas kararının henüz kesinleşmediğini, alacağın davacının beyanından ibaret olduğunu belirterek davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEME KARARI İlk derece mahkemesi; davacının alacağı için iflas masasına 344 kayıt numarası ile alacak kaydını yaptırdığı, ret kararının 09.12.2019 tarihinde davacıya tebliğ edildiği, ancak masraf yatırılmadığından tebligatın bilgi mahiyetinde kaldığı, sıra cetvelinin 20.11.2019 tarihinde ilan edildiği, davacının arabuluculuk başvurusunu 17.12.2019 tarihinde yaptığı, arabuluculuk başvurusu ve iş bu davanın İİK madde 235 gereği ilandan itibaren 15 günlük süre geçtikten sonra açıldığı gerekçesi ile davacının davasının hakdüşürücü süre nedeniyle reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ Karar yasal süresi içerisinde davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir. Davacı vekili istinaf dilekçesinde; müvekkili tarafından davalıdan satın alınan araçların bedellerinin ödenmesine rağmen araçların devrinin yapılmadığını, araçların devrinin yapılması olmadığı taktirde bedelinin ödenmesi konusunda masaya başvurduklarını, talebin reddedildiğini, bunun üzerine arabuluculuğa başvurulduğunu, anlaşıma sağlanamadığını, mahkemenin ret gerekçesinin yerinde olmadığını, dosyaya ibraz edilen ödeme dekontlarından da anlaşılacağı üzere araçların alım satımı için müflis şirkete, davacı müvekkil şirketçe araçların bedellerinin tam olarak ödendiğini belirterek ilk derece mahkeme kararının kaldırılmasını talep ve istinaf etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE HUKUKİ NİTELENDİRME: Dava, kayıt kabul istemine ilişkindir. Mahkemece hak düşürücü sürede açılmayan davanın reddine karar verilmiştir. İİK’nın 234/1. maddesi, “iflas idaresi sıra cetvelini iflas dairesine verir ve alacaklıları 166. maddenin 2. fıkrasındaki usule göre ilan yoluyla haberdar eder.” hükmünü içermektedir. İflas idaresinin, sıra cetveli ile birlikte, sıra cetveli ile ilgili olan bütün bilgileri (deliller, diğer belgeler) de iflas idaresine vermesi gerekir. Bundan sonra, iflas idaresi, sıra cetvelinin iflas dairesine verildiğini ve orada alacaklıların ve (mülkiyet dışındaki) istihkak iddiası sahiplerinin incelemesine hazır olduğunu ilan eder. (Prof. Dr. Baki Kuru, İcra ve İflas Hukuku El Kitabı, 2013, İkinci Baskı, Ankara, sh. 1327.) İİK’nın 235/1. maddesinin ilk iki cümlesi “Sıra cetveline itiraz edenler, cetvelin ilanından itibaren onbeş gün içinde iflasa karar verilen yerdeki ticaret mahkemesine dava açmaya mecburdurlar. 223. maddenin üçüncü fıkrası hükmü mahfuzdur.” hükmünü içermektedir. İİK’nın 234/2. madde hükmü uyarınca yapılan tebligat bilgi verme mahiyetinde olup dava açma süresi bu tebligat ile başlamaz. Bu madde hükümlerinden de anlaşılacağı üzere, iflas sıra cetveline itiraz davaları süreye tabi olup bu süre kural olarak sıra cetvelinin İİK’nın 166. maddesinde gösterilen usulde ilanından itibaren işlemeye başlar. Eğer davacı aynı Kanun’un 223. maddesine göre tebliğe elverişli adres gösterir ve gerekli masrafı avans olarak yatırırsa süre kendisine yapılan tebliğden itibaren hesaplanır. Bu itibarla sıra cetvelinin hangi tarihte hangi gazetede yayınlandığının tereddüde yer bırakmayacak şekilde açıklıkla belirtilmesi ve davacının tebliğe elverişli adres bildirip, gerekli avansı yatırıp yatırmadığının net olarak bilinmesi şarttır (Yargıtay 23 HD’nin 2015/5275 Esas, 2016/2424 Karar sayılı kararı) İflas dairesi 21.02.2020 tarihli cevabi yazısında; davacının masraf avansı vermediğini bildirmiştir. Somut olayda, müflis şirket … A.Ş hakkında hakkında İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 06.11.2018 tarih, 2018/789 E. 2018/1087 K. sayılı kararı ile iflas kararı verildiği, iflasın İstanbul … İflas Müdürlüğü’nün … iflas sayılı dosyası ile yürütüldüğü, davacı alacaklının 7 adet aracın adlarına tescili olmadığı taktirde bedeli olan 419.000,00 TL’nin faizi birlikte tahsili konusunda alacak kayıt talebinde bulunduğu, iflas idaresinin, … kayıt numarası altında “alacak kaydının yargılamayı gerektirdiği” gerekçesiyle talebi reddettiği, davacının tebliğ için masraf avansı yatırmadığı, ret gerekçesini de içeren sıra cetvelinin 20.11.2019 tarihinde star gazetesinde, 26.11.2019 tarihinde Ticaret Sicil Gazetesinde ilan edildiği, davacının 17.12.2019 tarihinde arabuluculuğa başvurduğu, eldeki davanın ise 29.01.2020 tarihinde açıldığı, hem arabuluculuğa başvuru hem de dava tarihi itibari ile 15 günlük hak düşürücü sürenin geçirildiği anlaşılmaktadır. Buna göre davanın hak düşürücü süre içinde açılmadığı yönündeki mahkeme gerekçesi yerindedir. Bununla birlikte mahkemece, Yargıtay 23. HD’nin 06.03.2017 tarih, 2016/8334; 687 ve 19.06.2014 tarih, 2014/1525; 4704 sayılı kararlarında belirtildiği üzere, davanın hak düşürücü süre içinde açılmış olmasına ilişkin özel dava şartı noksanlığı bulunduğu gerekçesiyle davanın HMK’nın 114/2 ve 115/2 maddeleri uyarınca reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamıştır. Açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin istinaf başvurusunun yukarıda belirtilen nedenler ile kabulü ile yeniden yargılama yapılmasına gerek olmadığından HMK’nın 353/1.b.2 bendi gereğince davanın hak düşünücü süre içinde açılmış olmasına ilişkin özel dava şartı noksanlığı bulunduğu gerekçesiyle davanın HMK’nın 114/2 ve 115/2 maddeleri uyarınca reddine karar verilmesine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M:Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere, 1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun yukarıda belirtilen nedenler ile KABÜLÜNE, 2-İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin; 2020/70 Esas, 2020/573 Karar, 10/12/2020 tarihli kararının HMK’nın 353/1.b.2 bendi gereğince KALDIRILMASINA, 3a-Davanın HMK’nın 114/2. ve 115/2 maddeleri uyarınca dava şartı noksanlığından usulden REDDİNE, b-Davalı taraf vekille temsil olunduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 4.080,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınıp DAVALIYA VERİLMESİNE, c- Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken maktu 59,30 TL Peşin harcın, Davacı tarafından peşin yatırılan toplam 54,40 TL’den mahsubu ile bakiye 4,90 TL’nin davacıdan alınarak HAZİNEYE İRAD KAYDINA, d-Davacı tarafça yapılan yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
İstinaf Gİderleri Yönünden 1-Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 492 sayılı Harçlar Kanununu gereğince alınması gereken 59,30 TL istinaf maktu karar ve ilam harcından davacı tarafından peşin yatırılan 54,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 4,90 TL harcın davacıdan tahsile ile HAZİNEYE İRAT KAYDINA, 2-Davacı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, 3-İstinaf incelemesi sırasında duruşma yapılmadığından istinaf vekalet ücreti taktirine yer olmadığına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 353/1-b-2 bendi ile İİK’nun 164. Maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 10 gün içinde Yargıtay Temyiz Kanun Yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi.08/07/2021