Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2021/323 E. 2021/396 K. 18.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/323 Esas
KARAR NO : 2021/396
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 03/12/2020
NUMARASI: 2017/1012 Esas, 2020/801 Karar
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Taşınmaz Kira Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 18/03/2021
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA Davacılar vekili dava dilekçesi ile; 1/3 payı müvekkillerine ait bulunan Karaköy, … Mahallesi, … Caddesi, … kapı sayılı dükkânda, davalı şirketin kiracı olduğunu, kira paralarının peşin ödenmesi gerekirken, davalı şirketin 2015 yılına ait kira parası net 22.500 TL’yi bu tarihe kadar ödemediğini, bunun üzerine davalı şirket aleyhine İstanbul …. İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyası ile iflas yolu ile icra takibi yapıldığını, davalı şirketin borca itiraz ettiğini, davalının kira borcunu ödediğine dair herhangi bir belge sunmadığını belirterek davalının icra takibine itirazının kaldırılmasına, takibin devamına, borcun depo edilmediği takdirde şirketin iflasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP Davalı taraf, süresinde davaya cevap vermemiş, duruşmada davanın reddini savunmuştur.
İLK DERECE MAHKEME KARARI Mahkemece; davalı şirketin kesinleşen sulh hukuk mahkemesinde belirlenen kira borcunu ödediğine dair delil sunmadığı, bu nedenle takibe itirazın kaldırıldığı, ilanın yapıldığı, taraflarca yapıldığı beyan edilen 30.000,00 TL ödemenin mahsubundan sonra, kapak hesabı yapılarak borçluya kalan borcun ödenmesi için depo emri tebliğ edildiği, borçlunun süresinde borcu ödediği ve davanın konusuz kaldığı gerekçesiyle konusuz kalan davada karar verilmesine yer olmadığına, davacı tarafından karşılanan yargılama gideri ile, davacı lehine hükmedilen vekalet ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ: Davalı vekili istinaf talebinde; depo emrinin tebliği üzerine süresinde borcun ödenmesi nedeniyle iflas davasının reddine karar verilmesi gerekirken, konusuz kalan davada karar verilmesine yer olmadığına karar verildiğini, dava kabul edilmiş gibi davacı lehine vekalet ücreti ve yargılama giderine hükmedilmesinin de usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını talep ve istinaf etmiştir.Davacılar vekili istinaf talebine cevabında; davalının iflas yolu ile adi takibe itiraz ederek eldeki davanın açılmasına neden olduğunu, borcunu 3 sene sonra ödeyen davalı lehine vekalet ücreti takdir edilmesinin mümkün olmadığını belirterek istinaf talebinin reddini savunmuştur.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE: Dava; takibe itirazın kaldırılması ve iflas talebine ilişkindir. İİK’nın 164. maddesi uyarınca iflas talebi hakkında verilen kararlara, kararın tebliğinden itibaren 10 gün içinde istinaf yoluna başvurulabilir. HMK’nın 103/1-e bendi uyarınca bu davalar adli tatilde de görülebileceğinden istinaf süresi adli tatilde de işlemeye başlar. Kararda istinaf süresi iki hafta olarak belirtilmiştir. Anayasa Mahkemesi 26.02.2015 tarihli kararında, tarafların kararda bu şekilde yanıltılmaları sonucu hukuki bir hakkın kullanılamamasını “hak ihlâli” olarak nitelemiştir. Bu nedenle Dairemizce, mahkemenin istinaf süresini iki hafta olarak belirtmesi ve davacı vekilinin de kararı 10 günlük süre geçtikten sonra ve fakat mahkemece belirtilen iki haftalık süre içinde istinaf ettiği nazara alınarak istinaf incelemesi yapılmıştır.Mahkemece, depo emri gereğinin süresinde yerine getirilmesi nedeniyle konusuz kalan davada karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, davalı taraf iflas davasının reddine karar verilmesi gerektiği ve bu nedenle davacı lehine vekalet ücreti ve yargılama giderlerine hükmedilemeyeceği gerekçesiyle karara karşı istinaf yoluna başvurmuştur. Borçlu, yedi günlük süre içinde faiz ve giderleri ile birlikte borcunu bizzat alacaklıya ödediğini kesin delillerle mahkemede ispat eder ya da borç mahkeme veznesine depo edilirse ticaret mahkemesi iflas davasının reddine karar verir (Mahmut Coşkun,Konkordato ve İflas, 2 baskı sh. 4429).Somut olayda, takipli iflas davasında takibe konu alacağın davalı tarafça depo edilmesi sebebiyle iflas talebinin reddine karar verilmesi gerekirken, iflas davasının konusu kalmadığı gerekçesiyle dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi doğru olmamıştır. Nitekim Yargıtay 23. HD’nin (2016/9096 Esas, 2020/580 Karar sayılı kararı). Yargıtay 19. Hukuk Dairesi’nin 24.01.2008 tarih ve 2007/8591 E., 2008/293 K., 20.10.2010 tarih ve 11132 E., 11663 K. sayılı ilamları da bu yöndedir.Bununla birlikte Yargıtay 23. HD’nin 2015/4842 Esas 2016/3663 Karar sayılı kararında da belirtildiği üzere, davalı, dava tarihinde davanın açılmasına sebebiyet verdiğinden, davacı lehine vekalet ücretine hükmedilmesi ve yargılama giderlerinin davalıdan tahsiline karar verilmesinde usule aykırılık bulunmamaktadır.Açıklanan nedenler ile davalı vekilinin istinaf başvurusunun yukarıda belirtilen nedenler ile kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, yeniden yargılama yapılmasına gerek olmadığından HMK’nın 353/1.b.2 bendi gereğince yeniden esas hakkında iflas davasının reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere; 1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun yukarıda belirtilen nedenler ile KABULÜ ile, İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2017/1012 Esas, 2020/801 Karar 03/12/2020 tarihli kararının HMK’nın 353/1.b.2 maddesi gereğince KALDIRILMASINA, yeniden HÜKÜM TESİSİNE,2a-Takipli iflas davanın REDDİNE, 2b-Harçlar kanunu uyarınca alınması gereken maktu 59,30-TL harçtan, davacı tarafça dava açılırken karşılanan 269,83-TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 210,53-TL harcın talep halinde kararın kesinleşmesinden sonra yatıran tarafa İADESİNE, 2c-Davacılar tarafından yapılan 1.331,62 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak, davacılara verilmesine,2d-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacılara verilmesine,2e-İlk derece mahkemesi veznesine depo edilen 2.759,71 TL’nin karar kesinleştikten sonra ve talep halinde davacılara ödenmesine, İstinaf Giderleri Yönünden 3-Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 492 sayılı Harçlar Kanununa bağlı tarife gereğince alınması gereken 91,10 TL başvuru harcı + 162,10 TL istinaf kanun yolu başvuru harcı toplamı 253,20 TL harcın, davalı tarafından peşin yatırılan 221,40-TL harçtan mahsubu ile bakiye 31,80-TL harcın davadaki haklılık durumu dikkate alınarak davalıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAT KAYDINA,4-Davalı tarafından karşılanan istinaf giderinin davadaki haklılık durumu dikkate alınarak davalı üzerinde bırakılmasına,5-İstinaf incelemesi sırasında duruşma yapılmadığından istinaf vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,6-HMK 333. maddesi gereğince yatırılan avansın kullanılmayan kısmının hüküm kesinleştikten sonra yatıran tarafa iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 353/1-b/2 bendi ile İİK’nun 164. Maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 10 gün içinde Yargıtay Temyiz Kanun Yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi..18/03/2021