Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2021/298 E. 2021/573 K. 22.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2021/298 Esas
KARAR NO : 2021/573
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ: 18/11/2020
NUMARASI: 2020/174 Esas, 2020/639 Karar
DAVANIN KONUSU: İflas (İflas Erteleme Süresinin Uzatılması)
KARAR TARİHİ: 22/04/2021
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacılar vekili dava dilekçesi ile; davacılar hakkında 2015/144 Esas sayılı dosyada 10/04/2019 tarihinden itibaren 1 yıl süre ile iflasın ertelenmesine karar verildiğini, kararın istinaf incelemesinde olduğunu, 7226 sayılı Yasa’nın geçici 1. maddesi uyarınca sürelerin durması nedeniyle erteleme süresinin 15/06/2020 tarihinde dolacağını, uzatma kararı verilmesi halinde davacı … ait taşınmazın satılarak borçların ödeneceğini belirterek müvekkili şirketler hakkında verilen iflas erteleme kararının bir yıl süre ile uzatılmasını ve 07/04/2015 tarihinde verilen tedbirlerin devamını talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI:İlk derece mahkemesi; davacı şirketlerin 31/05/2020 tarihli son bilanço itibarıyla rayiç değerler üzerinden borca batık olmadıkları ve iflas ertelemenin birinci koşulu olan borca batıklık durumunun mevcut olmadığı gerekçesiyle uzatma talebinin reddine ve davacılar hakkında devam eden tüm tedbirlerin kaldırılmasına karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ:Davacılar vekili istinaf talebinde; iflas ertelemesinin uzatılması davalarının erteleme davalarına bağlı olup, erteleme konusunda verilen karar kesinleşmeden uzatma talebi hakkında karar verilemeyeceğini, iflas erteleme davasında verilen tedbirlerin hüküm kesinleşinceye kadar devam etmesi ve tedbirin geçerliliğini koruması gerektiğini, uzatma davasında herhangi bir karar verilemeyeceğini, müvekkiline ait taşınmazın satışı için alacaklılar ile protokoller yapılarak alacaklarda indirim yapıldığını, mahkemece de taşınmazın 65.000.000,00 TL bedelden aşağı olmamak üzere satışına karar verildiğini, ancak pandemi nedeniyle alıcının kredi işlemlerinin uzaması nedeniyle satış için ek süre taleplerinin mahkemece reddedildiğini, bunun üzerine alıcının taşınmazı almaktan vazgeçtiğini, mahkemece erteleme davasının beklenmesi halinde taşınmaza yeniden aynı şartlarla alıcı bulunabileceğini, böylece hem borçların ödenip hem de kalan paranın şirkete sermaye olarak aktarılabileceğini, ancak davanın reddi kararı ile ipoteği bulunan alacaklının ilk alacak miktarına dönüldüğü gibi, taşınmazın ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takipte değerinin çok altında satılarak diğer alacaklıların alacağına kavuşamayacağını belirterek kararın kaldırılarak tedbir kararlarının devamını ve kök dosyanın beklenerek davanın kabulüne karar verilmesini talep ve istinaf etmiştir.Bir kısım müdahiller istinaf başvurusunun reddini istemiştir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE:Dava, iflasın ertelenmesinin uzatılmasına ilişkindir.Dosya kapsamından; mahkemenin 2015/144 Esas sayılı dosyası ile davacılar lehine 10/04/2019 tarihinden itibaren bir yıl süre ile iflasın ertelenmesine karar verildiği, kararın bir kısım müdahiller tarafından istinaf edilmesi üzerine Dairemizin 2019/2210 Esas, 2020/1830 Karar sayılı ilamı ile, süresinde yapılamayan istinaf taleplerinin usulden, diğer istinaf taleplerinin ise esastan reddedildiği, karara karşı temyiz yoluna başvurulduğu ve henüz temyiz incelemesinin sonuçlanmadığı anlaşılmaktadır.Eldeki dava ile iflasın ertelenmesinin bir yıl süre ile uzatılması talep edilmiş, mahkemece davacıların borca batık bulunmadığı gerekçesiyle uzatma talepleri reddedilmiş, davacılar karara karşı istinaf yoluna başvurmuşlardır. İflasın ertelenmesine ilişkin davalar ilk erteleme ve uzatmalarla birlikte İİK 179 b/4 maddesi uyarınca bir bütün olarak değerlendirilmesi gerekir, yine aynı madde uyarınca ilk erteleme kararı henüz sonuçlanmamışsa uzatma davaları için ilk dava bekletici mesele yapılır. Mahkemece dava tarihinde yürürlükte bulunan ve derdest davalarda uygulanmasına devam eden İİK.nun 179/b-5 maddesi uyarınca davacı şirketin ilk iflas erteleme talebine ilişkin davanın sonucu beklenmeli bu arada kayyım raporları doğrultusunda asıl karar sonucu beklenmeden tedbirlerin verildiği tarih de nazara alınarak şirketin borca batıklıktan kurtulmuş olmasının tesbiti halinde davanın dava şartı bulunmaması nedeniyle reddine, borca batıklıktan kurtulması mümkün bulunmaması veya tedbirlerden itibaren kanunda yazılı azami sürenin dolduğunun anlaşılması halinde ise iflasa karar verileceğinin göz önünde bulundurulması gerekir (Yargıtay 23. HD’nin 15/12/2020 tarih ve 2017/1560 Esas, 2020/4295 Karar sayılı kararı).Somut davada alınan 14/10/2020 tarihli bilirkişi raporunda; davacı …Akaryakıt Ltd. Şti.’nin 31/05/2020 tarihli bilanço itibarıyla rayiç değerler üzerinden özsermayesinin 333.451,19 TL olduğu ve borca batık olmadığı, yine davacı …. Ltd. Şti’nin 31/05/2020 tarihli bilanço itibarıyla rayiç değerler üzerinden özsermayesinin 10.232.339,65 TL olduğu ve borca batık olmadığı belirtilmiştir.Bu durumda davacı şirketlerin borca batıklıktan çıktığının tespit edilmesi karşısında, mahkemece davanın bu nedenle reddine karar verilmesi yerindedir. Bunun yanında mahkemece yargılama sırasında iflas erteleme davasında verilen tedbirlerin devamına karar verilmişse de, davanın reddi kararı ile birlikte bu davada verilen tedbirlerin devamına dair kararın kaldırılmasında da isabetsizlik bulunmamaktadır. Açıklanan nedenler ile davacılar vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1.b.1 bendi gereğince esastan reddine karar verilmesine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;1-Dosya kapsamı ve delil durumuna göre İlk Derece Mahkemesi kararı usul ve yasaya uygun olduğundan HMK’nın 353/1.b.1 Maddesi gereğince davacıların istinaf başvurularının esastan REDDİNE,2-İstinaf harçları peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına, 3-Davacı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerlerinde bırakılmasına,4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma yapılmadığından istinaf vekalet ücreti taktirine yer olmadığına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 353/1-b/1 bendi ile İİK’nun 164. Maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 10 gün içinde Yargıtay Temyiz Kanun Yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi.22/04/2021