Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2021/247 E. 2021/559 K. 22.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2021/247 Esas
KARAR NO : 2021/559
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ: 20/11/2020
NUMARASI: 2018/1114 Esas, 2020/668 Karar
DAVA: KONKORDATO (Adi Konkordatodan Kaynaklanan (İİK 285 İla 308/h))
KARAR TARİHİ: 22/04/2021
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacılar, … Sanayi ve Ticaret Ltd.Şti, … vekili, 25.09.2018 tarihli dava dilekçesinde, müvekkili şirketin, Sancaktepe/İstanbul adresinde, mobilya üretimi ve satış faaliyetleri ile iştigal ettiğini, son dönemde ülke ekonomisinde yaşanan dar boğazın tüm piyasayı etkilediğini, müvekkili şirketin alacaklı olduğu şirketlerden alacağını tahsil etmekte büyük sıkıntılar yaşandığını, yasal takip başlatıldığını, şirketin İşletme sermayesini olumsuz etkilediğini, hatta borca batık hale gelmesinin ana sebeplerinden biri olduğunu, şirketin nakit akışının bozulmasından dolayı mali kuruluşlardan kredi kullanımı yapması, kullanılan kredilerin yüksek maliyetli olması, 2018 yılında döviz kurunda meydana gelen değişiklik gibi nedenlerin müvekkili şirketin mali durumunu bozduğunu, müvekkili şirketin mobilya üretiminde 14 yıllık geçmişe sahip olduğunu, ödeme dengelerinin sıkıntıya girmesi nedeniyle şirketin mali durumunun bozulduğunu, bankalar nezdindeki kredibilitesinin olumsuz etkilendiğini, ortaklar kurulunun 14 Eylül 2018 tarihli toplantısında oybirliği ile bozulan mali durumun iyileştirilmesi ve faaliyetlerine devam edebilmesi için TTK 377. maddesi gereğince konkordato talebinde bulunulmasına karar verildiğini, konkordato ön projesinin 31 .08.2018 tarihli bilanço ve finansal tablolar esas alınarak düzenlendiğini, konkordato talep eden gerçek kişilerin şirket yöneticisi olarak görev yaptıklarını, şirketin borçlarına kefil olduklarını, şirketin konkordato projesinin temel felsefesinin, konkordatoya tabi ( imtiyazsız / rehinsiz) alacaklıları ile 3 yıllık vade konusunda anlaşarak, konkordatonun tasdiki şartlarından başlayarak, üçer aylık taksitlerle garameten ödemek olduğunu, projenin vade konkordatosu projesi olduğunu belirterek, müvekkili şirket lehine, üç aylık geçici mühlet kararı verilmesini, kesin mühlet kararı verilmesini ve tedbir kararları alınmasını talep etmiştir.Mahkemece, 26.11.2018 tarihli ara karar ile davacılar, … yönünden dosyanın tefriki ile 2018/1419 esas sırasına kayıt edilmesine karar verilmiştir.Alacaklıların bir kısmı yargılamaya katılarak, yazılı ve/veya sözlü beyanda bulunmuşlardır.
İLK DERECE MAHKEME KARARI;Mahkemece, davacı tarafa verilen süre içerisinde 21.531,38 TL konkordato tasdik harcının yatırıldığı, komiser heyet raporunda, oy kullananların tamamının adi alacaklı olduğu, oy kullanan alacaklı sayısının 55 adet olduğu, toplam alacak tutarının 9.485.189,64 TL olduğu, kabul oyu kullanan adi alacaklı sayısının 43, kabul oyu kullanan alacaklıların toplam alacak miktarının 5.983.222,26 TL olduğu, alacaklı sayısı açısından oranın %78,18 alacak tutarı açısından oranın %63,08 olduğu, çoğunluk oyu ile projenin kabul edildiği, şirketin son olarak sunduğu revize projesinde tasdik kararından sonra ilk bir yılı ödemesiz geri kalan 4 yılda ise taksitle olmak üzere toplam 5 yıllık ödeme süresinin öngörüldüğü, teklif edilen tutarın borçlunun iflası halinde alacaklıların elde edebileceği tutardan fazla olduğunu, 52 çalışanı olduğunu, bilançoda personele 72.014,08 TL borç görünmekte ise de rapor tarihi itibariyle ödemelerin yapıldığı bu nedenle teminat kapsamında olmadığı, konkordato raporunun, geçici ve kesin mühlet sürelerinin tümünün değerlendirilmesi suretiyle İİK 305. maddesinde düzenlenen konkordatonun tasdik şartları yönünden uzman bilirkişi heyetinden rapor alındığı, rapora göre borçlu şirketin 11/8/2020 tarihinde konkordato nihai projesini sunduğu, İİK ‘nın 302.maddesine göre yapılan alacaklılar toplantısında yeterli oranın sağlandığı, teklif edilen tutarın borçlunun iflasına göre alacaklıların elde edebileceği tutarlardan yüksek olduğu, teklif edilen tutarın borçlunun kaynaklarıyla orantılı olduğu, şirketin faaliyet durumu, net karlılık hesabı, konkordatoya tabi borçların ve kamu borçlarının tutarı nazara alındığında elde edilebilecek kaynakların borçların ödenmesine yeteceği, toplam 316.418,47 TL tutarlı alacağı bulunan 4 alacaklının kabul oyları sırasında şirket adına kabul oyu kullanan kişilerin vekaletnamelerinde ya da temsilcilerin yetkilerinde konkordatoya muvafakat verilmesi konusunda özel yetki bulunmadığı, ancak bunlar nisaptan çıkarıldığında dahi yeterli oranın sağlanmış olacağı borçlu şirketin işçi ücretlerini düzenli olarak ödediği, ödenmemiş işçi ücreti bulunmadığı, mühlet içerisinde yapmış olduğu mal alınmalarıyla ilgili ödemeleri peşin olarak yaptığı, dolayısıyla teminata bağlanması gerekmediği gerekçesiyle, konkordato talebinin kabulüne, davacının revize ettiği projesine göre tasdik kararından sonra ilk 1 yıl ödemesiz geri kalan 4 yılda 48 taksitle olmak üzere toplam 5 yıllık, faizsiz ödeme planını içeren konkordato projesinin tasdikine, 2021 senesinde 2 taksit, 2022 senesinde 12 taksit 2023 senesinde 12 taksit, 2024 senesinde 12 taksit 2025 senesinde 10 taksit halinde ödenmesine, 01.09.2020 tarihli komiser heyeti raporu ekinde bilgileri ve alacak tutarları bulunan toplam 55 alacaklı ile ilgili 55 sayfalık ödeme tablosunun kararın eki sayılmasına, tüm alacaklıların ve taksitlerin bu ödeme planına göre izlenmesine, konkordatonun tasdik kararının, gerekçeli kararın kesinleşmesi beklenilmeksizin İİK 308/c maddesi gereğince derhal bağlayıcı hale gelmesine, kesin mühletin sona ermesine, kesin mühlet kararı ile doğan ve İİK nun 294-295-296-297. maddelerinde düzenlenen ve tüm sonuçların ve mühlet boyunca verilen tüm konkordato tedbirlerinin kaldırılmasına, konkordato komiserlerinin görevlerine son verilmesine, İİK 306/2. maddesi gereğince tasdik edilen konkordatonun infazının sağlanması için kayyım görevlendirilmesine, kayyım tarafından borçlunun İşletme faaliyet durumu ve proje uyarınca borçlarını ödeme kabiliyetini muhafaza edip etmediği konusunda her iki ayda bir rapor sunulmasına, İİK 308/b maddesi uyarınca alacakları itiraz uğramış olan tüm alacaklılara tasdik kararının İlan tarihinden itibaren 1 ay içinde dava açabileceklerinin ihtarına, İİK nın 306/son maddesi göndermesiyle hüküm fıkrasının İİK ‘nın 288.maddesi uyarınca ilanına, davacı borçlunun talebi olmadığından İİK 307. maddesine göre rehinli malın muhafaza altına alınması ve satışının karardan itibaren 1 yılı geçmemek üzere ertelenmesine yer olmadığına, finansal konusu malların var ise bunların iadesinin ertelenmesine yer olmadığına, İİK 308/f maddesi uyarınca konkordatonun tamamen feshi halinde borçlunun İİK ‘nun 308 .maddesi gereğince iflasına karar verilebileceği hususu dikkate alınarak İflas avansının bu aşamada iadesine yer olmadığına, İflas avansının ödeme takviminde belirtilen tüm borçlar ödendikten sonra davacı şirkete iadesine karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ:Karar, (mahkeme hüküm sonucunda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 297/1- ç bendinde belirtildiği şekilde, kanun yolu süresi olarak, İİK 308/a maddesinde yer verildiği üzere, itiraz eden alacaklıların tasdik kararının ilanından itibaren on gün içinde istinaf yoluna başvurabilir düzenlemesinin aksine, kararın tebliğ tarihinden itibaren 10 gün içinde istinaf kanun yoluna başvurulabileceği belirtilmiş olduğundan, her ne kadar tasdik kararı 306/2. fıkrası gereğince aynı yasanın 288 .maddesinde ifade edildiği üzere Basın İlan Kurumun resmî İlan portalında 26.11.2020 tarihinde, ticaret sicil gazetesinde 25.11.2020 tarihinde ilan edilmiş ise de hükümde sürenin başlangıcı hatalı bildirilmiş olduğundan Anayasa Mahkemesinin benzer konularda vermiş olduğu kararlarda dikkate alınarak, mahkemeye ulaşımın engellenmemesi ve adil yargılama hakkının ihlali sonucunun doğmaması nedeniyle istinaf kanun yolu süreleri kararın tebliğ tarihinden itibaren başlatılması gerekmiştir. Bu nedenle hükmün geriye etkili şekilde kaldırılmasında, hukuki yarar görülmediği gibi usul ekonomisi ilkesine de uygun düşmeyeceği kanaatine varılmıştır), yasal süre içerisinde, itiraz eden alacaklılar, … San.Tic.A.Ş vekili, … A.Ş vekili, … T.A.Ş vekili, … Bankası A.Ş vekili, … A.Ş vekili tarafından istinaf edilmiştir.İtiraz eden alacaklı … San.Tic.A.Ş vekili istinaf nedenleri olarak, ödemelerin başlangıç tarihi ve süresi nedeniyle alacaklıların alacağını temin etmesi ve tatmin olmalarının engellendiğini, mahkemelerin bu kadar uzun süreli projelere onay vermeleri ve hükme bağlamalarının alacaklılar açısından katlanmasının zor durumlar yarattığını, 30.871,23 TL ‘lik taksitlerle 48 ay boyunca kapatılacak olmasının süreci çekilmez hale getireceğini, kararın konkordatonun doğasına aykırı olduğunu iddia ederek, kararın kaldırılmasını istemiştir.İtiraz eden alacaklı … A.Ş vekili, …. A.Ş ‘nin davacıdan olan alacağının müvekkili şirket tarafından devir ve temlik alındığını, müdahil olduklarını, alacağın bir kısmının reddedilmesinin hukuka aykırı olduğunu, müvekkili şirketin 234.361,42 TL faiz alacağının reddedildiğini, konkordato şartlarının taşımadığını, iflasın alacaklılar aleyhine olduğu tespitine katılmadıklarını, şirketin üç aracı olup, taşınmazının olmadığını, projenin yürütülemeyeceğinin aşikar olduğunu, 2019 yılından beri başlayan 7 milyonluk sapma yaşandığının görüldüğünü, ödeme planına 2 yıllık süreçte hiçbir şekilde ulaşılmadığı süreçte ortaya çıkmışken halen mahkemenin bir yıl ön ödemesiz bir şekilde 4 yıllık vadeye borcu yaymasını kabul etmenin alacaklıların tamemen aleyhine olduğunu iddia ederek, kararın kaldırılmasını ve şirketin iflasına karar verilmesini talep etmiştir.İtiraz eden alacaklı … T.A.Ş vekili istinaf nedenleri olarak, konkordato projesinin alacaklıları zarara sokmak kastından ari olması gerektiğini, TMK 2. maddesi gereğince herkesin haklarını kullanırken ve borçlarını yerine getirirken dürüstlük kuralına uymak zorunda olduğunu, alacaklılardan talep edilen fedakarlığın davanın açıldığı 28.09.2018 tarihinden 2021 tarihine kadar beklemeleri ve alacaklarına faiz işletilememesinin bu tarihten itibaren 48 taksitle ödenmesini beklemeleri olup projenin hiçbir alacaklı tarafından kabul edilecek bir proje olmayacağının ortada olduğunu, taraflarınca konkordato projesine red oyu verildiğini, 308/ b maddesinde konkordato projesi uyarınca çekişmeli alacaklara isabet eden payın kararın kesinleşmesine kadar borçlu tarafından mahkemece belirlenen bir bankaya yatırılmasına karar verebilir hükmü kapsamında bahsi geçen alacaklara isabet eden payın bankaya depo edilmesine hükmedilmemesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu iddia ederek, kararın kaldırılmasını ve talebin reddine karar verilmesini talep etmiştir.İtiraz eden alacaklı … Bankası A.Ş vekili istinaf nedenleri olarak, kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, revize edilen projeye göre ilk 1 yıl ödemesiz, geri kalan 4 yılda ise 48 taksitle olmak üzere toplam 5 yıllık faizsiz ödeme planının tasdikinin hükme bağlanmasının alacaklılar açısından katlanması zor durumlar yarattığını, ayrıca bankanın 3. kişinin vermiş olduğu ipotekleri satıp paraya çevrilmeleri engellendiği için mağduriyet yaşanmasına neden olunduğunu, iddia ederek kararın kaldırılmasını istemiştir.İtiraz eden alacaklı … Bank A.Ş vekili istinaf nedenleri olarak, kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, müvekkili banka İle borçlu şirket arasında 2.000.000,00 TL bedelli genel kredi sözleşmeleri imzalandığını, ihtar gönderildiğini, borçlu şirket tarafından konkordato talep edildiğinin öğrenilmesi üzerine alacak kaydı yapıldığını, mahkemece nizalı alacaklar için depo kararı verilmediğini, yasa koyucunun konkordato düzenlemesi getirmesindeki amacının borçluya zaman kazandırmak olmayıp borçluyu olduğu kadar alacaklıyı da tatmin edecek bir orta yolda buluşulması gerektiğini, bankanın menfaatlerini hiçe sayan, borçlu şirketi kayıtsız şartsız koruyan mahkeme kararının kaldırılmasını ve talebin reddine karar verilmesini istemiştir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE:Dava, İİK 285 vd maddelerinde düzenlenen konkordato talebidir.Öncelikle, talebin niteliği ve mahkemece re’sen değerlendirilmesi gereken usul kurallarının incelenmesi uygun görülmüştür.2004 sayılı İİK ‘nun 285. maddesinde, yetkili ve görevli mahkeme düzenlenmiş, yasada, İflasa tabi olan borçlu için İİK ‘nun 154. maddesine atıf yapılarak ilgili maddenin birinci veya üçüncü fıkrasında yazılı yerlerdeki asliye ticaret mahkemesinin, iflasa tabi olmayan borçlu için ise yerleşim yerindeki asliye ticaret mahkemesinin yetkili ve görevli olduğu vurgulanmıştır.Somut yargılamada, davanın, dava tarihi itibariyle yetkili ve görevli asliye ticaret mahkemesinde açıldığı, yargılamanın yetkili mahkemece gerçekleştirildiği sabittir .Diğer yandan, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 74. maddesinde belirtilen şekilde, vekaletnamede konkordatoya ait özel yetkinin mevcut olduğuda anlaşılmıştır.Uyuşmazlık, tasdik kararındaki ödeme planının, projenin, nisaba dahil olacak alacaklarla verilen kararın, çekişmeli alacaklara isabet eden payın kararın kesinleşmesine kadar borçlu tarafından mahkemece belirlenen bir bankaya yatırılmasına dair karar verilmemiş olmasının, projenin tasdik şartlarının, borçlu şirket hakkında verilen tasdik kararının usul ve yasaya uygun olup olmadığıdır.Dosya kapsamından, davacı şirket ve dosyaları tefrik edilen şirket ortakları gerçek kişilerin tedbir talepli 25.09.2018 tarihli dava dilekçesi üzerine, mahkemenin 27.09.2018 tarihli tensip ara kararı ile 3 ay süre ile geçici mühlet kararı verildiği, yasal düzenleme kapsamında geçici komiser heyetinin atandığı, gerekli muhafaza tedbirleri hakkında ara kararlar oluşturulduğu, geçici komiser raporlarının görev tanımı çerçevesinde dosyaya ibraz edildiği, şirket malvarlıklarının rayiç değerlerinin tespitine dair rapor alındığı, 26.12.2018 tarihli celsede, davacı şirket yönünden İİK 289 maddesi gereğince 14.03.2019 tarihinden itibaren 1 yıllık kesin mühlet kararı verildiği, 23.12.2019 tarihli ara karar ile 1 yıllık kesin mühletin 26.12.2019 tarihinden itibaren 6 ay süre ile uzatılmasına, 25.06.2020 tarihli ara karar ile davacı şirket için 22.03.2020 ile 15.06.2020 tarihleri arasında duran 86 günlük sürenin kesin mühlet için verilen süreye eklenmek suretiyle 6 aylık ek kesin mühletin bitiş tarihinin 20.09.2020 tarihi olarak belirlenmesine karar verildiği, alacak iddiasında bulunan ve konkordato komiserleri tarafından alınan kararlara itiraz eden alacaklıların alacaklılar toplantısına katılıp katılmayacaklarına ve katılacakları nisaplarına dair raporlar üzerine, mahkemenin 13.08.2020 tarihli ara kararı ile nisaba dahil olacak alacak miktarları ve alacaklılarla ilgili karar oluşturulduğu, mahkemenin 14.09.2020 tarihli ara kararı ile işin mahiyeti gereğince tasdik şartlarının oluşup oluşmadığı konusunda bilirkişi raporu alınması, davacı hakkında verilen kesin mühletin 20.09.2020 tarihinde bitecek olması, bilirkişi incelemesinin ve diğer işlemlerin bu tarihte yetişmesinin mümkün olmadığı gerekçesiyle şirket hakkında, İİK 304/son fıkrası gereğince kesin mühletin sona erdiği 20.09.2020 tarihinden itibaren 2 ay uzatılmasına karar verildiği, harç tutarının yatırılması ve duruşma gününün belirlenmesi ve ilanına karar verildiği, İİK ‘nın 304/1. maddesi gereğince gerçekleştirilen tasdik yargılamasında, konkordato hakkında karar verilmek üzere konkordato komiserinin ve hazır olan alacaklıların dinlenildiği, konkordato harcının 17.09.2020 tarihinde yatırıldığı, toplam 55 alacaklı için ödeme planının komiser rapor ekinde sunulduğu konularının zapta geçirildikten sonra karar verildiği anlaşılmıştır. Hükmün niteliği ve itiraz eden alacaklıların itiraz nedenleri ile istinaf konuları dikkate alınarak, yargılamanın kesin mühlet kararı sonrasındaki aşamalarının irdelenmesi uygun görülmüştür.05.12.2019 tarihli konkordato komiser heyet raporunda, şirketin tedbir kararından sonra alacaklılarına önceki borçlarına karşılık ödeme yapmayı durdurduğu, Türkiye genelinde mağazaları bulunan … Grubuna günde ortalama 90 adet dört kapılı gardrop imal ederek sattığı, ayrıca mutfak dolapları imalatlarını da sürdürdüğü, bütün bu imalatlarının ham maddelerini borçlu olduğu firmalardan peşin ödemek suretiyle temin ettiğini, kayıt yaptıran alacaklılar listesinin sunulduğu, toplam 13.217.542,91 TL ‘lik alacak kaydının yaptırıldığı, bunun 3.854.872,63 TL ‘lik kısmının reddedildiğini, döviz bazında yaptırılan 33.488,20 Euro’luk alacak kaydının tamamının kabul edildiğini, reddedilen 3.854.872,63 TL ‘lik alacağın 1.877.934,44 TL”lik kısmının mükerrer kayıttan kaynaklandığı, reddedilen alacağın geri kalan 1.976.938,19 TL’lik kısmının ise genellikle konkordato döneminde yürütülen faiz ve fazla istemlere İlişkin olduğu, davacı şirketin İşçilerin alacaklarının düzenli olarak ödendiği, yeni siparişler nedeniyle çalışan işçi sayısının artırıldığı, davacı şirketin bankalar ile yeni yayımlanan duyuru çerçevesinde görüşmelere başlandığı bunun için süreye ihtiyaç duyulduğu belirtilmiştir.23.06.2020 tarihli konkordato komiser heyet raporunda, şirketin halihazırda borca batık olup olmadığının saptanması için rayiç değerlerinin belirlenmesi için tekrar rapor alınacağını, davacı şirketin düzenlediği bilançonun 31.12.2019 tarihli olduğu, şirketin aktif toplamının 13.320.858,93 TL, pasif toplamının 13.320.858,93 TL olduğu, şirketin konkordato süresinde satın aldığı malzemelerin bedelini ödediği, şirketin 2018 senesinde 12.585.832,53 TL’lik, 2019 senesinde de 17.960.974,40 TL’lik net satış yaptığı ancak konkordato projesinde öngördüğü 2018 yılı için 20.554.545 TL’lik, 2019 senesi için 25.004.203 TL’lik ciro hedeflerini tutturamadığı, bu ve diğer nedenlerden dolayı revize projesinin hazırlandığı belirtilmiştir.07.08.2020 tarihli konkordato komiser heyet raporunda, çekişmeli hale gelip, itiraz eden alacaklılar İle ilgili yapılan incelemeler sonucunda, … Bank A.Ş’nin, 599.320,55 TL alacak kaydı yaptırdığı, şirket yetkilisinin 419.859 TL lik kısmı kabul ettiği, davacı şirketin, bankanın mühlet süresinde temerrüt/ gecikme faizi hesaplamasını red sebebi olarak gerekçe gösterdiği, bankanın adi alacaklılar oylamasında nazara alınması gereken alacağının 419.859.34 TL olarak hesaplandığı, … Bankası A.Ş nin 1.618.113 TL alacak kaydı yaptırdığı, şirket yetkilisinin bu miktarın 1.158.822 TL lik kısmını kabul ettiği, geri kalan 459.291 TL lik kısmını reddettiği, şirketin adi alacaklılar oylamasında nazara alınması gereken alacağının 1.158.822,65 TL olarak hesaplandığı belirtilmiştir.Mahkemece, 13.08.2020 tarihli ara karar ile rapor sonucuna göre alacaklıların, çekişmeli alacakları konusunda nisaba dahil edilecek alacak miktarları hakkında karar verilmiştir.28.08.2020 tarihli, şirketin malvarlığının rayiç değerlerinin yeniden tespitine dair teknik bilirkişi raporu düzenlenmiştir.01.09.2020 tarihli konkordato komiser heyet raporunda, davacı şirketin 25.08.2004 tarihinde tescil edilerek kurulduğu, şirket merkezinin Sancaktepe / İstanbul adresinde bulunduğu, şirketin, dolap vb mobilyaların üretimi ile iştigal ettiği, özellikle büyük inşaatların mutfak, banyo ve diğer dolaplarını yaptığı, üretimlerin büyük yapı marketlerinde demonte olarak da satıldığı, şirketin sermayesinin 500.000 TL olduğu, şirket hakkında 27.09.2018 tarihinde geçici mühlet kararı ve 26.12.2018 tarihinde bir yıllık kesin mühlet kararı, sürenin 6 ay uzatıldığı ve Covid -19’dan kaynaklanan durmanın süreye eklendiği, şirketin yaptığı işlemler ve tüm ödemeleri heyetin onayı ile gerçekleştiği, konkordato müracaatından sonra alınan mal ve hizmet bedellerinin ödemelere onay verildiği, müraat tarihi itibariyle mevcut borçlar için ödeme yapılmadığı, malvarlığının rayiç değerlerinin hesaplandığı ve bilançonun takdim edildiği, davacı şirketin bütün alacaklılarına iadeli taahhütlü tebligat gönderilerek alacak tutarlarının bildirilmesinin istendiği, davacı şirket yetkilisinin kabul etmediği tutarların alacaklılara bildirildiğini, alacak kaydı yaptıran alacaklıların toplam 59 olduğu, dört adet mükerrer kayıt olduğu, davacı şirket yetkilisinin kabul etmediği alacaklılar içinde yer alan alacaklılardan … A.Ş, … A.Ş . … A.Ş, ….Ltd.Şti, … Bankası A.Ş, … A.Ş ve … Bankası A.Ş nin dilekçe sunarak yazdırdıkları alacak tutarlarının kabulüne karar verilmesini istediği, çekişmeli hale gelen alacak tutarları ile ilgili 07.08.2020 tarihli raporun dosyaya sunulduğu, davacı şirketin müracaat ettiği döneme ait ve son olarak çıkardığı değerlere göre düzenlenen 30.06.2020 tarihli bilançosu arasında çok önemli bir fark bulunmadığı, 30.06.2020 tarihli rayiç değerlere göre düzenlenen bilançoda aktif toplamının 11.745.557,14 TL, pasif toplamının 11.745.557,14 TL olduğu, davacı şirketin 30.06.2020 tarihli rayiç değerlere göre hazırlanan bilançodaki özvarlığının ise (-) 1.967.676,03 TL, 30.06.2020 tarihi itibariyle varlıklarının muhtemel satış fiyatlarına göre toplamının 11.745.557,14 TL, tüm borçların toplamının ise 13.713.233,17 TL olduğu, varlıklarının borçlarını karşılamaya yetmediği, borçlarının 1.967.676,03 TL daha fazla olup şirketin borca batık olduğu, kaydi bilançoda haklarda gösterilen finansal kiralamaya tabi makinaların mülkiyeti şirkete ait olmadığından bedelin aktif toplamına dahil edilmediği, 14.08.2020 tarihinde alacaklılar toplantısı yapıldığı, rehinli alacaklı olmadığı için oy kullananların tamamının adi alacaklı olduğu, … Bankasına olan borcun şirket ortağının şahsi gayrimenkulün 450.000 TL bedelle bankaya ipotek edildiği, oy kullanacak adi alacaklı sayısının 55, alacaklarının toplamının 9.485.189,64 TL olduğu, iltihak süresi sonu itibariyle kabul oyu kullanan adi alacaklı sayısının 43, kabul oyu kullanan alacaklar toplamının 5.983.322,26 TL olduğu, sayı açısından %78,18 oranında, tutar açısındanda %63,08 oranında çoğunlukla konkordato projesinin kabul edildiği, kabul oyu kullananların 43, red oyu kullananların 5, hiç oy kullanmayanların 7 olduğu .red oyu kullananlar İle hiç oy kullanmayanların alacaklarının toplamının 3.501.867,38 TL, oran olarak %36,92 olduğu, alacaklılardan 47 adedinin satıcılar, 8 adedinin bankalar olduğu, satıcıların alacak tutarlarının 5.730.768,64 TL, bankaların alacak toplamının 3.754.421,00 TL toplam 55 alacaklının 9.485.189,64 TL olduğu, bankalardan … Bankası ve … A.Ş’nin kabul oyu kullandığı, davacı şirketin son olarak sunduğu konkordato revize projesinde, tasdik kararından sonra ilk bir yıl ödemesiz, geri kalan dört yılda ise 48 taksitle olmak üzere toplam beş yıllık ödeme süresi öngördüğü, faiz önerisinin olmadığı, davacı şirketin konkordatonun Kasım 2020 ayında tasdik edileceği varsayımı ile bir senelik ödemesiz süre ayırdıktan sonra 2021 senesinin son iki ayında ödeme planının başlanacağının hesaplandığı ve ona göre bir ödeme planının oluşturulduğu, toplam 48 taksit ödeme yapılacağı, davacının konkordatoya tabi olan borçlarının toplamının 9.485.189,64 TL olduğu, davacının revize edilmiş proforma gelir tablosunda öngördüğü net satış tutarı, brüt satış karı ve dönem net karın gösterildiği, şirketin 2019 senesinde 17.960.974,40 TL net satış yaptığı, 2020 senesinin ilk altı ayında 10.029.334,33 TL’lik net satış yaptığı, 1.311.504,33 TL brüt satış karı olduğu, 126.846.10 TL dönem karı olduğu, halen 13.295.223 TL’lik bekleyen siparişi olduğu, davacı şirketin satış hedeflerinin tutmasının muhtemel olduğu, davacı şirketin kaynaklarının mevcut konkordato borcunu karşılayabilecek düzeyde olduğu, ödenmesi gereken alacaklılara ödenecek tutarın binde 2,27’si olup 21.531,38 TL olduğu, sonuç olarak, davacı şirketin borca batık olduğu, teklif ettiği ödeme tutarının kaynakları ile orantılı olduğu, iflas halinde alacaklıların eline geçebilecek tutardan çok daha fazla olduğu, konkordato projesinin kanunda öngörülen çoğunluk İle kabul edildiği, ödenmesi gereken harç tutarının 21.531,38 TL olduğu belirtilmiştir.29.09.2020 tarihli bilirkişi heyet raporunda, komiser heyetinin mühlet tarihinden (27.09.2018) bu yana yaklaşık 2 yıldır borçlu şirkete nezaret ettiği belirtilerek, İİK’nın 305. maddesindeki konkordato şartları ayrı ayrı değerlendirdikten sonra sonuç olarak, komiser heyetinin gerekçeli raporunda kabul oyu verdiği belirtilen 4 alacaklının kabul oyunun geçersiz olduğu, kabul oyu geçersiz olan alacaklıların alacak toplamının 316.418,47 TL olarak hesaplandığı, kabul oyu geçersiz olan alacaklıların red oyu vermiş gibi değerlendirildiğinde şirketin konkordato teklifinin alacak sayısı bakımından %70,90 alacak tutarı bakımından ise %59,74 oranıyla kabul edilmiş durumda olduğunun ortaya çıktığı, yani borçlu şirketin İİK m.302.maddesinde konkordato projesinin kabulü için öngörülen kaydedilmiş olan alacaklıların ve alacakların yarısı şeklinde çoğunluğu sağladığı, komiser heyeti raporunda ve eklerinde nisabı etkilemeyen dışında bir eksikliğe rastlanmadığı, borçlu şirketin işçi ücretlerini düzenli olarak ödediği, ödenmemiş işçi borcunun bulunmadığı, ayrıca şirketin mühlet içerisinde mal alımı yaptığı firmalara peşin ödemeler yaptığı yani mühlet içerisinde komiserin izniyle doğan herhangi bir borcunun olmadığı, somut olayda, konkordatonun tasdiki için teminat gösterilmesine gerek bulunmadığı belirtilmiştir.Bilirkişi raporu, dosya kapsamına uygun, yeterli ve yasal düzenlemeye uygundur.Mahkemece, konkordato komiser heyet ve bilirkişi raporuna göre karar verilmiştir.2004 sayılı İcra ve İflas Kanunun 305. madde başlığı ” Konkordatonun tasdiki Şartları” dır.Madde 305-(Değişik :28/2/2018-7101/33 md):“302’nci madde uyarınca yapılan toplantıda ve iltihak süresi içinde verilen oylarla kabul edilen konkordato projesinin tasdiki aşağıdaki şartların gerçekleşmesine bağlıdır:a) Adi konkordatoda teklif edilen tutarın, borçlunun iflası halinde alacaklıların eline geçebilecek muhtemel miktardan fazla olacağının anlaşılması ; malvarlığının terki suretiyle konkordatoda paraya çevirme halinde elde edilen hasılat veya üçüncü kişi tarafından teklif edilen tutarın İflas yoluyla tasfiye halinde elde edilebilecek bedelden fazla olacağının anlaşılması.b) Teklif edilen tutarın borçlunun kaynakları İle orantılı olması ( bu kapsamda mahkeme, borçlunun beklenen haklarının dikkate alınıp alınmayacağını ve alınacaksa ne oranda dikkate alınacağını da takdir eder ).c) Konkordato projesinin 302’inci maddede öngörülen çoğunlukla kabul edilmiş bulunması.d) 206’ncı maddenin birinci sırasındaki imtiyazlı alacaklarının tam olarak ödenmesinin ve mühlet içinde komiserin izniyle akdedilmiş borçların ifasının, alacaklı bundan açıkça vazgeçmedikçe yeterli teminata bağlanmış olması (302’nci maddenin altıncı fıkrası kıyasen uygulanır ).e) Konkordatonun tasdikinin gerektirdiği yargılama giderleri ile konkordatonun tasdiki durumunda alacaklılara ödenmesi kararlaştırılan para üzerinden alınması gereken harcın, tasdik kararından önce, borçlu tarafından mahkeme veznesine depo edilmiş olması.Mahkeme konkordato projesini yetersiz bulursa kendiliğinden veya talep üzerine gerekli gördüğü düzeltmenin yapılmasını isteyebilir”dir.2004 sayılı 302. maddesinde ise” Alacaklılar toplantısı ve projenin kabulü için çoğunluk üst başlığı” İle komiserin alacaklılar toplantısına başkanlık edeceği ve borçlunun durumu hakkında bir rapor vereceği, borçlunun gerekli açıklama yapmak üzere toplantıda hazır bulunmaya mecbur olduğu, konkordato projesinin, kaydedilmiş olan alacaklıların ve alacakların yarısını veya kaydedilmiş olan alacaklıların dörtte birini ve alacakların üçte ikisini aşan bir çoğunluk tarafından imza edilmiş ise kabul edilmiş sayılacağı belirtilmiştir.302. maddede ayrıca” Çekişmeli veya geciktirici koşula bağlı yahut belirli olmayan bir vadeye tabi alacakların hesaba katılıp katılmamasına ve ne oranda katılacağına mahkeme karar verir. Şu kadar ki bu iddialar hakkında ileride mahkemece verilecek hükümler saklıdır” düzenlemesine de yer verilmiştir. Mahkeme tarafından, çekişmeli ve geciktirici şarta yahut belirsiz vadeye bağlı alacaklar incelenirken alacağın esasına ilişkin ayrıntılı bir inceleme yapmayıp, yalnızca söz konusu alacaklılara oy hakkı tanınıp tanınmayacağına ilişkin bir inceleme yapacaktır. Mahkemece alacaklının ibraz ettiği belgelerle gerekli görmesi halinde bilirkişi incelemesi ile derinlemesine bir araştırma yapmadan kararını verecektir.Çekişmeli alacakların konkordatoya tabi olup olmayacaklarına daha açık bir ifade ile bu tür alacakların konkordato müzakerelerinde oy kullanıp kullanamayacağına, yani nisaba dahil olup olmayacağına konkordatoyu tasdik eden mahkeme karar verecektir.Somut yargılamada, itiraz eden alacaklının borçlu şirketin kabul etmediği alacak tutarı 302. madde gereğince çekişmeli kabul edilerek, borçlunun alacağa dair beyanı tutanakla belirlenerek alacaklıya mahkemeye başvuracağı belirtilmiştir.Alacaklıların bu talep ve itirazları üzerine, mahkeme tarafından komiser heyetinden raporlar alınarak nisaba dahil olacak alacak miktarları tespit edilmiştir. Bu nedenlerle, itiraz eden alacaklıların bu konudaki ve konkordato tasdik şartlarının oluşmadığına dair istinaf nedenlerinin yerinde olmadığı kanaatine varılmıştır.2004 sayılı İcra ve İflas Kanunun 294/3. fıkrasında, tasdik edilen konkordato projesinin aksine hüküm içermediği takdirde kesin mühlet tarihinden itibaren rehinle temin edilmemiş her türlü alacağa faiz işlemesinin duracağına yer verilmiştir.308/b maddesinin birinci fıkrasında ise, alacakları itiraz uğramış olan alacaklıların tasdik kararının İlan tarihinden itibaren bir ay içinde dava açabilecekleri, ikinci fıkrada, tasdik kararını veren mahkemenin, konkordato projesi uyarınca çekişmeli alacaklara isabet eden payın kararın kesinleşmesine kadar borçlu tarafından mahkemece belirlenen bir bankaya yatırılmasına karar verebileceği düzenlenmiştir. Yasanın ilgili düzenlemesi emredici nitelikte değil takdiri niteliktedir. Bu anlamda, mahkemenin buna dair karar oluşturmamış olmasında bir isabetsizlik görülmemiştir.Mahkeme tarafından, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunun ilgili hükümleri kapsamında usulüne uygun şekilde gerçekleştirilen konkordato yargılaması neticesinde, komiser heyet raporları ve bilirkişi raporu gereğince verilen konkordatonun tasdik kararında bir isabetsizlik görülmemiştir. Her ne kadar hükmün sonuç kısmında, itiraz eden alacaklıların, İİK 308/a maddesi gereğince tasdik kararının ilan tarihinden on günlük yasal süre içerinde istinaf kanun yoluna başvuru haklarının olduğuna dair açıklamaya yer verilmemiş olması isabetli olmamış ise de yukarıda ayrıntılı şekilde açıklandığı üzere, itiraz eden alacaklılar yönünden istinaf kanun yolu süreleri Anayasa Mahkemesinin benzer kararları göz önünde bulundurarak tebliğ tarihinden başlatılmıştır. Diğer yandan söz konusu eksiklik, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 297/1-ç bendine uygun olmamakla birlikte hükmün bu nedenle kaldırılması ve geriye yönelik işlem yapılmasında, usul ekonomisi ilkesi ve talebin niteliğe de göz önünde bulundurularak, isabetli olmayacağı kanaatine varılarak, açıklanan nedenlerle itiraz eden alacaklı müdahillerin istinaf başvurusunun reddine dair karar verilmesi gerekmekle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere: 1- İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018/1114 Esas, 2020 /668 Karar ve 20.11.2020 tarihli kararı usul ve esas yönünden hukuka uygun bulunduğundan itiraz eden alacaklı müdahiller, … Anonim Şirketi vekili, … Anonim Şirketi vekili, … T.A.Ş vekili, … Bankası A.Ş vekilinin, … A.Ş vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 353/1-b/1. bendi gereğince ayrı ayrı esastan REDDİNE,2- İtiraz eden alacaklı müdahil … Anonim Şirketi, 5411 sayılı Bankacılık Kanunun 143/6 maddesi gereğince 492 sayılı Harçlar Kanununa göre ödenecek harçlardan, kurulduğu takvim yılı ve bunu izleyen 5 yıl boyunca muaf olduğundan ve şirketin 18.01.2019 tarihinde kurulduğu anlaşıldığından harç alınmasına YER OLMADIĞINA, 3-Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 492 sayılı Harçlar Kanununa bağlı tarife gereğince alınması gereken, 59,30 TL istinaf maktu karar harcının itiraz eden alacaklı müdahillerden, 2 nolu bentte belirtilen … Anonim Şirketi haricindeki diğer müdahiller tarafından peşin olarak karşılandığından yeniden harç alınmasına YER OLMADIĞINA, 4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından ve davanın niteliği gereği vekalet ücreti hakkında karar verilmesine yer olmadığına,5-İtiraz eden alacaklıların yapmış olduğu istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerlerinde bırakılmasına,Dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunun 308/a maddesi gereğince kararın tebliğ tarihinden itibaren on gün içinde Yargıtay nezdinde temyiz kanun yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.22/04/2021