Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2021/2073 E. 2023/408 K. 06.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/2073 Esas
KARAR NO: 2023/408
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 05/05/2021
NUMARASI: 2021/409 Esas, 2021/379 Karar
DAVA: KOOPERATİFİN İHYASI
KARAR TARİHİ: 06/04/2023
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesi ile; müvekkili kurumun sigortalısı …’nın iş kazası sonucu malul kalması üzerine sigortalıya peşin değerli gelir bağlandığını ve geçici iş göremezlik ödeneği ile hastane masrafı ödendiğini, kurum zararının tahsili için Bakırköy 37. İş Mahkemesi’nin 2021/375 Esas sayılı dosyasında kooperatife dava açıldığını, ancak kooperatifin terkin edilmesi nedeniyle kooperatifin ihyası için dava açmak üzere süre verildiğini, müvekkili kurumun kooperatiften alacağı olduğundan, bu aşamada yapılan terkinin usulsüz olduğunu belirterek kooperatifin ihyasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP Davalılar davaya cevap vermemiştir,
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI Mahkemece; dosya üzerinden yapılan inceleme ile davanın kabulü ile kooperatifin ihyasına ve ticaret siciline tesciline, davalının yasal hasım olması nedeniyle aleyhine yargılama gideri hükmedilmesine yer olmadığına ve davacının yaptığı yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ Karar yasal süresinde davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir. Davacı vekili istinaf nedenleri olarak; davada yasal hasımın sadece İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü olduğunu, yasal hasım olmayan davalı tasfiye memuru yönünden lehlerine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğini belirterek yargılama gideri ve vekalet ücreti yönünden kararın kaldırılmasını talep ve istinaf etmiştir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE 1-Dava, ticaret sicilinden terkin edilen kooperatifin ihyası istemine ilişkindir. Bu tür davalar, ihyası istenilen kooperatifin tasfiye kurulu üyeleri ile kooperatifin terkinden önce kayıtlı olduğu ticaret sicil memurluğu aleyhine açılır. Ne var ki, mahkemece kooperatif tasfiye memuru olarak seçilen … ve … adına tebliğat çıkarılmadığı gibi davaya da dahil edilmemiş ve dolayısıyla taraf teşkili sağlanmadan dava sonuçlandırılarak kooperatifin ihyasına karar verilmiştir. Bu husus, Anayasa’nın 36. ve 6100 sayılı HMK’nın 27. madesinde düzenlenen Hukuki Dinlenilme Hakkına aykırı olduğu gibi mahkemece de re’sen nazara alınması gerekmektedir.Bu durumda, mahkemece tasfiye kurulu üyelerine, usulüne uygun olarak, dava dilekçesinin tebliği ile taraf teşkili sağlanarak yargılamaya devam edilmesi gerekirken, taraf teşkili yapılmadan yargılama yapılıp hüküm tesisi doğru olmamıştır.2-Diğer taraftan mahkemece dosya üzerinden yapılan inceleme ile davanın kabulüne karar verilmiştir.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nda (HMK) iki temel yargılama usulü düzenlenmiştir. Bunlar yazılı (m.118-186) ve basit (m.316-322) yargılama usulleri olup, davanın açıldığı mahkemeye ve uyuşmazlığın niteliğine göre uygulanacak yargılama usulü farklılık göstermektedir. Basit yargılama usulünün nasıl yapılacağı HMK’nın 316 ve devamı maddelerinde, basit yargılama usulünde ön incelemenin nasıl yapılacağı ise aynı Kanunun 320. maddesinde düzenlenmiştir. Belirtilen maddelere göre; basit yargılamada; dava ve cevap dilekçesinin verilmesinden sonra ön inceleme duruşması yapılması (m.320), ön inceleme duruşmasına tarafların meşruhatlı davetiye ile (m.322 ve m.139) ile davet edilmesi ve ön inceleme duruşmasının (m.320) tamamlanması gerekmektedir.Davanın niteliği gereği mahkemece, basit yargılama usulünü uygulamalı duruşma açılarak tarafların dinlenilmesi ve böylece hukuki dinlenilme hakkı tanınarak karar verilmesi gerekmektedir. Taraflara hukuki dinlenilme hakkının verilmesi Anayasal bir haktır. Anayasa’nın 36.maddesine göre, teminat altına alınan iddia ve savunma hakkı ile adil yargılanma hakkı hukuki dinlenme hakkını da içermektedir. Yine İnsan Hakları Avrupa Sözleşmesi’nde de hukuki dinlenilme hakkı adil yargılanma hakkı içerisinde teminat altına alınmıştır. 6100 sayılı HMK’nın 27. maddesi hükmüne göre, “davanın tarafları, müdahiller ve yargılamanın diğer ilgilileri, kendi hakları ile bağlantılı olarak hukuki dinlenilme hakkına sahiptirler. Bu hak; yargılama ile ilgili olarak bilgi sahibi olunmasını, açıklama ve ispat hakkını, mahkemenin açıklamaları dikkate alarak değerlendirilmesini ve kararların somut ve açık olarak gerekçelendirilmesini içerir. (Yargıtay 11. HD’nin 2021/7191 Esas, 2022/2157 Karar sayılı kararı). Bu itibarla, mahkemece dava dosyasında taraflara tebligat çıkarılmadan ve ön inceleme duruşması açılmadan 04.01.2021 tarihinde dosya üzerinde karar verilmesi de doğru görülmemiştir. Açıklanan nedenler ile davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile HMK’nın 351/1.a.6 ve 355 maddeleri gereğince başvurunun esası incelenmeden aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun esasa ilişkin sebepler incelenmeksizin KABULÜNE,2-Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2021/409 Esas, 2021/379 Karar ve 05/05/2021 tarihli kararının HMK’nun 353/1a.6 ve 355.maddeleri gereğince KALDIRILMASINA,3-Dosyanın, Dairemiz kararına uygun şekilde yargılama yapılmak ve yeniden bir karar verilmek üzere mahal Mahkemesine İADESİNE,4-Davacı kurum harçtan muaf olduğundan harç alınmasına YER OLMADIĞINA,5-Davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına,6-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,Dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-a.6 fıkrası gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi.06/04/2023