Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2021/2048 E. 2022/64 K. 20.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/2048 Esas
KARAR NO: 2022/64
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İstanbul 21. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ: 18/10/2021
NUMARASI: 2021/553 D.İş , 2021/563 Karar
DAVA: İHTİYATİ HACİZ
KARAR TARİHİ: 20/01/2022
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: İhtiyati haciz talep eden vekil dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin karşı tarafa eksiksiz ve kusursuz hizmet verdiğini, cari hesaba dayalı olarak toplam 67.834,00 TL fatura alacağının tahsili için karşı taraf aleyhine Gaziosmanpaşa İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasında takip başlattıklarını, ancak karşı tarafın takibe haksız itiraz ettiğini, karşı tarafın imzasını içeren mutabakat formlarında borcun kabul edildiğini, faturaya yönelik itirazda bulunmadığını, fatura ve mutabakat formlarının işin yapılıp teslim edildiğinin açık kanıtı olduğunu belirterek alacaklarını karşılayacak miktarda karşı taraf üzerine kayıtlı menkul, gayrimenkul ve araçlar ile banka hesapları üzerine İİK m. 257 gereğince ihtiyati haciz konulmasını istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: İlk derece mahkemesi 06/09/2021 tarihli karar ile, mutabakat formlarının 2021 yılı Temmuz ayı faturalarını kapsamadığı ve bu faturalarda hizmet verildiğine ilişkin karşı tarafın imzasının olmadığı; 2021 yılı Haziran ayı faturaları yönünden mutabakat formları gereği yaklaşık ispat koşulunun sağlandığı gerekçesiyle 29.778,02 TL alacak yönünden ihtiyati haciz talebinin reddine, 38.055,98 TL alacak yönünden ise ihtiyati haciz talebinin kabulüne, alacaklıdan alacağın % 20’i oranında teminat alınmasına karar verilmiştir. Karşı tarafın ihtiyati haciz kararına itirazı üzerine mahkemenin 18/10/2021 tarihli ek kararı ile; talebe dayanak faturaların 2021 yılı Haziran ve Temmuz aylarında düzenlendiği, ihtiyati haciz talebinin ise 30/08/2021 tarihinde yapıldığı, taraflar arasında düzenlenen sözleşmenin 7. maddesi uyarınca faturalarla ilgili 90 günlük sürenin dolmadığı ve alacağın henüz muaccel olmadığı gerekçesiyle ihtiyati hacze itirazın kabulüne ve ihtiyati haciz kararının kaldırılmasına karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: İhtiyati hacze itirazın kabulü ile ihtiyati haczin kaldırılması kararı, yasal süre içerisinde ihtiyati haciz isteyen vekili tarafından istinaf edilmiştir. İhtiyati haciz isteyen vekili istinaf dilekçesinde; taraflar arasındaki sözleşmenin 7. maddesi uyarınca karşı tarafın 90 gün vadeli çek ile ödeme yapacağı kararlaştırılmışsa da, karşı tarafın borcu için çek vermediğini, çek teslim edilseydi vadesinin bekleneceğini, ancak çek teslim edilmeyerek sözlemenin ihlal edildiğini, faturanın teslim edilmesi ve 8 günlük faturaya itiraz süresinin geçmesi ile karşı tarafın ödeme yükümlülüğünün başladığını belirterek kararın kaldırılmasını ve taleplerinin kabulünü talep ve istinaf etmiştir. Karşı taraf vekili istinaf talebine cevabında; ihtiyati haciz isteyenin sözleşme gereği 90 günlük süre dolmadan faturaları takibe koyduğunu ve takibe itiraz üzerine de alacak muaccel olmuş gibi ihtiyati haciz talep ettiğini, müvekkili şirketin borçları bulunmadığı iddiasının olmadığını, faturanın düzenlediği tarihten itibaren 90 gün sonra borcun ödenmesi gerekirken, ihtiyati haciz isteyen şirketin bu süre dolmadan takip başlattığını ve faturaları ihtiyati haciz talebine konu ettiğini belirterek istinaf talebinin reddini savunmuştur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE HUKUKİ NİTELENDİRME: Talep, ihtiyati haciz kararının kaldırılması kararının kaldırılması ve ihtiyati haciz istemine ilişkindir. İİK’nın 257/1 maddesi; “Rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklariyle diğer haklarını ihtiyaten haczettirebilir.” hükmünü düzenlemektedir. İİK’nın 257/2 fıkrası uyarınca vadesi gelmemiş borçtan dolayı ihtiyati haciz istenebilmesi için; borçlunun muayyen yerleşim yerinin olmaması, ya da borçlunun taahhütlerinden kurtulmak maksadiyle mallarını gizlemesi, kaçırması veya kendisinin kaçmağa hazırlanması yahut kaçması ya da bu maksatla alacaklının haklarını ihlâl eden hileli işlemlerde bulunması gerekmektedir. İcra ve İflâs Kanunu’nun 258’nci maddenin 1’nci fıkrası uyarınca, “…Alacaklı alacağı ve icabında haciz sebepleri hakkında mahkemeye kanaat getirecek deliller göstermeğe mecburdur….” Bu hükme göre, alacaklı alacağının varlığı ile birlikte alacağın vadesinin geldiği veya alacağının vadesi gelmemişse, İİK’nın 257,II hükmündeki sebeplerin varlığı hakkında mahkemeye kanaat verecek delilleri göstermek zorundadır. Daha açık bir anlatımla sadece alacağın varlığı, ihtiyati haciz kararı verilmesi için yeterli veya tek şart değildir. İhtiyati haciz kararı verilebilmesi için kesin bir ispat aranmamakta ise de özellikle hukukî bir işlem söz konusu olduğunda, alacağın varlığının ve muaccel olduğunun yazılı bir belgeye veya belgeler zincirine dayanması tercih edilmesi gereken bir seçenektir. İİK m. 257,II’deki hususlar, bir vakıaya veya üçüncü kişilerle yapılan işlemlere dayandığından, bu konuda mahkemeye kanaat verilmesi için gerekli her tür delilden yararlanmak mümkündür. Özellikle resmi makamlar tarafından düzenlenen ve bu konudaki tespitleri içeren resmi belgelerin dikkate alınması olanaklıdır (Yargıtay 19. HD’nin 2008/4907 Esas, 2008/6507 Karar sayılı kararı) Somut olayda ihtiyati haciz isteyenin dilekçesinden talebin İİK’nın 257/1 maddesine dayandığı anlaşılmaktadır. Talebe dayanak faturalar 2021 yılı Haziran ve Temmuz aylarına ilişkin olup, mahkemece 2021 yılı Temmuz ayına ilişkin faturalar yönünden ihtiyati haciz talebi kabul edilmişse de, karşı tarafın itirazı üzerine alacağın muaccel olmadığı gerekçesiyle ihtiyati haciz kararı kaldırılmıştır. İİK’nın 258’nci maddesi uyarınca, alacağın varlığının yanı sıra vadesinin geldiği konusunda da mahkemeye kanaat verecek delillerin gösterilmesi gerekir. Taraflar arasındaki sözleşmenin 7. maddesine göre alacağın vadesinin geldiği noktasında da yaklaşık ispat koşulunun sağlandığı anlaşıldığından, mahkemece ihtiyati hacze itirazın reddine karar verilmesi gerekirken, ihtiyati haciz kararına itirazın kabulü ile ihtiyati haczin kaldırılmasına karar verilmesi doğru görülmemiştir. Bu nedenlerle yeniden yargılama yapılmasına gerek olmadığından, esas hakkında karşı tarafın ihtiyati haciz kararına itirazının reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M:Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere, 1-İhtiyati haciz talep eden vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile, İstanbul 21. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/553 D.İş , 2021/563 Karar 18/10/2021 tarihli kararının HMK’nın 353/1.b.2 maddesi gereğince KALDIRILMASINA, yeniden HÜKÜM TESİSİNE, 2-a)Karşı taraf vekilinin ihtiyati haciz kararına itirazının REDDİNE, b-Alınması gereken 133,00 TL maktu harcın peşin yatırılan 97,70 TL harçtan mahsubu ile bakiye 35,30 TL harcın karşı taraftan tahsili ile hazineye irat kaydına, c-İhtiyati haciz isteyen tarafından yatırılan 59,30 TL başvuru harcı, 97,70 TL ihtiyati haciz karar harcı ile 22,00 TL yargılama giderinin karşı taraftan alınarak ihtiyati haciz talep edene verilmesine, d-İtirazın duruşmalı olarak incelenmesi nedeni ile 2022 yılında cari Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin İkinci Kısım 1. Bölüm 1. Maddesinde belirtilen 1.405,00TL vekalet ücretinin karşı taraftan alınıp ihtiyati haciz talep edene verilmesine, e)Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa İADESİNE, İstinaf Giderleri Yönünden 3-Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 492 sayılı Harçlar Kanuna bağlı tarife gereğince alınması gereken 80,70 TL maktu istinaf karar harcının ihtiyati haciz talep eden tarafından peşin olarak yatırılan 59,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 21,40 TL harcın karşı taraftan tahsili ile HAZİNEYE İRAT KAYDINA, 4-İhtiyati haciz talep eden tarafından peşin yatırılan 221,40 TL istinaf harçları ile 35,50 TL istinaf yargılama giderinin karşı taraftan alınarak ihtiyati haciz talep edene VERİLMESİNE, 5-İstinaf incelemesi sırasında duruşma yapılmadığından istinaf vekalet ücreti taktirine YER OLMADIĞINA, 6-HMK 333. maddesi gereğince yatırılan avansın kullanılmayan kısmının hüküm kesinleştikten sonra yatıran tarafa İADESİNE, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 353/1-b/2. bendi gereğince düzeltilerek, HMK 362/1-f bendi gereğince kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.20/01/2022