Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/2041 Esas
KARAR NO: 2022/179
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 07/06/2021
NUMARASI : 2020/226 Esas, 2021/604 Karar
DAVA: TAZMİNAT (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 14/02/2022
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin, davalı … Yöneticiliğinin yönetimini üstlendiğini, diğer davalının ise yönetici ile yapmış olduğu sözleşme gereği güvenlik hizmeti verdiği iş merkezinde H-32 nolu iş yerinde kiracı olarak bulunduğunu, müvekkilinin otomat makineleri işletmeciliği işi ile iştigal ettiğini, otomat makinelerinden toplanan hasılatın iş yerinde muhafaza edildiğini, 25/07/2019 tarih, saat 18:00’da mesai sonrası iş yerinin çalışanlar tarafından kilitlenerek terk edildiğini, saat 20:40 sıralarında iş yeri güvenlik görevlilerince müvekkili şirket yetkililerinin aranarak kepenklerin bir metre kadar açık olduğuna dair bilgi verildiğini, 9 adet bilgisayarın çalındığı, kasanın açıldığı ve kamera kayıt cihazının söküldüğünün tespit edildiğini, hırsızlık neticesinde toplam 200.451,00 TL zarar oluştuğunu, oluşan zararda davalıların kusurunun bulunduğunu, bu sebeple davalıların Bakırköy … Noterliğinden 04/10/2019 tarih ve … yevmiye nolu ihtarnamesi ile ihtar edildiğini, zararın giderilmemesi üzerine iş bu davayı açtıklarını belirterek 200.451,00 TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı … Limited Şirketi vekili cevap dilekçesinde özetle; TBK’nın 50.maddesi uyarınca zarar gören, zararını ve zarar verinin kusurunu ispat yükü altında olduğunu, ilgili şirket çalışanlarının güvenlik görevlilerine bu konuda bilgi vermiş olsaydı mezkur olayın yaşanmayacağını, alarm sisteminin bulunmaması ve yüksek miktarda paranın iş yerinde bulunmasında davacının ağır kusurunun olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı … Blok Yöneticiliği vekili cevap dilekçesinde özetle; görevli mahkemenin Sulh Hukuk Mahkemesi, yetkili mahkemenin ise Küçükçekmece Sulh Hukuk Mahkemesi olduğunu, müvekkilinin imzalamış olduğu yönetim sözleşmesi çerçevesinde güvenlik hizmeti vermek veya hizmetin temin edilmesini sağlamak gibi bir sorumluluğunun bulunmadığını, kaldı ki güvenlik hizmetinin sadece ortak alanları kapsadığını, bağımsız bölümlerin güvenliğinin, iş yeri sahibi tarafından sağladığını, olayın sigortalının gerekli güvenlik önlemlerini almaması neticesinde gerçekleştiğini, güvenliğin sağlanmasından ise diğer davalının sorumlu olduğunu, hırsızlandığı iddia edilen malların çalındığının ispatının gerektiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEME KARARI: Mahkemece; davalıların sorumluğunun 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanununa göre belirleneceği, bu kanundan kaynaklı uyuşmazlıklarda Sulh Hukuk mahkemelerinin görevli olduğu, tarafların tacir olmasına rağmen Ticaret Kanununa göre Kat Mülkiyeti Kanunun daha özel kanun olması gerekçesiyle davanın dava şartı noksanlığı nedeniyle usulden reddi ile mahkemenin görevsizliğine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Karar, her iki davalı vekili tarafından yasal süresi içerisinde istinaf edilmiştir. Davalı … Limited Şirketi vekili istinaf nedenleri olarak; görevsizlik kararının usul ve yasaya uygun olmadığını, TTK 4, 5.ve 19.maddeleri gereğince ilk derece mahkemesinin davaya bakması gerektiğini iddia ederek kararının kaldırılmasını talep etmiştir. Davalı … İş Merkezi … Blok Yöneticiliği vekili istinaf nedenleri olarak; müvekkili şirket lehine vekalet ücreti hükmedilmediğini, kararın bu yönden hatalı olduğunu iddia ederek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE: Dava, hırsızlık neticesinde uğranılan zararın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili istemine ilişkindir. Dosya kapsamından, davacı … Limited Şirketinin … Sitesindeki … nolu iş yerinde kiracı olarak yer aldığı, iş yerinde 25/07/2019 tarihinde hırsızlık meydana geldiği, işyerinin bulunduğu binanın davalı İş Merkezi Yönetimi … Tic. A.Ş. tarafından yönetildiği, güvenliğinin ise yönetim ile yapılan sözleşme gereğince davalı … Ltd. Şti. tarafından sağlandığı, davacının hırsızlıktan doğan hasar bedelinin tahsili amacıyla noter aracılığıyla ihtar çektiği, ödeme yapılmaması üzerine iş bu davanın açıldığı anlaşılmıştır. Uyuşmazlık, hangi mahkemenin görevli olduğu, görevsizlik kararı ile birlikte davalı lehine vekalet ücreti taktiri gerekip gerekmediği noktasında toplanmıştır. 634 sayılı KMK’nun 27. maddesinin üst başlığında anagayrimenkulün Yönetimi düzenlenmiş, düzenleme de, anagayrimenkulün kat malikleri kurulunca yönetileceği, yönetim tarzının kanunların emredici hükümleri saklı kalmak kaydıyla bu kurul tarafından kararlaştırılacağına yer verilmiş, 28. maddede ise yönetim planına açıklama getirilerek, yönetim planının bütün kat maliklerini bağlayan bir sözleşme hükmünde olduğu ifade edilmiştir. Yöneticinin görevleri 35. maddede düzenlenmiştir. Somut olayda 634 sayılı kanuna göre düzenlenmiş olan davalı siteye ait site yönetim planı mevcuttur. 634 Sayılı Kat Mülkiyeti Yasasının ek 1. maddesi görev konusunu özel olarak düzenlemiş, bu yasanın uygulanmasından doğan her türlü anlaşmazlığın Sulh Hukuk Mahkemelerinde çözümleneceğini kurala bağlamıştır. Yönetim hizmeti veren davalı şirket yönünden görevli mahkeme Sulh Hukuk Mahkemesidir. Dava, müteselsil sorumluluk ilkesi gereğince açıldığından, ilk derece mahkemesince tesis edilen görevsizlik kararında usul ve yasaya aykırılık bulunmamıştır. Karar tarihinde yürürlükte olan HMK’nın 331/2. Maddesi; “Görevsizlik, yetkisizlik veya gönderme kararından sonra davaya bir başka mahkemede devam edilmesi halinde yargılama giderlerine o mahkeme hükmeder. Görevsizlik, yetkisizlik veya gönderme kararından sonra davaya başka bir mahkemede devam edilmemiş ise talep üzerine davanın açıldığı mahkeme dosya üzerinden bu durumu tespit ile davacıyı yargılama giderlerini ödemeye mahkum eder.” hükmünü düzenlenmektedir. İlk derece mahkemesi görevsizlik kararında, görevsizlik kararının kesinleşmesinden sonra davaya yetkili ve görevli mahkemede devam edilmemesi ve talep halinde yargılama giderleri hakkında karar verilmesi şeklinde karar verdiği, HMK’nın 331/2. Maddesinde, görevsizlik veya yetkisizlik kararı verilmesi üzerine davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmeyeceği, vekalet ücretinin ve yargılama giderinin görevli veya yetkili mahkemede değerlendirileceği, dosyanın HMK’nın 20. maddesi gereğince görevli veya yetkili mahkemeye gönderilmemesi halinde, görevsizlik veya yetkisizlik kararı veren mahkemenin talep üzerine bu konuda karar vereceği belirlenmiştir.Yukarıda yapılan açıklamaya göre; görevsizlik kararı verilmesi halinde HMK’nın 20. ve 331. maddeleri gereğince davalı yararına vekalet ücretine hükmedilmemesi isabetlidir. Bu sebeple davalının bu konudaki istinafı yerinde değildir. Yukarıda yapılan açıklamalar ışığında, mahkemece tesis edilen kararda usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından her iki davalı vekillerinin istinaf başvurularının reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere; 1-Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2020/226 Esas, 2021/604 Karar ve 07/06/2021 tarihli kararı usul ve yasaya uygun olduğundan HMK’nın 353/1b-1 Maddesi gereğince her iki davalı vekillerinin istinaf başvurularının ayrı ayrı esastan REDDİNE, 2-Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 492 sayılı Harçlar Kanununa bağlı tarife gereğince alınması gereken 80,70 TL istinaf karar harcından her iki davalı tarafından ayrı ayrı peşin olarak yatırılan 59,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 21,40 TL harcın her iki davalıdan ayrı ayrı tahsili ile HAZİNEYE İRAT KAYDINA, 3-Taraflarca yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerlerinde bırakılmasına 4-İstinaf incelemesi aşamasında duruşma yapılmadığından vekalet ücreti taktiren yer olmadığına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 353/1b-1 bendi ile 362/1-c maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.14/02/2022