Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2021/1941 E. 2021/1459 K. 13.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/1941 Esas
KARAR NO: 2021/1459
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 15/10/2021
NUMARASI: 2021/159 Esas, 2021/910 Karar
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Kooperatif Aidat Borcundan Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 13/12/2021
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi uyarınca dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesi ile; davalının, müvekkili kooperatife olan borcunu ödememesi üzerine Bakırköy … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosya ile davalı aleyhine takip başlattıklarını, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu, Kooperatif ticaret merkezinde ortak kullanım alanına mal koyarak işgal edenlere 21.05.2011 tarihli Olağan Genel Kurul Toplantısının 15. Maddesi gereği kooperatif yönetim kurulu tarafından para cezası kesildiğini, bu kapsamda davalıya para cezası uygulandığını, para cezasının ödenmemesi üzerine davalı aleyhine icra takibi yaptıklarını, alacaklarının mevcut olduğunu, alacağın likit olduğunu belirterek davalının itirazının iptali ile takibin devamına ve inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde; müvekkilinin, davacı kooperatif tarafından yasaklanmış alana mal koyarak işgal etmediğini, müvekkilinin yasaklanmış alana sadece araç park ettiğini, para cezasının dayanaktan yoksun olduğunu, takibe itiraz ettiklerini, araç park yasağına ilişkin bir karar alınmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: İlk derece mahkemesince; davanın konusu bir miktar paranın ödenmesine ilişkin olup, arabuluculuğa tabi olduğu, davacının araabuluculuğa başvurmadığı, bu konuda belge ibraz etmediği sebebiyle davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Karar, davacı vekili tarafından yasal süresi içerisinde istinaf edilmiştir. Davacı vekili istinaf dilekçesinde; ilk başta dava Asliye Hukuk Mahkemesi’nde ikame edildiğini, bu mahkemece görevsizlik kararı verildiğini, taraflarınca davanın daha fazla sürüncemede kalmasını önlemek adına derhal arabuluculuk bürosuna başvurularak 08/03/2021 tarihinde arabuluculuk son tutanağı sunulmuş olmasına rağmen mahkemece davacının arabuluculuğa başvurduğuna dair herhangi bir belge sunmadığı gerekçesiyle davanın, dava şartı yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesinin yasaya aykırılık teşkil ettiğini belirtilerek mahkemece verilen kararın kaldırılması talep ve istinaf etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE HUKUKİ NİTELENDİRME: Davacı tarafından davalı aleyhine icra takibi başlatıldığı, davalı borçlunun itirazı üzerine takibin durmasına karar verildiği, davacı iş bu dava ile itirazın iptalini talep ettiği anlaşılmıştır. HMK’nın 341/2 maddesi gereğince miktar veya değeri 3.000,00 TL’yi geçmeyen mal varlığı davalarına ilişkin kararlar kesindir. Bu miktar, yeniden değerleme oranı ile hüküm tarihi olan 2021 yılı itibariyle 5.880,00 TL’ye ulaşmıştır. İlk derece mahkemesince, davanın arabuluculuk dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verildiği, kararın davacı tarafından istinaf edildiği, dava dilekçesinde dava değerinin 5.645,33 TL olarak gösterildiği ve bu miktar üzerinden harcın alındığı, dava değeri nazara alındığında ilk derece mahkemesince verilen kararın kesin nitelikte olduğu anlaşılmıştır. HMK’nın 346. Maddesi gereğince kesin karara yönelik istinaf başvurusu ile ilgili ilk derece mahkemesince karar verilebileceği gibi bu konuda olumlu yada olumsuz bir karar oluşturulmadan, istinaf incelemesine gönderilen dava dosyaları ile ilgili olarak aynı yasanın 352/1. Maddesi gereğince istinaf mahkemesince de karar verilmesi mümkündür. Bu yasal düzenlemeler karşısında, kanun yoluna başvuru konusu edilen kararın, karar tarihi itibariyle istinaf kanun yoluna başvuran davacı yönünden kesin nitelikte olması nedeniyle davacının istinaf başvurusunun usulden reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere; 1-Davacı vekilinin istinaf kanun yoluna başvuru talebinin, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 341/2 ve 352/1-b bentleri gereğince miktar yönünden USULDEN REDDİNE, 2-İstinaf harçları peşin yatırıldığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına, 3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, 4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından istinaf vekalet ücreti taktirine yer olmadığına, Dosya üzerinden yapılan ön inceleme neticesinde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 352 ve 362/1a Maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi.13/12/2021