Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2021/1905 E. 2022/171 K. 10.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
17. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/1905 Esas
KARAR NO: 2022/171
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ: 01/12/2020
NUMARASI: 2020/72 Esas, 2020/713 Karar
DAVANIN KONUSU: Kooperatif Üyeliğinden İhraç Kararının İptali
KARAR TARİHİ: 10/02/2022
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacılar vekili dava dilekçesi ile; müvekkillerinin 1997 yılında davalı kooperatife üye olduklarını, üyelik doğrultusunda …’ın bir daire, …’ın bir daire ve …’ın iki daire satın aldığını, yapılan ödemeler sonrasında üyeliğin şartlarını ve satın alınan dairelerin nitelik ve kalan borç tutarının belirlenmesi için müvekiller ile müteahhit firma arasında 15/12/1998 tarihinde üç protokol düzenlendiğini, protokol gereği geçmişte ödenmiş miktarın her daire için 20.000 USD kabul edildiğini, bu tarihten sonra ise her daire için 13.000 USD’nin 500 USD taksitler halinde ödenmesine karar verildiğini, müvekillerin sözleşme gereği tüm borçlarını davalı kooperatife ödediklerini, ödeme tutarlarının davalı kooperatif kayıtlarında mevcut olduğunu, müvekiller hakkında yapılan icra takibinde de beyan edilen ödemelerin müvekiller tarafından ödendiğinin kabul edildiğini, müvekillerinin hiçbir borcu bulunmamasına rağmen davalı kooperatifin 14/12/2012 tarih ve 254 sayıı kararı ile müvekkillerinin üyelikten çıkarılmasına karar verildiğini, üyelikten çıkarma kararının usul ve yasaya aykırı bulunduğunu ileri sürerek davalı kooperatifin 10/04/2012 tarihli 254 sayılı üyelikten çıkarılma kararının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP Davalı taraf cevap dilekçesi sunmamıştır.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI Mahkemece, davacılar hakkında verilen ihraç kararına dayanak olarak gösterilen ihtarnamelerin şekil şartı yönünden geçersiz oldukları, bu ihtarnamelere bağlı olarak davacıların kooperatiften ihracına yönelik yönetim kurulu kararının usule aykırı olduğu gerekçesiyle davacılar hakkındaki ihraç kararlarının iptaline karar verilmiştir. İSTİNAF NEDENLERİ Karar yasal süresinde davalı kooperatif vekili tarafından istinaf edilmiştir. Davalı vekili istinaf nedenleri olarak, davacıların daha önce kooperatifin yüklenicisi olan şirkete ödeme yaparak daire sahibi olmak istediklerini ve kooperatif üyesi olmadıklarını beyanla yüklenici şirket aleyhine dava açtıklarını ve ihraç kararlarına karşı süresinde dava açmadıklarını, bu dosyaların incelenmediğini, kooperatifin defter ve kayıtlarının da getirtilmediğini belirterek kararın kaldırılmasını ve davanın kabulünü talep ve istinaf etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE HUKUKİ NİTELENDİRME: Dava, kooperatif ihraç kararının iptali istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesinin 2014/478 Esas, 2018/223 Karar sayılı kararı ile davanın kabulüne karar verilmiş, kararın istinaf edilmesi üzerine Dairemizin 30/01/2020 tarih ve 2018/2505 Esas, 2020/260 Karar sayılı kararında; “..Davacılar, kooperatif ortaklıklarından ihraç kararının iptalini talep etmiş olup; işbu talepleri bakımından mecburi dava arkadaşı değillerdir. Davacıların her birinin ayrı dava açması gerektiğinden, Harçlar Kanunu 30 ve 32. maddesine göre ihraç edilen davacı ortak sayısı kadar (eksik 2 adet) dava başvuru ve peşin harcın tamamlanması gerekir. Harçlar Kanunu’nun 32. maddesi gereğince eksik harç tamamlanmadan müteakip işlemler yapılmaz. Mahkemece, harcın ikmali için aynı Kanun’un 30. maddesi uyarınca süre verilerek, re’sen eksik harcın tamamlatılması, harç ikmal edildiğinde, yargılamaya devam edilmesi, aksi halde yatırılmış harçların hangi davacı için yatırıldığı davacılar vekilinden sorularak, diğer davacılar yönünden dosyanın işlemden kaldırılması, üç ay içinde davanın yenilenmemesi halinde açılmamış sayılmasına karar verilmesi” gerektiğine değinilerek karar kaldırılmıştır. Dairemizin kaldırma kararından sonra mahkemece diğer davacılar yönünden de harç ikmal edilerek ihraç kararlarının iptaline karar verilmiştir. 1163 Sayılı Kooperatifler Kanunun 99. maddesi; “Bu kanunda düzenlenen hususlardan doğan hukuk davaları, tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın ticari dava sayılır. Bu davalarda basit muhakeme usulü uygulanır.” hükmünü düzenlemektedir. HMK’nın 150. maddesinde usulüne uygun şekilde davet edilmiş olan taraflar, duruşmaya gelmedikleri veya gelip de davayı takip etmeyeceklerini bildirdikleri takdirde dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verileceği, dosyası işlemden kaldırılmış olan davanın, işlemden kaldırıldığı tarihten başlayarak üç ay içinde taraflardan birinin dilekçe ile başvurusu üzerine yenilenebileceği belirtilmiştir. HMK’nın 320/son fıkrası ise; “Basit yargılama usulüne tabi davalarda, işlemden kaldırılmasına karar verilmiş olan dosya, yenilenmesinden sonra takipsiz bırakılırsa, dava açılmamış sayılır.” hükmünü içermektedir. Yukarıda belirtilen maddelerden anlaşılacağı üzere basit yargılama usulüne tabi davalarda işlemden kaldırılmasına karar verilen dosya yenilenmesinden sonra takipsiz bırakılırsa dava açılmamış sayılır. Mahkemenin davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi gereken tarihte böyle bir karar vermeyi ihmal etmiş olması, taraflara bu tarihten sonra davayı yenileme hakkı vermez. Dosya kapsamından, mahkemenin 30/04/2015 tarihli 5. celsesinde, taraflarca takip edilmeyen dosyanın HMK’nın 150/1. maddesi uyarınca yenileninceye kadar işlemden kaldırılmasına karar verildiği, davacının süresinde dosyanın yenilenmesini talep ettiği, sonrasında mahkemenin 11/07/2017 tarihli 12. celsesinde de taraflarca takip edilmeyen dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verildiği görülmektedir. Davacılar vekili 13/07/2017 tarihli dilekçesinde 11/07/2017 tarihli duruşma için gönderdiği mazeret dilekçesinin sehven kayda alınmadığını beyan etmişse de, gerek UYAP sisteminde, gerekse de fiziken mazeret dilekçesine rastlanmamıştır. Buna göre işlemden kaldırıldıktan sonra yenilenen dosyanın tekrar takipsiz bırakıldığı anlaşıldığından mahkemece HMK’nın 320/son fıkrası uyarınca her bir davacı icin ayrı ayrı davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi gerekirken, işin esası incelenerek davanın kabulüne karar verilmesi doğru olmamıştır. Açıklanan nedenler ile davalı vekilinin istinaf talebinin yukarıda belirtilen nedenler ile kabulü ile yeniden yargılama yapılmasına gerek olmadığından HMK’nın 353/1.b.2 bendi gereğince yeniden esas hakkında her bir davacının talebi yönünden ayrı ayrı davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere; 1-Davalının istinaf başvurusunun KABULÜ ile, İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2020/72 Esas, 2020/713 Karar ve 01/12/2020 tarihli kararının HMK’nın 353/1.b.2 maddesi gereğince KALDIRILMASINA, yeniden HÜKÜM TESİSİNE, 2-a) HMK’nın 320/son fıkrası uyarınca her bir davacının ihraç kararının iptali davası yönünden ayrı ayrı davanın AÇILMAMIŞ SAYILMASINA, b)Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 492 sayılı Harçlar Kanununa bağlı tarife gereğince her bir davacı yönünden ayrı ayrı alınması gereken 80,70 TL*3=242,10 TL harçtan davacılar tarafından peşin olarak yatırılan toplam 129,95 TL harcın mahsubu ile bakiye 37,38’er TL harcın ayrı ayrı davacılardan tahsili ile HAZİNEYE İRAT KAYDINA, c)Davacı tarafça sarf edilen yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, d)Davalı tarafından yapılan 178,00 TL yargılama giderinin davacılardan alınarak davalıya VERİLMESİNE, e)Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT gereğince takdir olunan 5.100,00 TL vekalet ücretinin her bir davacıdan ayrı ayrı alınarak davalıya VERİLMESİNE, f)Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine, İstinaf Giderleri Yönünden 3-Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 492 sayılı Harçlar Kanuna bağlı tarife gereğince alınması gereken 80,70 TL maktu istinaf karar harcının davalı tarafından peşin olarak yatırılan 59,30 TL harçtan mahsubu ile bakiye 21,40 TL harcın davacılardan tahsili ile HAZİNEYE İRAT KAYDINA, 4-Davalı tarafından peşin yatırılan 221,40 TL istinaf harçları ile 139,10 TL istinaf yargılama giderinin davacılardan alınarak davalı tarafa VERİLMESİNE, 5-İstinaf incelemesi sırasında duruşma yapılmadığından istinaf vekalet ücreti taktirine yer olmadığına, 6-HMK 333. maddesi gereğince yatırılan avansın kullanılmayan kısmının hüküm kesinleştikten sonra yatıran tarafa iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 361/1 maddesi gereğince kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerinde Yargıtay nezdinde Temyiz Kanun Yolu Açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 10/02/2022